4. Nisa Suresi / 57.ayet

İman edip imana yaraşan güzel işler yapanları, tabanından ırmakların çağladığı, içinde ebedi kalacakları cennetlere koyacağız. Orada, tertemiz eşler vardır. Onları, orada büyük bir konfor içinde yaşatacağız.

Bknz: (4/173)(18/30)»(18/31)(29/7)(36/55)»(36/58)

Mustafa Çavdar Meali

Nisa 57 ayeti için diğer mealler.

Abdülbaki Gölpınarlı Meali:

İnanıp iyi işlerde bulunanlarıysa kıyılarından ırmaklar akan cennetlere sokarız. Ebedi kalırlar orada. Onlara orada her çeşit ayıptan arınmış tertemiz eşler var ve onları kaba gölgelikte huzura, rahata kavuştururuz.

(Nisa 57)

Abdullah-Ahmet Akgün Meali:

İman edip salih amellerde bulunanları ise; altından ırmaklar akan, içinde ebedi kalacakları cennetlere yerleştireceğiz. Onda onlar için tertemiz kılınmış eşler var(edilmiştir) . Ve onları, 'ne sıcak ne soğuk, tam kararında gölgeliğe' sokup (sevindireceğiz).

(Nisa 57)

Abdullah Parlıyan Meali:

İnanıp doğru ve yararlı işleri yapanları da, içlerinde ebedi olarak kalacakları zemininden ırmaklar akan cennetlere sokacağız. Orada onlar için tertemiz eşler vardır. Onları orada sürekli bir gölgeye veya sonsuz mutluluğa da eriştireceğiz.

(Nisa 57)

Adem Uğur Meali:

İnanıp; iyi işler yapanları da, içinde ebediyen kalmak üzere girecekleri, zemininden ırmaklar akan cennetlere sokacağız. Orada onlar için tertemiz eşler vardır ve onları koyu (tatlı) bir gölgeye koyarız.

(Nisa 57)

Ahmet Hulusi Meali:

İman edip, bu imanın gereği davranışlar ortaya koyanlara gelince; onları altlarından ırmaklar akan cennetlere dahil edeceğiz. Onlarda sonsuza dek yaşarlar. Orada onlara (şeytaniyetten) arınmış eşler vardır. Onları gölgenin gölgesine (her türlü yakıcı - rahatsız edici şartlardan uzak ortama) sokacağız.

(Nisa 57)

Ahmet Tekin Meali:

İman ederek, hâlis niyet ve amaçlarla, İslâm esaslarını, İslâmî düzeni hayata geçirenleri, iş barışı içinde bilinçli, planlı, mükemmel, meşrû, faydalı, verimli çalışarak nimetin-ürünün bollaşmasını sağlayanları, yerinde, haklı çıkışlar yaparak, düzelmeye, iyiliğe, iyileştirmeye ön ayak olanları, cârî-kalıcı hayırlar-sâlih ameller işleyenleri, altlarından ırmaklar akan cennet konaklarına koyacağız. Orada ebedî yaşayacaklar. Orada tertemiz, devamlı temiz eşler vardır, onları koyu gölgeler altına sokacağız.*

(Nisa 57)

Ahmet Varol Meali

İman edip salih ameller işleyenleri ise içinde sonsuza kadar kalmaları üzere altından ırmaklar akan cennetlere sokacağız. Onlar için orada temiz eşler vardır. Ve onları hiç kaybolmayan gölgelerin altına sokarız.

(Nisa 57)

Ali Bulaç Meali:

İman edip salih amellerde bulunanları, altından ırmaklar akan, içinde ebedi kalacakları cennetlere sokacağız. Onda onlar için tertemiz kılınmış eşler vardır. Ve onları, 'ne sıcak-ne soğuk, tam kararında gölgeliğe' sokacağız.

(Nisa 57)

Ali Fikri Yavuz Meali:

İman edip salih ameller işliyenleri, ağaçları altından ırmaklar akar cennetlere koyacağız. Orada ebedî olarak kalıcıdırlar. Kendilerine orada gayet temiz zevceler var. Hem de onları gölgelendirecek bir gölgeye koyacağız.

(Nisa 57)

Ali Rıza Sefa Meali:

İnanmış olarak erdemli edimler yapanları ise altlarından ırmaklar akan cennetlere yerleştireceğiz. Sonsuza dek orada kalacaklardır. Onlar için, orada tertemiz eşler vardır. Onları, koyu gölgelerin altına yerleştireceğiz.

