20. Taha Suresi / 105.ayet

Sana o gün dağların ne olacağını soruyorlar. De ki: -Rabbim onları toz duman edip savuracak.

Bknz: (18/47)(20/105)(20/107)(52/10)(56/4)»(56/6)(69/14)(70/9)

Mustafa Çavdar Meali

Taha 105 ayeti için diğer mealler.

Abdülbaki Gölpınarlı Meali:

O gün dağlar ne olur diye soruyorlar sana; de ki: Rabbim onları unufak eder, kuma döndürür de savurur.

(Taha 105)

Abdullah-Ahmet Akgün Meali:

Sana (bu sağlam ve sarsılmaz) dağların (kıyametteki durumu) hakkında soruyorlar. De ki: "Benim Rabbim, onları darmadağın edip savuracaktır."

(Taha 105)

Abdullah Parlıyan Meali:

O kıyamet günü, dağların ne olacağını soruyorlar sana. O zaman onlara de ki: “Rabbim onları parça parça edip savuracak.

(Taha 105)

Adem Uğur Meali:

(Resûlüm!) Sana dağlar hakkında sorarlar. De ki: Rabbim onları ufalayıp savuracak.

(Taha 105)

Ahmet Hulusi Meali:

Sana dağlardan sorarlar... De ki: "Rabbim onları ufalayıp savuracak. "

(Taha 105)

Ahmet Tekin Meali:

Sana dağlarla ilgili sualler soruyorlar. “Rabbim onları temelinden sökerek ufalayıp toz duman halinde savuracak” de.

(Taha 105)

Ahmet Varol Meali

Sana dağlardan soruyorlar. De ki: "Rabbim onları ufalayıp savuracak,*

(Taha 105)

Ali Bulaç Meali:

Sana dağlar hakkında soruyorlar. De ki: "Benim Rabbim, onları darmadağın edip savuracak"

(Taha 105)

Ali Fikri Yavuz Meali:

(Ey Rasûlüm), sana dağların kıyâmetteki halini sorarlar(sa), de ki: “- Rabbim onları ufalayıp savuracak.

(Taha 105)

Ali Rıza Sefa Meali:

Ve sana, dağları soruyorlar; şunu söyle: "Benim Efendim, onları ufalayarak savuracaktır!"

(Taha 105)

Ali Ünal Meali:

(Rasûlüm,) sana Kıyamet Günü dağların ne olacağını sorarlar. Onlara de ki: “Rabbim onları ufalayıp savuracak.

(Taha 105)

Bahaeddin Sağlam Meali:

Ve sana dağları soracak olurlarsa(*) de ki: “Rabbim onları kökünden kaydırır.*

(Taha 105)

Bayraktar Bayraklı Meali:

Sana dağlar hakkında sorarlar. De ki: "Rabbim onları ufalayıp savuracak."

(Taha 105)

Bekir Sadak Meali:

(105-108) Sana daglari sorarlar; de ki: «Rabbim onlari ufalayap savuracak, yerlerini duz, kuru bir toprak haline getirecek; orada ne cukur, ne tumsek goreceksin. O gun, hicbir tarafa sapmadan bir davetciye uyarlar. Sesler Rahman'in heybetinden kisilmistir; ancak bir fisilti isitirsin.»

(Taha 105)

Besim Atalay Meali:

Dağların halinden sana sorarlar, de ki: «Tanrın onları kökünden savuracak»

(Taha 105)

Celal Yıldırım Meali:

(105-106-107) (Kıyametin meydana geldiği vakit) dağların (nasıl olacağını) sana soruyorlar. De ki: Rabbim onları darmadağın edecek, ufalayıp savuracak; yerlerini dümdüz pürüzsüz boş olarak bırakacak; artık onda ne bir eğrilik, ne de bir tümseklik göreceksin.

(Taha 105)

Cemal Külünkoğlu Meali:

105,106,107. (Ey Muhammed!) Sana dağların durumunu soruyorlar. De ki: “Rabbim onları (kıyamet günü) toz edip savuracak. Yerlerini dümdüz ve çırılçıplak bir alana dönüştürecek. Orada ne bir iniş, ne de bir yokuş görebileceksin. *

(Taha 105)

Diyanet İşleri Eski Meali:

105,106,107,108. Sana dağları sorarlar; de ki: "Rabbim onları ufalayıp savuracak, yerlerini düz, kuru bir toprak haline getirecek; orada ne çukur, ne tümsek göreceksin. O gün, hiçbir tarafa sapmadan bir davetçiye uyarlar. Sesler Rahman'ın heybetinden kısılmıştır; ancak bir fısıltı işitirsin."

