20. Taha Suresi / 109.ayet
Taha 109 ayeti için diğer mealler.

Aşağıdaki bir mealin,
* Hatalı olduğunu düşünüyorsanız,
* Telif hakkı sahibiyseniz
(Yazar, Yayınevi vs. kurumsal e postası ile),
bize iletişim bölümünden ulaşabilirsiniz.
Abdülbaki Gölpınarlı Meali:
O gün rahmanın izin verdiği ve sözünden hoşnut olduğu kimseden başka hiçbir fert şefaat de edemez.
(Taha 109)Abdullah-Ahmet Akgün Meali:
O gün, Rahman (olan Allah) 'ın kendisine izin verdiği ve sözünden hoşnut olduğu kimseden başkasının şefaati de bir yarar vermeyecektir. (Demek ki mahşerde, Allah’ın razı olduğu ve müsaade buyurduğu kimseler şefaat edeceklerdir.)
(Taha 109)Abdullah Parlıyan Meali:
O gün sınırsız rahmet sahibi Rahman'ın izin verip, sözünden hoşnut olduğu kimsenin dışında hiç kimsenin şefaati, kayırması fayda vermez.
(Taha 109)Adem Uğur Meali:
O gün, Rahmân'ın izin verdiği ve sözünden hoşlandığından başkasının şefaati fayda vermez.
(Taha 109)Ahmet Hulusi Meali:
O gün şefaat fayda vermez... Sadece Rahman'ın izin verdiği ve sözüne (illa Allah diyen) razı olduğu kimse müstesna!
(Taha 109)Ahmet Tekin Meali:
O gün, Rahmet sahibi Rahmanın şefaat edilmesine izin verdiği ve sözlerinden hoşnut olduğu kimselerden başkalarına şefaat fayda sağlamayacak; şefaat etmesine izin verdiği ve sözlerinden hoşnut olduğu kimselerden başkasının şefaati de fayda vermeyecek.*
(Taha 109)Ahmet Varol Meali
O gün, kendisine Rahman'ın izin verdiği ve sözünden hoşnut olduğu kimseden başkasının şefaati bir yarar sağlamaz.
(Taha 109)Ali Bulaç Meali:
O gün, Rahman (olan Allah)'ın kendisine izin verdiği ve sözünden hoşnut olduğu kimseden başkasının şefaati bir yarar sağlamaz.
(Taha 109)Ali Fikri Yavuz Meali:
O gün, RAHMAN'ın kendisine izin verdiği ve sözünden hoşnud olduğu kimselerden başkasının şefaatı fayda vermez.
(Taha 109)Ali Rıza Sefa Meali:
O gün, Bağışlayanın izin verdiği ve sözünden hoşnut olduğu kimseden başkasının ara buluculuğu yarar sağlamaz.
(Taha 109)Ali Ünal Meali:
O gün, Rahmân’ın kendilerine şefaat izni verdiği ve sözlerinden razı olduğu kimselerden başkasına şefaat yetkisi verilmez ki, (umdukları herhangi bir) şefaatin faydası olsun.
(Taha 109)Bahaeddin Sağlam Meali:
Her şeyin rızkını veren Allah’ın izin verdiğinden ve konuşmasına razı olduklarından başkasının şefaati asla fayda vermez.
(Taha 109)Bayraktar Bayraklı Meali:
"O gün, Rahman'ın izin verdiğinden ve sözünden hoşnut olduğundan başkasının şefaati fayda vermez."
(Taha 109)Bekir Sadak Meali:
O gun Rahman'in izin verdigi ve sozunden hosnut oldugu kimseden baskasinin sefaati fayda vermez.
(Taha 109)Besim Atalay Meali:
Sözünden hoşnut olup, Allahın kendisine İzin vermiş olduğundan başkasına şefaat etmek, o gün fayda vermiyecek
(Taha 109)Celal Yıldırım Meali:
O gün şefaat yarar sağlamaz ; meğerki Rahmân'ın izin verdiği ve sözüne razı olduğu kimse şefaat etmiş olsun.
(Taha 109)Cemal Külünkoğlu Meali:
O gün, Rahman'ın izin verdiği ve sözünden razı olduğu kimseden başkasının şefaati fayda vermez. *
(Taha 109)Diyanet İşleri Eski Meali:
O gün Rahman'ın izin verdiği ve sözünden hoşnut olduğu kimseden başkasının şefaati fayda vermez.