(Nisa 57)

Ali Ünal Meali:

Buna karşılık, iman edip imanlarının gerektirdiği istikamette sağlam, doğru, yerinde ve ıslaha yönelik işler yapanlara gelince, onları içlerinde ebedî kalmak üzere, (ağaçlarının arasından ve köşklerinin) altından ırmaklar akan cennetlere koyacağız; o cennetlerde onlar için tertemiz eşler de vardır. Ve onları sürekli taze ve hiç kesilmeyen nimetler, ferah ve eksilmeyen bir mutluluk içinde yaşatacağız.

(Nisa 57)

Bahaeddin Sağlam Meali:

İman edip salih (uygun) işler yapanlar ise, onları altlarında nehirler akan, içlerinde ebedî kalacakları cennetlere koyacağız. Orada onlara temiz hanımlar vardır. Ve onları ne sıcak ne soğuk, uzun, geniş gölgeler içine koyacağız.*

(Nisa 57)

Bayraktar Bayraklı Meali:

Buna karşılık, inanıp iyi işler yapanları da, içlerinden ırmaklar akan cennetlere koyacağız, orada süreli kalacaklardır; orada tertemiz eşlere sahip olacaklar ve onları koyu bir gölgenin içine koyacağız.

(Nisa 57)

Bekir Sadak Meali:

Inanip yararli is isleyenleri icinde temelli ve ebedi kalacaklari, iclerinden irmaklar akan cennetlere koyacagiz. Onlara orada tertemiz esler vardir. Onlari en koyu golgeliklere yerlestirecegiz.

(Nisa 57)

Besim Atalay Meali:

İnanmış olaraktan, yararlı iş görenleri, altından ırmaklar akan cennetlere koyarız, orda tüm sonsuz kalırlar, orda temiz eşler var; onları oyu gölgelere iletiriz

(Nisa 57)

Celal Yıldırım Meali:

İmân edip iyi-yararlı amellerde bulunanları, altlarından ırmaklar akan Cennet'lere sokacağız; artık orada devamlı kalırlar; onlara orada tertemiz zevceler vardır ve onları koyu gölgeliğe koyacağız.

(Nisa 57)

Cemal Külünkoğlu Meali:

İman edip de erdemli davrananları ise içinde ebedi kalmak üzere altından ırmaklar akan cennetlere yerleştireceğiz. Onlar için orada tertemiz eşler/arkadaşlar vardır. Ve onları (orada ne sıcak, ne de soğuk) tam kararında gölgelere yerleştireceğiz. *

(Nisa 57)

Diyanet İşleri Eski Meali:

İnanıp yararlı iş işleyenleri içinde temelli ve ebedi kalacakları, içlerinden ırmaklar akan cennetlere koyacağız. Onlara orada tertemiz eşler vardır. Onları en koyu gölgeliklere yerleştireceğiz.

(Nisa 57)

Diyanet İşleri Yeni Meali:

İman edip salih ameller işleyenleri ise, içinden ırmaklar akan, içlerinde ebedi kalacakları cennetlere koyacağız. Onlara orada tertemiz eşler vardır. Onları, koyu gölgeler altında bulunduracağız.

(Nisa 57)

Diyanet Vakfı Meali:

İnanıp, iyi işler yapanları da, içinde ebediyen kalmak üzere girecekleri, zemininden ırmaklar akan cennetlere sokacağız. Orada onlar için tertemiz eşler vardır ve onları koyu (tatlı) bir gölgeye koyarız.  *

(Nisa 57)

Edip Yüksel Meali:

İnanıp erdemli davrananları ise içinden ırmaklar akan cennetlere (bahçelere) yerleştireceğiz; orada sürekli kalırlar. Onlar için orada tertemiz eşler var. Onları serin gölgelere sokacağız.

(Nisa 57)

Elmalılı Orjinal Meali:

İyman edib salih salih işler yapan mü'minlere gelince bunları altından ırmaklar akar Cennetlere koyacağız: içlerinde ebedi kalmak üzere onlar, kendilerine orada temiz, gayet temiz zevceler var, hem onları sayeban edecek bir sayeye koyacağız

(Nisa 57)

Elmalılı Yeni Meali:

İman edip iyi işler yapan müminlere gelince, onları altından ırmaklar akan cennetlere koyacağız, onlar içlerinde ebedi kalmak üzere. Orada kendilerine gayet temiz zevceler var. Hem de onları gölgelendiren bir gölgeye koyacağız.

