3. Ali İmran Suresi / 170.ayet
- « Ali İmran 169
- Ali İmran 170
- Ali İmran 171 »
Ali İmran 170 ayeti için diğer mealler.

Aşağıdaki bir mealin,
* Hatalı olduğunu düşünüyorsanız,
* Telif hakkı sahibiyseniz
(Yazar, Yayınevi vs. kurumsal e postası ile),
bize iletişim bölümünden ulaşabilirsiniz.
Abdülbaki Gölpınarlı Meali:
Ferahfahur bir halde Allah'ın onlara ettiği lütuf ve ihsanlarla ve onlar, henüz kendilerine katılmayanlara, fakat artlarından gelmekte olanlara da bilin ki ne korku vardır onlara, ne de mahzun olurlar diye müjde vermeyi isterler.
(Ali İmran 170)Abdullah-Ahmet Akgün Meali:
(Şehitler) Allah'ın Kendi fazlından onlara verdikleriyle (ferahlanıp) sevinç içinde (mutludurlar) . Onlar, arkalarından henüz kendilerine ulaşmayanlara (şunu) müjdelemeyi isterler ki: “Onlara hiçbir korku yoktur, mahzun da olmayacaklardır.”
(Ali İmran 170)Abdullah Parlıyan Meali:
Allah'ın, lütfuyla kendilerine bağışladığı herşeyden ve şehitllikten dolayı sevinirler ve arkada kalıp henüz kendilerine katılmamış olan kardeşlerine, bir korku ve üzüntü duymayacakları cennete girecekleri müjdesinde bulunurlar.
(Ali İmran 170)Adem Uğur Meali:
Allah'ın, lütuf ve kereminden kendilerine verdikleri ile sevinçli bir halde arkalarından gelecek ve henüz kendilerine katılmamış olan şehit kardeşlerine de hiçbir keder ve korku bulunmadığı müjdesinin sevincini duymaktadırlar.
(Ali İmran 170)Ahmet Hulusi Meali:
Allah'ın fazlından, hakikatleri olması sebebiyle kendilerinde açığa çıkardığıyla sevinçlidirler. Kendilerine katılmamış, geride kalanlara müjdelemek isterler ki; onlara ne bir korku vardır ne de üzülecekleri bir şey.
(Ali İmran 170)Ahmet Tekin Meali:
Allah'ın lütfundan verdiği nimetlerle, imkânlarla sevinç içindedirler. Arkalarından gelecek, henüz kendilerine katılmamış şehit olacak kardeşlerine de, her iki dünyada korku olmadığının, geride bıraktıkları yakınları ve yapamadıkları şeylerden dolayı mahzun da olmayacaklarının müjdesinin sevincini duymaktadırlar.
(Ali İmran 170)Ahmet Varol Meali
Allah'ın lütfundan kendilerine vermiş olduklarıyla sevinç içindedirler ve arkalarından henüz onlara kavuşmamış olanları, kendilerine bir korku olmayacağını ve üzülmeyeceklerini üzere müjdelerler.
(Ali İmran 170)Ali Bulaç Meali:
Allah'ın kendi fazlından onlara verdikleriyle sevinç içindedirler. Onlara arkalarından henüz ulaşmayanlara müjdelemeyi isterler ki onlara hiç bir korku yoktur, mahzun da olacak değillerdir.
(Ali İmran 170)Ali Fikri Yavuz Meali:
Onlar, Allah'ın kendilerine verdiği ihsandan (şehidlik rütbesinden) dolayı neş'eli haldedirler ve arkalarından kendilerine şehidlik rütbesi ile katılamıyan mücahidler hakkında şunu müjdelemek isterler: “- Onlara hiç bir korku yoktur ve onlar mahzun da olmıyacaklardır.”
(Ali İmran 170)Ali Rıza Sefa Meali:
Allah'ın, Kendi lütfundan onlara verdiklerinin sevincini yaşıyorlar. Arkalarından daha kendilerine katılmamış olanlara da bir korku olmayacağını ve üzüntü duymayacaklarını, sevinçli bir haber olarak onlara vermek istiyorlar.
