14. İbrahim Suresi / 17.ayet

Onu yutmak için yutkunacak fakat bir türlü yutamayacak. Ölüm onu her yandan sardığı halde bir türlü ölemeyecek, fakat onunda ötesinde çok daha ağır bir azap onu bekleyecek!

Bknz: (20/74)(35/36)(87/13)

Mustafa Çavdar Meali

İbrahim 17 ayeti için diğer mealler.

Abdülbaki Gölpınarlı Meali:

Yudumyudum içmeye çalışacak, fakat bir türlü boğazından geçmeyecek; her taraftan ölüm gelecek ona, fakat ölmeyecek de ve ilerde daha da ağır bir azap var.

(İbrahim 17)

Abdullah-Ahmet Akgün Meali:

(Kâfirler ve zalimler bunu içerken) Yutkunmaya gayret edecek fakat boğazından geçiremeyecek, ona her yandan ölüm gelecek, oysa ölmeyecek de. Ardından daha katı bir azap gelecektir.

(İbrahim 17)

Abdullah Parlıyan Meali:

Onu yudum yudum içer, fakat boğazında kalır, yutamaz. Her tarafından ölüm gibi felaketler sarar, fakat yine ölmez, ileride daha ağır biz azap var.

(İbrahim 17)

Adem Uğur Meali:

Onu yudumlamaya çalışacak, fakat boğazından geçiremeyecek ve ona her yandan ölüm gelecek, oysa o ölecek değildir (ki azaptan kurtulsun). Bundan ötede şiddetli bir azap da vardır.

(İbrahim 17)

Ahmet Hulusi Meali:

Onu yudum yudum içmeye çalışır, (fakat) neredeyse boğazından geçiremez... Kendisine her taraftan ölüm gelir fakat o ölmez! Onun ardından da ağır bir azap!

(İbrahim 17)

Ahmet Tekin Meali:

Onu yudumlamaya çalışacak, fakat boğazından geçiremeyecek. Zorbayı, diktatörü her taraftan ölüm sıkıntısına benzer felâketler kuşatacak. Ölmeyecek, peşinden de, daha ağır bir cezaya çarptırılacak.*

(İbrahim 17)

Ahmet Varol Meali

Onu yutkunmaya çalışır ama bir türlü boğazından geçiremez. Her yandan kendisine ölüm geldiği halde yine ölmez. Ardından da çok katı bir azap vardır.

(İbrahim 17)

Ali Bulaç Meali:

Yutkunmaya çabalayacak ve boğazından geçirmeyi başaramıyacak, ona her yandan ölüm gelecek, oysa ölmeyecek de. Ardından daha katı bir azab olacak.

(İbrahim 17)

Ali Fikri Yavuz Meali:

Onu yutmağa çalışacak, fakat boğazından geçiremiyecek ve her taraftan kendisine ölüm gelecek; halbuki ölmiyecektir. Arkasından da şiddetli ve ağır bir azab, cehennemde ebedî kalış vardır.

(İbrahim 17)

Ali Rıza Sefa Meali:

Onu yutmak için uğraşır, ama boğazından geçiremez. Ölüm her yandan gelir, ama ölmez. Ve arkasından, çok ağır bir ceza vardır.

(İbrahim 17)

Ali Ünal Meali:

Bu suyu az az yutmaya çalışacak, fakat boğazından geçiremeyecek; ayrıca, ölüm her bir yandan kendisini saracak, fakat ölemeyecektir. Bundan başka, onu bekleyen pek ağır bir azap daha vardır.

(İbrahim 17)

Bahaeddin Sağlam Meali:

Yudumlamaya başlar, fakat yutamaz. Her taraftan ölüm ona hücum eder, fakat bir türlü ölemez. Bunun da ardından, çok kaba, sert bir azap onun için vardır.

(İbrahim 17)

Bayraktar Bayraklı Meali:

Onu yudumlamaya çalışacak, fakat boğazından geçiremeyecek ve ona her yandan ölüm gelecek, oysa o ölecek değildir. Bundan öte şiddetli bir azap da vardır.

(İbrahim 17)

Bekir Sadak Meali:

Onu yudum yudum alacak fakat yutamiyacaktir. lum ona her taraftan geldigi halde, olemiyecek, arkasindan da cetin bir azap gelecektir.

(İbrahim 17)

Besim Atalay Meali:

Yudum yudum içerler, bir türlü yutamazlar, her yandan ona ölüm de gelir; ölemezler de, ardınca da koyu azap var!

(İbrahim 17)

Celal Yıldırım Meali:

Yudum yudum içmeye çalışacak, hiç de boğazından rahat geçmeyecek. Ölüm her yandan gelecek, ama o yine ölmiyecek. (Bunun) arkasından da büyük bir azâb vardır.

