4. Nisa Suresi / 120.ayet

Şeytan, onlara hep boş vaatler de bulunur ve onları boş kuruntularla oyalar. Zira şeytanın vaat ettiği şey onları sadece aldatmadır.

Bknz: (14/22)(17/64)(57/14)

Mustafa Çavdar Meali

Nisa 120 ayeti için diğer mealler.

Abdülbaki Gölpınarlı Meali:

Şeytan, onlara vaatlerde bulunur, onları olmayacak isteklere sürükler, kuruntular verir; fakat Şeytan'ın vaatleri, ancak aldatıştan ibarettir.

(Nisa 120)

Abdullah-Ahmet Akgün Meali:

(Kâfir şeytan) Onlara (sadece kuru kuruya) va’ad ediyor, onları en olmadık kuruntulara düşürüyor. Oysa şeytan, onlara bir aldanıştan başka bir şey va'ad etmez (boşuna umutlandırır).

(Nisa 120)

Abdullah Parlıyan Meali:

Şeytan onlara söz verir, boş kuruntulara düşürür. Ama şeytanın onlara söz verdiği herşey, aldatmadan başka bir şey değildir.

(Nisa 120)

Adem Uğur Meali:

(Şeytan) onlara söz verir ve onları ümitlendirir; halbuki şeytanın onlara söz vermesi aldatmacadan başka bir şey değildir.

(Nisa 120)

Ahmet Hulusi Meali:

Onlara vaatlerde bulunur ve onlara umut verip sonu boş çıkacak arzular peşinde koşturur. (Oysa) şeytan, aldanıştan başka bir şey vadetmemektedir.

(Nisa 120)

Ahmet Tekin Meali:

Şeytan, şeytan tıynetli ahlâksız azgınlar onlara söz verir ve onları ümitlendirir. Şeytanın, şeytanî güçlerin onlara söz vermesi aldatmacadan başka bir şey değildir.*

(Nisa 120)

Ahmet Varol Meali

Şeytan onlara bazı vaadlerde bulunuyor ve onları kuruntulara kaptırıyor. Oysa şeytanın onlara olan vaadi aldatmadan başka bir şey değildir.

(Nisa 120)

Ali Bulaç Meali:

(Şeytan) Onlara vaadler ediyor, onları en olmadık kuruntulara düşürüyor. Oysa şeytan, onlara bir aldanıştan başka bir şey va'detmez.

(Nisa 120)

Ali Fikri Yavuz Meali:

Şeytan onlara vadeder, onları uzun emel ve kuruntulara düşürür, Şeytanın kendilerine vaad ettikleri aldatmadan başka bir şey değildir.

(Nisa 120)

Ali Rıza Sefa Meali:

Onlara sözler verir ve kuruntulara sürükler. Zaten şeytan, onları aldatmaktan başka söz vermez.

(Nisa 120)

Ali Ünal Meali:

(Ama, şeytanın insanlar üzerinde Allah’a rağmen bir yaptırım gücü yoktur.) O, ancak va’deder; kalbe boş ümitler, yalan sevdalar ve bâtıl idealler atar. Şeytanın va’dettiği, boş bir aldanmadan başka bir şey değildir.

(Nisa 120)

Bahaeddin Sağlam Meali:

120, 121. Şeytan onlara devamlı vaadediyor. Onlara arzular sunuyor. Fakat şeytan aldatmaktan başka bir şey vaadetmez. İşte böylelerin sığınağı Cehennemdir. Ve oradan bir kaçamak da bulamayacaklardır.

(Nisa 120)

Bayraktar Bayraklı Meali:

Şeytan onlara söz verir ve onları ümitlendirir. Fakat şeytanın onlara söz vermesi aldatmacadan başka bir şey değildir.

(Nisa 120)

Bekir Sadak Meali:

seytan onlara vadediyor, onlari kuruntulara dusuruyor, ancak aldatmak icin vaadde bulunuyor.

