4. Nisa Suresi / 50.ayet

Bak işte kendi yalanlarını nasıl Allah’a mal ediyorlar! Bu apaçık bir günah olarak onlara yeter.

Bknz: (6/17)(10/17)(11/18)»(11/19)

Mustafa Çavdar Meali

Nisa 50 ayeti için diğer mealler.

Abdülbaki Gölpınarlı Meali:

Hele bak, Allah'a nasıl iftira ediyor, ona yalan isnat ediyorlar ve yeter bu apaçık suç onlara.

(Nisa 50)

Abdullah-Ahmet Akgün Meali:

Bak hele, Allah’a karşı nasıl da yalan ve iftira uyduruyorlar! (Hâşâ, Allah’ı suçlamaya ve sorumlu tutmaya çalışıyorlar, O’nun hükümlerini değiştirmeye uğraşıyorlar!) Apaçık bir günah olarak bu onlara yeterlidir.

(Nisa 50)

Abdullah Parlıyan Meali:

Bakın, Allah'a karşı nasıl da yalan uyduruyorlar. Bundan daha açık bir günah olamaz.

(Nisa 50)

Adem Uğur Meali:

Bak, nasıl da Allah üzerine yalan uyduruyorlar; apaçık bir günah olarak bu (onlara) yeter!

(Nisa 50)

Ahmet Hulusi Meali:

Bak nasıl yalanla Allah'a iftira ediyorlar! Bundan daha açık suç olmaz!

(Nisa 50)

Ahmet Tekin Meali:

İbret nazarıyla bak, nasıl da, Allah adına yalan uyduruyorlar. Bile bile işlenmiş âşikâr bir günah olarak bu onlara yeter.*

(Nisa 50)

Ahmet Varol Meali

Onların Allah'a karşı nasıl yalan uydurduklarına bak! Bu, apaçık bir günah olarak yeter.

(Nisa 50)

Ali Bulaç Meali:

Allah'a karşı nasıl yalan uyduruyorlar, bir bak. Bu, apaçık bir günah olarak yeter.

(Nisa 50)

Ali Fikri Yavuz Meali:

Bak! Allah'a karşı nasıl yalan uyduruyorlar! Bu yanlış inançları, açık bir günah olarak (onlara) yeter.

(Nisa 50)

Ali Rıza Sefa Meali:

Allah hakkında yalanlar söyleyerek, nasıl iftira ediyorlar bak? Apaçık bir suç olarak bu yeter.

(Nisa 50)

Ali Ünal Meali:

Bak, nasıl da Allah adına yalan uydurup O’na iftira ediyorlar! Ki bu yaptıkları, onlara apaçık bir günah olarak fazlasıyla yeter.

(Nisa 50)

Bahaeddin Sağlam Meali:

İşte bak, Allah’a karşı nasıl yalan uydururlar. Apaçık bir suç olarak bu iftiraları yeter. [Bir delile dayanmadan, “biz insanların en iyisiyiz, Cennete yalnız biz gireceğiz” diyorlar. Bir de iftira ederek, “bu Allah’ın emridir,” diyorlar.]

(Nisa 50)

Bayraktar Bayraklı Meali:

Bak, nasıl da Allah üzerine yalan uyduruyorlar; iğrenç bir günah olarak bu onlara yeter!

(Nisa 50)

Bekir Sadak Meali:

Allah'a nasil yalan yere iftira ettiklerine bir bak. Bu, apacik bir gunah olarak yeter. *

(Nisa 50)

Besim Atalay Meali:

Bak Allaha karşı nice yalan atıyorlar, yetişir bu açık günah onlara

(Nisa 50)

Celal Yıldırım Meali:

Bak, Allah'a karşı nasıl yalan uyduruyorlar! Açık günah olarak bu yeter.

(Nisa 50)

Cemal Külünkoğlu Meali:

Bak Allah'a karşı nasıl yalan uydurup iftira ediyorlar. Bu, apaçık bir günah olarak (onlara) yeter.*

(Nisa 50)

Diyanet İşleri Eski Meali:

Allah'a nasıl yalan yere iftira ettiklerine bir bak. Bu, apaçık bir günah olarak yeter.*

(Nisa 50)

Diyanet İşleri Yeni Meali:

Bak, Allah'a karşı nasıl yalan uyduruyorlar. Apaçık bir günah olarak bu yeter.

(Nisa 50)

Diyanet Vakfı Meali:

Bak, nasıl da Allah üzerine yalan uyduruyorlar; apaçık bir günah olarak bu (onlara) yeter!

