68. Kalem Suresi / 11.ayet

Sürekli onun bunun ayıbını arayan, söz taşıyıp kovuculuk yapanlara.

Bknz: (4/112)(24/4)»(24/17)(49/11)»(49/12)

Mustafa Çavdar Meali

Kalem 11 ayeti için diğer mealler.

Abdülbaki Gölpınarlı Meali:

Ayıp arayan, kovucu ve söz getirip götürücüyle.

(Kalem 11)

Abdullah-Ahmet Akgün Meali:

Alabildiğine (herkesi) ayıplayıp kötüleyen, söz getirip götüren(lere de güvenme ve değer verme).

(Kalem 11)

Abdullah Parlıyan Meali:

ayıp arayan kovuculukla söz getirip götürenlere,

(Kalem 11)

Adem Uğur Meali:

(Herkesi) kötüleyen, söz götürüp getiren,

(Kalem 11)

Ahmet Hulusi Meali:

Alaycı, ayıplayan, laf taşıyan;

(Kalem 11)

Ahmet Tekin Meali:

Devamlı kusur arayan, laf götürüp getirenlere boyun eğme.

(Kalem 11)

Ahmet Varol Meali

(Herkesi) ayıplayan, söz taşıyan,

(Kalem 11)

Ali Bulaç Meali:

Alabildiğine ayıplayıp kötüleyen, söz getirip götüren (gizlilik içinde söz ve haber taşıyan),

(Kalem 11)

Ali Fikri Yavuz Meali:

Çok ayıplayanı, koğuculukla gezeni...

(Kalem 11)

Ali Rıza Sefa Meali:

İftiracıya, dedikoducuya.

(Kalem 11)

Ali Ünal Meali:

Başkalarını aşağılayan, insanların şerefiyle oynayan, söz getirip götüren,

(Kalem 11)

Bahaeddin Sağlam Meali:

O ki devamlı ayıplar, gıybet eder, dedikodu taşır.

(Kalem 11)

Bayraktar Bayraklı Meali:

İğrenç dedikodular yapan iftiracıya da uyma!

(Kalem 11)

Bekir Sadak Meali:

(10-14) Diliyle igneleyen, kovuculuk eden, iyiligi daima onleyen, asiri giden, suc isleyen, cok yemin eden alcak zorbaya, butun bunlar disinda bir de soysuzlukla damgalanmis kimseye, mal ve ogullari vardir diye aldiris etmeyesin.

(Kalem 11)

Besim Atalay Meali:

Suç arayana, kovucuya

(Kalem 11)

Celal Yıldırım Meali:

(10-11-12-13-14) Çok yemin eden, değersiz alçak, kusur araştırıp leke süren, ikiyüzlülük edip söz götürüp getiren, hayra hep engel olan, saldırgan olup hakları çiğneyen, günah işleyen, kaba ve şerefsiz ve sonra da soysuz olan hiçbir kimseye —mal ve oğullar sahibi de olsa— boyun eğme.

(Kalem 11)

Cemal Külünkoğlu Meali:

Ayıp arayıp kınayanlara, söz ve haber nakliyeciliği yapanlara,

(Kalem 11)

Diyanet İşleri Eski Meali:

10,11,12,13,14. Diliyle iğneleyen, kovuculuk eden, iyiliği daima önleyen, aşırı giden, suç işleyen, çok yemin eden alçak zorbaya, bütün bunlar dışında bir de soysuzlukla damgalanmış kimseye, mal ve oğulları vardır diye aldırış etmeyesin.

(Kalem 11)

Diyanet İşleri Yeni Meali:

(10-14) Yemin edip duran, aşağılık, daima kusur arayıp kınayan, durmadan söz taşıyan, iyiliği hep engelleyen, saldırgan, günaha dadanmış, kaba saba; bütün bunların ötesinde bir de soysuz olan kimseye mal ve oğulları vardır diye, sakın boyun eğme.

(Kalem 11)

Diyanet Vakfı Meali:

10, 11, 12, 13, 14. (Resûlüm!) Alabildiğine yemin eden, aşağılık, daima kusur arayıp kınayan, durmadan lâf götürüp getiren, iyiliği hep engelleyen, mütecâviz, günaha dadanmış, kaba ve haşin, bütün bunlardan sonra bir de soysuzlukla damgalanmış kimselerden hiçbirine, mal ve oğulları vardır diye, sakın boyun eğme.

