3. Ali İmran Suresi / 40.ayet

“Rabbim, yaşlılık benim yakama yapışmışken ve hanımım da kısır iken nasıl benim bir oğlum olacak?” dedi. Allah: “İşte Allah böyledir, O dilediğini yapar!” buyurdu.

Bknz: (35/11)(42/49)»(42/50)

Mustafa Çavdar Meali

Ali İmran 40 ayeti için diğer mealler.

Abdülbaki Gölpınarlı Meali:

Zekeriyya, Rabbim demişti, benim nasıl oğlum olabilir ki ihtiyarlık, üstüme çökmüştür, karım da kısır. Böyle de olsa demişti, Allah dilediğini yapar.

(Ali İmran 40)

Abdullah-Ahmet Akgün Meali:

(Hz. Zekeriya, hayret ve sevincinden) Dedi ki: "Rabbim, bana gerçekten ihtiyarlık ulaşmışken ve karım da kısırken nasıl bir oğlum olabilir?" (Cenab-ı Hakk ise:) "İşte böyle!.." dedi, "Allah dilediğini yapar" (diye uyarıverdi).

(Ali İmran 40)

Abdullah Parlıyan Meali:

Zekeriyya şaşkınlıkla: “Ey Rabbim!” dedi “Yaşlılık beni yakalamış; karım da kısır iken nasıl bir oğlum olabilir?” O'na “Pekala olabilir” denildi. “Allah dilediğini yapar.”

(Ali İmran 40)

Adem Uğur Meali:

Zekeriyya: Rabbim! dedi, bana ihtiyarlık gelip çattığına, üstelik karım da kısır olduğuna göre benim nasıl oğlum olabilir? Allah şöyle buyurdu: İşte böyledir; Allah dilediğini yapar.

(Ali İmran 40)

Ahmet Hulusi Meali:

Dedi: "Rabbim, benim nasıl oğlum olur! İhtiyarlamışım, üstelik de karım kısır!" Buyurdu: "(Şartların) öyle ama... Allah dilediğini yapar!"

(Ali İmran 40)

Ahmet Tekin Meali:

Zekeriyya: “Rabbim, benim nasıl oğlum olabilir? Yaşım hayli ilerledi. Üstelik karım da kısır.” dedi. Allah: “Yaşlı bir erkekle, kısır hanımını biyolojik kanunlarına uygun hale getirip çocuk sahibi yaparak sünnetini, düzeninin yasaları içinde, iradesinin tecellisine uygun olanı icraya devam ediyor." buyurdu.

(Ali İmran 40)

Ahmet Varol Meali

(Zekeriyya) "Ey Rabbim! Ben iyice yaşlanmış biri ve hanımım da kısırken benim nasıl bir oğlum olur?" dedi. (Allah) "Allah işte böyle dilediğini yapar" dedi.

(Ali İmran 40)

Ali Bulaç Meali:

Dedi ki: "Rabbim, bana gerçekten ihtiyarlık ulaşmışken ve karım da kısırken nasıl bir oğlum olabilir?" "Böyledir" dedi, "Allah dilediğini yapar."

(Ali İmran 40)

Ali Fikri Yavuz Meali:

Zekeriyya dedi ki: “- Rabbim, bana ihtiyarlık gelip çatmışken ve karım da kısırken benim bir oğlum nasıl olabilir?” Allah şöyle buyurdu: “- öyledir, (amma) Allah ne dilerse onu yapar.”

(Ali İmran 40)

Ali Rıza Sefa Meali:

"Efendim! Benim nasıl bir oğlum olabilir?" dedi; "Kocamışlığın son sınırındayım; üstelik karım kısır!" Dedi ki: "Öyledir; Allah, dilediğini yapar!"

(Ali İmran 40)

Ali Ünal Meali:

Zekeriya, (hayret içinde) “Rabbim, ihtiyarlık gelip çatmış, karım da kısırken benim nasıl, hangi yolla çocuğum olacak?!” diye sordu. (Allah, melek vasıtasıyla), “Olacak, Allah ne dilerse yapar!” buyurdu.

(Ali İmran 40)

Bahaeddin Sağlam Meali:

Zekeriya: “Ya Rabbi! Nasıl çocuğum olacak? Ben yaşlıyım, hanımım da kısırdır.” dedi. Allah: “Bu böyle olacak. Allah dilediğini yapar.” dedi.

