15. Hicr Suresi / 87.ayet

Andolsun ki, biz sana tekrarlanan yedi ayeti (Fatiha’yı) ve yüce Kuran’ı verdik.

Bknz: (1/1)»(1/7)

Mustafa Çavdar Meali

Hicr 87 ayeti için diğer mealler.

Abdülbaki Gölpınarlı Meali:

Andolsun ki biz sana, tekrarlanan yedi ayeti ve pek büyük olan Kur'an'ı verdik.*

(Hicr 87)

Abdullah-Ahmet Akgün Meali:

(Ey Resulüm ve ümmeti!) Andolsun, Sana (huzur ve şuurla) tekrarlanan yediyi (namazların her rekâtında tekraren okunan ve Kur’an’ın özeti sayılan Fatiha-i Şerifi) ve Yüce Kur'an-ı Azim’i verdik.

(Hicr 87)

Abdullah Parlıyan Meali:

Ve gerçek şu ki: Biz sık sık tekrarlanan ayetlerden oluşan, yedili bir sûre olan Fatiha'yı ve pek büyük Kur'ân'ı sana verdik.

(Hicr 87)

Adem Uğur Meali:

Andolsun ki, biz sana tekrarlanan yedi âyeti ve yüce Kur'an'ı verdik.

(Hicr 87)

Ahmet Hulusi Meali:

Gerçek ki, biz sana, Seb-ü Mesani'yi (yedi zati sıfatınla hakikati değerlendirme kuvvesini) ve Kur'an-ı Aziym'i (hakikat ve Sünnetullah BİLGİsini) verdik.

(Hicr 87)

Ahmet Tekin Meali:

Andolsun ki, biz sana namazda tekrar tekrar okunan yedi âyeti, Fâtiha'yı, birbirini takviye eden yedi büyük sûreyi, tekrarlanarak anlatılan yedi konuyu, yedi şekilde ifade edilen âyetleri, yedi büyük lütfu ve yüce, azametli Kur'ân'ı verdik.

(Hicr 87)

Ahmet Varol Meali

Andolsun sana ikişerlerden yediyi [4] ve Büyük Kur'an'ı verdik.*

(Hicr 87)

Ali Bulaç Meali:

Andolsun, sana çiftlerden yediyi ve büyük Kur'an'ı verdik.

(Hicr 87)

Ali Fikri Yavuz Meali:

Andolsun ki, biz, sana, (her namazda) okunup tekrarlanan yedi âyeti (Fâtiha sûresini) ve şu büyük Kur'ân'ı verdik.

(Hicr 87)

Ali Rıza Sefa Meali:

Ve gerçek şu ki, sana, tekrarlanan yediliyi ve Yüce Kur'an'ı verdik.[196]

196)"Tekrarlanan yedili" tanımlaması, kimi Kur'an çevirilerinde, "Tekrarlanan yedi ayet" veya "Çift anlamlılardan yedi tane" veya "Övenlerden yedi tane" veya "İkilerden yedi" biçiminde çevrilmiştir. Bu tanımlamanın, yedi ayetten oluşan Fatiha veya Maun surelerine yönelik olduğu veya Kur'an'ın, dünyadaki tüm dillere çevrileceğini bildirdiği veya çok tekrarlanacağını bildirdiği yorumları da yapılmıştır. Sayısal örgü araştırmacıları ise evrenlerin sonlandırılacağı tarihin, bu ayette bildirilmiş olduğunu öne sürerler. Oysa evrenlerin sonunun bilgisinin peygambere bile verilmediği, 31:34 ve 79:43 gibi ayetlerde bildirilmiştir.

(Hicr 87)

Ali Ünal Meali:

Andolsun, sana Seb’ı Mesânî ile çok ulu Kur’ân’ı verdik.

(Hicr 87)

Bahaeddin Sağlam Meali:

Andolsun! Biz sana yedi ikili (*) ile büyük Kur’anı verdik.*

(Hicr 87)

Bayraktar Bayraklı Meali:

Andolsun ki biz sana tekrarlanan yediayeti ve yüce Kur'an'ı verdik.

(Hicr 87)

Bekir Sadak Meali:

And olsun ki, sana daima tekrarlanan yedi ayetli Fatiha'yi ve Kurani Azim'i verdik.

(Hicr 87)

Besim Atalay Meali:

Biz de sana, tekrarlanan yedi âyetle, ulu Kur'anı verdik

(Hicr 87)

Celal Yıldırım Meali:

And olsun ki sana tekrarlanan yedi ikili âyeti ve çok büyük kutsal Kur'ân'ı verdik.

(Hicr 87)

Cemal Külünkoğlu Meali:

Gerçekten sana sürekli tekrarlanan yedi ayeti ve yüce Kur'an'ı verdik.*

(Hicr 87)

Diyanet İşleri Eski Meali:

And olsun ki, sana daima tekrarlanan yedi ayetli Fatiha'yı ve Kuran-ı Azim'i verdik.