(Taha 105)

Diyanet İşleri Yeni Meali:

(Ey Muhammed!) Sana dağların (kıyamet günündeki) halini soruyorlar. De ki: "Rabbim onları toz edip savuracak."

(Taha 105)

Diyanet Vakfı Meali:

(Resûlüm!) Sana dağlar hakkında sorarlar. De ki: Rabbim onları ufalayıp savuracak.

(Taha 105)

Edip Yüksel Meali:

Senden dağları sorarlar. De ki, 'Rabbim onları ufalayıp savuracak.'

(Taha 105)

Elmalılı Orjinal Meali:

Bir de sana dağlardan soruyorlar, binaenaleyh de ki: rabbım onları un ufra edip savuracak da

(Taha 105)

Elmalılı Yeni Meali:

Bir de sana dağlar hakkında soruyorlar. De ki: "Rabbim, onları un ufak edip savuracak!

(Taha 105)

Erhan Aktaş Meali:

Sana dağlardan soruyorlar. De ki: "Rabb'im onları ufalayıp savuracak."

(Taha 105)

Gültekin Onan Meali:

Sana dağlar hakkında soruyorlar. De ki: "Benim rabbim, onları darmadağın edip savuracak"

(Taha 105)

Hakkı Yılmaz Meali:

(105-107) Sana dağlardan soruyorlar, de ki: “Rabbim onları savurdukça savuracaktır. Böylece onları dümdüz boş bir hâlde bırakacak. Orada bir çukur ve bir tümsek görmeyeceksin.”

(Taha 105)

Halis Bayancuk (Ebu Hanzala) Meali: /

Sana dağlardan soruyorlar. De ki: “Rabbim onları un ufak edip savuracak.”

(Taha 105)

Harun Yıldırım Meali:

Sana dağlar hakkında sorarlar. De ki: Rabbim onları ufalayıp savuracak.

(Taha 105)

Hasan Basri Çantay:

Sana dağları (n kıyamet günündeki haalini) sorarlar. De ki: "Rabbim onları ufalayıb savuracak".

(Taha 105)

Hayrat Neşriyat Meali:

(Ey Resûlüm!) Sana (kıyâmet gününde) dağlar(ın nasıl olacağın)dan soruyorlar; de ki: “Rabbim (o gün) onları ufalayıp savuracak!”

(Taha 105)

Hubeyb Öndeş Meali: /

(105-106) Sana dağlar hakkında soruyorlar. "RAB'bim onları un ufak ederek savurur, ardından [dağları] sıra sıra pürüzsüz halde bırakır." de.

(Taha 105)

Hüseyin Atay Meali:

105-108 Ve sana Dağları sorarlar, de ki: "Rabbim onları ufalayıp savuracak, yerlerini düz, kuru bir toprak haline getirecek, orada ne çukur, ne tümsek göreceksin." O gün, hiçbir yana sapmadan bir çağırıcıya uyarlar. Sesler Rahmana saygıdan kısılmıştır, ancak bir fısıltı işitirsin.

(Taha 105)

İbni Kesir Meali:

Ve sana dağlardan sorarlar. De ki: Rabbım, onları ufalayıp savuracak.

(Taha 105)

İlyas Yorulmaz Meali:

Sana dağlar hakkında soruyorlar. Onlara deki “Rabbim onları kıyamet günü yerle bir edecek.”

(Taha 105)

İskender Ali Mihr Meali:

Ve sana dağ(lar)dan soruyorlar. O zaman onlara de ki: “Rabbim onları savurup atacak.”

(Taha 105)

İsmail Hakkı Baltacıoğlu Meali:

Sana dağların ne olacağını sorarlar. Sen de de ki: «Çalabım onları kül gibi savuracaktır,

(Taha 105)

Kadri Çelik Meali:

Sana dağlar hakkında soruyorlar. De ki: “Benim Rabbim, onları darmadağın edip savuracak.”

(Taha 105)

Mahmut Kısa Meali:

Sana, Kıyâmet Gününde dağların ne olacağını soruyorlar; onlara de ki: “Rabb’im, onları un ufak edip savuracak!”

(Taha 105)

Mehmet Ali Eroğlu Meali:

Ardından dağları sorarlar. De ki onlara: "Rabbim o gün onları darmadağın edecektir."

(Taha 105)

Mehmet Türk Meali:

(Ey Muhammed!): Sana dağlar(ın kıyametteki durumunu) sorarlarsa, (onlara) derhal: “Rabbim onları darmadağın edip savuracak.” de.1*

(Taha 105)

Muhammed Celal Şems Meali:

Sana dağlar hakkında sorarlar. De ki: “Rabbim onları söküp savuracak. ”

(Taha 105)

Muhammed Esed Meali:

Ve sana (Kıyamet Günü'nde) dağları(n ne olacağını) soracaklar. O zaman (onlara) de ki: "Rabbim onları toza toprağa çevirip savuracak,

(Taha 105)

Mustafa Cemil Kılıç Meali:

Sana dağların hakkında sorarlar. De ki; "Rabbim onları ufalayıp savuracak."

