29. Ankebut Suresi / 66.ayet
- « Ankebut 65
- Ankebut 66
- Ankebut 67 »
Ankebut 66 ayeti için diğer mealler.
Aşağıdaki bir mealin,
* Hatalı olduğunu düşünüyorsanız,
* Telif hakkı sahibiyseniz
(Yazar, Yayınevi vs. kurumsal e postası ile),
bize iletişim bölümünden ulaşabilirsiniz.
Abdülbaki Gölpınarlı Meali:
Bu da onlara verdiğimiz nimetlere nankörlük edip dünyada geçinip gitmeleri içindir, fakat yakında bilecek onlar.
(Ankebut 66)Abdullah-Ahmet Akgün Meali:
Kendilerine verdiğimiz (nimetler) e nankörlük etsinler ve onlar (bir müddet) yararlanıp sefasını sürsünler (bakalım!..) Ancak onlar yakında bilecek (ve anlayacaklardır).
(Ankebut 66)Abdullah Parlıyan Meali:
Ki, şimdilik kendilerine verdiğimiz nimetlere nankörlük etsinler ve şu geçici dünya hayatından zevk alsınlar bakalım, fakat yakında bilecekler.
(Ankebut 66)Adem Uğur Meali:
Kendilerine verdiklerimize karşı nankörlük etsinler ve sefa sürsünler bakalım! Ama yakında bilecekler!
(Ankebut 66)Ahmet Hulusi Meali:
Kendilerine verdiklerimize (hakikatlerindeki kuvvelere) nankörlük yapsınlar ve (geçici şeylerden) faydalansınlar diye (şirke dönerler)! Yakında anlayacaklar!
(Ankebut 66)Ahmet Tekin Meali:
Kendilerine ihsan ettiklerimize karşılık bize nankörlük etsinler, sefa sürsünler bakalım! Ama yakında âkıbetlerinin nasıl olduğunu öğrenecekler.*
(Ankebut 66)Ahmet Varol Meali
Kendilerine verdiğimize karşı nankörlük etsinler ve yararlansınlar diye (böyle yaparlar). Ancak yakında bilecekler.
(Ankebut 66)Ali Bulaç Meali:
Kendilerine verdiğimiz (nimetler)e nankörlük etsinler ve yararlanıp metalansınlar diye. Ancak onlar yakında bileceklerdir.
(Ankebut 66)Ali Fikri Yavuz Meali:
Kendilerine verdiğimiz nimeti (kurtuluş nimetini) inkâr etsinler ve (geçici dünya hayatından) zevk alsınlar diye (eski tutumları olan şirke dönerler)...Fakat yakında (onlara ne azab yapılacağını) bileceklerdir.
(Ankebut 66)Ali Rıza Sefa Meali:
Kendilerine verdiklerimize nankörlük etsinler ve yararlansınlar; artık yakında öğrenecekler.
(Ankebut 66)Ali Ünal Meali:
Kendilerine bahşettiğimiz onca nimetlere karşı nankörlükte ısrar etsinler bakalım; salsınlar bakalım kendilerini dünya hayatının geçici zevklerine. (Bir gün gelecek ve yaptıklarının ne demek olduğunu) elbette bileceklerdir.
(Ankebut 66)Bahaeddin Sağlam Meali:
Nihayet(*) onlara verdiğimiz nimetlere karşı nankörlük ederler. Bir müddet yaşarlar. Fakat sonra (nasıl bir yolda olduklarını) bilecekler.*
(Ankebut 66)Bayraktar Bayraklı Meali:
Böylece kendilerine bahşettiğimiz nimetlere karşı nankörlük yapar ve dünyadaki hayatlarından zevk almaya devam ederler. Fakat yakında bileceklerdir.
(Ankebut 66)Bekir Sadak Meali:
(65-66) Gemiye bindikleri zaman,dini yalniz Allah'a haskilarak O'na yalvarirlar; ama Allah onlari karaya cikararak kurtarinca, kendilerine verdigi nimete nankorluk ederek O'na hemen es kosarlar. Zevklensinler bakalim, yakinda bileceklerdir.
