21. Enbiya Suresi / 39.ayet

O gerçeği örtbas eden kâfirler, yüzlerini ve sırtlarını ateşten koruyamayacakları ve hiçbir yardım da göremeyecekleri o anı keşke bilselerdi.

Bknz: (7/40)(23/99)»(23/107)(41/27)»(41/28)(47/34)(39/71)

Mustafa Çavdar Meali

Enbiya 39 ayeti için diğer mealler.

Abdülbaki Gölpınarlı Meali:

Bir bilselerdi kafir olanlar önlerinden, artlarından kendilerini saran ateşi defedemeyecekleri ve hiçbir yardım da göremeyecekleri zamanı.

(Enbiya 39)

Abdullah-Ahmet Akgün Meali:

(Keşke) O inkâr edenler, yüzlerinden ve sırtlarından ateşi uzaklaştıramayacakları ve hiç (bir şekilde) yardım alamayacakları zamanı eğer bir bilselerdi! (Böyle davranmayacaklardı.)

(Enbiya 39)

Abdullah Parlıyan Meali:

O Allah'tan gelen gerçekleri örtbas edenler, önlerinden ve arkalarından kendilerini saran ateşi savamayacakları ve yardım da görmeyecekleri anı bir bilselerdi.

(Enbiya 39)

Adem Uğur Meali:

İnkâr edenler, yüzlerinden ve sırtlarından (saran) ateşi savamayacakları, kendilerine yardım dahi edilmeyeceği zamanı bir bilselerdi!

(Enbiya 39)

Ahmet Hulusi Meali:

Hakikat bilgisini inkar edenler, ne vechlerinden (iç dünyalarından) ne de sırtlarından (dıştan) yakanı önleyemeyecekleri; kendilerine yardım da olunmayacağı zamanı bir bilselerdi!

(Enbiya 39)

Ahmet Tekin Meali:

Kulluk sözleşmesindeki ortak taahhütlerini, Allah'a iman, kulluk ve sorumluluk bilincini şuur altına iterek örtbas edip inkârda ısrar edenler, kâfirler, yüzlerinden ve sırtlarından saran ateşi bertaraf edemeyecekleri, kendilerine yardım edilemeyecek zamanı bir bilseler!*

(Enbiya 39)

Ahmet Varol Meali

İnkar edenler yüzlerinden de arkalarından da ateşi savamayacakları ve yardım göremeyecekleri zamanı bir bilselerdi.

(Enbiya 39)

Ali Bulaç Meali:

O inkar edenler, yüzlerinden ve sırtlarından ateşi püskürtemeyecekleri ve hiç yardım alamayacakları zamanı bir bilselerdi.

(Enbiya 39)

Ali Fikri Yavuz Meali:

Peygamberi ve Kur'an'ı inkâr edenler, ne yüzlerinden, ne arkalarından ateşi men edemiyecekleri ve asla yardım olunamıyacakları vakti bir bilseler!... (Küfür üzere bulunmazlar ve azabı istemezlerdi.)

(Enbiya 39)

Ali Rıza Sefa Meali:

Nankörlük edenler, yüzlerinden ve sırtlarından ateşi savamayacakları ve yardım görmeyecekleri zamanı bir bilselerdi!

(Enbiya 39)

Ali Ünal Meali:

O küfürde ısrar edenler, Ateş’i yüzlerinden de sırtlarından da savamayacakları, üstelik ondan kurtulma adına hiçbir yardım da görmeyecekleri zamanı keşke bir bilselerdi!

(Enbiya 39)

Bahaeddin Sağlam Meali:

Keşke o kâfirler, yüzlerinden ve sırtlarından ateşi alamadıkları ve kendilerine de yardım edilmediği anı bir bilselerdi!

(Enbiya 39)

Bayraktar Bayraklı Meali:

İnkar edenler, yüzlerinden ve sırtlarından ateşi savamayacakları, kendilerine yardım dahi edilemeyeceği zamanı bir bilselerdi!

(Enbiya 39)

Bekir Sadak Meali:

Bu kafirler, atesi yuzlerinden ve sirtlarindan menedemeyecekleri ve yardim da goremiyecekleri zamani keske bilseler.