(Nisa 120)

Besim Atalay Meali:

Onlara söz vererek, umuda düşürerek, şeytanın söz verişi ancak aldatmak için

(Nisa 120)

Celal Yıldırım Meali:

Şeytan onlara va'dde bulunur, onları kuruntulara düşürür. Şeytan onlara ancak kuru ve boş aldanma va'deder.

(Nisa 120)

Cemal Külünkoğlu Meali:

Şeytan onlara (birçok) vaadde bulunur ve onları kuruntulara sürükler. Oysa şeytan, ancak aldatmak için onlara vaadde bulunur.

(Nisa 120)

Diyanet İşleri Eski Meali:

Şeytan onlara vadediyor, onları kuruntulara düşürüyor, ancak aldatmak için vaadde bulunuyor.

(Nisa 120)

Diyanet İşleri Yeni Meali:

Şeytan onlara (birçok) vaadde bulunur ve onları kuruntulara sürükler. Oysa şeytan, ancak aldatmak için onlara vaadde bulunuyor.

(Nisa 120)

Diyanet Vakfı Meali:

(Şeytan) onlara söz verir ve onları ümitlendirir; halbuki şeytanın onlara söz vermesi aldatmacadan başka bir şey değildir.

(Nisa 120)

Edip Yüksel Meali:

Onlara söz verir, ümit verir. Gerçekte, sapkının onlara verdiği söz kandırmadan başka bir şey değil.

(Nisa 120)

Elmalılı Orjinal Meali:

O, onlara va'd verir, ümniyyelere ümidlere düşürür fakat Şeytan onlara kuru bir aldatmadan başka ne va'd eder?

(Nisa 120)

Elmalılı Yeni Meali:

Şeytan onlara vaadde bulunur, kuruntu ve ümitlere düşürür. Fakat şeytan onlara kuru bir aldatmadan başka ne va'deder?

(Nisa 120)

Erhan Aktaş Meali:

Şeytan, onlara vaatlerde bulunup, onları kuruntulara sürükler. Şeytan, ancak aldatmak için vaatte bulunur.

(Nisa 120)

Gültekin Onan Meali:

(Şeytan) Onlara vaadler ediyor, onları en olmadık kuruntulara düşürüyor. Oysa şeytan, onlara bir aldanıştan başka bir şey va'detmez.

(Nisa 120)

Hakkı Yılmaz Meali:

İblis, onlara vaatte bulunur ve onları kuruntulandırır. Oysa şeytan onlara aldatmadan başka bir şey vaat etmez.

(Nisa 120)

Halis Bayancuk (Ebu Hanzala) Meali: /

Onlara vaatte bulunur ve onları (boş) kuruntularla oyalar. Şeytanın onlara vaadi aldatmadan ibarettir.

(Nisa 120)

Harun Yıldırım Meali:

Onlara vaad eder, onları kuruntulara düşürür. Oysa şeytan onlara aldatmadan başka bir şey vaad etmez.

(Nisa 120)

Hasan Basri Çantay:

(Şeytan) onlara va'd eder, onları olmayacak kuruntulara düşürür. Şeytanın kendilerine va'd etdiği şeyler ise aldatmadan başkası değildir.

(Nisa 120)

Hayrat Neşriyat Meali:

(Şeytan) onlara (uzun ömür, ardı arkası kesilmez dünyalık emeller) va'd eder ve kendilerini boş temennîlere sevk eder. Hâlbuki şeytan, onlara aldatmadan başka bir şey va'd etmez.

(Nisa 120)

Hubeyb Öndeş Meali: /

Halbuki onlara söz veriyor ve onları kuruntulara boğuyor. Şeytan, onlara ancak bir aldatmayı söz veriyor.

(Nisa 120)

Hüseyin Atay Meali:

Şeytan, onlara söz verir, onları umutlandırır. O, ancak aldatmak için söz verir.

(Nisa 120)

İbni Kesir Meali:

Şeytan onlara vaad ediyor, kuruntulara düşürüyor. Şeytanın kendilerine vaad ettikleri, aldatmaktan başka birşey değildir.