(Nisa 57)

Erhan Aktaş Meali:

İman edip salihatı[1] yapanları da altlarından ırmaklar akan Cennetlere koyacağız. Onlar, orada kesintisiz olarak sürekli, kalıcıdırlar. Orada, kendilerine arındırılmış eşler vardır. Ve onları serin bir gölgeye yerleştireceğiz.

1)Bozuk olan şeyi düzeltmeye çalışmak, düzeltici olmak, yapıcı olmak, iyi olmak, düzeltmeye teşvik etmek, iyiye yönlendirmek.

(Nisa 57)

Gültekin Onan Meali:

İnanıp salih amellerde bulunanları, altından ırmaklar akan, içinde ebedi kalacakları cennetlere sokacağız. Onda onlar için tertemiz kılınmış eşler vardır. Ve onları, 'ne sıcak-ne soğuk, tam kararında gölgeliğe' sokacağız.

(Nisa 57)

Hakkı Yılmaz Meali:

Ve iman eden ve düzeltmeye yönelik işler yapanları, içinde sonsuz olarak kalmak üzere, altlarından ırmaklar akan cennetlere koyacağız. Onlara orada tertemiz [kin gütmeyen, kıskançlık duymayan] eşler vardır. Ve onları, koyu bir gölgeliğe girdireceğiz.

(Nisa 57)

Halis Bayancuk (Ebu Hanzala) Meali: /

İman edip salih amel işleyenleri, altından ırmaklar akan ve içinde ebedî kalacakları cennetlere sokacağız. Orada onlar için (kusurlarından arındırılmış) tertemiz eşler vardır. Ve onları gölgeliklere sokacağız.

(Nisa 57)

Harun Yıldırım Meali:

İman edip salih amel işleyenler; yakında onları altından nehirler akan; orada ebedi kalacakları Cennetlere girdireceğiz. Onlar için orada tertemiz eşler vardır ve onları koruyucu bir gölgeye girdireceğiz.

(Nisa 57)

Hasan Basri Çantay:

İman edib de güzel amel (ve Hareket) lerde bulunanları ise — içinde ebedi kalıcılar olmak üzere — altından ırmaklar akan cennetlere sokacağız. Orada (her şeyden) temizlenmiş zevceler onların. Onları bir koyu gölgeye sokacağız.

(Nisa 57)

Hayrat Neşriyat Meali:

Îmân edip sâlih ameller işleyenler var ya, onları altlarından nehirler akan Cennetlere koyacağız, orada ebedî olarak devamlı kalıcıdırlar. Onlar için orada tertemiz eşler vardır ve onları koyu (ve dâimî) bir gölgeye koyacağız.

(Nisa 57)

Hubeyb Öndeş Meali: /

İnanmış ve düzgün-iyi eylemlerde bulunmuş olanlara [gelince ise], alt taraflarından ırmaklar akan, içinde ebediyen kalıcı oldukları cennetlere girdireceğiz. Onlara tertemiz eşler vardır ve onları tam bir gölgeye [rahatlığa]¹ girdireceğiz.

(Nisa 57)

Hüseyin Atay Meali:

Ve inananları ve yararlı işler işleyenleri, içlerinden ırmaklar akan, içinde temelli kalacakları cennetlere koyacağız. Orada onlara tertemiz eşler vardır ve onları pek koyu gölgeliklere yerleştireceğiz.

(Nisa 57)

İbni Kesir Meali:

İman edip salih amel işleyenleri; içinde ebedi kalacakları, altından ırmaklar akan cennetlere koyacağız. Onlara orada tertemiz eşler vardır. Onları koyu bir gölgeye sokacağız.

(Nisa 57)

İlyas Yorulmaz Meali:

Elbetteki iman edip salih amel işleyenleri de, ebedi kalacakları altlarından ırmakların aktığı cennetlere koyacağız. Cennette onlarla beraber tertemiz eşler olacak ve gölgeliklerde onları ağırlayacağız.

(Nisa 57)

İskender Ali Mihr Meali:

Ve âmenû olan ve (nefslerini) ıslâh edici amel işleyenleri, altından nehirler akan cennetlere koyacağız. Onlar orada ebediyyen kalacak olanlardır. Onlar için orada temiz eşler vardır. Ve onları güzel bir gölgeye koyacağız.

(Nisa 57)

İsmail Hakkı Baltacıoğlu Meali:

O kimseler ki inandılar, iyilik işlediler, Biz onları içle­rinden ırmaklar akan cennetlere sokacağız. Onlar hep orada kalacaklardır. Onlar için orada arı sili eşler vardır. Onları kopkoyu gölgeliklere sokacağız.