(Enbiya 39)

Besim Atalay Meali:

Kâfir olan kimseler, önlerinden, artlarından ateşi savamıyacakların, hemi de yardımsız kalacakların bilmiş olsalardı

(Enbiya 39)

Celal Yıldırım Meali:

O küfredenler, önlerinden ve arkalarından kendilerini saran ateşi men'edemiyecekleri ve yardım da göremiyecekleri anı bir bilselerdi..

(Enbiya 39)

Cemal Külünkoğlu Meali:

İnkârcılar, yüzlerinden ve sırtlarından ateşi savamayacakları, kimseden de bir yardım bulamayacakları o günü keşke bilselerdi (de inansalardı)! *

(Enbiya 39)

Diyanet İşleri Eski Meali:

Bu kafirler, ateşi yüzlerinden ve sırtlarından menedemeyecekleri ve yardım da göremiyecekleri zamanı keşke bilseler.

(Enbiya 39)

Diyanet İşleri Yeni Meali:

İnkar edenler, yüzlerinden ve sırtlarından ateşi savamayacakları ve hiçbir yardım da görmeyecekleri vakti bir bilseler!

(Enbiya 39)

Diyanet Vakfı Meali:

İnkâr edenler, yüzlerinden ve sırtlarından (saran) ateşi savamayacakları, kendilerine yardım dahi edilmeyeceği zamanı bir bilselerdi!

(Enbiya 39)

Edip Yüksel Meali:

İnkar edenler, yüzlerinden ve arkalarından ateşi savamıyacakları ve yardım da görmeyecekleri anı bir bilselerdi.

(Enbiya 39)

Elmalılı Orjinal Meali:

Bilseler o küfredenler ne yüzlerinden ne arkalarından ateşi men'edemiyecekleri, ve hiç bir taraftan yardım olunmıyacakları o demi

(Enbiya 39)

Elmalılı Yeni Meali:

Bir bilseler o küfredenler, ateşi yüzlerinden ve sırtlarından savamayacakları ve hiçbir taraftan yardım görmeyecekleri zamanı?

(Enbiya 39)

Erhan Aktaş Meali:

Gerçeği yalanlayan nankörler, kendilerini her yönden saracak ateşi savamayacakları ve tamamen yardımsız kalacakları zamanı ah bir bilselerdi!

(Enbiya 39)

Gültekin Onan Meali:

O küfredenler, yüzlerinden ve sırtlarından ateşi püskürtemeyecekleri ve hiç yardım alamayacakları zamanı bir bilselerdi.

(Enbiya 39)

Hakkı Yılmaz Meali:

Şukâfirler; Allah'ın ilâhlığını ve rabliğini bilerek reddetmiş olan şu kişiler ateşi yüzlerinden ve sırtlarından men edemeyecekleri ve kesinlikle yardım da olunmayacakları zamanı bir bilseler!

(Enbiya 39)

Halis Bayancuk (Ebu Hanzala) Meali: /

O kâfirler, yüzlerinden ve sırtlarından azabı savamayacakları ve yardım da olunmayacakları o zamanı keşke bilselerdi.

(Enbiya 39)

Harun Yıldırım Meali:

İnkâr edenler, yüzlerinden ve sırtlarından (saran) ateşi savamayacakları, kendilerine yardım dahi edilmeyeceği zamanı bir bilselerdi!

(Enbiya 39)

Hasan Basri Çantay:

O küfredenler yüzlerinden ve arkalarından (saran) ateşi hiçbir suretle meni' edemeyecekleri, kendilerinin yardım da göremeyecekleri zamaanı bir bilse (ler) di.

(Enbiya 39)

Hayrat Neşriyat Meali:

İnkâr edenler yüzlerinden ve sırtlarından ateşi savamayacakları ve kendilerine yardım (da) edilmeyecekleri o zamânı biliyor olsalardı (o azâbı bu kadar acele istemezlerdi)!

(Enbiya 39)

Hubeyb Öndeş Meali: /

Gerçeği örtmüş olanlar kendileri yardım olunmaz bir haldeyken, ateşi yüzlerinden ve de sırtlarından kaldıramayacakları zamanı bilselerdi...¹

(Enbiya 39)

Hüseyin Atay Meali:

İnkâr edenler, ateşi yüzlerinden ve sırtlarından sayamayacakları ve yardım da göremeyecekleri zamanı keşke bilseler.