(Kalem 11)

Edip Yüksel Meali:

İftiracı, söz götürüp getiren,

(Kalem 11)

Elmalılı Orjinal Meali:

Gammaz, koğuculukla gezer

(Kalem 11)

Elmalılı Yeni Meali:

gammaz, koğuculukla gezer,

(Kalem 11)

Erhan Aktaş Meali:

Devamlı kusur arayıp laf taşıyan iftiracılara,

(Kalem 11)

Gültekin Onan Meali:

Alabildiğine ayıplayıp kötüleyen, söz getirip götüren (gizlilik içinde söz ve haber taşıyan),

(Kalem 11)

Hakkı Yılmaz Meali:

9-16 Onlar arzu ettiler ki, sen onlara yağ çekesin, onlar da hemen sana yağ çeksinler. Çok yemin eden, aşağılık, alaycı, gammaz; arkadan çekiştiren, arabozucu, kovuculuk için gezip duran, mal ve oğulları var diye hayrı engelleyen, saldırgan, günaha batmış, kaba/obur, sonra da kötülükle damgalı şu asalakların hiçbirine itaat etme. Âhireti yalanlayan o kişi, âyetlerimiz kendisine okunduğu zaman: “Daha öncekilerin masalları” dedi. Yakında Biz onun burnunu sürteceğiz.

(Kalem 11)

Halis Bayancuk (Ebu Hanzala) Meali: /

Sürekli ayıplayıp (gıybet yapan) ve (insanların) sözlerini taşıyan,

(Kalem 11)

Harun Yıldırım Meali:

Ayıplayıp duran, laf getirip götürene,

(Kalem 11)

Hasan Basri Çantay:

(10-11-12-13) (Doğruya da, eğriye de) alabildiğine yemin eden, izzet-i nefsi bulunmayan, (ötekini berikini) daima ayıblayan, (gammazlıkla) laf getirib götürmiye koşan, (insanları) hayırdan durmayıb men'eyleyen aşırı zaalim, çok günahkar, kaba, haşin, bütün bunlardan başka da kulağı kesik (damgalı soysuz) olan her kişiyi tanıma (onlara boyun eğme)!

(Kalem 11)

Hayrat Neşriyat Meali:

10,11,12,13,14. (Habîbim, yâ Muhammed!) Çok yemîn eden, aşağılık (kıymetli bir görüşe sâhib olmayan), dâimâ ayıplayan (insanların arkasından dudak büken), hep koğuculuk peşinde gezen, her zaman hayra mâni' olan, haddi aşan (hakkı çiğneyen), alabildiğine günahkâr, zorba; bun(lar)dan sonra (bir de) soysuzlukla damgalanmış kimselerden hiçbirine, mal ve oğullar sâhibi oldu diye itâat etme!

(Kalem 11)

Hubeyb Öndeş Meali: /

(10-14) Her çokça yemin eden, düşük seviyede, çokça çekiştiren, karalama ile çokça ara bozuculuk yapan, hayra çokça engel olan, saldırgan, kasıtlı suç işleyen, eli çok sıkı [cimri] olan, bundan sonra da kötülükle damgalanmış¹ [kimseye], mal ve çocuklar sahibi olmuş diye itaat etme.

(Kalem 11)

Hüseyin Atay Meali:

10-15 Malı ve oğulları vardır diye, yemin edip duran alçağa, diliyle iğneleyene, kovuculuk edene, iyiliği sürekli engelleyene, saldırgana, günahkara, zorbaya, ayrıca soysuzlukta damgalı olana uyma. İlkelerimiz ona okunduğu zaman "Öncekilerin masalları" der.

(Kalem 11)

İbni Kesir Meali:

Daima ayıplayan ve laf getirip götürene.

(Kalem 11)

İlyas Yorulmaz Meali:

Dedi kodu yapıp onu bunu çekiştirip dolaşana.

(Kalem 11)

İskender Ali Mihr Meali:

Devamlı kusur arayanlara, lâf taşıyanlara (itaat etme).

(Kalem 11)

İsmail Hakkı Baltacıoğlu Meali:

arkadan söz söyler, kovculuk eder, söz getirip götürür,

(Kalem 11)

Kadri Çelik Meali:

Alabildiğine ayıplayıp kötüleyene, söz getirip götürene.

(Kalem 11)

Mahmut Kısa Meali:

Kalplere kin ve düşmanlık tohumları ekerek hakkınızda dedikodu yayan iftiracılara!

(Kalem 11)

Mehmet Ali Eroğlu Meali:

Ayıp arayıp, kovuculukla uğraşan, söz getirip götüren.

(Kalem 11)

Mehmet Türk Meali:

10,11,12,13. (Ey Muhammed!) Şu boş yere yemin eden, aşağılık, (herkesi) kötüleyip duran, boşboğazlık yapan, iyilik düşmanı, saldırgan, günâhkâr, saygısız, sonra bir de soysuzların1 hiçbirine itaat etme. 2*

(Kalem 11)

Muhammed Celal Şems Meali:

(10-13) Çok yemin eden ve aşağılık olana itaat etme. O, kusur arayan, (sağa sola) gidip (insanların) arkasından konuşan, hep iyilikten alıkoyan, haddi aşan (ve) çok günah işleyendir. (Keza o,) çok sert konuşan (ve bunlara) ilaveten Allah’ın bir kulu olduğu halde, şeytan ile ilişki kurandır.