(Taha 109)Diyanet İşleri Yeni Meali:
O gün, Rahman'ın izin verdiği ve sözünden razı olduğu kimseden başkasının şefaati fayda vermez.
(Taha 109)Diyanet Vakfı Meali:
O gün, Rahmân'ın izin verdiği ve sözünden hoşlandığından başkasının şefaati fayda vermez.
(Taha 109)Edip Yüksel Meali:
O gün, Rahman'ın izin verdiği ve sözünü uygun gördüğü kimseden başkasının şefaatı (aracılığı) yarar vermez.
(Taha 109)Elmalılı Orjinal Meali:
O gün şefaat faide vermez, ancak Rahmanın izin verdiği ve sözüne razı olduğu kimse müstesna
(Taha 109)Elmalılı Yeni Meali:
O gün Rahman'ın izin verdiği ve sözünden hoşnut olduğu kimseden başka, hiç kimsenin şefaati fayda vermez.
(Taha 109)Erhan Aktaş Meali:
İzin Günü, şefaat fayda vermez. Rahman'ın kendisine izin verdiği ve sözünden hoşnut olduğu kimse hariç.[1]
1)Yani, Rahman'ın kendisine izin verdiği ve sözünden hoşnut olduğu kimseye şefaat/yardım edilecek. Diğer bir anlatımla; ayette, kimlerin "şefaat edeceğinden" değil, kimlere "şefaat edileceğinden" söz edilmektedir. Şefaat edilecek, yani bağışlanacak olan kimseler, yüzlerce ayette de ifade edildiği gibi "iman eden ve salihatı yapan" kimseler olacaktır. Ayette sözü edilen, "Rahman'ın kendisine izin verdiği ve sözünden hoşnut olduğu kimseler," dünya hayatlarında inanan ve salihatı yapan kimselerden başkası değildir. Diğer bir ifade ile ayette, "torpilin" olacağından değil, olmayacağından söz edilmektedir. Bu ayete, mevcut çevirilerde şu şekilde anlam verildiği görülmektedir: "O gün, Rahman (olan Allah)'ın kendisine izin verdiği ve sözünden hoşnut olduğu kimseden başkasının şefaati bir yarar sağlamaz. Ayete, "birilerinin şefaat edeceği" şeklinde anlam vermek kesinlikle bir ön yargının sonucudur. Lafız olarak da anlam olarak da ayet, kimlerin şefaat edeceğini değil; Allah'ın kimlere şefaat edeceğini, yani işlerini kolaylaştıracağını, yardım edeceğini ifade etmektedir.
Gültekin Onan Meali:
O gün, Rahmanın kendisine izin verdiği ve sözünden hoşnut olduğu kimseden başkasının şefaati bir yarar sağlamaz.
(Taha 109)Hakkı Yılmaz Meali:
O gün, Rahmân'ın [yarattığı bütün canlılara dünyada çokça merhamet eden Allah'ın] kendisine izin verdiği ve sözce hoşnut olduğu kimseler hariç, yardım-destek, yarar sağlamaz.
(Taha 109)Halis Bayancuk (Ebu Hanzala) Meali: /
O gün, Er-Rahmân’ın izin verip sözünden razı oldukları dışında, hiç kimsenin şefaatinin bir faydası olmayacaktır.
(Taha 109)Harun Yıldırım Meali:
O gün, Rahmân'ın izin verdiği ve sözünden hoşlandığından başkasının şefaati fayda vermez.
(Taha 109)Hasan Basri Çantay:
O gün çok esirgeyici (Allahın) kendisine izin verdiği ve sözünden hoşnud olduğu kimselerden başkasının şefaati faide vermez.
(Taha 109)Hayrat Neşriyat Meali:
“O gün, Rahmân'ın kendisine izin verdiği ve sözce kendisinden râzı olduğu(konuşmasına izin verdiği) kimseden başkasının şefâati fayda vermez.”
(Taha 109)Hubeyb Öndeş Meali: /
O gün, ancak Rahman'ın kendisine izin verdiği ve kendisini söz bakımından uygun bulduğu kimseye şefaat fayda verir.
