14. İbrahim Suresi / 13.ayet

Gerçekleri örtbas eden o kâfirler elçilerine şöyle demişti: “Ya sizi bu ülkeden sürüp çıkarırız ya da bizim inanç sistemimize geri dönersiniz.”(1) Rableri de onlara şöyle vahyetti: “İnanca baskı yapan zalimleri, kesinlikle helak edeceğiz.”(2)

Bknz: 1(7/88)»(7/89) – 2(10/103)(30/47)(40/51)(41/18)

Mustafa Çavdar Meali

İbrahim 13 ayeti için diğer mealler.

Abdülbaki Gölpınarlı Meali:

Kafir olanlar, peygamberlerine dediler ki: Ya sizi yurdumuzdan çıkarırız, yahut da bizim dinimize dönersiniz. Rableri, onlara vahyetti: Mutlaka zalimleri helak edeceğiz.

(İbrahim 13)

Abdullah-Ahmet Akgün Meali:

İnkâr edenler, Resullerine dediler ki: “Muhakkak (ya) sizi kendi toprağımızdan süreceğiz, veya dinimize (ve bâtıl düzenimize ve dejenere edilmiş değerlerimize) geri döneceksiniz.” Bunun üzerine Rableri kendilerine (Nebilerine) vahyetti ki: “(Sabredin) Şüphesiz Biz, zulmedenleri helak edeceğiz!”

(İbrahim 13)

Abdullah Parlıyan Meali:

Allah'tan gelen gerçekleri örtbas edenler, peygamberlerine dediler ki: “Ya sizi yurdumuzdan çıkarırız, yahut da bizim dinimize dönersiniz!” Bunun üzerine Rableri elçilerine: “Var oluş gayesi dışına çıkanları, mutlaka helak edeceğiz” diye vahyetti.

(İbrahim 13)

Adem Uğur Meali:

Kâfir olanlar peygamberlerine dediler ki: "Elbette sizi ya yurdumuzdan çıkaracağız, ya da mutlaka dinimize döneceksiniz!" Rableri de onlara: "Zalimleri mutlaka helâk edeceğiz!" diye vahyetti.

(İbrahim 13)

Ahmet Hulusi Meali:

Hakikat bilgisini inkar edenler (egosuyla yaşayanlar) Rasullerine dedi ki: "(Ya) sizi bölgemizden çıkaracağız yahut bizim inancımıza döneceksiniz"... Rableri, onlara vahyetti ki: "Zalimleri elbette helak edeceğiz. "

(İbrahim 13)

Ahmet Tekin Meali:

Kulluk sözleşmesindeki ortak taahhütlerini, Allah'a iman, kulluk ve sorumluluk bilincini şuur altına iterek örtbas edip inkârda ısrar edenler, kâfirler, Rasullerine: “Elbette sizi, ya yurdumuzdan çıkaracağız, ya da, mutlaka dinimize döneceksiniz, bizim hayat tarzımızı benimseyeceksin” dediler. Rableri de onlara: “Baskı, zulüm ve işkence ile temel hak ve hürriyetleri, Allah yolunu, Allah yolundaki faaliyetleri engelleyen zâlimleri mutlaka helâk edeceğiz” diye vahyetti.

(İbrahim 13)

Ahmet Varol Meali

İnkar edenler peygamberlerine: "Kesinlikle ya sizi toprağımızdan çıkaracağız ya da bizim dinimize döneceksiniz" dediler. Bunun üzerine Rableri onlara şöyle vahyetti: "Zalimleri mutlaka helak edeceğiz.

(İbrahim 13)

Ali Bulaç Meali:

İnkar edenler, resullerine dediler ki: "Muhakkak (ya) sizi kendi toprağımızdan süreceğiz veya dinimize geri döneceksiniz." Böylelikle Rableri kendilerine vahyetti ki: "Şüphesiz biz, zulmedenleri helak edeceğiz.

