77. Mürselat Suresi / 46.ayet

Bir süre daha nimetlerinden faydalanın sefanızı sürün bakalım. İyi bilin ki siz suçlusunuz!

Bknz: (2/126)(7/50)»(7/53)

Mustafa Çavdar Meali

Mürselat 46 ayeti için diğer mealler.

Abdülbaki Gölpınarlı Meali:

Yiyin ve geçinin az bir müddet, şüphe yok ki suçlularsınız siz.

(Mürselat 46)

Abdullah-Ahmet Akgün Meali:

(Şimdilik dünyada) Yiyin ve biraz yararlanıverin. Çünkü siz, suçlu-günahkâr kimselersiniz (ve yakında göreceksiniz.)

(Mürselat 46)

Abdullah Parlıyan Meali:

Ey kitabı ve peygamberleri yalan sayıp, inkâr edenler! Yiyiniz, dünyadan faydalanınız, biraz sefa sürün ama siz günahkarlar mutlaka azapla karşılaşacaksınız.

(Mürselat 46)

Adem Uğur Meali:

(Ey inkârcılar!) Yeyiniz, (dünyadan) faydalanınız biraz! Gerçek şu ki, sizler suçlusunuz!

(Mürselat 46)

Ahmet Hulusi Meali:

"Yeyin ve azıcık keyif sürün (dünyada)... Muhakkak ki siz suçlularsınız!"

(Mürselat 46)

Ahmet Tekin Meali:

“Yiyin, biraz zevk ü safa sürün. Siz İslâm'a planlı cephe alarak, müslümanlığı, müslüman nesilleri yozlaştırma, yok etme suçu işleyen, güç ve iktidar sahibi âsi, suçlu ve günahkâr kimselersiniz.”

(Mürselat 46)

Ahmet Varol Meali

Yiyin ve biraz yararlanın; muhakkak ki siz suçlularsınız.

(Mürselat 46)

Ali Bulaç Meali:

(Sizler de dünyada) Yiyin ve biraz yararlanın. Çünkü siz, suçlu günahkar kimselersiniz.

(Mürselat 46)

Ali Fikri Yavuz Meali:

(Ey inkârcılar topluluğu!) yeyin, zevk edin dünyada biraz; çünkü günahkâr müşriklersiniz, (ahirette ateşe gireceksiniz).

(Mürselat 46)

Ali Rıza Sefa Meali:

Yiyin ve biraz yararlanın bakalım. Kuşkusuz, suçlusunuz.

(Mürselat 46)

Ali Ünal Meali:

Siz (yalanlayıcılar), şu pek kısa ömür de yiyin ve zevkedin bakalım! Gerçek şu ki siz, hayatları günah hasadından ibaret suçlularsınız!

(Mürselat 46)

Bahaeddin Sağlam Meali:

(Onlara:) “Az bir şey yiyin ve yaşayın… Siz gerçekten suçlusunuz.” (denilir.)

(Mürselat 46)

Bayraktar Bayraklı Meali:

- Yiyiniz, azıcık sefa sürünüz; siz suçlusunuz. O gün, kıyametin kopacağını yalanlayanların vay haline!

(Mürselat 46)

Bekir Sadak Meali:

Yiyiniz biraz zevkleniniz bakalim, dogrusu sizler suclularsiniz.

(Mürselat 46)

Besim Atalay Meali:

Bir zaman yiyin, için; evet, günahlısınız

(Mürselat 46)

Celal Yıldırım Meali:

(Ey Peygamberi ve Kitab'ı inkâr edip yalanlayanlar!) Yeyiniz, az bir süre yararlanıp geçininiz. Çünkü gorçekten sizler suçlu günahkârlarsınız..

(Mürselat 46)

Cemal Külünkoğlu Meali:

(Ey inkârcılar!) Yiyiniz, (dünyada) az bir süre yararlanıp geçininiz. Gerçekten sizler suçlu günahkârlarsınız.

(Mürselat 46)

Diyanet İşleri Eski Meali:

Yiyiniz, biraz zevkleniniz bakalım, doğrusu sizler suçlularsınız.