(İbrahim 17)

Cemal Külünkoğlu Meali:

Onu zorla yutmaya çalışacak fakat boğazından geçiremeyecek ve her taraftan ona ölüm gelecek fakat yine de ölmeyecek, arkasından da ağır bir azaba uğratılacak.

(İbrahim 17)

Diyanet İşleri Eski Meali:

Onu yudum yudum alacak fakat yutamıyacaktır. Ölüm ona her taraftan geldiği halde, ölemiyecek, arkasından da çetin bir azap gelecektir.

(İbrahim 17)

Diyanet İşleri Yeni Meali:

Onu yudumlamaya çalışacak fakat boğazından geçiremeyecektir. Ona her yönden ölüm gelecek fakat ölmeyecek, arkasından da şiddetli bir azap gelecektir.

(İbrahim 17)

Diyanet Vakfı Meali:

Onu yudumlamaya çalışacak, fakat boğazından geçiremeyecek ve ona her yandan ölüm gelecek, oysa o ölecek değildir (ki azaptan kurtulsun). Bundan ötede şiddetli bir azap da vardır.

(İbrahim 17)

Edip Yüksel Meali:

Onu yutmaya çalışır, ama boğazından geçiremez. Ölüm kendisine her yandan gelir, ama ölemiyecek. Ardından da çetin bir azap gelecektir.

(İbrahim 17)

Elmalılı Orjinal Meali:

Yutmağa çalışacak, boğazından geçiremiyecek, her taraftan ona ölüm gelecek, halbuki ölmiyecek, arkasından da galiz bir azab

(İbrahim 17)

Elmalılı Yeni Meali:

Yutmaya çalışacak, boğazından geçiremeyecek, her taraftan ona ölüm gelecek, oysa ölmeyecek, arkasından da şiddetli bir azap!

(İbrahim 17)

Erhan Aktaş Meali:

Onu yutmaya çalışacak fakat boğazından geçiremeyecekler. Her yanından kendilerine ölüm geldiği halde yine de ölemeyecekler. Ardından da daha ağır bir azap tadacaklar.

(İbrahim 17)

Gültekin Onan Meali:

Yutkunmaya çabalayacak ve boğazından geçirmeyi başaramayacak, ona her yandan ölüm gelecek, oysa ölmeyecek de. Ardından daha katı bir azab olacak.

(İbrahim 17)

Hakkı Yılmaz Meali:

(15-17) Elçiler, fetih istediler. Tüm inatçı zorba da kayba, zarara uğrayıp acı çekti. Ardından cehennem vardır. Ve kendisine irinli sudan içirilecektir. İrinli suyu yudum yudum içecek, yutamayacak. Ve her yandan kendisine ölüm gelecek, fakat o hiç ölmeyecek. Arkasından da çok kaba bir azap gelecektir.

(İbrahim 17)

Halis Bayancuk (Ebu Hanzala) Meali: /

Zorlanarak ve yudum yudum yutkunmaya çabalar (ama) boğazından kolayca geçmez. Ölüm her yandan ona gelir, fakat o ölmez. Ardında daha sert/çetin bir azap vardır.

(İbrahim 17)

Harun Yıldırım Meali:

Onu yudumlamaya çalışacak, fakat boğazından geçiremeyecek ve ona her yandan ölüm gelecek, oysa o ölecek değildir (ki azaptan kurtulsun). Bundan ötede şiddetli bir azap da vardır.

(İbrahim 17)

Hasan Basri Çantay:

Öyle ki o, bunu zoraaki içmiye çalışacak, bir türlü boğazından geçiremeyecek, her yandan kendisine ölüm gelecek, halbuki ölmeyecek de. Önünden de daha ağır (zorlu ve ebedi) bir azab gelib çatacak.

(İbrahim 17)

Hayrat Neşriyat Meali:

Onu yutmaya çalışır, fakat onu neredeyse boğazından geçiremez. Hem ölüm ona her taraftan gelir, hâlbuki o ölecek bir kimse değildir (ki kurtulsun)! Ardından da ağır bir azab vardır.

(İbrahim 17)

Hubeyb Öndeş Meali: /

(15-16-17) [Elçiler] fetih [hüküm, zafer] istediler ve her bir inatçı zorba başarısız oldu. Bunun ardından cehennem vardır. Kendilerine irinli bir sudan içirilir. Onu [suyu] yutkunur, boğazından neredeyse geçiremez, ölüm ona her yerden gelir, halbuki o ölecek değildir. Bunun ardından çok katı bir azap vardır.