(İbrahim 13)

Ali Fikri Yavuz Meali:

O (Peygamberleri) inkâr edenler, Peygamberlerine şöyle dediler: “- Çaresi yok, muhakkak sizi, ya yurdumuzdan çıkaracağız, yahut dinimize dönersiniz. Bunun üzerine o Peygamberlere, Rableri şöyle vahy etti: “- O zalimleri muhakkak surette helâk edeceğiz;

(İbrahim 13)

Ali Rıza Sefa Meali:

İnkar edenler, elçilere, şöyle dediler: "Sizi, ya kesinlikle toprağımızdan çıkarırız ya da kesinlikle bizim dinimize dönersiniz!" Bunun üzerine, Efendileri, onlara, şöyle bildirdi: "Haksızlık yapanları, kesinlikle yıkıma uğratacağız!"

(İbrahim 13)

Ali Ünal Meali:

Küfür içinde bulunanlar, kendilerine gönderilen rasûllere bu defa şöyle dediler: “Sizi mutlaka ya yurdumuzdan sürer çıkarırız veya bizim yolumuza, düzenimize dönersiniz.” İşte bu noktada Rabbileri rasûllere vahyetti: “Kesinlikle o zalimleri helâk edeceğiz.

(İbrahim 13)

Bahaeddin Sağlam Meali:

O kâfirler, peygamberlerine: “Ya sizi memleketimizden çıkartacağız veya din ve milliyetimize dönersiniz” dediler. Allah da onlara: “Şüphesiz Biz, zalimleri yok edeceğiz.

(İbrahim 13)

Bayraktar Bayraklı Meali:

Kafir olanlar peygamberlerine dediler ki: "Elbette sizi ya yurdumuzdan çıkaracağız ya da mutlaka yolumuza döneceksiniz!"Rabbleri de onlara,"Zalimleri mutlaka helak edeceğiz!" diye vahyetti.

(İbrahim 13)

Bekir Sadak Meali:

(13-14) Inkar edenler, peygamberlerine: «Ya bizim dinimize donersiniz ya da sizi memleketimizden cikaririz» dediler. Rableri peygamberlere: «Biz, haksizlik edenleri yok edecegiz, onlardan sonra yeryuzune sizi yerlestirecegiz. Bu, makamimdan ve tehdidimden korkanlar icindir.» diye vahyetti.

(İbrahim 13)

Besim Atalay Meali:

Küfretmiş olanlar, peygamberlerine dediler ki: «Ya çıkasın ilimizden, ya dönesin dinimize!»; «Herhalde zalimleri yokedeceğiz

(İbrahim 13)

Celal Yıldırım Meali:

İnkâra sapanlar, peygamberlerine, «and olsun, ya sizi yurdumuzdan çıkarırız, ya da bizim dinimize dönersiniz !» diyerek (tehdîdde bulundular). Bu sebeple Rabları onlara ; «Şanıma and olsun ki, zâlimleri elbette yok edeceğiz» diye vahyetti.

(İbrahim 13)

Cemal Külünkoğlu Meali:

13,14. İnkârcılar, peygamberlerine: “Andolsun ki, ya sizi yurdumuzdan çıkaracağız, ya da bizim dinimize dönersiniz” dediler. Rableri de onlara şöyle vahyetti: “Biz zalimleri mutlaka yok edeceğiz. Ve onlardan sonra o yere sizi yerleştireceğiz. Bu (söz, hesap vermek üzere) benim karşıma çıkacağından çekinen ve benim tehdidimden sakınan kimseler içindir.”

(İbrahim 13)

Diyanet İşleri Eski Meali:

13,14. İnkar edenler, peygamberlerine: "Ya bizim dinimize dönersiniz ya da sizi memleketimizden çıkarırız" dediler. Rableri peygamberlere: "Biz, haksızlık edenleri yok edeceğiz, onlardan sonra yeryüzüne sizi yerleştireceğiz. Bu, makamımdan ve tehdidimden korkanlar içindir." diye vahyetti.

(İbrahim 13)

Diyanet İşleri Yeni Meali:

İnkar edenler, peygamberlerine; "Andolsun, ya sizi yurdumuzdan çıkaracağız, ya da bizim dinimize dönersiniz" dediler. Rableri de onlara şöyle vahyetti: "Biz zalimleri mutlaka yok edeceğiz."