(Mürselat 46)

Diyanet İşleri Yeni Meali:

Ey inkar edenler! (Dünyada) yiyin ve birazcık yararlanın! Şüphesiz sizler suçlularsınız.

(Mürselat 46)

Diyanet Vakfı Meali:

(Ey inkârcılar!) Yeyiniz, (dünyadan) faydalanınız biraz! Gerçek şu ki, sizler suçlusunuz!

(Mürselat 46)

Edip Yüksel Meali:

Yiyiniz ve geçici olarak eğleniniz; siz suçlularsınız.

(Mürselat 46)

Elmalılı Orjinal Meali:

Yeyin, zevk edin biraz, çünkü mücrimlersiniz

(Mürselat 46)

Elmalılı Yeni Meali:

Kısa bir süre yiyin, zevkedin! Çünkü suçlularsınız!

(Mürselat 46)

Erhan Aktaş Meali:

Yiyin ve yararlanın biraz. Siz suçlularsınız.[1]

1)Ey müşrikler ve kafirler, dünya nimetlerinden yararlanın bakalım!

(Mürselat 46)

Gültekin Onan Meali:

(Sizler de dünyada) Yiyin ve biraz yararlanın. Çünkü siz, suçlu günahkar kimselersiniz.

(Mürselat 46)

Hakkı Yılmaz Meali:

Yiyin, yararlanın biraz, şüphesiz siz suçlularsınız.

(Mürselat 46)

Halis Bayancuk (Ebu Hanzala) Meali: /

Yiyin ve biraz daha keyif sürün. Çünkü sizler mücrimlersiniz.

(Mürselat 46)

Harun Yıldırım Meali:

Yiyin, az bir süre faydalanın. Çünkü siz suçlu kimselersiniz.

(Mürselat 46)

Hasan Basri Çantay:

(Ey kafirler, dünyada) yeyin, biraz faidelenin! Şübhesiz ki siz günahkarlarsınız.

(Mürselat 46)

Hayrat Neşriyat Meali:

(Ey kâfirler! Siz de dünyada) az bir müddet yiyin, faydalanın! Çünki siz günahkârlarsınız.

(Mürselat 46)

Hubeyb Öndeş Meali: /

Yeyin ve pek az geçinin [bakalım!] Gerçekten siz, suçlusunuz.

(Mürselat 46)

Hüseyin Atay Meali:

Yiyiniz, biraz zevkleniniz bakalım, doğrusu, sizler suçlularsınız.

(Mürselat 46)

İbni Kesir Meali:

Yeyin ve biraz eğlenin. Doğrusu sizler suçlularsınız.

(Mürselat 46)

İlyas Yorulmaz Meali:

(Dünyada) Yiyin, az bir süre yaşayın. Siz gerçekten suçlularsınız.

(Mürselat 46)

İskender Ali Mihr Meali:

Yeyin ve biraz da metalanın (faydalanın). Çünkü siz mücrimlersiniz.

(Mürselat 46)

İsmail Hakkı Baltacıoğlu Meali:

Biraz yiyin, gönenin bakalım. Çünkü sizler günahlılarsınız.

(Mürselat 46)

Kadri Çelik Meali:

(Sizler de dünyada) Yiyin ve biraz da geçimlik alıp yararlanın. Çünkü siz, suçlu günahkâr olanlarsınız.

(Mürselat 46)

Mahmut Kısa Meali:

Öyleyse, ey zâlimler; şimdilik dünya nîmetlerinden kısa bir süre yiyipiçerek keyfinize bakın; ama şunu unutmayın ki, sonunda ölecek ve tüm yaptıklarınızın hesabını vereceksiniz; çünkü siz, suçlusunuz!

(Mürselat 46)

Mehmet Ali Eroğlu Meali:

Terk edin, azıcık zevk edin baklalım, ey mücrimler!

