26. Şuara Suresi / 170.ayet

Biz de onu ve tüm ailesini kurtardık.

Bknz: (51/35)»(51/37)

Mustafa Çavdar Meali

Şuara 170 ayeti için diğer mealler.

Abdülbaki Gölpınarlı Meali:

Derken onu da kurtardık, bütün ailesini de.

(Şuara 170)

Abdullah-Ahmet Akgün Meali:

Bunun üzerine onu ve bütün ailesini kurtardık.

(Şuara 170)

Abdullah Parlıyan Meali:

Biz de, O'nu ve ailesini kurtardık.

(Şuara 170)

Adem Uğur Meali:

Bunun üzerine onu ve bütün ailesini kurtardık.

(Şuara 170)

Ahmet Hulusi Meali:

Bunun üzerine Onu ve ehlini toptan kurtardık.

(Şuara 170)

Ahmet Tekin Meali:

Bunun üzerine onu ve bütün ailesini, mü'minleri kurtardık.

(Şuara 170)

Ahmet Varol Meali

Bunun üzerine biz onu ve bütün ailesini kurtardık.

(Şuara 170)

Ali Bulaç Meali:

Bunun üzerine onu ve bütün ailesini kurtardık.

(Şuara 170)

Ali Fikri Yavuz Meali:

Biz de onu ve âilesini (kendisine iman edenleri) tamamen kurtardık.

(Şuara 170)

Ali Rıza Sefa Meali:

Bunun üzerine, Onu ve ailesini kurtardık.

(Şuara 170)

Ali Ünal Meali:

Neticede O’nu ve bütün ailesini kurtardık.

(Şuara 170)

Bahaeddin Sağlam Meali:

170, 171. Kâfirler içinde kalan bir koca karı hariç, onu ve bütün ailesini kurtardık.

(Şuara 170)

Bayraktar Bayraklı Meali:

- Bunun üzerine biz de onu ve helak olanların içerisinde kalan bir kocakarı dışında bütün ailesini kurtardık.

(Şuara 170)

Bekir Sadak Meali:

(170-171) Bunun uzerine geride kalan yasli bir kadin disinda, onu ve ailesini, hepsini kurtadik.

(Şuara 170)

Besim Atalay Meali:

170,171,172. Yalnız bir kocakarı geri kalmak üzere, hem Lût'u, hem de Lût'un ailesinin hepsini kurtardık sonra, yok eyledik öbürlerini

(Şuara 170)

Celal Yıldırım Meali:

(170-171) Biz de geride kalanlar arasında yaşlı bir kadın (Lût'un eşi) dışında onu ve bütün ailesini kurtardık.

(Şuara 170)

Cemal Külünkoğlu Meali:

170,171. Bunun üzerine biz de onu ve geri kalanlar arasındaki yaşlı bir kadın hariç bütün ailesini kurtardık.*

(Şuara 170)

Diyanet İşleri Eski Meali:

170,171. Bunun üzerine geride kalan yaşlı bir kadın dışında, onu ve ailesini, hepsini kurtardık.

(Şuara 170)

Diyanet İşleri Yeni Meali:

(170-171) Bunun üzerine biz de onu ve geri kalanlar arasındaki yaşlı bir kadın hariç bütün ailesini kurtardık.

(Şuara 170)

Diyanet Vakfı Meali:

Bunun üzerine onu ve bütün ailesini kurtardık.

(Şuara 170)

Edip Yüksel Meali:

Onu ve tüm ailesini kurtardık

(Şuara 170)

Elmalılı Orjinal Meali:

Biz de onu ve ehlini temamen halas ettik

(Şuara 170)

Elmalılı Yeni Meali:

Biz de onu ve ailesini tamamen kurtardık.

(Şuara 170)

Erhan Aktaş Meali:

Bunun üzerine onu ve ehlinin[1] tamamını kurtardık.

1)Ona inananların. Ailesinin.

(Şuara 170)

Gültekin Onan Meali:

Bunun üzerine onu ve bütün ehlini (ailesini) kurtardık.

(Şuara 170)

Hakkı Yılmaz Meali:

(170-172) Bunun üzerine Biz de o'nu ve ailesinin –geride kalanların içindeki zavallı karı hariç– tamamını kurtardık, sonra da geridekilerin hepsini değişime/yıkıma uğrattık.

(Şuara 170)

Halis Bayancuk (Ebu Hanzala) Meali: /

Onu ve tüm ailesini kurtardık.

(Şuara 170)

Harun Yıldırım Meali:

Bunun üzerine onu ve bütün ailesini kurtardık.

(Şuara 170)

Hasan Basri Çantay:

Bunun üzerine biz onu ve ehlini kamilen kurtardık.

(Şuara 170)

Hayrat Neşriyat Meali:

Bunun üzerine onu ve bütün âilesini kurtardık.

