25. Furkan Suresi / 29.ayet

And olsun ki o, bana gelen Kuran’dan beni uzaklaştırdı. Demek ki şeytan, insanı böyle yüzüstü bırakıp, rezil ediyor.

Bknz: (4/119)»(4/120)(8/48)(14/21)»(14/22)(59/16)

Mustafa Çavdar Meali

Furkan 29 ayeti için diğer mealler.

Abdülbaki Gölpınarlı Meali:

Andolsun beni Kur'an'dan saptıran, hem de bana tebliğ edildikten sonra saptıran odur; ve Şeytan, insanı yardımcısız, horhakir bir halde bırakıverir.

(Furkan 29)

Abdullah-Ahmet Akgün Meali:

“Çünkü o, gerçekten bana (Rabbimden) gelen Zikir’den (Kur'an'dan) sonra, beni (aldatıp) saptırmış oldu. (Ve zaten) Şeytan da insanı ‘yapayalnız ve yardımsız’ bırakandır” (diye pişmanlık göstereceklerdir).

(Furkan 29)

Abdullah Parlıyan Meali:

Gerçekte bana uyarıcı, hatırlatıcı mesaj geldikten sonra, beni Allah'ı hatırlamaktan o uzaklaştırdı. Zaten şeytan, işte böyle yalnız ve çaresiz bırakır insanı.”

(Furkan 29)

Adem Uğur Meali:

Çünkü zikir (Kur'an) bana gelmişken o, hakikaten beni ondan saptırdı. Şeytan insanı (uçuruma sürükleyip sonra) yüzüstü bırakıp rezil rüsvay eder.

(Furkan 29)

Ahmet Hulusi Meali:

"Andolsun ki, gelen Zikir'den (hakikatimi hatırlatan hakikat bilgisinden) saptırdı... Şeytan (vehim - bilincin kendini beden kabulü) insan için hazuldur (güçsüz, ortada bırakan). "

(Furkan 29)

Ahmet Tekin Meali:

“Andolsun ki, Kur'ân bana geldikten sonra, beni, okunması ibadet olan övünç kaynağı Kur'ân'dan, şeriattan, Allah'ı zikirden ayırıp uzaklaştırarak, başıma buyruk hale getirip, dalâleti, bozuk düzeni, helâki tercihime imkân sağladı. Şeytan, şeytan tıynetli ahlâksız azgınlar, şeytanî güçler insanı yüzüstü bırakıp rezil ediyor.”*

(Furkan 29)

Ahmet Varol Meali

Andolsun o beni, bana geldikten sonra zikirden (Kur'an'dan) saptırdı. Şeytan da insanı yalnız ve yardımsız bırakır."

(Furkan 29)

Ali Bulaç Meali:

"Çünkü o, gerçekten bana geldikten sonra beni zikirden (Kur'an'dan) saptırmış oldu. Şeytan da insanı 'yapayalnız ve yardımsız" bırakandır."

(Furkan 29)

Ali Fikri Yavuz Meali:

Vallahi, o sapıttı beni zikirden, (Allah'ı anmaktan ve Kur'ân ahkâmına bağlanmaktan), bana Kur'ân gelmişken... Şeytan, insanı helâke düşürendir.”

(Furkan 29)

Ali Rıza Sefa Meali:

"Gerçek şu ki, öğreti bana geldiğinde, beni Ondan, o saptırdı. Zaten şeytan, insanı yarı yolda bırakır!"

(Furkan 29)

Ali Ünal Meali:

“Bana tebliğ edilen Kitap’tan beni o uzaklaştırdı, o saptırdı.” Doğrusu şeytan, insanı işte böyle uçuruma sürükler ve sonra da yüzüstü bırakıverir.

(Furkan 29)

Bahaeddin Sağlam Meali:

Andolsun! Mesaj ve bilgi bana geldikten sonra, o beni ondan saptırdı” der. Şüphesiz şeytan, insanı böylece ümitsiz ve mahrum bırakır.

(Furkan 29)

Bayraktar Bayraklı Meali:

"Çünkü Kur'an bana gelmişken, gerçekten o, beni Kur'an'dan uzaklaştırdı. Şeytan, insanı yüzüstü bırakıp rezil rüsva eder."

(Furkan 29)

Bekir Sadak Meali:

(27-29) O gun, zalim kimse ellerini isirip: «Keski Peygamberle beraber bir yol tutsaydim, vay basima gelene; keski falancayi dost edinmeseydim. And olsun ki beni, bana gelen Kuran'dan o saptirdi. seytan insani yalniz ve yardimcisiz birakiyor» der.

