11. Hud Suresi / 58.ayet
Hud 58 ayeti için diğer mealler.

Aşağıdaki bir mealin,
* Hatalı olduğunu düşünüyorsanız,
* Telif hakkı sahibiyseniz
(Yazar, Yayınevi vs. kurumsal e postası ile),
bize iletişim bölümünden ulaşabilirsiniz.
Abdülbaki Gölpınarlı Meali:
Emrimiz gelince Hud'u ve onunla beraber bulunan inanmış kişileri, bizden bir rahmet olarak kurtardık ve onlara ağır bir azaptan necat verdik.
(Hud 58)Abdullah-Ahmet Akgün Meali:
Nihayet (mü’minlere zafer, zalimlere hezimet) emrimiz(in vakti) gelince, tarafımızdan bir rahmet (ve inayetle), Hud’u ve onunla beraber iman eden (grubu) kurtardık. (Böylece) Onları ağır bir azaptan (şiddetli sıkıntılardan ve dehşetli baskılardan) çekip çıkardık (izzete ve devlete ulaştırdık).
(Hud 58)Abdullah Parlıyan Meali:
Azap emrimiz gelince, Hûd'u ve onunla beraber inanmış olanları, kendi tarafımızdan bir rahmetle kurtardık; ve böylece onları, ahiretteki ağır ve zorlu azaptan da kurtarmış olduk.
(Hud 58)Adem Uğur Meali:
Emrimiz gelince, Hûd'u ve onunla beraber iman edenleri tarafımızdan bir rahmetle kurtardık, onları ağır bir azaptan kurtuluşa erdirdik.
(Hud 58)Ahmet Hulusi Meali:
Hükmümüz oluştuğunda Hud'u ve onunla beraber iman etmişleri rahmetimizle kurtardık... Onları ağır bir azaptan kurtardık.
(Hud 58)Ahmet Tekin Meali:
Planımız, azâbımız gerçekleştirilirken, Hûd'u ve onunla birlikte iman edenleri tarafımızdan bir rahmetle kurtardık. Onları ağır bir cezadan kurtarmış olduk.
(Hud 58)Ahmet Varol Meali
Emrimiz gelince Hud'u ve beraberindeki iman edenleri bizden bir rahmetle kurtardık. Onları kaskatı bir azaptan koruduk.
(Hud 58)Ali Bulaç Meali:
Emrimiz geldiği zaman, tarafımızdan bir rahmet ile Hud'u ve O'nunla birlikte iman edenleri kurtardık. Onları şiddetli, ağır bir azabtan kurtardık.
(Hud 58)Ali Fikri Yavuz Meali:
Helâk emrimiz gelince, bizden bir rahmet olarak Hûd'u ve beraberindeki müminleri kurtardık; hem onları çok ağır bir azabdan kurtardık.
(Hud 58)Ali Rıza Sefa Meali:
Buyruğumuz geldiği zaman, Hud'u ve Onunla birlikte inananları, Kendi katımızdan bir rahmetle kurtardık. Ve çok ağır bir cezadan onları kurtarmış olduk.
(Hud 58)Ali Ünal Meali:
(Âd kavmi, yanlış yolda diretti.) Nihayet kendileriyle ilgili hükmümüz icraya konunca, Hûd’u ve iman etmiş olup da onunla beraber bulunanları (iman, salih amel ve sabırlarına karşılık) tarafımızdan bir lütufla kurtardık. Gerçekten, çok ağır bir azaptan kurtardık onları.
(Hud 58)Bahaeddin Sağlam Meali:
Azap emrimiz geldiğinde Hûd ve onunla beraber inananları, Biz’den bir rahmet ile kurtardık. Onları, (kavmi tarafından onlara reva görülen) kaba bir azaptan da kurtardık.
(Hud 58)Bayraktar Bayraklı Meali:
Emrimiz gelince, Hud'u ve onunla beraber iman edenleri tarafımızdan bir rahmetle kurtardık, onları ağır bir azaptan kurtuluşa erdirdik.