(İbrahim 17)

Hüseyin Atay Meali:

Onu yudumlamaya uğraşır, ama boğazından geçiremez. Her taraftan ölüm ona gelecek, fakat ölçmeyecektir. Arkasından çetin bir azap vardır.

(İbrahim 17)

İbni Kesir Meali:

Onu yudum yudum alacak ama yutamayacaktır. Her taraftan ona ölüm geldiği halde ölemeyecektir. Ve arkasından şiddetli bir azab gelip çatacaktır.

(İbrahim 17)

İlyas Yorulmaz Meali:

O suları yutkunacak ama, bir türlü boğazdan geçmeyecek. Ölüm ona her taraftan gelecek, fakat onun için ölmek yok ve bunların ardından müthiş bir azap gelecek.

(İbrahim 17)

İskender Ali Mihr Meali:

Onu yutmaya çalışacak ve (fakat) onu boğazından kolayca geçiremeyecek. Bütün mekânlardan ona ölüm (öldürücü sebepler) gelecek ve (fakat) o ölemeyecek (ölmek istediği halde ölmesi mümkün olmayacak). Ve onun arkasından galiz (ağır) bir azap vardır.

(İbrahim 17)

İsmail Hakkı Baltacıoğlu Meali:

Onu yudum yudum içecek de yutamıyacak. Her yanını ölüm saracak da ölemiyecek. Onun ardından da çok ağır bir azap vardır.

(İbrahim 17)

Kadri Çelik Meali:

Onu yudum yudum alacak ve boğazından rahatlıkla geçirmeyi başaramayacak ve ona her yandan ölüm geldiği halde o ölecek değildir (ki azaptan kurtulsun). Bundan öte şiddetli bir azap vardır.

(İbrahim 17)

Mahmut Kısa Meali:

Susuzluktan kavrulduğu için, onu yudumlamaya çalışacak, fakat irin öylesine tiksinti vericidir ki, onu bir türlü yutup boğazından geçiremeyecek ve ölüm dört bir yandan üzerine gelecek, ne var ki, ölmek istese bile asla ölemeyecek. Ardından da, her defasında daha da şiddetlenen dehşet verici bir azap gelecek!Gerçi onlar, dünyadayken —gösteriş amacıyla bile olsa— ara sıra iyilikler yapmışlardı. Ne var ki:

(İbrahim 17)

Mehmet Ali Eroğlu Meali:

İçer onu yudum yudum, fakat boğazında bir türlü yutamaz takılır kalır onlar. Bir türlü ölmeyecek ama her yanından felaketler gelecek. Ardından da ağır azaplar.

(İbrahim 17)

Mehmet Türk Meali:

(Her bir zorba o suyu) yutkunacak fakat kolay kolay yutamayacak ve ona ölümün bütün şartları oluşacak ama bir türlü ölemeyecek. Ardından daha da kuvvetli bir azap (gelecek).1*

(İbrahim 17)

Muhammed Celal Şems Meali:

Onu azar azar içecek, ama onu rahat yutamayacaktır. Ölüm kendisine her taraftan gelecek, ancak o ölmeyecektir. Bundan başka (da,) kendisi için ağır bir azap daha vardır.

(İbrahim 17)

Muhammed Esed Meali:

onu (içecek olan) yutkunacak, yutkunacak ama bir türlü yutamayacaktır. Ve orada insanı ölüm her yandan kuşatacak, ama insan, kendisini daha zorlu bir azap beklediğinden, bir türlü ölemeyecek.

(İbrahim 17)

Mustafa Cemil Kılıç Meali:

Onu yutmaya çalışacak ama boğazından geçiremeyecek. Ölüm her yandan üstüne gelecek de bir türlü ölmeyecek. Ardından bir de çetin bir azap olacaktır.

(İbrahim 17)

Mustafa Çavdar Meali:

Onu yutmak için yutkunacak fakat bir türlü yutamayacak. Ölüm onu her yandan sardığı halde bir türlü ölemeyecek, fakat onunda ötesinde çok daha ağır bir azap onu bekleyecek!

Bknz: (20/74) - (35/36) - (87/13)

(İbrahim 17)

Mustafa Çevik Meali:

15-17 Bütün çabalarına rağmen kavimleri hakikati reddedince, peygamberler de “Rabbim! Artık bunlara bizim aramızdaki hükmünü ver” diye dua ettiler. Sonunda müşrik ve kâfirler hak ettikleri azaba çarptırılıp, yok olup gittiler. Âhirette de onları cehennem ateşi beklemektedir. Orada onlara kanlı, irinli bir su içirilecek, bu iğrenç suyu yutmaya çalışacaklar ama kolay kolay da yutamayacaklar. Ölüm onları her taraftan kuşatacak fakat ölemeyecekler ve birbiri ardından daha kötü azaplara uğratılacaklar.