(Nisa 50)

Edip Yüksel Meali:

Bak, nasıl da yalan yere ALLAH'a iftira ediyorlar. Büyük bir hakaret olarak bu yeter.

(Nisa 50)

Elmalılı Orjinal Meali:

Bak Allaha karşı nasıl yalan uyduruyorlar, açık günah da bu yeter

(Nisa 50)

Elmalılı Yeni Meali:

Bak, Allah'a karşı nasıl yalan uyduruyorlar! Bu apaçık bir günah olarak yeter!

(Nisa 50)

Erhan Aktaş Meali:

Bak! Nasıl Allah adına yalan uyduruyorlar.[1] Apaçık bir günah olarak bu yeter.

1)"5/Maide, 18: Allah'ın oğulları, sevgilileriyiz; 2/Bakara, 80: Cehennem sayılı gün bize dokunacak; 2/Bakara, 111: Yahudi ve Hıristiyanlardan başkası Cennet'e giremeyecek." diyerek.

(Nisa 50)

Gültekin Onan Meali:

Tanrı'ya karşı nasıl yalan uyduruyorlar, bir bak. Bu, apaçık bir günah olarak yeter.

(Nisa 50)

Hakkı Yılmaz Meali:

Bak Allah'ın aleyhine nasıl yalan uyduruyorlar. Apaçık bir günah olarak bu yeter.

(Nisa 50)

Halis Bayancuk (Ebu Hanzala) Meali: /

Bak! Nasıl da Allah’a yalan iftirada bulunuyorlar. Apaçık bir günah olarak (Allah’a iftira etmek) yeter.

(Nisa 50)

Harun Yıldırım Meali:

Bak nasıl da Allah üzerine yalan uyduruyorlar. Şüphesiz ki apaçık bir günah olarak bu yeter.

(Nisa 50)

Hasan Basri Çantay:

Bak, Allaha karşı nasıl olmadık yalan düzüyorlar? Bu, apaçık bir günah olmak bakımından, (onlara) yeter.

(Nisa 50)

Hayrat Neşriyat Meali:

Bak, nasıl Allah'a karşı yalan uyduruyorlar! Hâlbuki apaçık bir günah olarak bu(onlara) yeter!

(Nisa 50)

Hubeyb Öndeş Meali: /

Allah'ın üzerinden (o) yalanı nasıl uydurduklarına bak! Bu [uydurmaları], apaçık bir kasıtlı suç (günah) olarak yetti!

(Nisa 50)

Hüseyin Atay Meali:

Bir bak, nasıl Allah’a karşı yalan uyduruyorlar. Bu, apaçık bir günah olarak yeter.

(Nisa 50)

İbni Kesir Meali:

Bir bak; Allah'a karşı nasıl yalan uyduruyorlar? Apaçık bir günah olarak bu, yeter.

(Nisa 50)

İlyas Yorulmaz Meali:

Bak (kendilerini Allah'ın yanında temiz olduklarını iddia etmekle) Allah adına nasılda yalan uyduruyorlar, bu apaçık bir günah olarak, onlara yeter.

(Nisa 50)

İskender Ali Mihr Meali:

Bak, Allah'a nasıl yalanla iftira ediyorlar ve (bu) ona apaçık bir günah olarak kâfidir.

(Nisa 50)

İsmail Hakkı Baltacıoğlu Meali:

Bak, onlar Allah'a karşı ne yalanlar uyduruyorlar! Bu büyük günah onlara yeter.

(Nisa 50)

Kadri Çelik Meali:

Allah'a nasıl yalan uydurduklarına bir bak! Bu, apaçık bir günah olarak yeter.

(Nisa 50)

Mahmut Kısa Meali:

Bak, nasıl da Allah’a karşı olmadık yalanlar uyduruyorlar! “Allah bizi ayrıcalıklı bir millet olarak seçip yüceltmiştir ve ne yaparsak yapalım, bizi asla cezalandırmayacaktır! Bu yüzden, O’nun gönderdiği Son Elçiye ve Kur’an’a iman etmek zorunda değiliz!” diyerek, hiç çekinmeden O’nun adına yalan söylüyorlar! Bu apaçık günah, baş aşağı cehenneme atılmaları için onlara yeter!

(Nisa 50)

Mehmet Ali Eroğlu Meali:

İbret nazarıyla bak! Nasıl da Allah'a iftira ediyorlar. Bu apaçık günah olarak yeter

(Nisa 50)

Mehmet Türk Meali:

Bak, nasıl da yalan(lar)ını Allah’a yakıştırıyorlar. Onlara apaçık günâh olarak bu yeter.

