20. Taha Suresi / 111.ayet

Ve o gün yüzler, hayatın kaynağı ve evrenin yöneticisinin huzurunda eğilmiştir. Zulüm yüklenen de gerçekten perişan olmuştur.

Bknz: (7/40)(30/12)»(30/13)(36/60)»(36/64)(43/74)»(43/78)(74/41)»(74/64)

Mustafa Çavdar Meali

Taha 111 ayeti için diğer mealler.

Abdülbaki Gölpınarlı Meali:

Bütün yüzler eğilir diri ve her an yarattıklarını tedbir ve tasarruf eden mabuda; bir zulüm yükünü yüklenmiş olanlarsa mahrumiyet içindedir.

(Taha 111)

Abdullah-Ahmet Akgün Meali:

(Artık bütün) Yüzler, Hayy ve Kayyûm olan, (her an diri olup her şeye hayat bağışlayan; her şeyi ayakta ve varlıkta tutan Allah’ın) önünde eğilip boyun bükmüş vaziyettedir. Ve zulüm yüklenen ise yok olup gitmiştir.

(Taha 111)

Abdullah Parlıyan Meali:

Bütün yüzler, her zaman diri, herşeyi yaratan ve herşeye hakim olan Allah için saygı ile eğilip, baş eğmiştir. Yaratılış gayesine aykırı davranarak, günah yükü yüklenerek gelenin ise, soluğu kesilir, gücü tükenir ve mahrumiyet içindedir.

(Taha 111)

Adem Uğur Meali:

Bütün yüzler (insanlar), diri ve her şeye hakim olan Allah için eğilip boyun bükmüştür. Zulüm yüklenen ise, gerçekten perişan olmuştur.

(Taha 111)

Ahmet Hulusi Meali:

Vechler (yüzler), Hayy ve Kayyum'a zillet ile boyun eğmiştir... Bir zulüm yüklenen (halife oluşunu fark edemeden vefat eden) kimse hakikaten kaybetmiştir.

(Taha 111)

Ahmet Tekin Meali:

Bütün başlar, bütün insanlar ve cinler ebedî hayat ile diri, ölümlü olmaktan uzak, varlık âlemini ayakta tutan ve düzenini elinde bulunduran Allah'ın huzurunda eğilmiştir. Allah yolunu, Allah yolundaki faaliyetleri engellemekten, zulüm-haksızlık ve şirkten sorumlu olan gerçekten hüsrana uğramıştır, perişan olmuştur.*

(Taha 111)

Ahmet Varol Meali

Yüzler her zaman diri olan ve her zaman koruyup gözeten (Allah)'a boyun eğmiştir. Zulüm yüklenen ise kaybetmiştir.

(Taha 111)

Ali Bulaç Meali:

(Artık bütün) Yüzler, diri, kaim olanın önünde eğik durmuştur ve zulüm yüklenen ise yok olup gitmiştir.

(Taha 111)

Ali Fikri Yavuz Meali:

Bütün yüzler HAYYÜ'L-KAYYÛM olan (ölmeyen ve ezelden beri mevcud olan) Allah'a baş eğmiştir. Bir zulüm yüklenen hakikaten hüsrana uğramıştır.

(Taha 111)

Ali Rıza Sefa Meali:

Yaşayan ve Sonsuz Olan; Her Şeyin Kaynağı ve Dayanağı önünde yüzler eğilir. Haksızlık yüklenenler ise acınacak durumlara düşmüşlerdir.

(Taha 111)

Ali Ünal Meali:

Bütün yüzler, ezelîebedî mutlak Hayat Sahibi ve varlığı hem Kendinden, hem de kendi kendine Kaim Olan’a tam bir teslimiyet içindedir. Ve her kim (en büyük) zu lüm (olan şirk) yüküyle gelmişse, gerçekten hüsrana uğramıştır.

(Taha 111)

Bahaeddin Sağlam Meali:

(O gün) başlar Hayy ve Kayyum olan Allah’a eğilmiş olacak ve zulüm yüklenip (oraya gelen) de hayal kırıklığına uğramış olacak.

(Taha 111)

Bayraktar Bayraklı Meali:

Bütün yüzler, diri ve her şeye hakim olan Allah için eğilip boyun bükmüştür. Zulüm yüklenen ise gerçekten perişan olmuştur.