(Taha 109)Hüseyin Atay Meali:
O gün, Rahmanın izin vereceği ve sözünden hoşnut olacağı kimsenin dışında aracılık fayda vermez.
(Taha 109)İbni Kesir Meali:
O gün; Rahman'ın izin verdiği ve sözünden hoşnud olduğu kimseden başkasının şefaati fayda vermez.
(Taha 109)İlyas Yorulmaz Meali:
O gün Rahmanın izin verdiği ve söz olarak razı olduğu kişilerden başkasına, şefaat fayda vermez.
(Taha 109)İskender Ali Mihr Meali:
İzin günü, Rahmân’ın kendisine izin verdiği ve sözünden razı olduğu (tasarruf rızasının sahibi) kimseden başkasının şefaati bir fayda vermez.
(Taha 109)İsmail Hakkı Baltacıoğlu Meali:
O gün hiç kimsenin kayırıcılığı işe yaramaz. Yalnız Esirgeyici'nin uygununu elde eden ile söz söylemesini istediği kimse başka.
(Taha 109)Kadri Çelik Meali:
O gün, Rahman'ın kendisine izin verdiği ve sözünden hoşnut olduğu kimseden başkasının şefaati bir yarar sağlamaz.
(Taha 109)Mahmut Kısa Meali:
O Gün hiç kimse, bir başkasının kurtuluşu için Allah katında aracılık edemeyecek, dolayısıyla hiç kimseye kayırmanın, arka çıkmanın ve şefaatin faydası olmayacaktır; ancak Rahmân’ın izin verdiği ve konuşmasına rıza gösterdiği kimseler —yine O’nun izin verdiği kimselere— şefaat edebilecektir.
(Taha 109)Mehmet Ali Eroğlu Meali:
Hoşnutluğu sözünden olan Rahmanın izninden başkası, o gün şefaat sağlamayacak.
(Taha 109)Mehmet Türk Meali:
O gün, Rahman (olan Allah)’ın kendisine izin verdiği ve sözünden hoşlandığı kimseden başkasının şefâati, (hiç kimseye) bir fayda vermez.
(Taha 109)Muhammed Celal Şems Meali:
O gün şefaat, Rahman’ın izin verdiği ve sözünden razı olduğu kimseden başkasına fayda vermeyecek.
(Taha 109)Muhammed Esed Meali:
O Gün, hakkında sınırsız rahmet Sahibi'nin izin verdiği, sözünden hoşnut olduğu kimseden başkasına kayırmanın, arka çıkmanın bir yararı olmayacaktır.
(Taha 109)Mustafa Cemil Kılıç Meali:
O gün Tanrı'nın izin verip sözünden hoşlandığı kimseden başkasının kayırması yarar sağlamaz.
(Taha 109)Mustafa Çavdar Meali:
O gün, Rahman’ın izin verdiği ve sözünden/iman ve ikrarından razı olduğu kimseden başkasına şefaat fayda vermeyecek.Bknz: (10/3) - (19/85)»(19/87) - (21/26)»(21/28) - (34/23) - (43/86) - (53/26)
(Taha 109)Mustafa Çevik Meali:
105-109 Sana Kıyamet Günü dağların ne olacağını soruyorlar, onlara de ki: “Rabbim onları un ufak edip savuracak, bulundukları yerleri dümdüz edecek, yeryüzünde ne bir tümsek ne de bir çukur kalacak. O Gün herkes kendisinden kaçıp kurtulamayacağı bir davetçinin peşinden mahşer yerine götürülecek, artık herkesin sesi kısılmış, fısıltı ve hırıltıdan başka bir ses çıkaramaz hale gelmiştir. Ve yine O Gün, Allah yaratılış amacına uygun olan hayat nizamına iman edip, gereklerini yerine getirme gayreti göstermiş olanların dışında hiç kimseye şefaat etmeyecektir.”
(Taha 109)Mustafa İslamoğlu Meali:
O gün, kendisine O rahmet kaynağının geçit verdiği ve sözünden razı olduğu kimselerden başkasına şefaatin hiçbir yararı olmayacak.
(Taha 109)Osman Okur Meali:
O gün, hiç bir kimse için şefaata sahip olamak mümkün değildir. Sadece Rahman (olan Allah)'ın sözünden hoşnut olduğu, ve kendisine (konuşmak için) izin verdiği kimse (kurtuluşa erecektir)
(Taha 109)Ömer Nasuhi Bilmen Meali:
O gün şefaat faide vermez, ancak Rahmân kime izin verirse ve kim için söylemeğe razı olursa o müstesna.