(Ankebut 66)Besim Atalay Meali:
Verdiğimiz şeylere, küfreyleye dursunlar, varsın geçinsinler de, yakında öğrenirler
(Ankebut 66)Celal Yıldırım Meali:
Böylece kendilerine verdiğimiz nimetlere karşı nankörlük etsinler ve bir süre yararlanıp geçinsinler ; ileride (bunun nasıl bir kötülük ve şuursuzluk olduğunu) bilecekler.
(Ankebut 66)Cemal Külünkoğlu Meali:
Kendilerine verdiğimiz nimetlere nankörlük etsinler ve bir süre daha faydalansınlar bakalım! (Başlarına gelecekleri) ileride bilecekler!
(Ankebut 66)Diyanet İşleri Eski Meali:
65,66. Gemiye bindikleri zaman, dini yalnız Allah'a has kılarak O'na yalvarırlar; ama Allah onları karaya çıkararak kurtarınca, kendilerine verdiği nimete nankörlük ederek O'na hemen eş koşarlar. Zevklensinler bakalım, yakında bileceklerdir.
(Ankebut 66)Diyanet İşleri Yeni Meali:
Kendilerine verdiğimiz nimetlere nankörlük etsinler ve bir süre daha faydalansınlar bakalım! İleride bilecekler.
(Ankebut 66)Diyanet Vakfı Meali:
Kendilerine verdiklerimize karşı nankörlük etsinler ve sefa sürsünler bakalım! Ama yakında bilecekler!
(Ankebut 66)Edip Yüksel Meali:
Bırak, kendilerine verdiklerimize nankörlük etsinler, zevklensinler. İleride bilecekler.
(Ankebut 66)Elmalılı Orjinal Meali:
Ki kendilerine verdiğimiz ni'mete nankörlük etsinler ve hayattan zevk alsınlar diye, fakat ileride bilirler
(Ankebut 66)Elmalılı Yeni Meali:
Kendilerine verdiğimiz nimete nankörlük etsinler ve hayattan zevk alsınlar diye! Fakat ileride bilirler.
(Ankebut 66)Erhan Aktaş Meali:
Onlar, kendilerine verdiğimiz nimetlere nankörlük etsinler ve gönüllerince yaşasınlar! Yakında neyin ne olduğunu görecekler!
(Ankebut 66)Gültekin Onan Meali:
Kendilerine verdiğimiz (nimetler)e küfretsinler ve yararlanıp metalansınlar diye. Ancak onlar yakında bileceklerdir.
(Ankebut 66)Hakkı Yılmaz Meali:
(65,66) İşte onlar, gemiye bindiklerinde, dini yalnız Allah'a özgü kılarak O'na yalvarırlar. Sonra ne zaman ki onları karaya çıkarıp kurtardı, bir de bakarsın ki onlar, kendilerine verdiklerimize iyilikbilmezlik etmek ve kazançlı çıkmak için Allah'ın ortakları olduğunu kabul ediyorlar. Artık onlar, yakında bilecekler.
(Ankebut 66)Halis Bayancuk (Ebu Hanzala) Meali: /
Onlara verdiklerimizi inkâr edip keyif sürsünler (bakalım)! Pek yakında bilecekler/anlayacaklar.
(Ankebut 66)Harun Yıldırım Meali:
Kendilerine verdiklerimize karşı nankörlük etsinler ve sefa sürsünler bakalım! Ama yakında bilecekler!
(Ankebut 66)Hasan Basri Çantay:
Ki (bu suretle) kendilerine verdiğimiz (ni'metler) e nankörlük etsinler ve (hayatdan) zevk alsınlar diye. Fakat onlar yakında bileceklerdir.
(Ankebut 66)Hayrat Neşriyat Meali:
Tâ ki kendilerine verdiğimiz şeylere (ni'metlere) nankörlük etsinler ve zevkedalsınlar! Fakat (onlar yaptıklarının âkıbetini) ileride bilecekler!
(Ankebut 66)Hubeyb Öndeş Meali: /
(65-66) Gemiye bindikleri zaman, dini (kulluğu) ona [Allah'a] adayanlar olarak Allah'a dua ediyorlar. Ardından, onları karaya doğru [çıkarıp] kurtardığı zaman, bir bakarsın ki onlar kendilerine verdiğimiz [şeylere] nankörlük etmek için ve geçinmek-faydalanmak için şirk koşuyorlar [Allah'a ortak kabul ediyorlar]. Yakında bilecekler.