(Taha 111)

Bekir Sadak Meali:

insanlar, diri ve her an yaratiklarini gozetip duran Allah'a boyun egmistir. Yuku zulum olan kimse ise husrana ugramistir.

(Taha 111)

Besim Atalay Meali:

Diri olan, her an duran hakkın önünde, yüzler yerlere eğilir; zulmeden ziyan eder!

(Taha 111)

Celal Yıldırım Meali:

Artık bütün yüzler, O hep diri olan ve kendi zatiyle duran ve her şeyi belli kanunla tutan kudrete baş eğmiştir. Zulüm taşıyanlar ise cidden hüsrana uğramıştır.

(Taha 111)

Cemal Külünkoğlu Meali:

(O gün) bütün yüzler, diri ve hayatın ve hâkimiyetin tam sahibi olan Allah'a boyun eğmiştir. Zulüm yüklenerek gelen gerçekten perişan olmuştur.

(Taha 111)

Diyanet İşleri Eski Meali:

İnsanlar, diri ve her an yaratıklarını gözetip duran Allah'a boyun eğmiştir. Yükü zulüm olan kimse ise hüsrana uğramıştır.

(Taha 111)

Diyanet İşleri Yeni Meali:

Bütün yüzler; diri, yaratıklarına hakim ve onları koruyup gözeten Allah'a boyun eğmiştir. Zulüm yüklenen, mutlaka hüsrana uğramıştır.

(Taha 111)

Diyanet Vakfı Meali:

Bütün yüzler (insanlar), diri ve her şeye hakim olan Allah için eğilip boyun bükmüştür. Zulüm yüklenen ise, gerçekten perişan olmuştur.

(Taha 111)

Edip Yüksel Meali:

Tüm yüzler O Yaşayan, Ebedi Yönetici'ye çevrilmiştir. Zulüm yüklenenler kaybedecektir.

(Taha 111)

Elmalılı Orjinal Meali:

Ve bütün yüzler o hayyü kayyuma baş eğmiş ve bir zulüm yüklenen cidden haib olmuştur

(Taha 111)

Elmalılı Yeni Meali:

Bütün yüzler, o diri ve herşeyi gözetip durana baş eğmiş ve bir zulüm yüklenen gerçekten hüsrana uğramıştır.

(Taha 111)

Erhan Aktaş Meali:

Yüzler, Hayy[1] ve Kayyum[2] olanın önünde eğilmiştir. Zulüm taşıyıcılar perişan olmuştur.

1)Mutlak Diri/canlı olan; ezeli ve ebedi hayat sahibi olan.
2)Bütün yarattıklarını gözetip kollayan, her şeyi ayakta tutan.

(Taha 111)

Gültekin Onan Meali:

(Artık bütün) Yüzler, diri, kaim olanın önünde eğik durmuştur ve zulüm yüklenen ise yok olup gitmiştir.

(Taha 111)

Hakkı Yılmaz Meali:

Ve kişiler, diri ve bütün yarattıklarını gözetip duran Allah için baş eğmiştir. Bir şirke bulaşarak yanlış; kendi zararlarına iş taşıyan kimseler gerçekten zarara uğramıştır.

(Taha 111)

Halis Bayancuk (Ebu Hanzala) Meali: /

Tüm yüzler (hayat sahibi ve varlığa hayat veren) El-Hayy ve (var olmak için hiçbir şeye muhtaç olmayan, her şeyin varlığının kendisine bağlı olduğu) El-Kayyûm olanın karşısında zilletle boyun eğmiştir. Muhakkak ki zulüm taşıyan (sırtında zulüm/şirk yüküyle gelen) kaybetmiştir.

(Taha 111)

Harun Yıldırım Meali:

Bütün yüzler, diri ve her şeye hakim olan Allah için eğilip boyun bükmüştür. Zulüm yüklenen ise, gerçekten perişan olmuştur.

(Taha 111)

Hasan Basri Çantay:

(Artık bütün) yüzler (ezelde ve ebedde) diri ve herşey'e bihakkın haakim olan Allaha baş eğmişdir. Zulüm yükü taşıyanlar ise hakıykaten husrane uğramışdır.

(Taha 111)

Hayrat Neşriyat Meali:

“Ve bütün yüzler O Hayy-ı Kayyûm (hayat sâhibi olan ve herşey kendisiyle kaim olan Allah) için (huzûrunda) baş eğmişlerdir; zulüm yüklenen kimse ise, gerçekten hüsrâna uğramıştır.”