(Ali İmran 40)

Bayraktar Bayraklı Meali:

Zekerriya, "Ey Rabbim!" dedi, "Yaşlılık beni yakalamışken ve karım da kısırken nasıl bir oğlum olabilir?" Allah şöyle buyurdu: "İşte böyledir; Allah dilediğini yapar."

(Ali İmran 40)

Bekir Sadak Meali:

«Ya Rabbi! Ben artik iyice kocamis, karim da kisirken nasil oglum olabilir?» dedi. Allah: «Boyledir, Allah diledigini yapar» dedi.

(Ali İmran 40)

Besim Atalay Meali:

Dedi: «Tanrım, nice benim oğlum olur? Ben kocaldım, karım dahi kısırdır», yine buyurdu ki: «işte bu böyledir, Allah yapar dilediğin»

(Ali İmran 40)

Celal Yıldırım Meali:

Zekeriyya (bu müjdeyi alınca) dedi ki: «Ey Rabbim ! oğlum nasıl olur ? Gerçekten bana yaşlılık gelip çattı, karım da kısırdır.» Allah oha : «Öyledir ama, Allah dilediğini yapar» buyurdu.

(Ali İmran 40)

Cemal Külünkoğlu Meali:

Zekeriya ise: “Ya Rabbi, kendim iyice yaşlanmış ve karım çocuktan kesilmişken benim nasıl oğlum olabilir?” dedi. O da: “Öyle de olsa, Allah dilediğini yapar” buyurdu.*

(Ali İmran 40)

Diyanet İşleri Eski Meali:

"Ya Rabbi! Ben artık iyice kocamış, karım da kısırken nasıl oğlum olabilir?" dedi. Allah: "Böyledir, Allah dilediğini yapar" dedi.

(Ali İmran 40)

Diyanet İşleri Yeni Meali:

Zekeriya, "Ey Rabbim! Bana ihtiyarlık gelip çatmış iken ve karım da kısır iken benim nasıl çocuğum olabilir?" dedi. Allah, "Öyledir, ama Allah dilediğini yapar" dedi.

(Ali İmran 40)

Diyanet Vakfı Meali:

Zekeriyya: Rabbim! dedi, bana ihtiyarlık gelip çattığına, üstelik karım da kısır olduğuna göre benim nasıl oğlum olabilir? Allah şöyle buyurdu: İşte böyledir; Allah dilediğini yapar.

(Ali İmran 40)

Edip Yüksel Meali:

'Rabbim, ben yaşlı ve karım kısırken nasıl olur da bir oğlum olur,' deyince, o, 'Evet; ama ALLAH dilediğini yapar,' dedi.

(Ali İmran 40)

Elmalılı Orjinal Meali:

Yarab! dedi: benim için bir oğul nasıl olur? kendime ihtiyarlık çatmış haremim de kısırken, buyurdu ki: öyle, Allah ne dilerse yapar

(Ali İmran 40)

Elmalılı Yeni Meali:

Zekeriyya: "Ey Rabbim, bana ihtiyarlık gelip çatmış, karım da kısır iken, benim nasıl bir oğlum olur?" dedi. Allah buyurdu ki: "Öyle, Allah ne dilerse yapar."

(Ali İmran 40)

Erhan Aktaş Meali:

"Ey Rabb'im! Ben iyice yaşlanmışken, hanımım da çocuktan kesilmişken, benim nasıl çocuğum olabilir!" dedi. O da: "Pek ala olur, Allah dilediğini yapar." dedi.

(Ali İmran 40)

Gültekin Onan Meali:

De ki "Rabbim, bana gerçekten ihtiyarlık ulaşmışken ve karımda kısırken nasıl bir oğlum olabilir?" "Böyledir " dedi, "Tanrı dilediğini yapar".

(Ali İmran 40)

Hakkı Yılmaz Meali:

Zekeriyyâ: “Rabbim! Bana ihtiyarlık gelip çatmışken, karım da kısır iken benim için bir delikanlı nasıl olabilir?” dedi. Allah: “Öyledir, Allah dilediğini yapar” dedi.

(Ali İmran 40)

Halis Bayancuk (Ebu Hanzala) Meali: /

(Bu müjde üzerine) dedi ki: “Rabbim! Ben ileri derece yaşlı, eşim de kısırken nasıl çocuğum olur?” Dedi ki: “Böyle işte, Allah dilediğini yapar.”