(Furkan 29)

Besim Atalay Meali:

Bana öğüt gelmiş iken, şeytan beni azdırdı, şeytan insanları horlayıcıdır !»

(Furkan 29)

Celal Yıldırım Meali:

And olsun ki bana Kur'ân geldikten sonra o dost (dediğim kimse) beni saptırdı. Şeytan ise insanı aşağılık halde yapayalnız bırakandır.

(Furkan 29)

Cemal Külünkoğlu Meali:

27,28,29. O gün; zalim kimse parmaklarını ısırarak: “Ne olurdu ben de peygamberle beraber bir yol tutsaydım da keşke falanı dost edinmeseydim! Yazıklar olsun bana! Andolsun ki, Kur'an bana geldikten sonra beni ondan o saptırdı. Zaten şeytan, insanı (ayarttıktan sonra) yalnız ve yardımcısız bırakır” diyecek. *

(Furkan 29)

Diyanet İşleri Eski Meali:

27,28,29. O gün, zalim kimse ellerini ısırıp: "Keşke Peygamberle beraber bir yol tutsaydım, vay başıma gelene; keşke falancayı dost edinmeseydim. And olsun ki beni, bana gelen Kuran'dan o saptırdı. Şeytan insanı yalnız ve yardımcısız bırakıyor" der.

(Furkan 29)

Diyanet İşleri Yeni Meali:

"Andolsun, Kur'an bana geldikten sonra beni ondan o saptırdı. Zaten şeytan insanı yardımcısız bırakıverir."

(Furkan 29)

Diyanet Vakfı Meali:

Çünkü zikir (Kur'an) bana gelmişken o, hakikaten beni ondan saptırdı. Şeytan insanı (uçuruma sürükleyip sonra) yüzüstü bırakıp rezil rüsvay eder.  *

(Furkan 29)

Edip Yüksel Meali:

'Beni, bana ulaşan mesajdan saptırdı. Gerçekten, şeytan insanı yarı yolda bırakır.'

(Furkan 29)

Elmalılı Orjinal Meali:

Vallahi o sapıttı beni zikirden, bana gelmiş iken, öyle ya Şeytan insana çok hızlankar bulunuyor

(Furkan 29)

Elmalılı Yeni Meali:

Bana geldikten sonra Kur'an, vallahi o beni saptırdı." Öyle ya şeytan insanı yapayalnız, yardımsız bırakır.

(Furkan 29)

Erhan Aktaş Meali:

"Ant olsun ki bana öğüt geldiği halde, beni o sapıttı." Şeytan, insanı yalnız ve yardımsız bırakır!

(Furkan 29)

Gültekin Onan Meali:

"Çünkü o, gerçekten bana geldikten sonra beni zikirden (Kuran'dan) saptırmış oldu. Şeytan da insanı 'yapayalnız ve yardımsız' bırakandır."

(Furkan 29)

Hakkı Yılmaz Meali:

27-29 Ve o gün, şirk koşmak sûretiyle yanlış; kendi zararına iş yapan o kimse ellerini ısırarak; “Eyvah, keşke elçi ile beraber bir yol tutsaydım! Eyvah, keşke falancayı iz bırakan bir önder edinmeseydim. Hiç şüphesiz bana geldikten sonra, beni Öğüt'ten/Kitap'tan o saptırdı. Ve şeytan, insan için bir rezil edenmiş!” der.

(Furkan 29)

Halis Bayancuk (Ebu Hanzala) Meali: /

“Andolsun ki o, zikir/Kur’ân bana geldikten sonra beni ondan saptırdı. Şeytan, (önce vaadlerde bulunan sonra da) insanı yardımsız yarı yolda bırakandır.”

(Furkan 29)

Harun Yıldırım Meali:

Çünkü zikir (Kur'an) bana gelmişken o, hakikaten beni ondan saptırdı. Şeytan insanı (uçuruma sürükleyip sonra) yüzüstü bırakıp rezil rüsvay eder.

(Furkan 29)

Hasan Basri Çantay:

"Andolsun ki beni zikirden, hem o (bir devlet gibi) bana (Allah tarafından) geldikden sonra, o sapdırdı. Şeytan insanı (başına bir bela gelince) yapayalınız ve yardımsız bırakandır".

(Furkan 29)

Hayrat Neşriyat Meali:

“Yemîn olsun ki, (o) bana geldikten sonra beni Zikir'den (Kur'ân'dan), saptırdı.” Şeytan ise, insanı (işte o gün, böyle) yardımsız bırakır.

