43. Zuhruf Suresi / 7.ayet

Ama o toplumlar kendilerine gelen her nebi ile alay etmişlerdi.

Bknz: (43/52)»(43/53)

Mustafa Çavdar Meali

Zuhruf 7 ayeti için diğer mealler.

Abdülbaki Gölpınarlı Meali:

Ve hiçbir peygamber gelmedi onlara ki onunla alay etmesinler.

(Zuhruf 7)

Abdullah-Ahmet Akgün Meali:

(Ama) Onlara bir peygamber gelmeyiversin, mutlaka onunla alay ederlerdi.

(Zuhruf 7)

Abdullah Parlıyan Meali:

Ama onlara ne kadar peygamber geldiyse, mutlaka onu alaya alıp eğlendiler.

(Zuhruf 7)

Adem Uğur Meali:

Onlar, kendilerine gelen her peygamberi mutlaka alaya alırlardı.

(Zuhruf 7)

Ahmet Hulusi Meali:

Onlara bir Nebi geldiğinde, mutlaka onun getirdikleriyle alay ederlerdi.

(Zuhruf 7)

Ahmet Tekin Meali:

Onlar, kendilerine gelen her peygamberi, ille de alaya alıyorlardı.

(Zuhruf 7)

Ahmet Varol Meali

Onlara hiçbir peygamber gelmiyordu ki onunla alay etmesinler.

(Zuhruf 7)

Ali Bulaç Meali:

Onlara bir peygamber gelmeyiversin, mutlaka onunla alay ederlerdi.

(Zuhruf 7)

Ali Fikri Yavuz Meali:

Onlara her peygamber geldikçe, muhakkak onunla alay ederlerdi.

(Zuhruf 7)

Ali Rıza Sefa Meali:

Onlara gelmiş hiçbir peygamber yoktur ki, Onunla alay etmemiş olsunlar.

(Zuhruf 7)

Ali Ünal Meali:

Ama kendilerine gelen her bir peygamberle alay ettiler.

(Zuhruf 7)

Bahaeddin Sağlam Meali:

Onlara her peygamber geldiğinde, mutlaka onunla alay ediyorlardı.

(Zuhruf 7)

Bayraktar Bayraklı Meali:

Onlar, kendilerine gelen her peygamberi mutlaka alaya alırlardı.

(Zuhruf 7)

Bekir Sadak Meali:

Kendilerine gelen her peygamberi onlar mutlaka alaya alirlardi.

(Zuhruf 7)

Besim Atalay Meali:

Bir peygamber gelmedi ki onlar, onunla alay etmesinler

(Zuhruf 7)

Celal Yıldırım Meali:

Ama onlara ne kadar bir peygamber geldiyse, mutlaka onu alaya alıp eğlendiler.

(Zuhruf 7)

Cemal Külünkoğlu Meali:

Ama onlara hiçbir peygamber gelmedi ki onunla alay etmiş olmasınlar.

(Zuhruf 7)

Diyanet İşleri Eski Meali:

Kendilerine gelen her peygamberi onlar mutlaka alaya alırlardı.

(Zuhruf 7)

Diyanet İşleri Yeni Meali:

(Onlar da) kendilerine gelen her peygamberle mutlaka alay ediyorlardı.

(Zuhruf 7)

Diyanet Vakfı Meali:

Onlar, kendilerine gelen her peygamberi mutlaka alaya alırlardı.

(Zuhruf 7)

Edip Yüksel Meali:

Fakat, kendilerine giden her peygamberle alay ettiler.

(Zuhruf 7)

Elmalılı Orjinal Meali:

Hiçbir Peygamber de gelmiyordu ki kendilerine onunla mutlak eğlenmesinler.

(Zuhruf 7)

Elmalılı Yeni Meali:

kendilerine hiçbir peygamber gelmiyordu ki, onunla kesinkes eğlenmesinler.

(Zuhruf 7)

Erhan Aktaş Meali:

Onlar, kendilerine gelen her nebiyi mutlaka alaya alıyorlardı.

(Zuhruf 7)

Gültekin Onan Meali:

Onlara bir peygamber gelmeyiversin, mutlaka onunla alay ederlerdi.

(Zuhruf 7)

Hakkı Yılmaz Meali:

(6-8) Ve Biz öncekilere de nice peygamberler göndermiştik. Onlar, kendilerine gelen her peygamberi kesinlikle alaya alıyorlardı da Biz, kuvvetçe onlardan daha güçlü olanları değişime/ yıkıma uğratıverdik. Öncekilerin örneği de geçti.

(Zuhruf 7)

Halis Bayancuk (Ebu Hanzala) Meali: /

Onlara ne zaman bir nebi gelse, mutlaka onunla alay ederlerdi.

(Zuhruf 7)

Harun Yıldırım Meali:

Onlara bir nebi gelmeyiversin, mutlaka onunla alay ederlerdi.

(Zuhruf 7)

Hasan Basri Çantay:

Onlar da, kendilerine bir peygamber gelmeye dursun, ille onunla istihza ederlerdi.

(Zuhruf 7)

Hayrat Neşriyat Meali:

Fakat onlara ne zaman bir peygamber gelse, mutlaka onunla alay ediyorlardı.

(Zuhruf 7)

Hubeyb Öndeş Meali: /

Nebi[cinsin]den onlara ne [kadar kişi] geldiyse, onlar onu ancak maskara yapmaya çalışmaktaydılar.

(Zuhruf 7)

Hüseyin Atay Meali:

Kendilerine gelen her peygamberi kesinlikle alaya alırlardı.