(Ali İmran 40)

Harun Yıldırım Meali:

Dedi ki: “Rabbim, bana ihtiyarlık gelip çatmışken eşim de kısırken benim nasıl oğlum olabilir?” Buyurdu ki: “İşte böyledir, Allah dilediğini yapar!”

(Ali İmran 40)

Hasan Basri Çantay:

(Zekeriyya) dedi: "Rabbim, kendime hakıykaten ihtiyarlık çatmış iken, karım da bir kısır iken benim nasıl bir oğlum olabilir"? (Allah): "öyle, dedi, (fakat) Allah ne dilerse yapar".

(Ali İmran 40)

Hayrat Neşriyat Meali:

(Zekeriyyâ) şöyle dedi: “Rabbim! Doğrusu bana ihtiyarlık geldiği, hanımım da kısır olduğu hâlde, benim için bir oğul nasıl olur?” (Rabbi de ona:) “Böyledir! Allah, dilediğini yapar!”(3) buyurdu.*

(Ali İmran 40)

Hubeyb Öndeş Meali: /

[Zekeriya] "RAB'bim! hanımım kısır iken, bana da büyüklük [ihtiyarlık] ulaşmış iken, benim bir çocuğum nasıl olur?" dedi. O da "işte bunun gibi, Allah istediğini yapıyor." dedi.

(Ali İmran 40)

Hüseyin Atay Meali:

"Rabbim! Ben kocamış ve karım da kısırken nasıl oğlum olabilir?" dedi. "Öyle olsa bile, Tanrı dilediğini yapar" dedi.

(Ali İmran 40)

İbni Kesir Meali:

Ve dedi ki: Rabbım; ben artık iyice kocamış, karım da kısırken nasıl oğlum olabilir? Öyle, Allah dilediğini yapar, dedi.

(Ali İmran 40)

İlyas Yorulmaz Meali:

Zekeriya “Rabbim! Benim nasıl bir çocuğum olabilir ki, bana yaşlılık gelip çatmış ve karımda (yaşlılıktan dolayı) kısırlaşmış iken” dedi. Melek de “Allah böylece dilediğini yapar” dedi.

(Ali İmran 40)

İskender Ali Mihr Meali:

(Zekeriyâ A.S) : "Rabbim benim oğlum nasıl olur, bana ihtiyarlık erişmişken. Ve benim kadınım da kısırdır.” dedi. (Allah da ): "İşte böyle, Allah dilediğini yapar." buyurdu.

(Ali İmran 40)

İsmail Hakkı Baltacıoğlu Meali:

Zekeriya dedi: «Ey çalabım! Ben artık iyice kocadım. Karım da kısırdır. Böyle iken, nasıl olur da benim çocuğum olur?» Allah buyurdu: «Bu böyledir, Allah nasıl dilerse öyle yapar.»

(Ali İmran 40)

Kadri Çelik Meali:

“Ya Rabbi! Ben artık iyice kocamış, karım da kısırken nasıl oğlum olabilir?” dedi. O, “Allah dilediğini işte böyle yapar” dedi.

(Ali İmran 40)

Mahmut Kısa Meali:

Zekeriya hayretler içinde: “Ey Rabb’im!” dedi, “Bana ihtiyarlık gelip çatmışken, üstelik hanımım da kısır olduğu hâlde, nasıl çocuğum olabilir?” Melekler: “Öyle ama,”dedi, “Allah dilediğini dilediği şekilde yaratır!”

(Ali İmran 40)

Mehmet Ali Eroğlu Meali:

Lal kesilip şaşkınlıkla: "Rabbim, bana ihtiyarlık gelmişken nasıl oğlum olur? İhtiyarlık üstümüzde, karım da kısır" Bu böyle olsa da Allah dilediğini yapar.

(Ali İmran 40)

Mehmet Türk Meali:

Zekeriyya: “Ey Rabbim! Bana ihtiyarlık gelip çattığı ve karım da kısır olduğu halde, benim nasıl bir oğlum olabilir?” dedi.1 (Ona gelen melek de): “Orası öyle ama Allah, ne dilerse onu yapar.” dedi.2*

(Ali İmran 40)

Muhammed Celal Şems Meali:

O dedi ki: “Yarabbi, benim bir oğlum nasıl olacak? Oysa ben, pek ihtiyarladım. Karım (da) kısırdır.” (Allah ise,) “Evet, (işte) Allah, böyle (kadirdir.) O dilediğini yapar,” (diye) buyurdu.