(Şuara 170)

Hubeyb Öndeş Meali: /

Derken, onu ve ailesini topluca kurtardık.

(Şuara 170)

Hüseyin Atay Meali:

170-171 Yalnız geride kalanlarla beraber yaşlı bir kadın dr şında, onu ve ailesini bütünüyle kurtardık.

(Şuara 170)

İbni Kesir Meali:

Bunun üzerine onu ve ailesini topluca kurtardık.

(Şuara 170)

İlyas Yorulmaz Meali:

Lut'u ve ona inananlarla beraber ehlini kurtardık.

(Şuara 170)

İskender Ali Mihr Meali:

Bunun üzerine Biz de onu ve ehlini (ailesini ve ona tâbî olanları), hepsini kurtardık.

(Şuara 170)

İsmail Hakkı Baltacıoğlu Meali:

Bunun üzerine Biz onu da, bütün ona uyanları da kurtardık.

(Şuara 170)

Kadri Çelik Meali:

Bunun üzerine onu ve bütün ailesini kurtardık.

(Şuara 170)

Mahmut Kısa Meali:

Böylece, onu ve ailesini zâlimlerin elinden kurtardık.

(Şuara 170)

Mehmet Ali Eroğlu Meali:

Ardından Biz bunun üzerine onu, ailesini, ona inanların hepsini kurtarmışızdır.

(Şuara 170)

Mehmet Türk Meali:

Biz de onu ve ailesinin hepsini kurtardık.

(Şuara 170)

Muhammed Celal Şems Meali:

(170-171) Böylece Biz onu ve yaşlı bir kadın dışında ailesinin tamamını kurtardık. O (kadın ise,) geride kalanlardan (oldu.)

(Şuara 170)

Muhammed Esed Meali:

Bunun üzerine Biz de o'nu ve ailesini kurtardık;

(Şuara 170)

Mustafa Cemil Kılıç Meali:

Bunun üzerine biz onu ve bütün ailesini kurtardık.

(Şuara 170)

Mustafa Çavdar Meali:

Biz de onu ve tüm ailesini kurtardık.

Bknz: (51/35)»(51/37)

(Şuara 170)

Mustafa Çevik Meali:

170-173 Biz de Lût’u ve ailesini kurtardık, geri de kalmayı tercih eden yaşlı karısı da içlerinde olmak üzere o müşrik, kâfir, sapık kavmin üzerine yağmur gibi taş yağdırıp hepsini kırıp geçirdik ve uyarıldıkları halde doğru yolu seçmeyenlerin başına gelen felaket, işte böyle korkunç oldu.

(Şuara 170)

Mustafa İslamoğlu Meali:

Sonuçta, Biz de onu ve ailesini tamamını kurtardık;

(Şuara 170)

Osman Okur Meali:

(170-171) Bunun üzerine geride kalan yaşlı bir kadın dışında, onu ve ailesini, hepsini kurtardık.

(Şuara 170)

Ömer Nasuhi Bilmen Meali:

Artık O'nu ve ehlini tamamen necâta erdirdik.

(Şuara 170)

Ömer Öngüt Meali:

Bunun üzerine biz de onu ve bütün âilesini kurtardık.

(Şuara 170)

Ömer Sevinçgül Meali:

Bunun üzerine hem onu, hem de ‘ona inanan’ yakınlarını kurtardık.

(Şuara 170)

Sadık Türkmen Meali:

Onu ve ailesini (kendisine inananları) tamamen kurtardık.

(Şuara 170)

Seyyid Kutub Meali:

Biz de Lut'u ve ailesini kurtardık.

(Şuara 170)

Suat Yıldırım Meali:

Biz de onu ve ona uyanları tamamen kurtardık.

(Şuara 170)

Süleyman Ateş Meali:

Biz de onu ve ailesini tamamen kurtardık.

(Şuara 170)

Süleymaniye Vakfı Meali:

Bunun üzerine onu ve bütün ailesini kurtardık.

(Şuara 170)

Şeref Aziz Taha ve Kemal Çelik Meali:

(170-171) Biz de onu ve ailesini kurtardık. Ancak, yaşlı bir kadın orada kalmayı tercih etti.

(Şuara 170)

Şaban Piriş Meali:

Onu ve tüm yakınlarını kurtardık.

(Şuara 170)

Talat Koçyiğit Meali:

170-171 Bundan sonradır ki, geride kalan yaşlı bir kadın dışında, onu ve ailesini hep kurtarmıştık.

(Şuara 170)

Tefhimul Kuran Meali:

Bunun üzerine onu ve bütün ailesini kurtardık.

(Şuara 170)

Ümit Şimşek Meali:

Onu ve bütün ailesini kurtardık.

(Şuara 170)

Yaşar Nuri Öztürk Meali

Bunun üzerine biz onu ve ailesini toplu halde kurtardık.

(Şuara 170)