(Hud 58)Bekir Sadak Meali:
Buyrugumuz gelince, Hud'u ve beraberindeki inananlari, rahmetimizle kurtardik. Onlari cetin bir azabdan koruduk.
(Hud 58)Besim Atalay Meali:
Buyrumumuz gelince, Hûd ile birlikte olan inananları rahmetimle kurtardık, kurtardık onları katı azaptan
(Hud 58)Celal Yıldırım Meali:
Buyruğumu taşıyan hükmümüz gelince, kendi katımızdan bir rahmetle Hûd'u ve onunla birlikte olan mü'minleri kurtardık, onları oldukça ağır bir azâbdan selâmete erdirdik.
(Hud 58)Cemal Külünkoğlu Meali:
Ve böylece, hükmümüz vaki olunca, Hud'u ve onunla aynı inancı paylaşanları katımızdan bir koruma lütfuyla kurtardık; ayrıca kendilerini (ahiretteki) ağır ve zorlu azaptan (da) koruduk.
(Hud 58)Diyanet İşleri Eski Meali:
Buyruğumuz gelince, Hud'u ve beraberindeki inananları, rahmetimizle kurtardık. Onları çetin bir azabdan koruduk.
(Hud 58)Diyanet İşleri Yeni Meali:
Helak emrimiz gelince, Hud'u ve beraberindeki iman etmiş olanları, tarafımızdan bir rahmetle kurtardık. Onları ağır bir azaptan kurtardık.
(Hud 58)Diyanet Vakfı Meali:
Emrimiz gelince, Hûd'u ve onunla beraber iman edenleri tarafımızdan bir rahmetle kurtardık, onları ağır bir azaptan kurtuluşa erdirdik.
(Hud 58)Edip Yüksel Meali:
Emrimiz gelince Hud'u ve beraberindeki inananları bizden bir rahmetle kurtardık. Onları dehşetli bir azaptan kurtardık.
(Hud 58)Elmalılı Orjinal Meali:
Vakta ki emrimiz geldi, Hudu ve maıyyetinde iyman etmiş olanları tarafımızdan bir rahmet ile kurtardık, hem onları galiz bir azabdan kurtardık
(Hud 58)Elmalılı Yeni Meali:
Fermanımız geldiğinde Hud'u ve beraberinde iman etmiş olanları tarafımızdan bir rahmetle kurtardık, hem onları ağır bir azaptan kurtardık.
(Hud 58)Erhan Aktaş Meali:
Hükmümüz gerçekleşince, Hud'u ve beraberindeki iman edenleri Bizden bir rahmetle kurtardık. Onları şiddeti çok ağır bir azaptan kurtardık.
(Hud 58)Gültekin Onan Meali:
Buyruğumuz geldiği zaman, tarafımızdan bir rahmet ile Hud'u ve O'nunla birtikte inananları kurtardık. Onları şiddetli / ağır bir azabtan kurtardık.
(Hud 58)Hakkı Yılmaz Meali:
Ve ne zaman ki emrimiz geldi, Hûd'u ve o'nunla birlikte iman etmiş olan kişileri tarafımızdan bir rahmet ile kurtardık, Biz onları çok ağır bir azaptan da kurtardık.
(Hud 58)Halis Bayancuk (Ebu Hanzala) Meali: /
Ne zaman ki emrimiz geldi, Hud’u ve onunla beraber iman edenleri yanımızdan bir rahmetle kurtardık. (Gerçekten) onları, çok ağır bir azaptan kurtardık.
(Hud 58)Harun Yıldırım Meali:
Emrimiz geldiğinde, tarafımızdan bir rahmet ile Hud’u ve O’nunla birlikte iman edenleri kurtuluşa erdirdik. Onları çok ağır bir azaptan da kurtardık.
(Hud 58)Hasan Basri Çantay:
Vaktaki (azab) emrimiz geldi. Hud'ü de, maiyyetindeki mü'minleri de, bizden bir rahmet olarak, selamete erdirdik, onları ağır azabdan kurtardık.