(Ali İmran 40)

Muhammed Esed Meali:

(Zekeriya) şaşkınlıkla: "Ey Rabbim!" dedi, "Yaşlılık beni yakalamışken ve karım da kısırken nasıl bir oğlum olabilir?" (Ona): "Pekala olabilir!" denildi, "Allah dilediğini yapar."

(Ali İmran 40)

Mustafa Cemil Kılıç Meali:

Dedi ki; "Rabbim, benim nasıl oğlum olur? Ben artık iyice yaşlandım. Eşim de kısırdır." O da şöyle dedi; "Bu, böyledir. Allah dilediğini gerçekleştirir."

(Ali İmran 40)

Mustafa Çavdar Meali:

“Rabbim, yaşlılık benim yakama yapışmışken ve hanımım da kısır iken nasıl benim bir oğlum olacak?” dedi. Allah: “İşte Allah böyledir, O dilediğini yapar!” buyurdu.

Bknz: (35/11) - (42/49)»(42/50)

(Ali İmran 40)

Mustafa Çevik Meali:

35-41 Vaktiyle İmran’ın karısı Allah’a şöyle dua etmişti: “Rabbim! Karnımdaki çocuğu yalnız Seni Rab ve ilah edinerek yaratılışının sebebine uygun yaşamak ve onu yaşatmak uğruna gayret eden bir kul olması dileğiyle, Sana hizmete adıyorum. Benden bunu kabul eyle, şüphesiz Sen duaları işiten, niyetleri bilensin.” İmran’ın karısı doğan çocuğunun kız olduğunu görünce, “Rabbim kız çocuğu doğurdum, hâlbuki erkek olmasını istiyordum. Erkek çocuk, kız çocuk gibi değildir. Adını da Meryem koydum, onu ve soyunu şeytanın şerrinden korunmak üzere Sana emanet ediyorum.” dedi. Tabii ki Allah, İmran’ın karısının erkek evlat beklerken kız doğurduğunu biliyordu. Rabbi, İmran’ın karısının duasını kabul ederek, onu bir çiçek gibi yetiştirmek üzere Zekeriyya Peygamber’in himayesine yönlendirdi. Zekeriyya ne zaman mabette Meryem’in bulunduğu bölüme girse, Meryem’in yanında yiyecekler olduğunu görüyordu: “Ey Meryem, bu yiyecekler sana nereden geliyor” deyince, Meryem de “Bunları bana Rabbim lütfediyor. O, dilediğine hesapsız rızık bahşeder” diyordu. Bunları duyan Zekeriyya o sırada şöyle dua etti. “Rabbim bana da katından lütfunla güzel bir nesil bahşet! Şüphesiz Sen duaları işitir ve karşılık verirsin.” Sonra da mihrapta namaza durunca melekler ona şöyle seslendiler: “Ey Zekeriyya! Allah sana adı Yahya olacak bir erkek çocuk lütfedeceğini ve onun da çok iffetli ve faziletli salih bir peygamber olacağı müjdesini veriyor.” Bunun üzerine Zekeriyya büyük bir şaşkınlıkla şöyle dedi: “Rabbim! Ben yaşlanmış biriyken ve üstelik karım da kısır olduğu halde benim nasıl bir oğlum olabilir.” Ona müjdeyi veren melekler de Zekeriyya’ya “Elbette olur! Allah dilediğini yapar.” dediler. Sonra da Zekeriyya, “Rabbim bana bu olacakların bir delilini göster.” diye dua etti. Allah da ona: “Senin insanlarla üç gün boyunca işaretleşme dışında konuşamaman bunun alametidir. Sen üç gün boyunca, Rabbinin yüceliğini düşünüp bahşettiği bu nimete durmadan şükret.” diye vahyetti.

(Ali İmran 40)

Mustafa İslamoğlu Meali:

Cevap verdi: "Rabbim! Ben bunca yaşlanmış, karım da kısır kalmışken benim nasıl bir oğlum olabilir?" (Melek) cevap verdi: "İşte böyledir Allah; dilediğini yapar."

(Ali İmran 40)

Osman Okur Meali:

Rabbim, ben iyice yaşlanmış, karımda kısır iken nasıl benim bir oğlum olacak? dedi. Allah: Öylede olsa, Allah karar verdiği şeyi yapar! buyurdu.