(Mürselat 46)

Mehmet Türk Meali:

(Ey kâfirler! Siz de) yiyin ve (dünyada) biraz safâ sürün bakalım! Çünkü siz, zâten günâhkârlarsınız.1*

(Mürselat 46)

Muhammed Celal Şems Meali:

(Onlara diyeceğiz ki:) “Yiyin ve (dünya malından) biraz faydalanın. Şüphesiz sizler suçlularsınız.”

(Mürselat 46)

Muhammed Esed Meali:

(Doyuncaya) kadar yiyip için ve biraz sefanızı sürün, siz ey günahkarlar!

(Mürselat 46)

Mustafa Cemil Kılıç Meali:

Şimdi yiyin ve biraz eğlenin. Doğrusu sizler suçlularsınız.

(Mürselat 46)

Mustafa Çavdar Meali:

Bir süre daha nimetlerinden faydalanın sefanızı sürün bakalım. İyi bilin ki siz suçlusunuz!

Bknz: (2/126) - (7/50)»(7/53)

(Mürselat 46)

Mustafa Çevik Meali:

46-47 Ey gerçeğe davetten yüz çevirenler! Cehennemi hak etmiş kimseler olarak bir müddet daha dünya hayatının nimetlerinden yararlanıp sefa sürün bakalım. Bunca uyarıya rağmen yanlışta ısrar edenlerin O Gün vay haline.

(Mürselat 46)

Mustafa İslamoğlu Meali:

Siz de (dünyada) yiyip için ve geçici hazların sefasını sürün (ey yalanlayanlar)! Çünkü siz, günahı hayat tarzı haline getirdiniz.

(Mürselat 46)

Osman Okur Meali:

(Ey inkârcılar!) Yiyiniz, (dünyada) az bir süre yararlanıp geçininiz. Gerçekten sizler suçlu günahkârlarsınız.

(Mürselat 46)

Ömer Nasuhi Bilmen Meali:

Yeyiniz ve menfaatleniniz biraz, muhakkak ki, siz günahkârlarsınız.

(Mürselat 46)

Ömer Öngüt Meali:

Yiyiniz, faydalanınız biraz! Gerçek şu ki sizler suçlusunuz!

(Mürselat 46)

Ömer Sevinçgül Meali:

Şimdi yiyin, azıcık keyif sürün, sizler suçlusunuz!

(Mürselat 46)

Sadık Türkmen Meali:

YİYİN ve biraz yararlanın. Doğrusu siz batağa saplanmış suçlu kişilersiniz.

(Mürselat 46)

Seyyid Kutub Meali:

Şimdi yiyiniz, azıcık safa sürünüz, sizler suçlusunuz.

(Mürselat 46)

Suat Yıldırım Meali:

Ey kafirler! Yiyin, azıcık zevkedin bakalım. Gerçek şu ki siz mücrimsiniz.

(Mürselat 46)

Süleyman Ateş Meali:

"Yeyin, azıcık sefa sürün, siz suçlularsınız!"

(Mürselat 46)

Süleymaniye Vakfı Meali:

"Ey yalancılar! Biraz daha yiyip için, keyfinize bakın. Sizler suçlusunuz."

(Mürselat 46)

Şeref Aziz Taha ve Kemal Çelik Meali:

Ey günahkarlar! Yiyip içip sefa sürün bakalım!

(Mürselat 46)

Şaban Piriş Meali:

-Yiyin ve azıcık faydalanın, nasılsa siz suçlusunuz!

(Mürselat 46)

Talat Koçyiğit Meali:

Ey hakkı yalanlayanlar! Yeyin ve biraz faydalanın; şurası bir gerçektir ki, siz suçlusunuz.

(Mürselat 46)

Tefhimul Kuran Meali:

(Sizler de dünyada) Yiyin ve biraz da meta alıp yararlanın. Çünkü siz, suçlu günahkar olanlarsınız.

(Mürselat 46)

Ümit Şimşek Meali:

Şimdilik biraz yiyip nasiplenedurun; çünkü mücrimlersiniz.

(Mürselat 46)

Yaşar Nuri Öztürk Meali

Yiyin ve birazcık nimetlenin. Suçlularsınız siz.

(Mürselat 46)