(Ali İmran 170)Ali Ünal Meali:
Allah’ın lütf u kereminden kendilerine ihsan buyurduğu nimetlerle kesintisiz ferahlanmakta ve henüz kendilerine katılmayan (dindaşlarının da Allah’a kavuştuklarında) onlar için korkulacak hiçbir şey olmayacağı ve hiçbir üzüntü, hiçbir keder hissetmeyecekleri müjdesiyle sevinmektedirler.
(Ali İmran 170)Bahaeddin Sağlam Meali:
Allah’ın onlara verdiği ikramıyla sevinirler. Kendilerine henüz yetişmemiş, arkada kalanlara müjde veriyorlar ki; onlara ne korku vardır ne de üzülecekler.
(Ali İmran 170)Bayraktar Bayraklı Meali:
Allah'ın kendi ihsanından vereceğiyle mutlu olarak arkalarından gelecek ve henüz kendilerine katılmamış olan şehit kardeşlerine de hiçbir keder ve korku bulunmayacağı müjdesinin sevincini duyacaklardır.
(Ali İmran 170)Bekir Sadak Meali:
(169-170) Allah yolunda oldurulenleri olu saymayin, bilakis Rableri katinda diridirler. Allah'in bol nimetinden onlara verdigi seylerle sevinc icinde riziklanirlar, arkalarindan kendilerine ulasamayan kimselere, kendilerine korku olmadigini ve kendilerinin uzulmeyeceklerini mujde etmek isterler.
(Ali İmran 170)Besim Atalay Meali:
Allahın erdeminde onlara, verilenle sevinç içindedirler, şehit olarak, kendisine katılmamış gazilerçin : «Onlara ne korku var, ne de kaygılanırlar» diye müjdelenirler
(Ali İmran 170)Celal Yıldırım Meali:
Allah'ın kendi fazl-u kereminden verdiği (o yüce) nîmetlerle sevinçlidirler. Arkalarından henüz kendilerine ulaşamıyan kimselere de hiçbir korku olmayacağını, üzülmeyeceklerini müjdelemek isterler..
(Ali İmran 170)Cemal Külünkoğlu Meali:
(Onlar) Allah'ın lütfuyla kendilerine bağışladığı (şehitlikten) övünç duyarlar. Ve arkada kalıp henüz kendilerine (şehid olarak) katılmamış olan kardeşlerine, hiçbir korku ve üzüntü olmayacağını müjdelemek isterler. *
(Ali İmran 170)Diyanet İşleri Eski Meali:
169,170. Allah yolunda öldürülenleri ölü saymayın, bilakis Rableri katında diridirler. Allah'ın bol nimetinden onlara verdiği şeylerle sevinç içinde rızıklanırlar, arkalarından kendilerine ulaşamayan kimselere, kendilerine korku olmadığını ve kendilerinin üzülmeyeceklerini müjde etmek isterler.
(Ali İmran 170)Diyanet İşleri Yeni Meali:
(169-170) Allah yolunda öldürülenleri sakın ölüler sanma. Bilakis onlar diridirler, Rableri katında Allah'ın, lütfundan kendilerine verdiği nimetlerin sevincini yaşayarak rızıklandırılmaktadırlar. Arkalarından kendilerine ulaşamayan (henüz şehit olmamış) kimselere de hiçbir korku olmayacağına ve onların üzülmeyeceklerine sevinirler.
(Ali İmran 170)Diyanet Vakfı Meali:
169, 170. Allah yolunda öldürülenleri sakın ölü sanmayın. Bilakis onlar diridirler; Allah'ın, lütuf ve kereminden kendilerine verdikleri ile sevinçli bir halde Rableri yanında rızıklara mazhar olmaktadırlar. Arkalarından gelecek ve henüz kendilerine katılmamış olan şehit kardeşlerine de hiçbir keder ve korku bulunmadığı müjdesinin sevincini duymaktadırlar.