(Furkan 29)

Hubeyb Öndeş Meali: /

(27-29) Zalimin, [pişmanlıktan] iki elini ısırıp "Ne olurdu bana keşke Elçi'yle birlikte bir yol edinseydim! Yazıklar olsun bana! Ne olurdu bana keşke falan kimseyi bir dost edinmeseydim! Yemin olsun ki o, bana gelmesinden sonra hatırlatma (zikir) konusunda bana yolu kaybettirdi. Şeytan [en başından beri] insanı yüz üstü bırakandı." diyeceği günü [an]!

(Furkan 29)

Hüseyin Atay Meali:

27-29 Zalim kimse ellerini ısırdığı gün der ki: "Keşke ben peygamberle beraber bir yol tutsaydım, vay başıma gelenler! Keşke falancayı dost edinmeseydim. Andolsun ki, bana gelen hatırlatandan beni o saptırdı. Zaten şeytan da insanı yüzüstü bırakır."

(Furkan 29)

İbni Kesir Meali:

Andolsun ki; bana gelen zikirden beni, o saptırdı. Şeytan; insanı yapayalnız ve yardımsız bırakandır.

(Furkan 29)

İlyas Yorulmaz Meali:

“Bana geldikten sonra, Kur'an dan (zikirden) beni o saptırdı. Şeytan insanı doğru yoldan uzaklaştırıp, yalnız bırakıyor” diyecekler.

(Furkan 29)

İskender Ali Mihr Meali:

Andolsun ki; bana zikir (Kur’ân’daki ilim) geldikten sonra beni zikirden saptırdı ve şeytan, insana yardımı engelleyendir.

(Furkan 29)

İsmail Hakkı Baltacıoğlu Meali:

Ant olsun ki öğütleyici Kuran bana geldikten sonradır ki o beni sapıttırdı. İşte Şeytan insanı böyle yüzüstü bırakır.»

(Furkan 29)

Kadri Çelik Meali:

“Çünkü o, gerçekten bana gelmiş bulunduktan sonra beni zikirden (Kur'an'dan) saptırmış oldu. Şeytan da insanı yapayalnız ve yardımsız bırakandır.”

(Furkan 29)

Mahmut Kısa Meali:

“Uyarı ve öğütlerle dolu olan Kur’an tam da bana ulaşmışken, beni nasıl da ondan saptırdı!” İşte şeytan, insanı en zor anında böyle yapayalnız ve çaresiz bırakır!

(Furkan 29)

Mehmet Ali Eroğlu Meali:

Fiilen zikir bana geldikten sonra o beni saptırdı. İnsanı helake düşüren şeytandır.

(Furkan 29)

Mehmet Türk Meali:

“Bana zikir,1 geldikten sonra o (şeytan), beni ondan alıkoydu.” (der.) Zâten şeytan, insanı (hep) yüzüstü bırakır.*

(Furkan 29)

Muhammed Celal Şems Meali:

“Şüphesiz (Allah’ın) zikri bana geldikten sonra, ondan beni o saptırdı.” Şeytan, (zaten) insanı yardımsız bırakandır.

(Furkan 29)

Muhammed Esed Meali:

Gerçekte, bana uyarıcı, hatırlatıcı mesaj geldikten sonra, beni (Allah'ı) hatırlamaktan o uzaklaştırdı!" Zaten, Şeytan (işte böyle) yalnız ve çaresiz bırakır insanı.

(Furkan 29)

Mustafa Cemil Kılıç Meali:

"O beni, bana gelen öğütten saptırdı. Zaten Şeytan, insanı yapayalnız ve yardımcısız bırakıverir."

(Furkan 29)

Mustafa Çavdar Meali:

And olsun ki o, bana gelen Kuran’dan beni uzaklaştırdı. Demek ki şeytan, insanı böyle yüzüstü bırakıp, rezil ediyor.

Bknz: (4/119)»(4/120) - (8/48) - (14/21)»(14/22) - (59/16)

(Furkan 29)

Mustafa Çevik Meali:

26-29 Dünya hayatlarında Allah’ın hükümlerini inkâr edenler, Kıyamet Günü dünyada da âhirette de gerçek hâkimiyetin yalnızca Allah’a ait olduğunu anlayacaklar. O Gün onlar için çok zor bir gün olacak. Gerçeği inkâr etmiş olanlar pişmanlıkla parmaklarını ısırıp, “Ah keşke bize bugünlerin geleceğini bildiren resûllerin davetine uyup da yalnızca Allah’ı ilah edinseydim ve O’ndan başkasının davetinden yüz çevirseydim! Allah’ın zikri (Kur’an) bana ulaşmasına rağmen, şeytan ve yandaşları beni Allah’ı layıkıyla kavramaktan uzaklaştırdılar.” diyecekler. O gün şeytan ve onun yandaşları ile onların arkasından gidenler, yapayalnız ve çaresiz birbirlerini terk edip giderler.