(İbrahim 13)

Diyanet Vakfı Meali:

Kâfir olanlar peygamberlerine dediler ki: «Elbette sizi ya yurdumuzdan çıkaracağız, ya da mutlaka dinimize döneceksiniz!» Rableri de onlara: «Zalimleri mutlaka helâk edeceğiz!» diye vahyetti.

(İbrahim 13)

Edip Yüksel Meali:

İnkarcılar elçilerine, 'Ya bizim dinimize geri dönersiniz ya da sizi yurdumuzdan kovarız!,' dediler. Rab'leri onlara, 'Zalimleri yok edeceğiz,' diye vahyetti,

(İbrahim 13)

Elmalılı Orjinal Meali:

Küfredenler de resullerine dediler ki mutlak ve mutlak sizi toprağımızdan çıkarırız, yahud ki milletimize dönersiniz, rabları da onlara şöyle vahiy verdi ki muhakkak ve muhakkak zalimleri ihlak edeceğiz

(İbrahim 13)

Elmalılı Yeni Meali:

İnkar edenler de peygamberlerine dediler ki: "Ya mutlaka sizi toprağımızdan çıkaracağız yahut milletimize dönersiniz!" Rableri de onlara şöyle vahyetti: "Kesinlikle zalimleri helak edeceğiz;

(İbrahim 13)

Erhan Aktaş Meali:

Gerçeği yalanlayan nankörler, rasullerine: "Sizi mutlaka topraklarımızdan süreceğiz veya kesinlikle bizim milletimize[1] dönmek zorundasınız!" dediler. Bunun üzerine Rabb'leri onlara: "Zalimleri mutlaka yok edeceğiz." diye vahyetti.

1)Yaşam biçimimize, yolumuza, inanç sistemimize.

(İbrahim 13)

Gültekin Onan Meali:

Küfredenler resullerine dediler ki: "Muhakkak (ya) sizi kendi toprağımızdan süreceğiz veya dinimize geri döneceksiniz." Böylelikle rableri kendilerine vahyetti ki: "Şüphesiz biz, zulmedenleri helak edeceğiz."

(İbrahim 13)

Hakkı Yılmaz Meali:

(13,14) Ve kâfirler; Allah'ın ilâhlığını ve rabliğini bilerek reddeden kimseler, elçilerine: “Ya sizi kesinlikle yurdumuzdan çıkaracağız, ya da kesinlikle bizim dinimize/ yaşam tarzımıza döneceksiniz!” dediler. Rableri de elçilerine: “Biz şirk koşarak yanlış; kendi zararlarına iş yapanları kesinlikle değişime/ yıkıma uğratacağız ve onlardan sonra sizi kesinlikle o yere yerleştireceğiz. Bu, makamımdan ve tehdidimden korkan içindir” diye vahyetti.

(İbrahim 13)

Halis Bayancuk (Ebu Hanzala) Meali: /

Kâfirler, resûllerine, “Şüphesiz ki ya dinimize dönersiniz ya da sizi yurdumuzdan çıkarır atarız.” demişlerdi. Rableri onlara şöyle vahyetti: “Kesinlikle o zalimleri helak edeceğiz.”

(İbrahim 13)

Harun Yıldırım Meali:

Kâfir olanlar peygamberlerine dediler ki: "Elbette sizi ya yurdumuzdan çıkaracağız, ya da mutlaka dinimize döneceksiniz!" Rableri de onlara: "Zalimleri mutlaka helâk edeceğiz!" diye vahyetti.

(İbrahim 13)

Hasan Basri Çantay:

O küfredenler, peygamberlerine (şöyle) dediler: "Elbette ve elbette sizi ya yurdumuzdan çıkaracağız, yahud mutlak ve mutlak dinimize döneceksiniz". Bunun üzerine Rableri kendilerine (o peygamberlere): "O zaalimleri muhakkak helak edeceğiz" diye vahyetdi.