(Taha 109)Ömer Öngüt Meali:
O gün Rahman'ın izin verdiği ve sözünden hoşnud olduğu kimseden başkasının şefaatı fayda vermez.
(Taha 109)Ömer Sevinçgül Meali:
“O gün birine şefaat ‘ahirette birine yardım’ etmek fayda vermeyecek. Rahman izin verir de ‘konuşanın’ sözünden razı olursa o başka.”
(Taha 109)Sadık Türkmen Meali:
O gün şefaat fayda vermez, Rahmân’ın kendisine izin verdiği ve sözünden razı olduğu hariç!
(Taha 109)Seyyid Kutub Meali:
O gün rahmeti bol olan Allah'ın izin verdikleri ve sözünden hoşlandıkları dışında hiç kimsenin aracılığı, şefaati işe yaramaz.
(Taha 109)Suat Yıldırım Meali:
O gün, Rahman'ın şefaat izni verip sözünden razı olduğu kimselerden başkasının şefaati fayda vermez.
(Taha 109)Süleyman Ateş Meali:
O gün Rahman'ın izin verip sözünden hoşlandığı kimseden başkasının şefa'ati fayda vermez.
(Taha 109)Süleymaniye Vakfı Meali:
O gün şefaat, sadece Rahman'ın onay verdiği ve lehine söz söylenmesini kabul ettiği kişiye fayda sağlar[1].
1)Bunlar, günahları sevaplarından çok olduğu halde şirk günahı işlememiş olanlardır. Allah Teala şöyle demiştir: "Tartıları (sevapları) ağır gelen mutlu bir yaşayış içine girer.Kimin de tartıları (sevapları) az olursa onun da anası Haviye olur. Haviye nedir, nereden bileceksin? O, kızgın bir ateştir." Allah, şirk günahı işlememiş olanlara bağışlanma sözü vermiştir. İlgili ayetlerden biri şöyledir: "Allah, kendisine ortak koşulmasını (şirki) bağışlamaz. Bunun altında olan günahları, düzenine uygun gördüğü kişi için bağışlar. Kim Allah'a ortak koşarsa, O'na büyük bir iftirada bulunmuş olur." (Nisa 4/48) Allah'ın koyduğu düzen günahı sevabından çok olanın ceza çekmesidir. Cehenneme gidenlerle ilgili şu iki ayet konuya son noktayı koymaktadır: "Günahkarları, suya koşarcasına cehenneme sevk edeceğiz. (Orada) Rahman'dan söz almış olanlar dışında kimse şefaat hakkına sahip olamayacaktır" (Meryem 19/86-87) Rahman'dan söz alanlar, şirke düşmemiş olanlardır. Şefaat, bunların bir süre cezalarını çektikten sonra bağışlanıp Cennetteki yakınlarının yanına yerleştirilmeleridir.
Şeref Aziz Taha ve Kemal Çelik Meali:
O Gün, o sonsuz rahmet sahibinin izin verdiği ve sözünden hoşnut olduğu kimseden başkasına kayırmanın bir faydası olmaz.
(Taha 109)Şaban Piriş Meali:
O gün, Rahman'ın izin verdiği ve sözünden hoşlandığı kimselerden başkasına şefaat fayda vermez.
(Taha 109)Talat Koçyiğit Meali:
Yine o gün, Rahman'ın izin verdiği ve sözünden hoşnud olduğu kimseden başkasının şefaati fayda vermez.
(Taha 109)Tefhimul Kuran Meali:
O gün, Rahman (olan Allah)'ın kendisine izin verdiği ve sözünden hoşnut olduğu kimseden başkasının şefaati bir yarar sağlamaz.
(Taha 109)Ümit Şimşek Meali:
O gün, Rahmân'ın izin verdiği ve sözünden hoşnut olduğu kimseden başkasının şefaati bir fayda vermez.
(Taha 109)Yaşar Nuri Öztürk Meali
O gün şefaat yarar sağlamaz. Ancak Rahman'ın izin verdiği ve sözünden hoşnut olduğu kimse müstesna...
(Taha 109)