(Ali İmran 40)

Ömer Nasuhi Bilmen Meali:

Dedi ki: «Yarabbi! Bana bir oğul nasıl olabilir ki, bana hakikaten ihtiyarlık yetişti. Refikam ise kısırdır.» Buyurdu ki, «Öyledir.» (Fakat) Allah Teâlâ dilediğini yapar.

(Ali İmran 40)

Ömer Öngüt Meali:

Zekeriyâ: “Ey Rabbim! Benim nasıl oğlum olabilir? Bana ihtiyarlık gelip çattı, karım da kısırdır. ” dedi. Rabbi: “Öyle de olsa, Allah dilediğini yapar. ” buyurdu.

(Ali İmran 40)

Ömer Sevinçgül Meali:

“Rabbim! Ben ihtiyarım. Karım kısır. Benim nasıl oğlum olabilir!” dedi. Allah da ona, “Öyledir, ama Allah her neyi dilerse onu yapabilendir” dedi.

(Ali İmran 40)

Sadık Türkmen Meali:

Zekeriya; “Ey Rabbim! Bana ihtiyarlık gelip çatmışken ve eşim de kısırken benim nasıl çocuğum olabilir?” dedi. Allah; “Öyledir, ama Allah dilediğini yapar” dedi.

(Ali İmran 40)

Seyyid Kutub Meali:

Zekeriyya 'Ya Rabbi, kendim iyice yaşlanmış ve karım çocuktan kesilmişken nasıl oğlum olabilir?' dedi. O da 'Böyledir, Allah dilediğini yapar' dedi.

(Ali İmran 40)

Suat Yıldırım Meali:

O: "Ya Rabbi, dedi, nasıl benim çocuğum olabilir ki ihtiyarlık başıma çökmüş, hanımım ise kısır hale gelmiştir?" Allah: "Böyle de olsa, Allah dilediğini yapar" buyurdu.

(Ali İmran 40)

Süleyman Ateş Meali:

Dedi ki: "Rabbim, bana ihtiyarlık gelip çatmış, karım da kısırken benim nasıl oğlum olur?" (Allah): "Öyle (ama) Allah, dilediğini yapar." dedi.

(Ali İmran 40)

Süleymaniye Vakfı Meali:

(Zekeriya): "Sahibim! benim nasıl oğlum olur? İhtiyarlık gelmiş çatmış, karım da kısır!" dedi. "Bu olacak! Allah, tercih ettiği şeyi yapar." dedi.

(Ali İmran 40)

Şeref Aziz Taha ve Kemal Çelik Meali:

"Rabbim! Ben kocamış, karım da kısırken nasıl çocuğum olabilir?" dedi. Allah: "Neden olmasın, Allah dilediğini yapar" dedi.

(Ali İmran 40)

Şaban Piriş Meali:

-Rabbim, ben iyice yaşlanmış, karım da kısır iken nasıl benim bir oğlum olacak? dedi. Allah: -Öyle de olsa, Allah dilediğini yapar! buyurdu.

(Ali İmran 40)

Talat Koçyiğit Meali:

(O da:) "Rabbım! Yaşlılık bana gelip çatmış.. Karım da kısır olduğu halde, benim nereden çocuğum olacak?" demiş, Allah da, "Allah, dilediğini böyle yapar" buyurmuştur.

(Ali İmran 40)

Tefhimul Kuran Meali:

Dedi ki: «Rabbim, bana gerçekten ihtiyarlık ulaşmışken ve karım da kısır iken nasıl benim bir oğlum olabilir?» «Böyledir» dedi, «Allah dilediğini yapar.»

(Ali İmran 40)

Ümit Şimşek Meali:

Zekeriya, “Yâ Rabbi, bana ihtiyarlık gelip çatmış, hanımım da kısırken nasıl oğlum olabilir ki?” dedi. Allah buyurdu ki: “Böyle de olsa Allah dilediğini yapar.”

(Ali İmran 40)

Yaşar Nuri Öztürk Meali

Dedi ki: "Rabbim, benim nasıl çocuğum olur? İhtiyarlık tam bir biçimde üstüme binmiş, karım kısır." Allah cevap verdi: "Allah, dilediği şeyi işte böyle yapar."

(Ali İmran 40)