(Ali İmran 170)Edip Yüksel Meali:
ALLAH'ın onlara bolca verdiği nimetlerle neşe içindedirler. Kendilerine daha katılmamış yoldaşlarına bir korku ve üzüntü olmadığını müjdelemek isterler.
(Ali İmran 170)Elmalılı Orjinal Meali:
Allahın fazlından kendilerine bahş ettiği saadetle şadgam olarak merzuk olurlar, arkalarından şehadetle kendilerine yetişemiyen mücahidler hakkında da şunu istibşar ederler ki onlara bir korku yok, onlar da mahzun olmıyacaklar
(Ali İmran 170)Elmalılı Yeni Meali:
Allah'ın kendilerine lütfundan verdiği mutlulukla sevinç duyarlar ve arkalarından şehit olarak kendilerine katılmamış olan mücahitler hakkında: "Onlara hiçbir korku yok ve onlar üzüntü de duymayacaklardır." müjdesinde bulunurlar.
(Ali İmran 170)Erhan Aktaş Meali:
Allah'ın, lütfundan, kendilerine verdiklerine sevinirler. Arkalarından gelecek olanlara, bir korkunun olmadığını ve üzülmeyeceklerini müjdelemek isterler.
(Ali İmran 170)Gültekin Onan Meali:
Tanrı'nın kendi fazlından onlara verdikleriyle sevinç içindedirler. Onlara arkalarından henüz ulaşmayanlara müjdelemeyi isterler ki onlara hiç bir korku yoktur, mahzun da olacak değillerdir.
(Ali İmran 170)Hakkı Yılmaz Meali:
(169-171) Allah yolunda öldürülenleri de sakın ölüler sanma. Tam tersi onlar diridirler, Allah'ın armağanlarından verdiği şeylerle sevinçli olarak Rableri katında rızıklanmaktadırlar. Arkalarından kendilerine henüz ulaşmayan kimselere, kendileri için hiçbir korku olmayacağını ve üzülmeyeceklerini müjdelemek isterler. Onlar, Allah'tan bir nimeti, armağanı ve Allah'ın şüphesiz, mü’minlerin ecrini kaybetmeyeceğini müjdelemek isterler.
(Ali İmran 170)Halis Bayancuk (Ebu Hanzala) Meali: /
Allah’ın onlara lütuf ve ihsanından verdiği (nimetler nedeniyle) sevinç içindelerdir. Ve henüz kendilerine katılmayan (kardeşlerini) üzerlerine hiçbir korku olmadığı ve asla üzülmeyecekleri konusunda müjdelemek isterler.
(Ali İmran 170)Harun Yıldırım Meali:
Allah’ın fazlından kendilerine verdikleri ile ferah içindedirler, arkalarından kendilerine katılmamış olanlar için hiç bir korku olmadığını ve üzülmeyeceklerini müjdelemek isterler.
(Ali İmran 170)Hasan Basri Çantay:
(169-170) Allah yolunda öldürülenleri sakın ölüler sanma. Bil'akis onlar Rableri kafında diridirler. (Öyle ki Allanın) lutf-ü inayetinden, kendilerine verdiği (şehidlik mertebesi) ile hepsi de şad olarak (cennet ni'metleriyle) rızıklanırlar.. Arkalarından henüz onlara katılamayan (şehid dindaş) lar (ı) hakkında da: "Onlara hiç bir korku yokdur. Onlar mahzun da olacak değillerdir" diye müjde vermek isterler.