(Nisa 57)

Kadri Çelik Meali:

İman edip salih amelde bulunanları içinde temelli ve ebedi kalacakları, altlarından ırmaklar akan cennetlere koyacağız. Onlara orada tertemiz eşler vardır. Onları gölge salan bir gölgeliğe (lezzet ve mutluluk dolu bir hayata) koyacağız.

(Nisa 57)

Mahmut Kısa Meali:

İman edip doğru ve yararlı işler yapanlara gelince, onları da ağaçlarının altından ırmaklar akan ve sonsuza dek içinde yaşayacakları cennet bahçelerinde ağırlayacağız. Onlara orada tertemiz eşler vardır. Biz onları, koyu bir gölgeliğe, yani olabildiğince keyif ve mutluluk içinde yaşayacakları sonsuz nîmetler diyarına yerleştireceğiz. İşte bu nîmetleri hak edebilmeniz için:

(Nisa 57)

Mehmet Ali Eroğlu Meali:

İnanıp da salih amellerde bulunanlar için altından ırmaklar akan cennetler vardır Şüphesiz oraya sokacağız ve orada ebedi kalıcılardır. Orada tertemiz eşler vardır Ayıptan arınmıştır onlar. Onları ne sıcak ne soğuk tam kararında gölgeliğe sokarız

(Nisa 57)

Mehmet Türk Meali:

(Allah’ın istediği gibi) îman edip (inandığı) iyi işleri yaşayanları ise, zemîninden ırmaklar akan, içlerinde ebedî olarak kalacakları ve kendilerine orada tertemiz eşlerin bulunduğu cennetlere koyacağız. Ve onları orada koyu gölgeler altına alacağız.

(Nisa 57)

Muhammed Celal Şems Meali:

İnanıp (yerli yerinde) iyi işler yapanları, içinden ırmaklar akan bahçelere alacağız. Orada ebediyen kalacaklar (ve) onlar için orada tertemiz kılınan eşler olacak. Onları, yoğun bir gölgenin altına alacağız.

(Nisa 57)

Muhammed Esed Meali:

Buna mukabil, iman edip doğru ve yararlı işlerde bulunanları içlerinde ırmaklar akan hasbahçelere koyacağız, orada sonsuza kadar kalacaklar; ve orada tertemiz eşlere sahip olacaklar; (böylece) onları sonsuz mutluluğa eriştireceğiz.

(Nisa 57)

Mustafa Cemil Kılıç Meali:

İnanıp iyi işler yapanları da yüzeyinden ırmaklar akan cennetlere koyacağız. Orada kalıcı olacaklardır. Ayrıca orada kendilerine tertemiz eşler de vardır ve biz onları benzersiz bir gölgeye kavuşturacağız.

(Nisa 57)

Mustafa Çavdar Meali:

İman edip imana yaraşan güzel işler yapanları, tabanından ırmakların çağladığı, içinde ebedi kalacakları cennetlere koyacağız. Orada, tertemiz eşler vardır. Onları, orada büyük bir konfor içinde yaşatacağız.

Bknz: (4/173) - (18/30)»(18/31) - (29/7) - (36/55)»(36/58)

(Nisa 57)

Mustafa Çevik Meali:

Allah’ın davetine iman edip buna uygun hayatı yaşamak uğrunda gayret edenleri de içlerinden ırmaklar akan cennetlere yerleştireceğiz. Onlara orada el değmemiş, tertemiz eşler vereceğiz, gölgelikler altında ebedî mutluluklarla ödüllendireceğiz.

(Nisa 57)

Mustafa İslamoğlu Meali:

Fakat iman edip salih amel işleyenleri, zemininden ırmaklar çağlayan cennetlere koyacağız, orada ebediyyen kalacaklar; orada onlar tertemiz eşlere sahip olacaklar; ve onları muhteşem bir gölgede gölgelendireceğiz.

(Nisa 57)

Osman Okur Meali:

İnanıp, iyi işler yapanları da, için de ebediyyen kalmak üzere girecekleri, zemininden ırmaklar akan cennetlere sokacağız. Orada onlar için tertemiz eşler vardır ve onları koyu muhteşem bir gölgeye koyarız.

(Nisa 57)

Ömer Nasuhi Bilmen Meali:

Ve o kimseler ki, imân ettiler ve sâlih amellerde bulundu lar, onları da altlarından ırmaklar akan cennetlere, içlerinde ebedî kalmak üzere elbette sokacağız. Onlar için orada pek temiz zevceler vardır, ve onları koyu bir gölgeye sokacağız.