(Kalem 11)

Muhammed Esed Meali:

(yahut) iğrenç dedikodular yapan iftiracıya,

(Kalem 11)

Mustafa Cemil Kılıç Meali:

Sürekli kusur arayan, dedikodu yapan ve laf taşıyan kimseye de uyma.

(Kalem 11)

Mustafa Çavdar Meali:

Sürekli onun bunun ayıbını arayan, söz taşıyıp kovuculuk yapanlara.

Bknz: (4/112) - (24/4)»(24/17) - (49/11)»(49/12)

(Kalem 11)

Mustafa Çevik Meali:

10-16 İnsanları yanıltmak adına durmadan yalan yere yemin edenlere; hayra engel olan, fesat çıkaran arabozucuya; nezaketsiz, çıkarcı, hak-hukuk gözetmeyen; dünya malına pervasızca meyleden adama sakın boyun eğme. Bunların bir kısmı da mal ve oğullarının çokluğu sebebiyle övünen ve kendilerini kudretli gören zalimlerdir. Kendilerine Allah’ın âyetleri okunduğunda, “Bunlar eskilerin masallarıdır.” derler. Yakında bu küstah, zorba ve kibirlilerin burunlarını sürtüp, onları zelil edeceğiz.

(Kalem 11)

Mustafa İslamoğlu Meali:

Arkadan çekiştirmek için mekik dokuyan arabozucuya (da)!

(Kalem 11)

Osman Okur Meali:

(10-14) (Resûlüm!) Alabildiğine yemin eden, aşağılık, daima kusur arayıp kınayan, durmadan lâf götürüp getiren, iyiliği hep engelleyen, mütecâviz, günaha dadanmış, kaba ve haşin, bütün bunlardan sonra bir de soysuzlukla damgalanmış kimselerden hiç birine, mal ve oğulları vardır diye, sakın boyun eğme.

(Kalem 11)

Ömer Nasuhi Bilmen Meali:

Daima kusur arayana. Lâf götürüp getirene.

(Kalem 11)

Ömer Öngüt Meali:

Daima kusur arayıp kınayana, söz götürüp getirene.

(Kalem 11)

Ömer Sevinçgül Meali:

kusur arayıp insanları ayıplayanı, işittiklerini başkalarına taşıyanı,

(Kalem 11)

Sadık Türkmen Meali:

işi gücü birilerini çekiştirmek olan dedikoducuya.

(Kalem 11)

Seyyid Kutub Meali:

Herkesi kınayan, söz götürüp getiren.

(Kalem 11)

Suat Yıldırım Meali:

(10-16) Sakın uyma: Servet ve hanedan sahibi diye, o bol bol yemin eden, değersiz adama! O gammaz, söz gezdiren, hayrın önünü kesene, o saldırgana, günaha dadanmışa! Şerefsiz, kaba, hem de soysuz olana! Kendisine ayetlerimiz okunduğunda "Bu eski insanların masalları!" diyene, yakında onun burnunu dağlayıp damga basarız.

(Kalem 11)

Süleyman Ateş Meali:

Kötüleyip duran, söz götürüp getiren,

(Kalem 11)

Süleymaniye Vakfı Meali:

Arkadan çekiştirenleri, söz getirip götürenleri,

(Kalem 11)

Şeref Aziz Taha ve Kemal Çelik Meali:

(10-14) Hayır! Servet ve güç sahibi olsa bile, yalan yere yemin edip duran alçağa, fesat çıkarmak için başkalarına iftira atana, iyiliğe engel olana, zâlim günahkara, zevkinin esiri olmuş karaktersiz kimseye uyma.

(Kalem 11)

Şaban Piriş Meali:

Ayıp arayana ve laf götürüp getirene..

(Kalem 11)

Talat Koçyiğit Meali:

10-14 (Ey Muhammed!) Eğriye doğruya hep yemin edene, fakir olana, dâima ayıplayana, lâf getirip götürene, hayra engel olana, hakka tecavüz edene, günahkâra, bütün bunlardan sonra halka karşı kaba davranana ve kötülükleriyle maruf olana, mal ve oğul sahibi olmasından dolayı itaat etme.

(Kalem 11)

Tefhimul Kuran Meali:

Alabildiğine ayıplayıp kötüleyen, söz getirip götüren (gizlilik içinde söz ve haber taşıyan).

(Kalem 11)

Ümit Şimşek Meali:

Başkasını çekiştirene, söz taşıyana,

(Kalem 11)

Yaşar Nuri Öztürk Meali

Alaycı/gammaz, koğuculuk için dolaşıp duran,

(Kalem 11)