3. Ali İmran Suresi / 132.ayet
- « Ali İmran 131
- Ali İmran 132
- Ali İmran 133 »
Ali İmran 132 ayeti için diğer mealler.

Aşağıdaki bir mealin,
* Hatalı olduğunu düşünüyorsanız,
* Telif hakkı sahibiyseniz
(Yazar, Yayınevi vs. kurumsal e postası ile),
bize iletişim bölümünden ulaşabilirsiniz.
Abdülbaki Gölpınarlı Meali:
Ve Allah'a ve Peygambere itaat edin de acınmışlardan olun.
(Ali İmran 132)Abdullah-Ahmet Akgün Meali:
Allah'a ve Elçisine (ve Onların izinden giden adil devlete ve hükümete) itaat edin, olur ki merhamet edilirsiniz. (Huzurlu ve onurlu yaşama ulaşıverirsiniz.)
(Ali İmran 132)Ahmet Tekin Meali:
Allah'a ve ilâhî hükümleri icraya, ülkeyi imara, dünya düzenini kurmaya, sağlamaya memur tek yetkili Rasûlune itaat edin, O'nun faizle ilgili tebliğine, teşriine, yasaklarına riayet edin, Kur'ân'ı ve sünneti uygulayın ki, Allah'ın merhametine mazhar olasınız.
(Ali İmran 132)Ali Fikri Yavuz Meali:
Allah'a ve peygambere itaat edin ki, rahmete erdirilesiniz. (1) Bu âyet-i kerimede kat kat fâiz yemenin haram olduğu beyan buyurulmakla, kat kat olmıyan cüz'i bir fâizin yenebileceği mânası anlaşılmamalıdır. Zira, bu âyet-i kerimeden sonra nâzil olan Bakara Sûresinin (275.) âyet-i kerimesiyle mutlak olarak, fâizin azı ve çoğu haram kılınmıştır.
(Ali İmran 132)Ali Rıza Sefa Meali:
Allah'a ve elçiye boyun eğin; böylece, belki merhamet edilirsiniz.
(Ali İmran 132)Ali Ünal Meali:
Allah’a ve Rasûl’e itaat edin ki, rahmete, (dünyada helâl dairesinde güzel bir hayata, Âhiret’te de af ve Cennet’e) nail olasınız.
(Ali İmran 132)Bayraktar Bayraklı Meali:
Allah'a ve Peygamber'ine itaat ediniz ki rahmete kavuşturulasınız.
(Ali İmran 132)Diyanet İşleri Eski Meali:
Size merhamet edilmesi için, Allah'a ve Peygamber'e itaat edin.
(Ali İmran 132)Diyanet İşleri Yeni Meali:
Allah'a ve Peygambere itaat edin ki size merhamet edilsin.
(Ali İmran 132)Halis Bayancuk (Ebu Hanzala) Meali: /
Allah’a ve Resûl’e itaat edin ki merhamet olunasınız.
(Ali İmran 132)Harun Yıldırım Meali:
Ayrıca Allah’a da Rasulü’ne de itaat edin ki size merhamet edilsin!
(Ali İmran 132)Hayrat Neşriyat Meali:
Hem Allah'a ve peygambere itâat edin! Tâ ki merhamet olunasınız.
(Ali İmran 132)İlyas Yorulmaz Meali:
Allah'a ve peygambere itaat edin. Böylece merhamet olunursunuz.
(Ali İmran 132)İskender Ali Mihr Meali:
Ve Allah'a ve Resûl'e itaat edin, umulur ki böylece siz rahmet olunursunuz.
(Ali İmran 132)İsmail Hakkı Baltacıoğlu Meali:
Allah'a, Onun elçisine boyun eğin ki esirgenmiş olasınız.
(Ali İmran 132)Kadri Çelik Meali:
Allah'a ve Peygamber'e itaat edin; umulur ki rahmete erdirilesiniz.
(Ali İmran 132)Mahmut Kısa Meali:
Allah’a ve Peygambere itaat edin ki, merhamete lâyık olabilesiniz. Gelip geçici dünyalık nîmetler peşinde koşmak size yaraşmaz; sizin asıl hedefiniz şu olmalıdır:
(Ali İmran 132)Mehmet Ali Eroğlu Meali:
Allah'a ve onun Resulüne hakkıyla itaat edin ki size de merhamet edilsin.
(Ali İmran 132)Mehmet Türk Meali:
(Rabbinizin) size rahmet etmesi için Allah’a ve Peygambere itaat edin.
(Ali İmran 132)Muhammed Celal Şems Meali:
Merhamet edilesiniz diye, Allah ve (bu) Peygamber’e itaat edin.
(Ali İmran 132)Mustafa Cemil Kılıç Meali:
Allah'a ve elçisine boyun eğin ki, size merhamet edilsin.
(Ali İmran 132)Mustafa Çavdar Meali:
Allah ve Allah’ın mesajlarını tebliğ eden elçisine itaat edin ki, merhamete nail olasınız.Bknz: (3/31)»(3/32) - (4/80) - (24/54) - (47/33)
(Ali İmran 132)Mustafa Çevik Meali:
130-132 Ey iman edenler! Emek harcamadan daha fazla kazanmak ve güçlenmek maksadıyla kat kat artırılmış olan ribaya (faize) yönelip tefecilik yapmayın. Allah’ın emir ve yasaklarını çiğnemekten sakının, Allah’a ve Resûlüne itaat edin ki kurtuluşa, mutluluğa erişebilesiniz ve böylece müşrik ve kâfirler için hazırlanmış olan cehennemden de korunmuş olursunuz.
(Ali İmran 132)Mustafa İslamoğlu Meali:
Allah'a ve elçisine de tabi olun ki, rahmete mazhar olasınız!
(Ali İmran 132)Ömer Nasuhi Bilmen Meali:
Ve Allah Teâlâ'ya ve Peygambere itaat ediniz ki, rahmete erdirilesiniz.
(Ali İmran 132)Şeref Aziz Taha ve Kemal Çelik Meali:
Allah'a ve elçisine uyun ki size merhamet edilsin.
(Ali İmran 132)