(İbrahim 13)

Hayrat Neşriyat Meali:

Fakat inkâr edenler, peygamberlerine dedi ki: “Ya sizi mutlaka memleketimizden çıkarırız, ya da kesinlikle dînimize dönersiniz!” Bunun üzerine Rableri onlara (o peygamberlere) şöyle vahyetti: “(Biz) o zâlimleri muhakkak helâk edeceğiz!” (1)*

(İbrahim 13)

Hubeyb Öndeş Meali: /

(13-14) Gerçeği örtmüş olanlar, elçilerin'e "Sizi, yerimizden [bölgemizden] mutlaka ama mutlaka çıkaracağız veya bizim dini görüşümüze mutlaka geri döneceksiniz!" dediler. Derken, RAB'leri onlara [elçilere şunu] vahiy etti: Zalimleri mutlaka ama mutlaka helak edeceğiz! O yeri [bölgeyi] onların ardından mutlaka size yurt yapacağız. İşte bu, konumumdan korkan ve tehdidimden korkan kimse içindir.

(İbrahim 13)

Hüseyin Atay Meali:

İnkâr edenler, elçilerine, "Andolsun, sizi yurdumuzdan çıkaracağız, ya da bizim dinimize dönersiniz" dediler. Bunun üzerine Rableri onlara vahyetti: "Andolsun, Biz, haksızlık edenleri yok edeceğiz.

(İbrahim 13)

İbni Kesir Meali:

Küfredenler peygamberlerine dediler ki: Ya bizim dinimize dönersiniz, ya da sizi memleketimizden çıkarırız. Rabbları da onlara vahyetti ki: Biz,

(İbrahim 13)

İlyas Yorulmaz Meali:

Doğruları inkar edenler, içlerinden seçilen elçilere “Ya sizi topraklarımızdan çıkartıp atacağız veyahut da bizim inançlarımıza geri döneceksiniz” dediler. Bizde elçilerimize “Haksızlık yapan zalimleri mutlaka helak edeceğiz.”

(İbrahim 13)

İskender Ali Mihr Meali:

Kâfirler, resûllerine dediler ki: “Sizi mutlaka arzımızdan (ülkemizden) çıkaracağız veya mutlaka bizim dînimize döneceksiniz.” Bunun üzerine onlara Rab’leri: “Mutlaka zalimleri helâk edeceğiz.” diye vahyetti.

(İbrahim 13)

İsmail Hakkı Baltacıoğlu Meali:

Tanımazlar elçilerine dediler: «Sizi ne olursa olsun yurdunuzdan dışarı atacağız, ya da ne olursa olsun dinimize döndüreceğiz.» Bunun üzerine çalapları onların gönlüne şunu bildirdi: «Ne olursa olsun Biz kıyıcıları yok edeceğiz.

(İbrahim 13)

Kadri Çelik Meali:

Küfre sapanlar, peygamberlerine dediler ki: “Hiç tartışmasız sizi kendi toprağımızdan süreceğiz ya da dinimize geri döneceksiniz.” Böylelikle Rableri kendilerine, “Hiç şüphesiz biz, zulmedenleri helak edeceğiz” diye vahyetti.

(İbrahim 13)

Mahmut Kısa Meali:

İlâhî çağrının hızla yayıldığını görerek telaşa kapılan, inanan insanların kendi yerlerini alarak kurdukları sistemin yıkılacağını, böylece alışageldikleri lüks ve refah dolu yaşantının sona ereceğini çok iyi bilen kâfirler, Peygamberlerine dediler ki: “Artık sabrımızı taşırmaya başladınız! Ya bizim hayat tarzımıza tamamen uyup dinimize dönersiniz, ya da sizi yurdumuzdan sürüp çıkarırız!” Bütün öğüt ve uyarılara rağmen, kâfirlerin artık iman etmeyecekleri anlaşılmış, iman ve inkâr cephesi, kesin çizgiyle birbirinden ayrılmıştı. Bunun üzerine, Rab’leri elçilerine şöyle vahyetti: “Korkmayın!Biz bu zâlimleri kesinlikle helâk edeceğiz!”

