Zira senin bu söylediklerin öncekilerin uydurdukları şeylerdir.
Bknz: (23/83)
Zira senin bu söylediklerin öncekilerin uydurdukları şeylerdir.
Bknz: (23/83)
Aşağıdaki bir mealin,
* Hatalı olduğunu düşünüyorsanız,
* Telif hakkı sahibiyseniz
(Yazar, Yayınevi vs. kurumsal e postası ile),
bize iletişim bölümünden ulaşabilirsiniz.
Bu, önce gelip geçenlerin uydurmalarından başka bir şey değil.
(Şuara 137)(Ey Hud!) "Bu (anlattıkların), geçmiştekilerin geleneksel tutumundan (ve meczupların huyundan) başkası değildir."
(Şuara 137)“Bu tavır ve hareketimiz, önceki atalarımızın tutumundan başka birşey değildir veya senin bu söylediklerin öncekilerin uydurmalarından başka birşey değildir.
(Şuara 137)“Bu sahip olduğumuz inanç ve âdetler geçmiş ataların inanç ve âdetleridir.”
(Şuara 137)"Öncekilerin alışkanlıklarından başka bir şey değil bu!"[301]
301)"Öncekilerin alışkanlıkları!" söylemi, Kur'an çevirilerinde, "Öncekilerin gelenekleri!" veya "Öncekilerin yaşam biçimi!" veya "Öncekilerin uydurmaları!" biçiminde çevrilmiştir.
“Bizim tuttuğumuz bu yol, eskiden beri atalarımızın takip edegeldiği âdetlerinden başka bir şey değildir.
(Şuara 137)"Bu dediklerin eskilerin yalanlarından başka bir şey değildir."
(Şuara 137)(137-138) Bu durumumuz oncekilerin gelenegidir. Biz azaba ugratilacak da degiliz» dediler.
(Şuara 137)Bu tutumunuz, öncekilerin (sürüp gelen) âdetlerinden başkası değildir.
(Şuara 137)137,138. “Bizim bu (durumumuz), öncekilerin geleneklerinden başka bir şey değildir. Biz azaba uğratılacak da değiliz.”
(Şuara 137)137,138. Bu durumumuz öncekilerin geleneğidir. Biz azaba uğratılacak da değiliz" dediler.
(Şuara 137)(136-138) Onlar dediler ki: “Sen, öğüt versen de yahut öğüt verenlerden olmasan da bizim için değişmez. Bu, sadece öncekilerin hayat tarzlarıdır. Ve biz azaba uğratılacaklar değiliz.”
(Şuara 137)“Bu, yalnızca eskilerin âdetidir/geleneğidir. (İnsanlar yaşar ve ölür, ötesi yok.)”
(Şuara 137)“Bu (getirdiğin şeyler) öncekilerin âdetinden başka bir şey değildir!”
(Şuara 137)(136-138) [Milleti] "Öğüt versen de öğüt verenlerden olmasan da bize göre eşittir. Biz, asla azap edilmişler değilken, bu öncülerin-öncekilerin ahlakından¹ başkası değildir." dediler.
(Şuara 137)Dediler: "İster öğüt ver, ister öğüt verenlerden olma, bizce birdir. 137. 137-138 Bu durum öncekilerin huyudur. Biz azaba uğratılacak da değiliz"
(Şuara 137)Bu ancak evvelkilerin hulûkundan (yaratmalarından, uydurmalarından) başka bir şey değildir.
(Şuara 137)“Bu senin anlattıkların, öncekilerin uydurdukları efsane ve masallardan başka bir şey değildir.”
(Şuara 137)(137-138) -"Uydurma şeydir bu, öncekilerin adetinden. Biz azap görmeyeceğiz" dediler.
(Şuara 137)(Devamla) “bu, önceki (toplumların) uydurmalarından başka bir şey değildir.”
(Şuara 137)"Bu (benimsediğimiz tutum) atalarımızın tutumundan başka bir şey değil ki..!
(Şuara 137)Bknz: (23/83)
(Şuara 137)136-138 Hûd Peygamber’in bu uyarılarına karşılık kavmi de ona “Ey Hûd! Sen bize öğüt versen de, vermesen de fark etmez, biz sana ve davetine uyacak değiliz.” Senin söylediklerin eskilerin uydurduklarından başka bir şey değildir. Biz atalarımızdan bize kalan bu hayat nizamından vazgeçmeyiz. Bu sebeple azaba uğratılacağımıza da inanmıyoruz.” dedi.
(Şuara 137)(Zira) bu, önden giden (atalarımızın) ahlak sisteminden başkası değildir.
(Şuara 137)(137-138) Bu durumumuz öncekilerin geleneğidir. Biz azaba uğratılacak da değiliz" dediler.
(Şuara 137)Bu uygulamalarımız, eski atalarımızdan bize gelen geleneklerden başka birşey değildir.
(Şuara 137)(136-138) "Sen" dediler, "Ha böyle nasihat etmiş, ha etmemişsin, bize göre hepsi bir. Bizim tuttuğumuz yol, önceki atalarımızın sürüp gelen adetlerinden başka bir şey değildir. Biz bundan ötürü de cezalandırılacak değiliz!"
(Şuara 137)(137-138) "Bunlar, öncekilerin uydurmalarından başka bir şey değildir. Hem bize azap da edilmeyecek" dediler.
(Şuara 137)