(Enbiya 39)

İbni Kesir Meali:

O küfredenler; yüzlerinden ve sırtlarından ateşi engellemeyecekleri ve yardım göremeyecekleri zamanı keşki bilseler.

(Enbiya 39)

İlyas Yorulmaz Meali:

Doğruları inkar edenler o hesap gününde, yüzlerini ve sırtlarını çepe çevre saran ateşi elleriyle engelleyemeyeceklerini bir bilselerdi. Onlara orada asla yardım edilmez.

(Enbiya 39)

İskender Ali Mihr Meali:

İnkâr edenler, (cehennem) ateşini yüzlerinden ve sırtlarından gideremeyecekleri ve yardım olunmayacakları zamanı keşke bilselerdi.

(Enbiya 39)

İsmail Hakkı Baltacıoğlu Meali:

O kimseler ki tanımazlık ediyorlar önlerindeki, ardlarındaki ateşi atamıyacakları, hiçbir yardım göremiyecekleri o günü bir bilselerdi.

(Enbiya 39)

Kadri Çelik Meali:

O küfre sapanlar, yüzlerinden ve sırtlarından ateşi savamayacakları ve hiç yardım alamayacakları zamanı bir bilselerdi!

(Enbiya 39)

Mahmut Kısa Meali:

Bu kâfirler, yüzlerinden ve sırtlarından cehennem alevlerini savamayacakları ve hiçbir şekilde yardım da göremeyecekleri zaman başlarına gelecekleri bir bilselerdi!

(Enbiya 39)

Mehmet Ali Eroğlu Meali:

Bir bilselerdi o inkar edenler, yüzlerinden ve sırtlarından kendilerini saran ateşe düşerler, İçindeyken onu bir türlü savamayacaklar ve hiç bir yardım alamayacaklarını bir bilseler!

(Enbiya 39)

Mehmet Türk Meali:

O kâfirler hem yüzlerinden hem de sırtlarından (saran) ateşi savamayacakları ve kendilerine yardım dahi edilmeyeceği zamanı eğer bir bilselerdi! (böyle demezlerdi.)

(Enbiya 39)

Muhammed Celal Şems Meali:

Keşke bu kâfirler, ateşi yüzlerinden ve sırtlarından uzaklaştıramayacaklarını ve (hiç bir yerden) yardım (da) göremeyeceklerini bilseler.

(Enbiya 39)

Muhammed Esed Meali:

Hakkı inkara şartlanmış olan bu insanlar, yüzlerinden ve sırtlarından ateşi savamayacakları, kimseden bir yardım bulamayacakları o günü keşke bilselerdi!

(Enbiya 39)

Mustafa Cemil Kılıç Meali:

O inkarcılar, yüzlerinden ve sırtlarından ateşi uzaklaştıramayacakları ve hiç bir yardım alamayacakları o zamanı bir bilselerdi.

(Enbiya 39)

Mustafa Çavdar Meali:

O gerçeği örtbas eden kâfirler, yüzlerini ve sırtlarını ateşten koruyamayacakları ve hiçbir yardım da göremeyecekleri o anı keşke bilselerdi.

Bknz: (7/40) - (23/99)»(23/107) - (41/27)»(41/28) - (47/34) - (39/71)

(Enbiya 39)

Mustafa Çevik Meali:

36-39 Kur’an ile yaptığın davete şiddetle karşı çıkanlar seni ne zaman görseler, “İlahlarımızı diline dolayıp, onları yok etmeye çalışan işte bu adamdır!” diyerek alay etmeye çalışırlar. Böylelerine Rahman olan Allah’ın davetinden bahsedilince de konuyu hemen örtbas etmeye çalışır, umursamazlar. Bunlar çok da acelecidirler, mü’minlere, “Şu bahsettiğiniz Kıyamet ne zaman kopup da azap gelecekmiş, haydi artık gelse ya diyorlar.” Hâlbuki cehennemde yüzlerini ve tümüyle vücutlarını kavuracak olan ateşe engel olamayacaklarını ve hiç kimsenin de kendilerine yardım edemeyeceğini anlamış olsalardı böyle konuşmazlardı.