(Hicr 87)

Diyanet İşleri Yeni Meali:

Andolsun, biz sana tekrarlanan yedi ayeti ve büyük Kur'an'ı verdik.

(Hicr 87)

Diyanet Vakfı Meali:

Andolsun ki, biz sana tekrarlanan yedi âyeti ve yüce Kur'an'ı verdik.  *

(Hicr 87)

Edip Yüksel Meali:

Biz sana yedi çifti ve büyük Kuran'ı verdik.

(Hicr 87)

Elmalılı Orjinal Meali:

Celalim hakkı için sana "seb'ul mesani"'yi ve Kur'anı azımi verdik

(Hicr 87)

Elmalılı Yeni Meali:

Andolsun ki, sana namazlarda tekrarlanan yedi ayeti (Fatiha'yı) ve Yüce Kur'an'ı verdik.

(Hicr 87)

Erhan Aktaş Meali:

Ant olsun ki sana seb'an[1] mine'l- mesani[2] ve yüce Kur'an'ı verdik.

1)Yedi.
2)İkişerliler, ikililer. Seb'an mine'l mesani, "ikililerden veya ikişerlilerden yedi" demektir. Çevirilerde bu tabire, "Fatiha süresi" veya "yedi büyük/uzun sure" anlamı verilmektedir. Bu doğru değildir. Ayette zaten yüce Kur'an anılmaktadır. Bu tabirle, Nebimize, Kur'an'la birlikte verilmiş, şahsı ile ilgili, kendisini başarıya götüren nimetler kast edilmiş olabilir.

(Hicr 87)

Gültekin Onan Meali:

Andolsun, sana çiftlerden yediyi ve büyük Kuran'ı verdik.

(Hicr 87)

Hakkı Yılmaz Meali:

Andolsun ki Biz sana katmerli katmerli nice nimetleri ve büyük Kur’ân'ı verdik.

(Hicr 87)

Halis Bayancuk (Ebu Hanzala) Meali: /

Andolsun ki sana, Sebu’l Mesani’yi/tekrar eden yediyi (Fâtiha Suresi’ni) ve büyük Kur’ân’ı verdik.

(Hicr 87)

Harun Yıldırım Meali:

Andolsun ki, biz sana tekrarlanan yedi âyeti ve yüce Kur'an'ı verdik.

(Hicr 87)

Hasan Basri Çantay:

Andolsun ki biz sana (namazın her rek'atında) tekrarlanan yedi (ayet-i kerime) yi ve şu büyük Kur'anı verdik.

(Hicr 87)

Hayrat Neşriyat Meali:

Celâlim hakkı için, sana (namazın her rek'atında) tekrarlanan yedi (âyeti,Fâtiha)yı ve yüce Kur'ân'ı verdik.

(Hicr 87)

Hubeyb Öndeş Meali: /

Elbetteki ikililerden yediyi ve en büyük kur'an'ı [okunanı] sana vermiştik.

(Hicr 87)

Hüseyin Atay Meali:

Ve andolsun, sana iki kat yediyi ve yüce Kur'anı verdik.

(Hicr 87)

İbni Kesir Meali:

Doğrusu sana; Biz, tekrarlanan yediyi ve şu Kur'an'ı verdik.

(Hicr 87)

İlyas Yorulmaz Meali:

Biz sana, tekrarlanan yediyi ve ulu büyük bir Kur'an verdik.

(Hicr 87)

İskender Ali Mihr Meali:

Ve andolsun ki; sana mesânî(ikinci)den 7’yi (7’liyi, 7’li olarak) ve Kur’ân-ul Azîm’i verdik.

(Hicr 87)

İsmail Hakkı Baltacıoğlu Meali:

Ant olsun ki Biz sana yedi tane övme âyetli Fatiha ile ulu Kur'an'ı verdik.

(Hicr 87)

Kadri Çelik Meali:

Şüphesiz sana tekrarlanan yediyi (iki defa nazil olan Fatiha suresini) ve azametli Kur'an'ı verdik.

(Hicr 87)

Mahmut Kısa Meali:

Gerçekten Biz sana, hayatın her cephesini kuşatan; yani insanın bulunduğu her yerde sürekli okunarak ve gündemde tutularak tekrarlanan yedi ayetli Fâtiha sûresini —ki Kur’an’ın anahtarı, özü ve esasıdır— ve Fâtiha’nın açılımı olan şu yüce Kur’an’ı bahşettik. İşte bu, bir kula dünyada verilebilecek en büyük nîmettir. O hâlde, bu nîmetin kıymetini iyi bil; Kur’an’ı terk ederek mal ve servet yığma yarışına giren gâfillere imrenme:

(Hicr 87)

Mehmet Ali Eroğlu Meali:

Celalim hakkı için Biz, sana tekrarlanan yedi çift ayeti ve büyük Kur'an'ı vermişizdir

(Hicr 87)

Mehmet Türk Meali:

(Ey Muhammed!) Yemin olsun, sana yedi mûcizeyi1 ve şu büyük Kur’an’ı verdik.*

(Hicr 87)

Muhammed Celal Şems Meali:

Şüphesiz Biz sana sıkça tekrarlanan yedi (ayet) ve yüce şanlı Kur’an’ı verdik.
( Burada sıkça tekrarlanan yedi ayetten Fatiha Sûresi kastedilmiştir. Ayette geçen “Mesani” kelimesinin anlamına göre bu, Allah’ın hamd ve senasının tekrarlandığı ayetler de demektir.)