(Nisa 57)

Ömer Öngüt Meali:

İman edip sâlih amel işleyenleri, altlarından ırmaklar akan cennetlere koyacağız. Orada ebedî kalacaklardır. Onlar için orada tertemiz eşler vardır. Biz onları koyu bir gölgeye koyacağız.

(Nisa 57)

Ömer Sevinçgül Meali:

İnanıp güzel işler yapanları altında ırmaklar akan cennetlere girdiririz. Orada temelli kalırlar. Onlara orada tertemiz eşler vardır. Onları koyu bir gölgeye sokarız.

(Nisa 57)

Sadık Türkmen Meali:

İman edip faydalı bir işi en iyi şekilde yapanları ise, içinden ırmaklar akan, içlerinde ebedi kalacakları cennetlere koyacağız. Onlara orada tertemiz eşler vardır. Onları, koyu gölgeler altında bulunduracağız.

(Nisa 57)

Seyyid Kutub Meali:

İman edip iyi ameller işleyenleri de ilerde içinde ebedi olarak kalacakları, altından ırmaklar akan cennetlere yerleştireceğiz. Onlara orada el değmemiş eşler verilecek, kendileri koyu gölgeler altına alınacaklardır.

(Nisa 57)

Suat Yıldırım Meali:

Fakat iman edip güzel ve makbul işler yapanları ise, ebedi kalmak üzere içinden ırmaklar akan cennetlere yerleştireceğiz. Onların orada tertemiz eşleri olacak. Hem onları nimetlerle sayeban edecek bir gölgeliğe yerleştireceğiz.

(Nisa 57)

Süleyman Ateş Meali:

İnanıp iyi işler yapanları da altlarından ırmaklar akan cennetlere sokacağız. Orada sürekli kalacaklardır. Orada kendilerine tertemiz eşler de vardır ve onları (hiç güneş sızmayan) eşsiz bir gölgeye sokacağız.

(Nisa 57)

Süleymaniye Vakfı Meali:

İnanıp güvenmiş ve iyi işler yapmış olanları ise içlerinden ırmaklar akan cennetlere koyacağız, orada ölmeden sonsuza dek kalacaklardır. Orada onların kusursuz hale getirilmiş eşleri olacak, onları mutluluklar içinde bırakacağız[1].

1) 
2)ظلا ظليلا  

(Nisa 57)

Şeref Aziz Taha ve Kemal Çelik Meali:

İman edip salih amel işleyenleri de, temelli kalacakları, içlerinden sular akan cennetlere yerleştireceğiz ve sonsuz mutluluğa eriştireceğiz. Onlar orada tertemiz eşlere sahip olacaklar.

(Nisa 57)

Şaban Piriş Meali:

İman edip salih amel işleyenleri, altından ırmaklar akan, içinde ebedi kalacakları cennetlere girdireceğiz. Onlara orada tertemiz eşler vardır. Onları (sıcaktan da soğuktan da koruyan) tam bir gölgeliğe alacağız.

(Nisa 57)

Talat Koçyiğit Meali:

İman edenler ve iyi iş işleyenler ise, onları, (ağaçları) altından ırmaklar akan, içinde dâimi kalacakları cennetlere sokacağız. Onlar için, orada tertemiz eşler vardır. Onları koyu gölgeliklere sokacağız.

(Nisa 57)

Tefhimul Kuran Meali:

İman edip salih amellerde bulunanları, altından ırmaklar akan, içinde ebedi kalacakları cennetlere sokacağız. Onda onlar için tertemiz kılınmış eşler vardır. Ve onları, 'ne sıcak-ne soğuk, tam kararında gölgeliğe' sokacağız.

(Nisa 57)

Ümit Şimşek Meali:

İman edip güzel işler yapanları ise, ebediyen kalmak üzere, altlarından ırmaklar akan Cennetlere yerleştireceğiz. Orada onlar için tertemiz eşler vardır. Böylece onları serin ve hoş gölgeler altına alırız.

(Nisa 57)

Yaşar Nuri Öztürk Meali

İman edip hayra ve barışa yönelik işler yapanlara gelince, onları altından ırmaklar akan cennetlere koyacağız. Hep orada kalacaklardır, sonsuza dek. Orada kendileri için tertemiz eşler de olacaktır. Ve onları, en güzel biçimde serinleten bir gölgeye kavuşturacağız.

(Nisa 57)