(Ankebut 66)Hüseyin Atay Meali:
Öyle ki, kendilerine verdiklerimizi inkâr ederler, artık eğlensinler, zevklensinler, yakında bileceklerdir.
(Ankebut 66)İbni Kesir Meali:
Kendilerine verdiğimize küfretsinler, eğlensinler bakalım. Yakında bileceklerdir.
(Ankebut 66)İlyas Yorulmaz Meali:
Onlar, Allah'ın verdiklerini şimdilik inkar etsinler ve yaşasınlar bakalım. Sonra öğrenecekler.
(Ankebut 66)İskender Ali Mihr Meali:
Onlara verdiğimiz şeyleri inkâr etsinler (nankörlük etsinler) ve metalansınlar (faydalansınlar) diye. Ama yakında bilecekler.
(Ankebut 66)İsmail Hakkı Baltacıoğlu Meali:
kendilerine edilen iyiliklere karşı tanımazlık etsinler, gönensinler diye! Oysaki yakında öğreneceklerdir.
(Ankebut 66)Kadri Çelik Meali:
Kendilerine verdiğimize nankörlük etsinler ve yararlanıp faydalansınlar bakalım; ancak onlar yakında bileceklerdir.
(Ankebut 66)Mahmut Kısa Meali:
Böylece, kendilerine verdiğimiz bunca nîmetlere karşı nankörce davranır, yeme, içme ve cinsel duyguları tatminden başka bir şey bilmeyen; doğruluk, adâlet, erdemlilik gibi hiçbir ahlâkî endişe taşımayan hayvanlar gibi, dünyanın zevk ve nîmetleriyle oyalanarak yaşayıp giderler fakat ne büyük bir yanılgı içerisinde olduklarını, yakında anlayacaklar! O hâlde, iş işten geçmeden bunu düşünsünler de, gerçek kurtuluş ve mutluluğa ancak Allah’a kulluk sayesinde ulaşılabileceğini anlasınlar:
(Ankebut 66)Mehmet Ali Eroğlu Meali:
Eh kendilerine verdiğimiz nimetlere nankörlük etsin, zevk alsınlar. Ancak yakında bilecekler
(Ankebut 66)Mehmet Türk Meali:
(Bunu) kendilerine verdiklerimize nankörlük etmek ve (dünyalık) menfaatler elde etmek için (yaparlar). Ama onlar, (neyin ne olduğunu) pek yakında anlayacaklar.1*
(Ankebut 66)Muhammed Celal Şems Meali:
Bunun sonucu, kendilerine verdiklerimize nankörlük ederler ve geçici olarak (dünya mallarından) faydalanırlar. Ancak onlar, yakında (onun) neticesini öğrenecekler.
(Ankebut 66)Muhammed Esed Meali:
böylece kendilerine bahşettiğimiz her türlü (nimete) karşı nankörlük yapar ve dünyadaki hayatlarından (ahmakça) zevk almaya devam ederler; fakat, günü gelince (gerçeği) öğrenecekler.
(Ankebut 66)Mustafa Cemil Kılıç Meali:
Kendilerine verdiklerimize karşı iyilik bilmezlik ederek geçinip gitsinler bakalım. Ama yakında öğrenecekler!
(Ankebut 66)Mustafa Çavdar Meali:
Bizim onlara verdiğimiz nimetlere nankörlük etmeye ve zevki sefa içinde hayat sürmeye devam etsinler bakalım. Nasılsa yakında gerçeği öğrenecekler.Bknz: (14/32)»(14/34) - (16/51)»(16/56) - (80/17)»(80/32)
(Ankebut 66)Mustafa Çevik Meali:
65-66 Allah’ın Rabliği ve ilahlığını örterek yaşamayı seçenler, denizde bir gemi içinde azgın dalgalara yakalanıp ölümle yüz yüze geldiklerinde hemen Allah’la birlikte ilah edindiklerini unutup yalnız O’na yönelerek yalvarıp yakarırlar. Fakat Allah onları kurtarıp da karaya çıkardığında bir de bakarsın ki tekrar Allah’la birlikte ilah edindiklerine döner, müşrik ve kâfir olarak yaşamaya devam ederler. Böylece kendilerine bahşettiğimiz her türlü nimete ve yardıma karşı nankörlük eder, kısacık dünya hayatının cazibesi ile âhireti unuturlar, fakat günü gelince gerçekle yüzleşecek ve çok pişman olacaklar.