(Enbiya 39)

Mustafa İslamoğlu Meali:

İnkarda ısrar eden bu kimseler, yüzlerini ve sırtlarını ateşten koruyamayacakları, dahası hiçbir yardım da alamayacakları anın (dehşetini) keşke bir bilseler!

(Enbiya 39)

Osman Okur Meali:

O küfre sapanlar, yüzlerinden ve sırtlarından ateşi savamayacakları ve hiç yardım alamayacakları zamanı bir bilselerdi!

(Enbiya 39)

Ömer Nasuhi Bilmen Meali:

Eğer o kâfir olanlar, o zamanı bir bilseler idi ki, ne yüzlerinden ve ne de arkalarından ateşi men edemiyeceklerdir ve onlar yardım da olunamayacaklardır.

(Enbiya 39)

Ömer Öngüt Meali:

Kâfirler ne yüzlerinden ne de sırtlarından ateşi savamayacakları, kendilerine yardım da edilmeyeceği zamanı bir bilselerdi!

(Enbiya 39)

Ömer Sevinçgül Meali:

O inkârcılar, yüzlerinden ve arkalarından kendilerini saran ateşe engel olamayacaklarını, yardım da görmeyeceklerini keşke bilseler!

(Enbiya 39)

Sadık Türkmen Meali:

İnkâr edenler, ateşi yüzlerinden ve sırtlarından savamayacakları, yardım da edilmeyecekleri gerçeğini bir bilselerdi!

(Enbiya 39)

Seyyid Kutub Meali:

Kâfirler, cehennem ateşini yüzlerinden ve sırtlarından savamayacakları ve hiç kimseden yardım göremeyecekleri anın dehşetini eğer bilseler, böyle yapmazlardı!

(Enbiya 39)

Suat Yıldırım Meali:

Dini olduğu gibi, bu azabı da böyle inkar edenler, onun tepelerine ineceğini, o ateşin yüzlerini ve sırtlarını yalamasını önleyemeyeceklerini, kendilerine yardım edecek hiç kimsenin bulunmayacağını bir bilselerdi!

(Enbiya 39)

Süleyman Ateş Meali:

İnkar edenler, ne yüzlerinden, ne de sırtlarından ateşi savamayacakları ve yardım da olunmayacakları zamanı bir bilselerdi (onu böyle acele istemezlerdi)!

(Enbiya 39)

Süleymaniye Vakfı Meali:

Ayeti görmezlikten gelenler (kafirler) ne yüzlerinden ne de sırtlarından o ateşi uzaklaştıramayacakları ve yardım da göremeyecekleri o zamanı keşke bilselerdi.

(Enbiya 39)

Şeref Aziz Taha ve Kemal Çelik Meali:

Keşke kafirler o Gün, yüzlerini ve sırtlarını ateşten koruyamayacaklarını, kimseden de yardım alamayacaklarını bilselerdi.

(Enbiya 39)

Şaban Piriş Meali:

O kafirler, yüzlerinden ve sırtlarından ateşi engelleyemeyecekleri ve yardım da göremeyecekleri zamanı keşke bilselerdi.

(Enbiya 39)

Talat Koçyiğit Meali:

O küfredenler, ne yüzlerini ve ne de sırtlarını ateşten koruyamayacakları ve kendilerine yardım da edilmeyeceği zamanı keşki bilselerdi.

(Enbiya 39)

Tefhimul Kuran Meali:

O küfre sapanlar, yüzlerinden ve sırtlarından ateşi püskürtmeyecekleri ve hiç yardım alamayacakları zamanı bir bilselerdi.

(Enbiya 39)

Ümit Şimşek Meali:

Bir bilseydi kâfirler o ânı ki, ateşi ne yüzlerinden uzaklaştırabilirler, ne arkalarından; hiç kimseden bir yardım da görmezler.

(Enbiya 39)

Yaşar Nuri Öztürk Meali

O inkar edenler, ne yüzlerinden ne sırtlarından azabı uzak tutamayacakları ve hiçbir yardım da göremeyecekleri zamanı bir bilselerdi!

(Enbiya 39)