(Nisa 120)

İlyas Yorulmaz Meali:

Şeytan onlara vaatlerde bulunur ve onları boş kuruntulara sürükler. Şeytan ancak faydasız şeyleri vaat eder.

(Nisa 120)

İskender Ali Mihr Meali:

(Şeytan) onlara vaad eder ve onları emaniyyeye (kuruntuya) düşürür. Ve şeytan, onlara aldatmaktan başka bir şey vaadetmez.

(Nisa 120)

İsmail Hakkı Baltacıoğlu Meali:

Şeytan onlara söz verir, onları kuruntuya kaptırır. Ancak, Şeytan yalnız aldatmak için söz verir.

(Nisa 120)

Kadri Çelik Meali:

Şeytan onlara (bir takım hayali şeyler) söz veriyor ve onları kuruntulara düşürüyor. Hâlbuki şeytanın onlara söz vermesi, aldatmacadan başka bir şey değildir.

(Nisa 120)

Mahmut Kısa Meali:

Çünkü şeytan onlara hep vaatlerde bulunur ve onları boş ümitlerle oyalayıp durur. Fakat şeytanın onlara vaadi, gerçekte aldatmadan başka bir şey değildir!

(Nisa 120)

Mehmet Ali Eroğlu Meali:

Nitekim şeytan onlara vaatlerde bulunur. Olmayacak kuruntulara sürükler. İşte şeytanın verdiği sözler, onlar için sadece bir aldatmadan başka değildir.

(Nisa 120)

Mehmet Türk Meali:

Çünkü şeytan onlara (bir kısım) vaatlerde bulunur ve kendilerini boş kuruntulara daldırır. Zâten şeytan, onlara aldatmadan1 başka bir şey vâdetmez ki. *

(Nisa 120)

Muhammed Celal Şems Meali:

(Şeytan) onlara vaatlerde bulunur, onları (boş yere) ümitlendirir. Oysa şeytan, aldatmacadan başka bir şey vadetmez.

(Nisa 120)

Muhammed Esed Meali:

Şeytan onlara vaatlerde bulunur ve onları boş özlemlerle doldurur. Ama Şeytanın onlara vaat ettiği her şey sadece akıl çelmekten başka bir şeye yaramaz.

(Nisa 120)

Mustafa Cemil Kılıç Meali:

Şeytan, onlara vaatlerde bulunur, kuruntular verir, onları olmayacak isteklere sürükler; fakat Şeytanın vaatleri, yalnızca bir aldatmadan ibarettir.

(Nisa 120)

Mustafa Çavdar Meali:

Şeytan, onlara hep boş vaatler de bulunur ve onları boş kuruntularla oyalar. Zira şeytanın vaat ettiği şey onları sadece aldatmadır.

Bknz: (14/22) - (17/64) - (57/14)

(Nisa 120)

Mustafa Çevik Meali:

117-121 Müşriklerin bir kısmı da, Allah’la birlikte kendilerine dünya hayatlarını daha güzel yaşatacaklarına inandıkları (dişi isimler verdikleri) kimseleri kutsallaştırıp putlaştırırlar. Böyle yapmakla aslında şeytanın tuzağına düşüp, onlara tapınmış olurlar. Hâlbuki Allah, şeytanı lanetleyip huzurundan kovmuştu. Bunun üzerine şeytan, “Ben de senin kullarının bir kısmını saptırıp kendime tabi kılacağım. Senin yolundan uzaklaştırıp boş hayaller peşinde koşturacağım. Onlara emredip, putperest âdetlerine göre kurbanlık hayvanların kulaklarını kestireceğim, Allah’ın yarattıklarının yapısını bozdurup şekillerini değiştireceğim.” demişti. Unutmayın ki, Allah’ın davetinden yüz çevirip de şeytanı dost edinip, peşinden gidenler, çok büyük ziyana uğrarlar. Şeytan böylelerine boş vaatlerde bulunur, onları boş kuruntularla oyalar, şeytanın vaatleri yalnızca akılları karıştırıp çelmekten ve aldatmaktan ibarettir. Şeytanın peşinden gidenlerin varacağı yer de cehennemdir ve oradan bir çıkış yolu yoktur.