(Ali İmran 170)Hayrat Neşriyat Meali:
(Hem onlar,) Allah'ın kendilerine ihsânından verdiği şeylerle sevinen kimselerdir ve arkalarından kendilerine (henüz) katılamayanları: “Onlara hiçbir korku yoktur ve onlar mahzun(da) olmayacaklardır” diye müjdelemek isterler!(2)*
(Ali İmran 170)Hubeyb Öndeş Meali: /
(169-171) Allah yolunda öldürülmüş olanları sakın ölüler sanma! Aksine, [onlar] RAB'leri katında, Allah'ın kendi ikramından kendilerine verdiğine sevinir bir halde rızıklandırılan dirilerdir. Kendilerine arkalarından hiç katılmamış olanları, Allah'tan bir nimeti ve bir ikramı müjdelemek isterken kendilerine herhangi bir korku olmadığını, üzülmez bir halde olduklarını ve inançlıların ödüllerini Allah'ın yok etmeyeceğini müjdelemek isterler.
(Ali İmran 170)Hüseyin Atay Meali:
Onlar, Allah'ın kendilerine verdiği bolluktan dolayı sevinç içinde olup, arkalarından henüz kendilerine katılmayanlara da korkunun olmadığını ve onların üzülmeyeceklerini müjdelemek isterler.
(Ali İmran 170)İbni Kesir Meali:
Allah'ın keremiyle kendilerine verdiklerinden sevinerek arkalarından henüz kendilerine katılmayanlara; kendilerine korku olmadığını ve üzülmeyeceklerini, müjdelemek isterler.
(Ali İmran 170)İlyas Yorulmaz Meali:
Allah yolunda öldürülenler, Allah'ın lütfundan verdikleri ile sevinirler ve onlardan sonra henüz kendilerine katılmamış, kendilerini Allah yolunda ölmeye hazırlamış kimselere, onlar için korku olmadığını ve kesinlikle üzüntülerden uzak kalacaklarını müjdelemektedirler.
(Ali İmran 170)İskender Ali Mihr Meali:
Allah'ın onlara kendi fazlından verdiği şeyle ferahlarlar. Ve arkalarından henüz kendilerine katılmayan (henüz şehit olmayan) kimselere, "onlara bir korku olmayacağını ve onların mahzun olmayacaklarını" müjdelemek isterler.
(Ali İmran 170)İsmail Hakkı Baltacıoğlu Meali:
Allah'ın iyilik olarak kendilerine bol bol verdiklerinden dolayı onların içleri açılmıştır. Geride kalıp da kendilerine katılmıyanlar için «korku yoktur, onlar kaygılanacak da değildirler» müjdesini alınca da sevinirler.
(Ali İmran 170)Kadri Çelik Meali:
Allah'ın kendilerine, lütfünden verdiği şeylere sevinirler ve arkalarından kendilerine katılmayan kimselere, kendilerine korku olmadığını ve kendilerinin üzülmeyeceklerini müjdelemek isterler.
(Ali İmran 170)Mahmut Kısa Meali:
Allah’ın, lütfedip kendilerine bağışladığı şehitlik mertebesi ve cennet nîmetleri ile coşkun bir gurur ve sevinç duyarlar. Ve şehâdet şerbetini içmek için can atan, fakat henüz kendilerine katılmamış olan kardeşlerine, hesap gününde herhangi bir korku ve üzüntü duymayacakları müjdesini vermek isterler.
(Ali İmran 170)Mehmet Ali Eroğlu Meali:
İçinde bulundukları sevinç Allah'ın onlara ihsan ettiği lütuflardandır. Mahzun olmayacakları müjdeyi, henüz kendilerine ulaşmamışlara vermek isterler Rahatlık olacaktır onlara. Artık ne korku ve ne de mahzun olma vardır.
(Ali İmran 170)Mehmet Türk Meali:
Onlar, Allah’ın kendilerine lütfundan verdikleriyle sevinirler ve arkalarından (şehit olup) kendilerine katılmamış olanlar için; “hiç bir korkunun olmadığını ve onların üzüntü de duymayacaklarını” müjdelerler.1*
(Ali İmran 170)Muhammed Celal Şems Meali:
Allah’ın Kendi lütfundan onlara verdikleriyle mutludurlar. Kendilerine henüz kavuşmamış olanlar için (de,) onlara korku olmadığı ve (de) üzülmeyecekleri (hakkında,) müjdeler alırlar.