(İbrahim 13)

Mehmet Ali Eroğlu Meali:

İnkar edenler peygamberlerine: "Muhakkak sizi toprağımızdan süreceğiz" dediler Bizim dinimize geri döneceksiniz yada. Bunun üzerine onlara vahyetmiştir Rableri: " Zalimleri muhakkak ki helak edeceğiz. (Onlar yok olacaklar)"

(İbrahim 13)

Mehmet Türk Meali:

Kâfirler, Peygamberlerine: “Ya bizim dinimize tam olarak geri döneceksiniz ya da biz, sizi memleketimizden süreceğiz.” deyince, Rableri Peygamberlere: “Biz de zâlimleri mutlaka helâk edeceğiz...”1*

(İbrahim 13)

Muhammed Celal Şems Meali:

Kâfir olanlar peygamberlerine, “Sizi memleketimizden mutlaka kovacağız yahut (da) dinimize mutlaka geri döneceksiniz,” dediler. Bunun üzerine Rableri, (peygamberlere) şöyle vahyetti: “Biz, zalimleri mutlaka yok edeceğiz.”

(İbrahim 13)

Muhammed Esed Meali:

Ama hakkı inkar eden toplumlar, elçilerine şöyle dediler: "Ya bizim yolumuza dönersiniz, ya da kesinlikle sizi ülkemizden sürüp çıkarırız!" Bunun üzerine Rableri elçilerine: "Biz bu zalimleri mutlaka tepeleyeceğiz!" diye vahyetti,

(İbrahim 13)

Mustafa Cemil Kılıç Meali:

İnkarcılar ise, elçilere; "Ya bizim dinimize girersiniz, ya da sizi yurdumuzdan çıkarırız," dediler. Rableri de onlara şöyle bildirdi: "Biz zalimleri yok edeceğiz."

(İbrahim 13)

Mustafa Çavdar Meali:

Gerçekleri örtbas eden o kâfirler elçilerine şöyle demişti: “Ya sizi bu ülkeden sürüp çıkarırız ya da bizim inanç sistemimize geri dönersiniz.”(1) Rableri de onlara şöyle vahyetti: “İnanca baskı yapan zalimleri, kesinlikle helak edeceğiz."(2)

Bknz: 1(7/88)»(7/89) - 2(10/103) - (30/47) - (40/51) - (41/18)

(İbrahim 13)

Mustafa Çevik Meali:

13-14 Bunun üzerine şirk ve küfre dayalı hayatlarını terk etmek istemeyenler, peygamberlerine şöyle demişlerdi: “Siz ya bizim ilahlarımızı kabul eder bize uyarsınız ya da sizi ülkemizden sürüp çıkarırız.” Müşriklerin bu sözlerinden sonra Allah da peygamberlerine şöyle vahyetti: “Biz onları mutlaka helak edeceğiz ve yerlerine mü’minleri getireceğiz. İşte bu; Allah’ın davetine iman edip, imanın gereklerini yerine getirmek uğrunda cihat edenlere Allah’ın vaadidir.”

(İbrahim 13)

Mustafa İslamoğlu Meali:

Sonunda inkarda direnenler peygamberlerine (iki seçeneğiniz var) dediler: "Ya sizi yurdumuzdan sürüp çıkarırız, veya bizim inanç sistemimize dönersiniz!" Bunun ardından Rableri kendilerine şöyle vahyetti: "Zalimleri kesinlikle helak edeceğiz;

(İbrahim 13)

Osman Okur Meali:

Kâfir olanlar Resullerine dediler ki: «Elbette sizi ya yurdumuzdan çıkaracağız, ya da mutlaka dinimize döneceksiniz!» Rableri de onlara: «Zalimleri mutlaka helâk edeceğiz!» diye vahyetti.

(İbrahim 13)

Ömer Nasuhi Bilmen Meali:

Ve kâfir olanlar, peygamberlerine dediler ki: «Elbette sizi yurdumuzdan çıkarırız, veyahut bizim milletimize dönüverirsiniz.» Artık Rableri de onlara vahyetti ki: «Elbette biz o zalimleri helâk edeceğiz.»

(İbrahim 13)

Ömer Öngüt Meali:

Kâfirler peygamberlerine: “Elbette ki biz sizi ya memleketimizden çıkarırız ya da mutlaka bizim dinimize dönersiniz. ” dediler. Rableri de onlara: “Biz zâlimleri mutlaka helâk edeceğiz. ” diye vahyetti.

(İbrahim 13)

Ömer Sevinçgül Meali:

İnkârcılar, peygamberlerine, “Andolsun, ya bizim yolumuza dönersiniz ya da sizi yurdumuzdan sürgün ederiz!” dediler. Rableri de onlara vahiy gönderdi: “Biz bu zalimleri helak edeceğiz!