(Zuhruf 7)

İbni Kesir Meali:

Kendilerine bir peygamber gelmeyedursun mutlaka onunla alay ederlerdi.

(Zuhruf 7)

İlyas Yorulmaz Meali:

Onlara ne zaman bir peygamber gelse, yalnızca onunla alay ettiler.

(Zuhruf 7)

İskender Ali Mihr Meali:

Ve onlara hiçbir peygamber gelmez ki (gelmemiştir ki), onunla alay etmiş olmasınlar.

(Zuhruf 7)

İsmail Hakkı Baltacıoğlu Meali:

Onlara bir elçi gelsin de, onlar onunla eğlenmiş olmasınlar, olmaz.

(Zuhruf 7)

Kadri Çelik Meali:

Onlara bir peygamber gelmeyiversin, mutlaka onunla alay ederlerdi.

(Zuhruf 7)

Mahmut Kısa Meali:

Fakat onlara ne zaman bir Peygamber gelse, mutlaka onunla alay ediyorlardı.

(Zuhruf 7)

Mehmet Ali Eroğlu Meali:

Umumuna gelen bir peygamber geldikçe onlar mutlaka onunla istihza edip alay etmişlerdir.

(Zuhruf 7)

Mehmet Türk Meali:

Onlar kendilerine bir Peygamber gelir gelmez, derhâl onunla alay ettiler.

(Zuhruf 7)

Muhammed Celal Şems Meali:

Onlara bir peygamber geldiğinde kendisiyle mutlaka alay ederlerdi.

(Zuhruf 7)

Muhammed Esed Meali:

Ama onlara hiçbir peygamber gelmedi ki o'nunla alay etmiş olmasınlar;

(Zuhruf 7)

Mustafa Cemil Kılıç Meali:

Fakat onlara ne zaman bir Tanrı elçisi gelse, mutlaka onunla alay ediyorlardı.

(Zuhruf 7)

Mustafa Çavdar Meali:

Ama o toplumlar kendilerine gelen her nebi ile alay etmişlerdi.

Bknz: (43/52)»(43/53)

(Zuhruf 7)

Mustafa Çevik Meali:

5-9 Ey yaratılış sebeplerini inkâr edenler! Siz davet edildiğiniz hayat nizamına sırtını dönen, sınır tanımayan azgın bir toplumsunuz diye gerçekleri size bildirmekten vaz mı geçelim? Biz sizden önceki toplumlara da peygamberler gönderip Allah’ın davetini onlara da ilettik fakat birçoğu da sizin gibi peygamberlerine inanmayıp alay ederek yalancı saydılar. Onlar sizden çok daha güçlü toplumlar olmalarına rağmen, bu tutumları sebebi ile azabımızla yakalayıp helak ettik ve hepsinden geriye ibret alınması gereken hikâyeleri kaldı. Size olduğu gibi o müşriklere de gökleri, yeri ve içindekileri kim yarattı diye sorsan, onlar da “Elbette ki her şeyi bilen, üstün kudret sahibi Allah yarattı.” derlerdi.

(Zuhruf 7)

Mustafa İslamoğlu Meali:

Ama kendilerine gönderilen her peygamberle alay etmiştiler.

(Zuhruf 7)

Osman Okur Meali:

(6-7) Halbuki (seni bir Elçi olarak kavmine gönderdiğimiz gibi), evvelkiler içinde de nice nebiler gönderdik. Onlara her nebi geldikçe, muhakkak onunla alay ederlerdi.

(Zuhruf 7)

Ömer Nasuhi Bilmen Meali:

Onlara bir peygamber gelmiş olmazdı ki, illâ onunla istihzâ eder olmuşlardı.

(Zuhruf 7)

Ömer Öngüt Meali:

Kendilerine ne zaman bir peygamber gelse, mutlaka onu alaya alırlardı.

(Zuhruf 7)

Ömer Sevinçgül Meali:

Kendilerine gelen her peygamberle alay ettiler.

(Zuhruf 7)

Sadık Türkmen Meali:

Onlara hiçbir nebî gelmedi ki; onunla alay ediyor olmasınlar.

(Zuhruf 7)

Seyyid Kutub Meali:

Onlar, kendilerine gelen her peygamberi mutlaka alaya alırlardı.

(Zuhruf 7)

Suat Yıldırım Meali:

Onlara hiçbir nebi gelmedi ki onunla alay etmiş olmasınlar.

(Zuhruf 7)

Süleyman Ateş Meali:

Onlara hiçbir peygamber gelmezdi ki mutlaka onunla alay etmesinler.

(Zuhruf 7)

Süleymaniye Vakfı Meali:

Onlara hangi nebi gelse mutlaka hafife alırlardı.

(Zuhruf 7)

Şeref Aziz Taha ve Kemal Çelik Meali:

Ama onlar, kendilerine gelen her peygamberle alay etti.

(Zuhruf 7)

Şaban Piriş Meali:

Onlara hiçbir peygamber gelmedi ki onunla alay etmiş olmasınlar.

(Zuhruf 7)

Talat Koçyiğit Meali:

Onlara hiçbir peygamber gelmemişti ki, onunla alay etmemiş olsunlar.

(Zuhruf 7)

Tefhimul Kuran Meali:

Onlara bir peygamber gelmeyiversin, mutlaka onunla alay ederlerdi.

(Zuhruf 7)

Ümit Şimşek Meali:

Onlara hangi peygamber geldiyse alaya aldılar.

(Zuhruf 7)

Yaşar Nuri Öztürk Meali

Onlara bir peygamber geldiğinde mutlaka onunla alay ediyorlardı.

(Zuhruf 7)