– Sakın Allah ile beraber başka hiç kimseye ilahlık yakıştırmayın. Gerçekten ben, O’nun tarafından size gönderilmiş apaçık bir uyarıcıyım!
İşte, böyle. Onlardan öncekiler de, kendilerine gelen her elçiye mutlaka ya "sihirbaz" ya da "deli" dediler.
Sanırsın ki bunu birbirlerine tavsiye ettiler? Hayır, aslında onlar, Allah’a başkaldırmış azgın bir toplum idiler.
– Artık onlardan yüz çevir, böyle yaptığın için kınanacak değilsin.
– Ama sen yine de öğüt vermeye devam et! Zira öğüt; müminlere fayda verir.
Ben cinleri ve insanları sadece bana kulluk etsinler diye yarattım.
Ben onlardan ne bir rızık istiyorum, ne de beni doyurmalarını.
Kaldı ki bütün rızıkları veren erişilmez güç ve kudret sahibi olan Allah’tır.
Hiç şüphen olmasın ki Allah’a başkaldıran zalimlerin de geçmişteki yoldaşlarının suçlarına benzer suçları vardır. Öyleyse acele etmelerine gerek yok.
Kendilerine vaat edilen gün geldiğinde, gerçekleri örtbas eden kâfirlerin vay haline!