(Taha 105)

Mustafa Çavdar Meali:

Sana o gün dağların ne olacağını soruyorlar. De ki: -Rabbim onları toz duman edip savuracak.

Bknz: (18/47) - (20/105) - (20/107) - (52/10) - (56/4)»(56/6) - (69/14) - (70/9)

(Taha 105)

Mustafa Çevik Meali:

105-109 Sana Kıyamet Günü dağların ne olacağını soruyorlar, onlara de ki: “Rabbim onları un ufak edip savuracak, bulundukları yerleri dümdüz edecek, yeryüzünde ne bir tümsek ne de bir çukur kalacak. O Gün herkes kendisinden kaçıp kurtulamayacağı bir davetçinin peşinden mahşer yerine götürülecek, artık herkesin sesi kısılmış, fısıltı ve hırıltıdan başka bir ses çıkaramaz hale gelmiştir. Ve yine O Gün, Allah yaratılış amacına uygun olan hayat nizamına iman edip, gereklerini yerine getirme gayreti göstermiş olanların dışında hiç kimseye şefaat etmeyecektir.”

(Taha 105)

Mustafa İslamoğlu Meali:

Sana, (o gün) dağların ne olacağı hakkında sorarlar. Bu takdirde onlara şöyle de: "Rabbim onları un ufak edip tümünü savuracak;

(Taha 105)

Osman Okur Meali:

(105-107) (Ey Muhammed!) Sana dağların durumunu soruyorlar. De ki: “Rabbim onları (kıyamet günü) toz edip savuracak. Yerlerini dümdüz ve çırılçıplak bir alana dönüştürecek. Orada ne bir iniş, ne de bir yokuş görebileceksin.

(Taha 105)

Ömer Nasuhi Bilmen Meali:

Ve sana dağlardan sorarlar. Binaenaleyh de ki: «Onları Rabbim darmadağın edip savuracaktır.»

(Taha 105)

Ömer Öngüt Meali:

Resulüm! Sana dağlardan (kıyamet günü ne olacağından) sorarlar. De ki: “Rabbim onları kül gibi ufalayıp savuracak!”

(Taha 105)

Ömer Sevinçgül Meali:

Sana dağların durumunu sorarlar. “Rabbim onları un ufak edip savuracak!” de.

(Taha 105)

Sadık Türkmen Meali:

VE SANA dağlardan soruyorlar, de ki: “Rabbim onları kül gibi savuracak.

(Taha 105)

Seyyid Kutub Meali:

Ey Muhammed, sana dağlara ilişkin soru sorarlar. De ki; Rabb'im onları ufalayıp havada savurur.

(Taha 105)

Suat Yıldırım Meali:

(105-106) Bir de sana o gün, dağların durumunu sorarlar. De ki: "Rabbim onları darmadağın edecek, ufalayıp savuracak, yerlerini dümdüz, boş vaziyette bırakacak."

(Taha 105)

Süleyman Ateş Meali:

Sana dağlardan soruyorlar. De ki: "Rabbim onları ufalayıp savuracak!

(Taha 105)

Süleymaniye Vakfı Meali:

Sana dağları soruyorlar. De ki "Rabbim onları kül gibi savuracaktır,

(Taha 105)

Şeref Aziz Taha ve Kemal Çelik Meali:

(105-107) Sana Kıyamet Günü dağların ne olacağını soruyorlar. De ki: "Rabbim o Gün onları darmadağın edecek, yeryüzünü dümdüz ve çıplak bir duruma getirecek. Orada ne bir çukur görebileceksin, ne de bir tümsek."

(Taha 105)

Şaban Piriş Meali:

Sana dağlardan soruyorlar de ki: -Rabbim onları un ufak edecektir.

(Taha 105)

Talat Koçyiğit Meali:

(Ey Muhammed!) Sana dağlar hakkında sormaktadırlar. Onlara de ki: "Rabbım, onları (kıyamet günü) unufak edecektir."

(Taha 105)

Tefhimul Kuran Meali:

Sana dağlar hakkında soruyorlar. De ki: «Benim Rabbim, onları darmadağın edip savuracak.»

(Taha 105)

Ümit Şimşek Meali:

Sana dağları soruyorlar. De ki: Rabbim onları ufalayıp savuracak.

(Taha 105)

Yaşar Nuri Öztürk Meali

Sana dağlardan soruyorlar. De ki: "Rabbim onları un ufak edecektir."

(Taha 105)