(Ali İmran 170)Muhammed Esed Meali:
Allah'ın lütfuyla kendilerine bağışladığı (şehitlikten) övünç duyarlar. Ve arkada kalıp henüz kendilerine katılmamış olan (kardeş)lerine, bir korku ve üzüntü duymayacakları müjdesinde bulunmaktan zevk alırlar:
(Ali İmran 170)Mustafa Cemil Kılıç Meali:
Onlar, Allah'ın verdiği bol nimetlerle neşe içindedirler. Henüz kendilerine katılmayanları ise şöyle müjdelemek isterler; "Onlara hiçbir korku yoktur. Ve onlar asla üzülmeyeceklerdir."
(Ali İmran 170)Mustafa Çavdar Meali:
Ve onlar, Allah’ın lütfu ile kendilerine verdiği mükâfatın sevincini yaşamaktadırlar, arkalarından kendilerine henüz yetişmemiş kardeşlerine, onlar için herhangi bir korkunun olmadığını ve hiçbir şekilde üzülmeyeceklerini de müjdelemek isterler. (Ali İmran 170)Mustafa Çevik Meali:
169-171 Yaratılışlarının sebebi olan kurallarını Allah’ın belirlediği hayat nizamını yaşamak ve yaşatmak uğrunda cihat ederken şehit olanlar için sakın sıradan insanlara dediğiniz gibi öldürüldüler yahut öldüler demeyin, onlar kısacık dünya hayatının Allah’ın davetine uygun yaşamak için bahşedildiğine yürekten iman etmişler ve bu uğurda şehit olmuşlardı. Onlar Allah’ın nezdinde devamlı diridirler ve Rablerinin nimetleriyle ödüllendirilip şehit olmanın mutluluğunu yaşamakla birlikte, geride kalan mü’minlere de Allah’ın şehitlere lütfettiği nimetlerini müjdelemek için can atarlar. Allah, yaratılış sebepleri uğrunda cihat edenleri en güzel nimetlerle ödüllendirir.
(Ali İmran 170)Mustafa İslamoğlu Meali:
Onlar Allah'ın lutfundan kendilerine bağışladığıyla kıvanç duyarlar. Arkadan gelip de henüz kendilerine kavuşmamış olanlara, geleceğe ilişkin kaygı ve geçmişe ilişkin üzüntü duymayacakları müjdesini vermekten haz alırlar.
(Ali İmran 170)Osman Okur Meali:
(Onlar) Allah'ın lütfuyla kendilerine bağışladığı (şehitlikten) övünç duyarlar. Ve arkada kalıp henüz kendilerine (şehid olarak) katılmamış olan kardeşlerine, (ölüm anında) hiçbir korku ve üzüntü olmayacağını müjdelemek isterler.
(Ali İmran 170)Ömer Nasuhi Bilmen Meali:
Onlar kendilerine Allah Teâlâ'nın fazlından verdiği şey ile mesrûrdurlar. Ve onlar, arkalarında varıp kendilerine yetişmemiş olanlara bir korku olmadığı ile ve onların mahzûn olmayacakları ile de müjdelenmiş bulunurlar.
(Ali İmran 170)Ömer Öngüt Meali:
Allah'ın kendilerine verdiği ihsanlardan dolayı sevinç içindedirler. Arkalarından henüz kendilerine katılmayan kimselere de hiçbir korku olmayacağını ve üzülmeyeceklerini müjdelemek isterler.
(Ali İmran 170)Ömer Sevinçgül Meali:
Allah’ın bol nimetinden kendilerine verdikleriyle sevinirler. Arkalarından gelip de henüz kendilerine katılmayanlara, kendileri için bir korku ve üzüntünün söz konusu olmadığını müjdelerler.