(İbrahim 13)

Sadık Türkmen Meali:

İNKÂR EDENLER, elçilere dediler ki: “Ya mutlaka sizi vatanımızdan çıkarırız ya da mutlaka dinimize dönersiniz.” Rableri onlara şöyle vahyetti: “Kesinlikle, zalimleri/hainleri helâk edeceğiz.

(İbrahim 13)

Seyyid Kutub Meali:

Kâfirler, peygamberlerine «Ya dinimize dönersiniz, ya da sizi yurdumuzdan kovarız» dediler. Fakat Rabbleri, onlara vahiy yolu ile bildirdi ki, «Biz zalimleri kesinlikle yokedeceğiz.»

(İbrahim 13)

Suat Yıldırım Meali:

(13-14) Kafirler resullerine dediler ki: "Ya sizi yurdumuzdan kovarız, yahut bizim dinimize dönersiniz." Rab'leri de onlara vahyetti ki: "Elbette Biz o zalimleri imha edeceğiz ve onlardan sonra o ülkeye sizi yerleştireceğiz. İşte bu, huzuruma çıkmaktan ve uyardığım azaptan çekinenler içindir."

(İbrahim 13)

Süleyman Ateş Meali:

İnkar edenler, elçilerine dediler ki: "Ya sizi mutlaka yurdumuzdan çıkarırız, ya da bizim dinimize dönersiniz!" Rableri de onlara şöyle vahyetti, "zalimleri mutlaka helak edeceğiz!"

(İbrahim 13)

Süleymaniye Vakfı Meali:

O kafirler elçilerine şunu söylediler: "Ne pahasına olursa olsun ya sizi ülkemizden çıkarırız ya da dinimize dönersiniz; bunun başka yolu yok." Allah da onlara şöyle vahyetti: "Yanlış yapan o kimseleri kesinlikle etkisizleştireceğiz.

(İbrahim 13)

Şeref Aziz Taha ve Kemal Çelik Meali:

(13-14) Kafirler, elçilerine: "Ya bizim dinimize dönersiniz ya da sizi yurdumuzdan süreriz" dediler. Rableri, elçilerine: "Zalimleri yok edip, yerlerine sizi yerleştireceğiz. Bu, makamımdan ve tehdidimden korkanlar içindir" diye vahyetti.

(İbrahim 13)

Şaban Piriş Meali:

Kafir olanlar ise, Peygamberlerine -Ya bizim yolumuza geri dönersiniz ya da sizi ülkemizden çıkarırız, dediler. Rab'leri peygamberlere şöyle vahyetti: -Zalimleri elbette helak edeceğiz,

(İbrahim 13)

Talat Koçyiğit Meali:

Küfredenler peygamberlerine şöyle demişlerdi: "Sizi ülkemizden mutlaka çıkaracağız; yahutta siz, mutlaka bizim dînimize döneceksiniz." Bunun üzerine Rabları, onlara şöyle vahyetmişti: "Zâlimleri muhakkak helak edeceğiz."

(İbrahim 13)

Tefhimul Kuran Meali:

Küfre sapanlar, peygamberlerine dediler ki: «Hiç tartışmasız sizi kendi toprağımızdan süreceğiz ya da dinimize geri döneceksiniz.» Böylelikle Rableri kendilerine vahyetti ki: «Hiç şüphesiz biz, zulmedenleri helak edeceğiz,»

(İbrahim 13)

Ümit Şimşek Meali:

İnkâr edenler ise, peygamberlerine, “Ya bizim dinimize girersiniz, ya da sizi yurdumuzdan çıkarırız” dediler. Rableri de onlara şöyle vahyetti: Biz zalimleri helâk edeceğiz.

(İbrahim 13)

Yaşar Nuri Öztürk Meali

Küfre sapanlar kendi resullerine şöyle dediler: "Ya tam bir biçimde bizim milletimize dönersiniz yahut da sizi yurdumuzdan mutlaka çıkarırız." Rableri de onlara şunu vahyetti: "Zalimleri muhakkak helak edeceğiz."

(İbrahim 13)