(Taha 111)

Hubeyb Öndeş Meali: /

Diri [ve] Kayyum[koruyan ve idare eden] için, yüzler [kişiler] baş eğdi. Herhangi bir zulmü taşıyan kimseler fırsatı kaçırmıştır.

(Taha 111)

Hüseyin Atay Meali:

Ve yüzler özü varlık ve diri olana eğilmiştir. Yükü haksızlık olanda umudunu yitirmiştir.

(Taha 111)

İbni Kesir Meali:

Ve bütün yüzler Hayy ve Kayyum olan Allah'a baş eğmiştir. Bir zulüm yükü taşıyanlar ise gerçekten hüsrana uğramıştır.

(Taha 111)

İlyas Yorulmaz Meali:

O gün yüzler, hep diri ve her şeyi yöneten Rablerine karşı boyun eğer. Ama haksızlık yaparak, o haksızlığın yükünü taşıyarak Rabbinin karşısına gelenler, kesinlikle kaybedenlerden olmuştur.

(Taha 111)

İskender Ali Mihr Meali:

Hayy ve Kayyum olan (Allah)’a vechler (herkes), boyun eğdi. Ve zulüm yüklenenler heba (cehennemlik) oldular.

(Taha 111)

İsmail Hakkı Baltacıoğlu Meali:

Artık bütün varlıklar diri, kendi kendine varolucu Allah'a baş eğerler. Kıyıcılık yükünü yüklenenler ise kendilerine etmişlerdir.

(Taha 111)

Kadri Çelik Meali:

(Artık bütün) Yüzler, diri ve gözetip duranın (Allah'ın) önünde baş eğmiştir ve yükü zulüm olan kimse ise hüsrana uğramıştır.

(Taha 111)

Mahmut Kısa Meali:

O Gün, bütün yüzler Hayy yani ezelî ve ebedî olarak diri, varlığın ve hayatın biricik kaynağı, ölümsüz, ve yaratıcı ve evrenin mutlak hâkimi, bütün varlıkları sürekli olarak koruyup gözeten, yöneten ve yönlendiren yüce kudret yani Kayyum olan Allah’ın huzurunda saygıyla eğilecektir. İşte o an, zulüm yüküyle O’nun huzuruna gelenler, kelimenin tam anlamıyla perişan olacaklardır!

(Taha 111)

Mehmet Ali Eroğlu Meali:

Tam olarak yüzler Hayy ve Kayyum'a eğilmiştir. Zulüm taşıyanlar perişan olmuşlardır.

(Taha 111)

Mehmet Türk Meali:

(Artık) bütün yüzler, diri ve bütün yarattıklarını gözetip duran (Allah)’a boyun eğmiştir ve (âhirete) kâfir olarak gelen de gerçekten perişan olmuştur.

(Taha 111)

Muhammed Celal Şems Meali:

(O gün) daima diri (ve) kendi kendine kaim olan ve tüm yaratıkları (da) ayakta tutan (Allah’ın) huzurunda, bütün büyük adamlar (saygıyla) eğilecekler. Zulmün (yükünü) taşıyan ise, hüsrana uğrayacak.

(Taha 111)

Muhammed Esed Meali:

Ve var olan her şeyin kaynağı, dayanağı olan O kendine yeterli ebedi, diri varlık önünde (o Gün) yüzler saygı ve hicapla eğilir; ve zulmün yüküyle yüklü olanın soluğu kesilir, gücü tükenir.

(Taha 111)

Mustafa Cemil Kılıç Meali:

Bütün yüzler o diri ve yönetici olan Tanrı ya boyun eğmiştir. Zulüm taşıyan kimse ise gerçekten yok olup gitmiştir.

(Taha 111)

Mustafa Çavdar Meali:

Ve o gün yüzler, hayatın kaynağı ve evrenin yöneticisinin huzurunda eğilmiştir. Zulüm yüklenen de gerçekten perişan olmuştur.