(Hicr 87)

Muhammed Esed Meali:

Ve gerçek şu ki, Biz sana sık sık tekrarlanan (ayetlerden oluşan) yedili (bir sure) bahşettik ve (böylece senin önüne) yüce Kur'an'ı (açıp serdik):

(Hicr 87)

Mustafa Cemil Kılıç Meali:

Elbette ki, biz sana tekrarlanan yedi ayeti ve bu büyük Kur an ı verdik.

(Hicr 87)

Mustafa Çavdar Meali:

Andolsun ki, biz sana tekrarlanan yedi ayeti (Fatiha’yı) ve yüce Kuran’ı verdik.

Bknz: (1/1)»(1/7)

(Hicr 87)

Mustafa Çevik Meali:

87-89 Biz sana sürekli okunacak olan Kur’an nimetini verdik. O yüzden sen sakın müşrik ve kâfirlere verdiğimiz geçici dünya nimetlerine imrenme, Allah’ın davetine yönelmiyorlar diye de üzülme. Sen, davetine yönelenlere kol kanat ger, şefkat ve merhametini onlardan esirgeme. De ki: “Ben sizi Allah’ın yaratma sebebi olan hayat nizamına davet eden bir uyarıcıyım.”

(Hicr 87)

Mustafa İslamoğlu Meali:

Doğrusu Biz sana, seb' mesani'yi, yani Yüce Kur'an'ı verdik.

(Hicr 87)

Osman Okur Meali:

Doğrusu Biz sana, seb'a mesani'yi, yani Yüce Kur'an'ı verdik.

(Hicr 87)

Ömer Nasuhi Bilmen Meali:

Zâtı akdesime kasem olsun ki, sana tekrarlanan yediyi (Fatiha sûresini) ve büyük Kur'an'ı verdik.

(Hicr 87)

Ömer Öngüt Meali:

Resulüm! Andolsun ki biz sana daima tekrarlanan yedi âyeti ve büyük Kur'an'ı verdik.

(Hicr 87)

Ömer Sevinçgül Meali:

Andolsun! Biz sana ‘önemi yüzünden çokça’ tekrarlanan yedi ayeti ve büyük Kur’an’ı verdik.

(Hicr 87)

Sadık Türkmen Meali:

VE ANT OLSUN/GERÇEK ŞU Kİ; Biz sana ikililerden yediyi (tekrarlanan Fatiha’yı) ve büyük Kur’an’ı verdik.

(Hicr 87)

Seyyid Kutub Meali:

Gerçekten sana sürekli tekrarlanan yedi ayetli Fatiha suresini ve yüce Kur'an'ı verdik.

(Hicr 87)

Suat Yıldırım Meali:

Şu kesin ki biz sana Seb-i mesani ile şu yüce Kur'an'ı verdik.

(Hicr 87)

Süleyman Ateş Meali:

Andolsun sana ikililerden yedi ve bu büyük Kur'an'ı verdik.

(Hicr 87)

Süleymaniye Vakfı Meali:

Sana o mesaniden[1] yedi taneyi ve yüce Kur'an'ı verdik.

1)(ٱلْمَثَانِى) el-mesani olarak ifade edilen bilenen mesani'dir.(Zümer 39/23)  "O mesani"  olarak türkçeye çevrilebilir.  Burada mesanilerden yedisine dikkat çekmiştir ki, onlar Fatiha (Fatiha 1/1-7) 'nın ayetleridir. Bu sebeple Fatiha, Kur'an'dan süzülmüş bir öz ve surelerin en yücesi olmuştur.

(Hicr 87)

Şeref Aziz Taha ve Kemal Çelik Meali:

Gerçek şu ki, sana çok tekrarlananı ve yüce Kur'an'ı verdik.

(Hicr 87)

Şaban Piriş Meali:

Sana, tekrarlanan yedi ayeti ve büyük Kur'an'ı verdik.

(Hicr 87)

Talat Koçyiğit Meali:

Sana tekrarlanan yedi âyeti ve büyük Kur'ânı verdik.

(Hicr 87)

Tefhimul Kuran Meali:

Andolsun, sana çiftlerden yediyi ve büyük Kur'an'ı verdik.

(Hicr 87)

Ümit Şimşek Meali:

Biz sana “tekrarlanan yedi”yi(12) ve azametli Kur'ân'ı verdik.*

(Hicr 87)

Yaşar Nuri Öztürk Meali

Yemin olsun ki, biz sana ikişerlerden/ikililerden/iç içe kıvrımlar halindeki çift manalılardan yedi taneyi ve şu büyük Kur'an'ı verdik.

(Hicr 87)