(Furkan 29)

Mustafa İslamoğlu Meali:

Doğrusu, bana vahiy ulaştıktan sonra beni ondan uzaklaştırdı."Evet, zaten (kişiyi vahiyden) uzaklaştıran her tür şer güç insanı işte böyle yüzüstü bırakır.

(Furkan 29)

Osman Okur Meali:

(27-29) O gün,zalim kimse ellerini ısırıp: "Keşke Resulle beraber bir yol tutsaydım, vay başıma gelene; keşke falancayı dost edinmeseydim. Andolsun ki beni, bana gelen Kuran'dan o saptırdı. Şeytan insanı yalnız ve yardımcısız bırakıyor" der.

(Furkan 29)

Ömer Nasuhi Bilmen Meali:

«Andolsun ki, beni zikirden sapıttırdı, (o zikir) bana geldikten sonra ve şeytan insan için yardımcı olmayıp (onu) zelilâne bir halde terkeder olmuştur.»

(Furkan 29)

Ömer Öngüt Meali:

“Andolsun ki beni zikirden, bana Kur'an gelmişken o saptırdı. Şeytan insanı yapayalnız ve yardımcısız bırakıyor. ”

(Furkan 29)

Ömer Sevinçgül Meali:

“Çünkü, ‘hakikati bildirmek üzere’ bana gelen zikirden ‘kitaptan, uyarıcıdan’ beni saptıran odur.” Bak, insanı nasıl yapayalnız bırakıyor o şeytan!

(Furkan 29)

Sadık Türkmen Meali:

O bana gelen öğütten beni saptırdı. Zaten şeytan insanı rezil edicidir.”

(Furkan 29)

Seyyid Kutub Meali:

Bana Kur'anın mesajı geldikten sonra o beni Allah'ı anmaktan alıkoydu. Zaten şeytan, insanı ayarttıktan sonra yüzüstü bırakır.

(Furkan 29)

Suat Yıldırım Meali:

(27-29) O gün zalim, parmaklarını ısırır "Eyvah! der, keşke o Peygamberle birlikte yol tutsaydım. Eyvah! Keşke falanı dost edinmeseydim! Vallahi bana gelen öğütten (Kur'an'dan) beni o uzaklaştırdı. Zaten şeytan, insanı (işte böyle uçuruma sürükleyip sonra da) yüzüstü, yalnız bırakır."

(Furkan 29)

Süleyman Ateş Meali:

O beni, bana gelen Zikirden saptırdı. Zaten şeytan, insanı yapayalnız ve yardımcısız bırakır."

(Furkan 29)

Süleymaniye Vakfı Meali:

O, beni bu[1] doğru bilgiden (Kur'an'dan) uzaklaştırdı. Hem de bana kadar gelmişken. Bu Şeytan insanı böyle yüzüstü bırakır."

1)elif lam'lı olduğu için zamir eklendi

(Furkan 29)

Şeref Aziz Taha ve Kemal Çelik Meali:

(27-29) Zâlimler o Gün, pişmanlıktan ellerim ısınıp: "Keşke Allah'ın elçisine uysaydık. Vah bize! Keşke şu adamlan dost edinmeseydik. Çünkü onlar bize gelen mesaja ulaşmamıza engel oldu" diyecekler. İşte şeytan insanı böyle yüz üstü bırakır.

(Furkan 29)

Şaban Piriş Meali:

Andolsun ki bana gelen zikir'den beni o saptırdı. Şeytan, insanı yapayalnız bırakıp, rezil ediyor.

(Furkan 29)

Talat Koçyiğit Meali:

"İşte o beni, bana Rabbımdan geldikten sonra Kitaptan uzaklaştırdı. Zaten şeytan insanı yalnız bırakır" diyecektir.

(Furkan 29)

Tefhimul Kuran Meali:

«Çünkü o, gerçekten bana gelmiş bulunduktan sonra beni zikirden (Kur'an'dan) saptırmış oldu. Şeytan da insanı 'yapayalnız ve yardımsız' bırakandır.»

(Furkan 29)

Ümit Şimşek Meali:

“Bana gelen öğütten o beni uzaklaştırdı.” İşte, Şeytan insanı böyle ortada bırakıverir.

(Furkan 29)

Yaşar Nuri Öztürk Meali

"Zikir/Kur'an bana geldikten sonra, o saptırdı beni ondan. Şeytan, insan için bir rezil edicidir."

(Furkan 29)