Bknz: (7/40) - (30/12)»(30/13) - (36/60)»(36/64) - (43/74)»(43/78) - (74/41)»(74/64)

(Taha 111)

Mustafa Çevik Meali:

110-111 Allah insanların sakladıklarını, açıktan yaptıklarını, önlerinde, arkalarında ne bıraktılarsa hepsini bilir ve herkese hak ettiği karşılığı verir. Hesap Günü ezeli ve ebedî olan, ilmi ile her şeyi yaratıp, nizamını kuran, varlığı hiçbir şeye bağlı olmayan Allah karşısında herkes saygı ile eğilip, yaptıklarının karşılığını endişe içinde bekleyecek, sonunda Allah’ın davetinden yüz çevirip suçlu ve günahkâr olarak dünya hayatlarını tamamlamış olanlar hüsrana uğrayacaklar.

(Taha 111)

Mustafa İslamoğlu Meali:

Her şeyi ayakta tutan Mutlak Diri'nin huzurunda yüzler yere eğilmiştir ve sıtına zulüm yükünü yüklenen kimsenin işi bitmiştir.

(Taha 111)

Osman Okur Meali:

'Ve bütün yüzler O Hayy-ı Kayyûm (hayat sâhibi olan ve herşey kendisiyle kaim olan Allah) için (huzûrunda) baş eğmişlerdir; zulüm yüklenen kimse ise, gerçekten hüsrâna uğramıştır.'

(Taha 111)

Ömer Nasuhi Bilmen Meali:

Ve yüzler Hayy-ı Kayyûm için zelilâne bir vaziyet almışlardır ve zulmü yüklenmiş olan, muhakkak ki hüsrâna uğramıştır.

(Taha 111)

Ömer Öngüt Meali:

Bütün yüzler Hayy ve Kayyum olan Allah'a zelil olarak boyun eğmiştir. Zulüm yüklenen ise gerçekten perişan olmuştur.

(Taha 111)

Ömer Sevinçgül Meali:

Bütün yüzler, her şeyi varlık âleminde tutan sonsuz hayat sahibinin önünde saygıyla eğilmiştir. Zulüm yüküyle gelen kişi nesi varsa yitirmiştir!

(Taha 111)

Sadık Türkmen Meali:

Yüzler, gözeten ve yöneten diriye boyun eğmiştir. Bir zulüm yüklenen kişi perişan olmuştur.

(Taha 111)

Seyyid Kutub Meali:

O gün bütün yüzler, diri ve tüm varlıkları gözetip yöneten Allah'ın karşısında öne eğiktir. Sırtında zulüm yükü taşıyanlar perişan olmuşlardır.

(Taha 111)

Suat Yıldırım Meali:

Bütün yüzler, hayatın ve hakimiyetin tam manasıyla sahibi olan Hayy-u Kayyum'a baş eğmiştir. Zulüm yüklenerek gelen, gerçekten perişan olmuştur.

(Taha 111)

Süleyman Ateş Meali:

Bütün yüzler, o diri ve yöneticiye boyun eğmiştir. Zulüm yüklenen perişan olmuştur.

(Taha 111)

Süleymaniye Vakfı Meali:

Başlar[1], diri ve sürekli işinin başında olan Allah için eğilecektir. Yanlış yük yüklenenler de umduklarını bulamayacaklardır.

1) Küme küme

(Taha 111)

Şeref Aziz Taha ve Kemal Çelik Meali:

O Gün herkes, her şeyin kaynağı ve dayanağı, o sonsuza kadar diri olan varlığın önünde saygıyla eğilir. Zulüm yüklenenler ise mahvolur.

(Taha 111)

Şaban Piriş Meali:

Ve yüzler hayat sahibi, görüp gözetene dönmüştür. Zulüm yüklenen hüsrana uğramıştır.

(Taha 111)

Talat Koçyiğit Meali:

Yüzler, Hayy ve Kayyûm (olan Allah) a boyun eğerler. Yükü zulüm olanlar ise, hüsrana uğrarlar.

(Taha 111)

Tefhimul Kuran Meali:

(Artık bütün) Yüzler, diri, kaim olanın önünde eğik durmuştur ve zulüm yüklenen ise yok olup gitmiştir.

(Taha 111)

Ümit Şimşek Meali:

Yüzler Hayy(9) ve Kayyûm(10) olanın önünde eğilmiştir. Zulüm yüklenen kimse o gün gerçekten ziyana düşmüştür.*

(Taha 111)

Yaşar Nuri Öztürk Meali

Bütün yüzler o Hayy ve Kayyum önünde yere inmiştir. Zulüm taşıyan perişan olup gitmiştir.

(Taha 111)