(Ali İmran 170)Sadık Türkmen Meali:
Allah’ın lütuf ve kereminden kendilerine verdiklerine sevinir ve henüz arkalarından kendilerine katılmayanlara, onlara da korku yoktur ve onlar üzülmeyeceklerdir, diye de sevinirler.
(Ali İmran 170)Seyyid Kutub Meali:
Allah'ın, keremiyle kendilerine sunduğu nimetlerden dolayı sevinç içindedirler. Arkadaki henüz kendilerine katılmamış olanlar için korku ve üzüntü söz konusu değil diye onlar adına sevinçlidirler.
(Ali İmran 170)Suat Yıldırım Meali:
Allah'ın lütfundan ihsan ettiği nimetlere kavuşmaktan dolayı sevinç içindedirler. Arkalarından henüz kendilerine kavuşmayan müstakbel şehitlere, "kendilerine hiçbir korku olmayacağına ve üzüntü hissetmeyeceklerine" dair de müjde vermek isterler.
(Ali İmran 170)Süleyman Ateş Meali:
Allah'ın, keremiyle kendilerine verdiklerinden sevinçli olarak, arkalarından henüz kendilerine yetişemeyenlere de korku olmadığına, onların da üzüntüye uğramayacaklarına sevinirler.
(Ali İmran 170)Süleymaniye Vakfı Meali:
Allah'ın verdikleriyle mutlu olurlar. Henüz aralarına katılmamış olanlara da "Üzerlerinde ne korku olacak ne de üzülecekler." diye müjde vermek isterler.
(Ali İmran 170)Şeref Aziz Taha ve Kemal Çelik Meali:
(169-171) Allah yolunda öldürülenleri ölü saymayın. Hayır, onlar diridirler; Rableri katında rızıklanacaklardır. Allah'ın, lütfuyla kendilerine verdiğine sevinirler. Arkada kalıp, henüz kendilerine kavuşamamış kimselere, korku ve üzüntü duymayacaklarını, Allah'ın lütfuna ve nimetine erişeceklerini, Allah'ın, iman edenlerin emeğini boşa çıkarmayacağını müjdelemek isterler.
(Ali İmran 170)Şaban Piriş Meali:
Allah'ın kendilerine fazlından verdiği şeylere sevinenler, arkalarından (kendilerine) yetişemeyenlere, kendilerine bir korku olmadığını ve mahzun da olmayacaklarını müjdelemek isterler.
(Ali İmran 170)Talat Koçyiğit Meali:
169-170 Allah yolunda öldürülenleri ölü sanma. Aksine onlar, Rabları katında diri olup. Allah'ın fadl-u kereminden kendilerine verdiği (şehidlik mertebesinden) sevinçli bir şekilde (O'nun sayısız nimetleriyle) rızıklandırılırlar ve arkalarında kalıp da henüz kendilerine katılmamış olan (kardeş) lerine, hiçbir korku bulunmadığını ve mahzun da olmayacaklarını müjdelerler.
(Ali İmran 170)Tefhimul Kuran Meali:
Allah'ın kendi fazlından onlara verdikleriyle sevinç içindedirler. Onlara arkalarından henüz ulaşmayanlara müjdeler vermektedirler ki onlara hiç bir korku yoktur, mahzun da olacak değillerdir.
(Ali İmran 170)Ümit Şimşek Meali:
Allah'ın kereminden onlara bağışladığı nimetlerin mutluluğu içinde, arkalarında olup da henüz kendilerine katılmamış kardeşlerine, kendileri için hiçbir korku olmayacağını ve hiçbir şey için üzülmeyeceklerini müjdeliyorlar.
(Ali İmran 170)Yaşar Nuri Öztürk Meali
Allah'ın, lütfundan kendilerine verdiğiyle sevinçlidirler. Ve arkada kalıp kendilerine katılmamış olanlara şunu müjdeliyorlar: Onlar için korku yoktur; tasalanmayacaklardır onlar.
(Ali İmran 170)