(İbrahim 17)

Mustafa İslamoğlu Meali:

Onu (yutmak için) yutkunacak fakat bir türlü yutamayacaktır. Derken ölüm(den beter bir hal) her yandan gelip onu kuşatacak, ne ki o ölüm imkanından mahrum olacaktır. Ve onun da ötesinde, çok daha ağır bir azap onları bekleyecektir.

(İbrahim 17)

Osman Okur Meali:

Onu yudumlamaya çalışacak, fakat boğazından geçiremeyecek ve ona her yandan ölüm gelecek, oysa o ölecek değildir (ki azaptan kurtulsun). Bundan ötede daha şiddetli bir azap da vardır.

(İbrahim 17)

Ömer Nasuhi Bilmen Meali:

Onu yudum yudum içer ve onu boğazından geçiremeyecektir ve ona her taraftan ölüm gelecek. Halbuki, o ölmüş olmayacaktır, ve onun arkasından da ağır bir azap vardır.

(İbrahim 17)

Ömer Öngüt Meali:

Yutmaya çalışır, fakat boğazından geçiremez. Her yandan ölüm geldiği halde yine ölemez. Bunun arkasından da daha çetin bir azap vardır.

(İbrahim 17)

Ömer Sevinçgül Meali:

Onu yudumlayacak, ama yutamayacaklar! Her yanlarından ölüm saldıracak ama ölmeyecekler! Arkasından da yaman bir azap var onlara!

(İbrahim 17)

Sadık Türkmen Meali:

O irinli suyu yutmaya çalışır, fakat onu kolayca yutup boğazından geçiremez. Her yandan ona ölüm geldiği halde, yine de ölemez. Ardından da daha kaba bir azap vardır.

(İbrahim 17)

Seyyid Kutub Meali:

Bu irinli suyu yutkunarak içer, normal biçimde içemez. Her yandan ölümün saldırısına uğradığı halde ölemez. Önünde çetin bir azap vardır.

(İbrahim 17)

Suat Yıldırım Meali:

(15-17) Resuller Allah'tan yardım ve zafer istediler. Neticede her inatçı, zorba zalim hüsrana uğradı. İş bununla bitmeyecek, ardından o zorba, cehenneme girecek. Orada kendisine kanlı irinli su içirilecek, yutmaya çalışacak ama boğazından geçiremeyecek. Ölüm her yandan ona geldiği halde yine de ölmeyecek. Bunun arkasından da pek şiddetli bir azap daha vardır.

(İbrahim 17)

Süleyman Ateş Meali:

O suyu yutmağa çalışır, fakat boğazından geçiremez ve her yandan ona ölüm geldiği halde yine ölemez. Bunun ardından da kaba bir azab!

(İbrahim 17)

Süleymaniye Vakfı Meali:

Boğulacak gibi olur, kolay kolay yutamaz. Her yanını ölüm sarar ama o ne yapsa da ölemez. Bunun ardından da ağır bir azap gelir.

(İbrahim 17)

Şeref Aziz Taha ve Kemal Çelik Meali:

Onu yutmaya çalışacaklar, ama yutamayacaklar; ölüm onları her yönden kuşattığı halde ölemeyecek, bunun ardından da çetin bir azaba uğrayacaklar.

(İbrahim 17)

Şaban Piriş Meali:

Onu yudumlayacak fakat bir türlü yutamayacaktır. Ölüm ona her yerden geldiği halde, ölemeyecek, arkasından ise ağır bir azap gelecektir.

(İbrahim 17)

Talat Koçyiğit Meali:

O, bunu yudum yudum içmeye çalışacak, fakat yutamayacak, ona her taraftan ölüm gelecek, fakat ölemeyecek, onun arkasından da şiddetli bir azâb gelecektir.

(İbrahim 17)

Tefhimul Kuran Meali:

Yutkunmaya çabalayacak ve boğazından geçirmeyi başaramıyacak, ona her yandan ölüm gelecek, oysa ölmeyecek de. Ardından daha katı bir azab olacak.

(İbrahim 17)

Ümit Şimşek Meali:

Onu yudumlar, fakat yutamaz. Her taraftan onu ölüm kuşatır; fakat ölü de değildir. Bunun arkasından da ağır bir azap vardır.

(İbrahim 17)

Yaşar Nuri Öztürk Meali

Onu yutmaya çalışacak ama boğazından geçiremeyecek. Ölüm her yandan üstüne gelecek de bir türlü ölmeyecek. Arkasından da dehşetli bir azap.

(İbrahim 17)