(Hud 58)Hayrat Neşriyat Meali:
Nihâyet emrimiz gelince, Hûd'u ve berâberindeki îmân edenleri tarafımızdan bir rahmetle kurtuluşa erdirdik ve onları şiddetli bir azabdan kurtardık.
(Hud 58)Hubeyb Öndeş Meali: /
Emrimiz gelince, Hud ve onunla birlikte inanmış olanları bizden bir rahmetle kurtardık. Onları çok katı bir azaptan kurtardık.
(Hud 58)Hüseyin Atay Meali:
Buyruğumuz gelince Hud'u ve beraberindeki inananları acımamızla kurtardık. Onları ağır bir işkenceden kurtarmış olduk.
(Hud 58)İbni Kesir Meali:
Emrimiz gelince; Hud'u ve beraberindeki mü'minleri tarafımızdan bir rahmetle kurtardık. Onları katı bir azabtan kurtardık.
(Hud 58)İlyas Yorulmaz Meali:
Azap emrimiz onlara geldiği zaman, bizden onlara bir rahmet olarak, Hud'u ve onunla birlikte iman edenleri, çok şiddetli bir azaptan kurtardık.
(Hud 58)İskender Ali Mihr Meali:
Ve emrimiz geldiği zaman, Bizden bir rahmet ile Hud (a.s)’ı ve âmenû olanları, onunla beraber kurtardık. Ve onları ağır (çok şiddetli) bir azaptan kurtardık.
(Hud 58)İsmail Hakkı Baltacıoğlu Meali:
Buyruğumuz erişince Hud'u da, onunla birlikte olan inananları da, esirgeyiciliğimizden ötürü kurtardık. Onları ağır bir azaptan kurtardık.
(Hud 58)Kadri Çelik Meali:
Buyruğumuz gelince, Hûd'u ve beraberindeki iman edenleri, tarafımızdan bir rahmet ile kurtardık ve onları çok ağır bir azaptan koruduk.
(Hud 58)Mahmut Kısa Meali:
Ve nihâyet azap emrimiz gelince zâlimleri helâk ettik; Hûd’u ve beraberindeki müminleri ise, lütuf ve merhametimiz sayesinde kurtuluşa erdirdik ve kendilerini, âhiretteki şiddetli azaptan da kurtardık.
(Hud 58)Mehmet Ali Eroğlu Meali:
Hud'u ve onunla beraber iman edenleri, emrimiz gelince bir rahmet ile kurtardık Üzerlerine gelecek olan çok ağır, zorlu bir azaptan onları kurtuluşa erdirdik.
(Hud 58)Mehmet Türk Meali:
(Helâk) emrimiz gelince, Hûd’u ve onunla birlikte îman edenleri katımızdan bir rahmetle (helâkten) kurtardık.1 (Hatta) onları çok daha şiddetli (olan âhiret) azabından da kurtardık.*
(Hud 58)Muhammed Celal Şems Meali:
(Azap hakkındaki) emrimiz gelince, Biz Rahmetimizle Hûd’u (ve) kendisiyle birlikte inananları koruduk. Onları, çok şiddetli azaptan kurtardık.
(Hud 58)Muhammed Esed Meali:
Ve böylece, hükmümüz vaki olunca, Hud'u ve onunla aynı inancı paylaşanları katımızdan bir koruma lütfuyla kurtardık; kendilerini (ahiretteki) ağır ve zorlu azaptan (da) kurtardık.
(Hud 58)Mustafa Cemil Kılıç Meali:
Buyruğumuz gelince, Hud'u ve yanındaki inananları rahmetimizle kurtardık. Biz, onları çetin bir azaptan koruduk.
(Hud 58)Mustafa Çavdar Meali:
Ve cezalandırma emrimiz gelince Hud’u ve onunla beraber iman edenleri katımızdan rahmet ve şefkatle kurtardık. Evet, onları berbat bir azaptan kurtardık.Bknz: (10/103) - (30/47) - (40/51)
(Hud 58)Mustafa Çevik Meali:
Nihayet Hûd’un kavmi helak edilmeyi hak edince Hûd ile birlikte iman edenleri, rahmet, merhamet ve şefkatimiz gereği kurtardık ve âhiretteki cehennem azabından koruduk.