(Nisa 50)

Muhammed Celal Şems Meali:

Bak onlar Allah’a karşı nasıl yalan uyduruyorlar. Bu, apaçık bir günah olarak yeterlidir.

(Nisa 50)

Muhammed Esed Meali:

Bak, kendi uydurduklarını nasıl da Allaha isnat ediyorlar? Bundan daha açık bir günah olamaz.

(Nisa 50)

Mustafa Cemil Kılıç Meali:

Bir bak, nasıl da Allah'a yalan uyduruyorlar! Bu kadarı, apaçık bir günah olarak onlara yeter.

(Nisa 50)

Mustafa Çavdar Meali:

Bak işte kendi yalanlarını nasıl Allah’a mal ediyorlar! Bu apaçık bir günah olarak onlara yeter.

Bknz: (6/17) - (10/17) - (11/18)»(11/19)

(Nisa 50)

Mustafa Çevik Meali:

49-50 Allah’ın seçkin kulları olduklarını ve cennete gireceklerini iddia edip, kendilerini temize çıkarmaya çalışanlar, ancak kendilerini aldatırlar. Gerçek şu ki; Allah’ın temize çıkaracağı kimseler, yalnızca iman edip sorumluluklarını bilinçle yerine getirenlerdir. Allah hiç kimseye haksızlık etmez. Uydurdukları yalanları Allah’a isnat edenlerden daha zalim, sapık ve günahkâr kim vardır?

(Nisa 50)

Mustafa İslamoğlu Meali:

Bak, kendi uydurduklarını nasıl da Allah'a atıyorlar? (Onların pek de temiz olmadıklarına) bu aşikar günah yeter.

(Nisa 50)

Osman Okur Meali:

Bak, nasılda Allah üzerine yalan uyduruyorlar; apaçık bir günah olarak bu (onlara) yeter!

(Nisa 50)

Ömer Nasuhi Bilmen Meali:

Bak Allah Teâlâ'ya karşı nasıl yalan uyduruyorlar. Bu açık bir günah olmak için kâfidir.

(Nisa 50)

Ömer Öngüt Meali:

Bak! Nasıl da Allah'a yalan yere iftira ediyorlar. Apaçık bir günah olarak bu yeter!

(Nisa 50)

Ömer Sevinçgül Meali:

Bak, Allah’a karşı nasıl da yalan uyduruyorlar! Apaçık bir günah olarak bu bile yeter!

(Nisa 50)

Sadık Türkmen Meali:

Bak, Allah’a karşı nasıl yalan uyduruyorlar. Apaçık bir günah olarak bu yeter.

(Nisa 50)

Seyyid Kutub Meali:

Baksana Allah'a karşı nasıl yalan uyduruyorlar? Bu tek başına yeterli bir apaçık günahtır.

(Nisa 50)

Suat Yıldırım Meali:

Bak nasıl da Allah adına yalan uydurup O'na iftira ediyorlar! Bu da, onlara belli bir günah olarak fazlasıyla yeter!

(Nisa 50)

Süleyman Ateş Meali:

Bak nasıl Allah'a yalan uyduruyorlar. Apaçık bir günah olarak bu (onlara) yeter.

(Nisa 50)

Süleymaniye Vakfı Meali:

Baksana, kendi yalanlarını nasıl da Allah'a mal ediyorlar! Açık bir günah olarak bu onlara yeter.

(Nisa 50)

Şeref Aziz Taha ve Kemal Çelik Meali:

Allah'a nasıl iftira ettiklerine bir bak! Bundan daha açık bir günah olamaz.

(Nisa 50)

Şaban Piriş Meali:

Allah'a karşı nasıl yalan uydurduklarına bak, bu, apaçık bir günah olarak yeter.

(Nisa 50)

Talat Koçyiğit Meali:

Bak, (kendilerini temize çıkaranlar) Allah adına nasıl yalan uyduruyorlar? Bu, apaçık bir günâh olarak (onlara) yeter.

(Nisa 50)

Tefhimul Kuran Meali:

Allah'a karşı nasıl yalan düzüp uyduruyorlar, bir bak. Bu, apaçık bir günah olarak yeter.

(Nisa 50)

Ümit Şimşek Meali:

Bir bak, nasıl da Allah adına yalan uyduruyorlar! Bu kadarı, apaçık bir günah olarak onlara yeter.

(Nisa 50)

Yaşar Nuri Öztürk Meali

Bir bak, nasıl yalan düzüp iftira ediyorlar Allah'a! Açık günah olarak bu yeter.

(Nisa 50)