(Nisa 120)

Mustafa İslamoğlu Meali:

Şeytan onlara boş vaadlerde bulunur ve kuruntularla oyalar; ama Şeytan'ın onlara vaad ettiği her şey, aldanışa sürüklemekten başka bir işe yaramaz.

(Nisa 120)

Osman Okur Meali:

(Şeytan) onlara söz verir ve onları ümitlendirir; halbuki şeytanın onlara söz vermesi aldatmacadan başka bir şey değildir.

(Nisa 120)

Ömer Nasuhi Bilmen Meali:

Şeytan onlara vaadeder ve onları kuruntuya düşürür. Halbuki, şeytan onlara bir aldatmadan başka bir şey vaadetmez.

(Nisa 120)

Ömer Öngüt Meali:

Şeytan onlara vaadlerde bulunur ve ümitlendirir. Halbuki şeytanın onlara verdiği vaadler aldatmacadan başka bir şey değildir.

(Nisa 120)

Ömer Sevinçgül Meali:

Şeytan onlara nice sözler verir. Kuruntulara düşürür. Oysa, şeytanın söz vermesi sadece aldatmak içindir!

(Nisa 120)

Sadık Türkmen Meali:

Şeytan onlara (birçok) vaatte bulunur ve onları kuruntulara sürükler. Oysa şeytan, ancak aldatmak için onlara vaatte bulunuyor.

(Nisa 120)

Seyyid Kutub Meali:

Şeytan onlara vaadler yapar, kendilerini kuruntulara daldırır. Fakat şeytanın onlara yaptığı vaadler aldatmacadan başka bir şey değildir.

(Nisa 120)

Suat Yıldırım Meali:

Şeytan onlara sadece vaadlerde bulunur, birtakım kuruntularla oyalar. Şeytan aslında onlara kuru bir aldatmadan başka ne vaad eder ki!

(Nisa 120)

Süleyman Ateş Meali:

(Şeytan) Onlara söz verir, umut verir, fakat şeytanın onlara sözü, aldatmadan başka bir şey değildir.

(Nisa 120)

Süleymaniye Vakfı Meali:

O (şeytan), onlara söz verir, onları beklenti içine sokar. Şeytan, sadece aldatmak için söz verir.

(Nisa 120)

Şeref Aziz Taha ve Kemal Çelik Meali:

Şeytan onlara söz ve ümit verir. Ama şeytanın verdiği söz, ancak aldatmak içindir.

(Nisa 120)

Şaban Piriş Meali:

Şeytan onlara vaat eder, onları boş kuruntu ve uzun emellerle oyalar şeytanın onlara vaat ettiği sadece aldatmadır/seraptır.

(Nisa 120)

Talat Koçyiğit Meali:

Şeytan onlara va'deder ve onları boş umudlarla oyalar. Oysa şeytan aldatmacadan başka bir şey va'detmez.

(Nisa 120)

Tefhimul Kuran Meali:

(Şeytan) Onlara vaidler ediyor, onları en olmadık kuruntulara düşürüyor. Oysa şeytan, onlara bir aldanıştan başka bir şey va'detmez.

(Nisa 120)

Ümit Şimşek Meali:

Şeytan onlara vaadlerde bulunur, onları kuruntularla oyalar. Lâkin şeytanın onlara vaad ettiği, bir aldatmadan başka birşey değildir.

(Nisa 120)

Yaşar Nuri Öztürk Meali

Şeytan, onlara söz verir, ümit verip hayal kurdurur, hurafeye/anlamını bilmeden okumaya iter. Ama o, onlara bir aldanıştan başka hiçbir şey vaat etmez.

(Nisa 120)