(Hud 58)Mustafa İslamoğlu Meali:
Ve (cezalandırma) talimatımız geldiğinde, Hud'u ve inançlarıyla onun yanında yer alanları katımızdan bir rahmetle kurtardık; dahası onların (ahiretin) ağır ve berbat azabından halas ettik.
(Hud 58)Osman Okur Meali:
Emrimiz gelince, Hûd'u ve onunla beraber iman edenleri tarafımızdan bir rahmetle kurtardık, onları ağır bir azaptan kurtuluşa erdirdik.
(Hud 58)Ömer Nasuhi Bilmen Meali:
Vaktâ ki emrimiz geldi. Hûd'u ve O'nunla beraber imân etmiş olanları Bizden bir rahmet ile kurtardık ve onları kaba bir azaptan da hâlâs ettik.
(Hud 58)Ömer Öngüt Meali:
Emrimiz gelince Hud'u ve beraberindeki iman edenleri katımızdan bir rahmetle kurtardık. Onları çok çetin bir azaptan kurtuluşa erdirdik.
(Hud 58)Ömer Sevinçgül Meali:
Azap emrimiz gelince, merhametimizin bir eseri olarak, Hud peygamberi ve yanında yer alan inananları kurtardık. Onları zorlu bir azaptan da kurtardık!
(Hud 58)Sadık Türkmen Meali:
EMRİMİZ gelince; Hud’u ve onunla beraber inanan kimseleri, Bizden bir rahmetle kurtardık. Onları ağır bir azaptan kurtardık.
(Hud 58)Seyyid Kutub Meali:
Azaba ilişkin emrimiz geldiğinde Hud'u ve beraberindeki mü'minleri, rahmetimizin sonucu olarak, kurtardık; onları ağır azaptan koruduk.
(Hud 58)Suat Yıldırım Meali:
Azaba dair emrimiz gelince Hud ve beraberinde olan müminleri, tarafımızdan bir rahmet eseri olarak kurtardık, onları pek ağır bir azaptan selamete çıkardık.
(Hud 58)Süleyman Ateş Meali:
Emrimiz gelince Hud'u ve onunla beraber inanmış olanları bizden bir rahmetle kurtardık; onları katı bir azabdan kurtardık.
(Hud 58)Süleymaniye Vakfı Meali:
Emrimiz gelince Hud'u ve onunla birlikte olan müminleri, bizden bir ikram olarak kurtardık. Evet, onları ağır bir azaptan kurtardık.
(Hud 58)Şeref Aziz Taha ve Kemal Çelik Meali:
Kararımızı verdiğimizde, Hûd'u ve ona iman edenleri, katımızdan bir rahmetle çetin bir azaptan kurtardık.
(Hud 58)Şaban Piriş Meali:
Emrimiz gelince Hud'u ve yanındaki müminleri rahmetimizle kurtardık. Onları çetin bir azaptan koruduk.
(Hud 58)Talat Koçyiğit Meali:
Emrimiz gelince, Hûd'u ve onunla birlikte îman edenleri, bizden bir rahmetle kurtarmıştık. Onları şiddetli bir azâbtan korumuştuk.
(Hud 58)Tefhimul Kuran Meali:
Emrimiz geldiği zaman, tarafımızdan bir rahmet ile Hûd'u ve onunla birlikte iman edenleri kurtardık. Onları şiddetli, ağır bir azabtan kurtardık.
(Hud 58)Ümit Şimşek Meali:
Emrimiz geldiğinde, Hud'u ve beraberindeki iman edenleri tarafımızdan bir rahmetle kurtardık. Onları kıyamet gününde ağır bir azaptan da kurtardık.
(Hud 58)Yaşar Nuri Öztürk Meali
Emrimiz gelince, Hud'u ve onunla birlikte iman etmiş olanları bizden bir rahmetle kurtardık. Biz onları çok ağır bir azaptan kurtardık.
(Hud 58)