(Ankebut 66)Mustafa İslamoğlu Meali:
Sonuçta kendilerine verdiklerimize nankörlük etmiş ve kısa vadeli bir hazzı tüketmiş olurlar: Fakat zamanı gelince (gerçeği) anlayacaklar.
(Ankebut 66)Osman Okur Meali:
(Böylece) kendilerine bahşettiğimiz her türlü (nimete) karşı nankörlük yapar ve dünyadaki hayatlarından (ahmakça) zevk almaya devam ederler; fakat, günü gelince (gerçeği) öğrenecekler..
(Ankebut 66)Ömer Nasuhi Bilmen Meali:
Kendilerine verdiğimiz şeye nankörlük etsinler ve istifadede bulunsunlar diye. Fakat yakın da bileceklerdir.
(Ankebut 66)Ömer Öngüt Meali:
Kendilerine verdiğimiz nimetleri inkâr etsinler ve sefa sürsünler bakalım! Yakında bilecekler!
(Ankebut 66)Ömer Sevinçgül Meali:
Kendilerine verdiğimiz nimetlere nankörlük eder, zevke dalarlar. Fakat yakında bilecekler!
(Ankebut 66)Sadık Türkmen Meali:
Kendilerine verdiğimiz nimete nankörlük etsinler ve zevklenip eğlensinler diye (mi?) Oysa yakında bilecekler!
(Ankebut 66)Seyyid Kutub Meali:
Böylece kendilerine verdiğimiz nimetlere nankörlük etsinler ve dünyada zevkleri ile oyalansınlar bakalım! Nasıl olsa ilerde gerçeği öğreneceklerdir.!
(Ankebut 66)Suat Yıldırım Meali:
Neticede kendilerine verdiğimiz nimetlere nankörlük edip, güya geçici bir zevk alırlar. Alsınlar bakalım, yakında öğrenirler!
(Ankebut 66)Süleyman Ateş Meali:
Ki kendilerine verdiğimiz (ni'metler)e nankörlük etsinler ve (şu geçici hayatta) zevk içinde yaşasınlar. Ama yakında (gerçeği) bileceklerdir.
(Ankebut 66)Süleymaniye Vakfı Meali:
Bunu, Allah'ın onlara verdiğini görmemek ve günlerini gün etmek için yaparlar. Onlar yakında öğreneceklerdir.
(Ankebut 66)Şeref Aziz Taha ve Kemal Çelik Meali:
Kendilerine verdiğimiz nimetlere nankörlük etsinler ve bir süre daha geçinsinler bakalım! Yakında anlayacaklar.
(Ankebut 66)Şaban Piriş Meali:
Kendilerine verdiklerimize nankörlük edip, dünyada geçinip gitsinler bakalım, yakında öğrenecekler.
(Ankebut 66)Talat Koçyiğit Meali:
65-66 Gemiye bindikleri zaman, dîni Allah'a hâs kılarak O'na yalvarırlar, fakat onları karaya çıkarıp kurtarınca, kendilerine verdiklerimize nankörlük etmek ve dünya zevklerinden faydalanmak için, hemen Allah'a şirk koşarlar.
(Ankebut 66)Tefhimul Kuran Meali:
Kendilerine verdiğimiz (nimetler)e nankörlük etsinler ve yararlanıp metalansınlar diye. Ancak onlar yakında bileceklerdir.
(Ankebut 66)Ümit Şimşek Meali:
Nankörlük etsinler verdiklerimize, nasiplenedursunlar. Yakında görecekler.
(Ankebut 66)Yaşar Nuri Öztürk Meali
Verdiklerimize karşı nankörlük etsinler ve birazcık zevklensinler diye... Yakında bilecekler.
(Ankebut 66)