15. Hicr Suresi / 79.ayet

Biz de onlara yaptıklarının acısını tattırdık. Bu iki şehirdeki belgeler hala göz önündedir.

Bknz: (37/137)»(37/138)

Mustafa Çavdar Meali

Hicr 79 ayeti için diğer mealler.

Abdülbaki Gölpınarlı Meali:

Öcaldık onlardan; iki şehir de apaçık görünmede, yol uğrağında hala.

(Hicr 79)

Abdullah-Ahmet Akgün Meali:

Bundan dolayı onlardan intikam aldık; her ikisi(nin harabeleri) de açıkça (gözler) ön(ün) dedir.

(Hicr 79)

Abdullah Parlıyan Meali:

Ve bu yüzden onları da, hakettikleri cezaya uğrattık. Gerçek şu ki, Lût ve Eykeliler kavmi de, bugün dahi görülebilen bir ana yol üzerinde yaşamaktaydılar.

(Hicr 79)

Adem Uğur Meali:

Biz onlardan da intikam aldık. İkisi de (Eyke ve Medyen) açık bir yol üzerindedir.

(Hicr 79)

Ahmet Hulusi Meali:

Bu sebeple onlara yaptıklarının acı sonuçlarını yaşattık! Her ikisi de açık seçik görülebilen bir bölgededir.

(Hicr 79)

Ahmet Tekin Meali:

Biz onlara, lâyık oldukları cezayı verdik. İkisi de, Eyke ve Medyen açık bir yol üzerindedir.

(Hicr 79)

Ahmet Varol Meali

Bu yüzden onlardan da intikam aldık. Her ikisi de açık bir yol üzerindedir.

(Hicr 79)

Ali Bulaç Meali:

Bundan dolayı onlardan intikam aldık; her ikisi de açıkça (gözler) ön(ün)dedir.

(Hicr 79)

Ali Fikri Yavuz Meali:

Biz Eyke halkından da intikam aldık. (Sedum ve Eyke şehirlerinin) ikisi de (herkesin görebileceği uğrak) apaçık bir yol üzerindedir.

(Hicr 79)

Ali Rıza Sefa Meali:

Sonunda, hak ettikleri cezayı onlara da verdik. Her ikisi de apaçık görünüyor.

(Hicr 79)

Ali Ünal Meali:

Onlara da hak ettikleri cezayı verdik. Bu her iki (günahkâr) memleketin harabeleri uğrak bir yol üzerindedir.

(Hicr 79)

Bahaeddin Sağlam Meali:

78, 79. Şüphesiz ormanlık ehli (Şuayb kavmi) de zalimler idi. Onlardan da öcümüzü aldık. İşte o iki kavim, (yerleri) görünen bir yol üzerindedirler.

(Hicr 79)

Bayraktar Bayraklı Meali:

Biz onlardan da intikam aldık. İkisi de açık bir yol üzerindedir.

(Hicr 79)

Bekir Sadak Meali:

Bunun icin onlardan da ocaldik. Hala her iki memleket de islek bir yol uzerindedirler. *

(Hicr 79)

Besim Atalay Meali:

Hemen onlardan öcalmışız, bu iki şehir de açık yerde, önlerindedir

(Hicr 79)

Celal Yıldırım Meali:

O yüzden onlardan da intikam aldık. (Sözünü ettiğimiz) şehirlerin ikisi de açık bir (yolun) önünde bulunuyordur.

(Hicr 79)

Cemal Külünkoğlu Meali:

Onlardan intikam aldık (Sodom ve Eyke halklarına hak ettikleri cezayı verdik). Bu her ikisi de (Lût kavminin yaşadığı Sodom ile Şuayip kavminin yaşadığı Eyke herkesin görebileceği uğrak) apaçık bir yol üzerindedir.

(Hicr 79)

Diyanet İşleri Eski Meali:

Bunun için onlardan da öç aldık. Hala her iki memleket de işlek bir yol üzerindedirler.*

(Hicr 79)

Diyanet İşleri Yeni Meali:

Onlardan da intikam aldık. İkisi de (Lut kavminin yaşadığı Sodom ile Şu'ayb kavminin yaşadığı Eyke) belirgin bir anayol üzerinde idiler.

(Hicr 79)

Diyanet Vakfı Meali:

Biz onlardan da intikam aldık. İkisi de (Eyke ve Medyen) açık bir yol üzerindedir.

(Hicr 79)

Edip Yüksel Meali:

Onlardan öc aldık. Her ikisi de belgelenmiştir.

(Hicr 79)

Elmalılı Orjinal Meali:

Onlardan da intikam aldık, ikisi de apaçık önde bulunuyor

(Hicr 79)

Elmalılı Yeni Meali:

Onlardan da intikam aldık, ikisi de apaçık önde bulunuyorlar.

(Hicr 79)

Erhan Aktaş Meali:

Onlardan intikam aldık. İkisi[1] de kesinlikle açık bir rehberdir.[2]

1)Sodom ve Eyke.
2)Gelecek nesillere ibrettir.

(Hicr 79)

Gültekin Onan Meali:

Bundan dolayı onlardan intikam aldık; her ikisi de açıkça (gözler) ön(ün)dedir (lebi imamin) / her ikisi de Levh-i Mahfuz'dadır.

(Hicr 79)

Hakkı Yılmaz Meali:

(78,79) Eyke ashâbı da kesinlikle şirk koşarak yanlış; kendi zararlarına iş yapan kimselerdi de Biz kendilerinden intikam aldık/yakalayıp cezalandırmak sûretiyle adaleti yerine getirdik. İkisi de; Eyke ve Lût toplumu açık bir yol üzerindedir.

(Hicr 79)

Halis Bayancuk (Ebu Hanzala) Meali: /

Onlardan intikam aldık. Her ikisi de açık bir yol üstünde (göz önündedir).

(Hicr 79)

Harun Yıldırım Meali:

Biz onlardan da intikam aldık. İkisi de (Eyke ve Medyen) açık bir yol üzerindedir.

(Hicr 79)

Hasan Basri Çantay:

Onun için bunlardan da intikam aldık. (Bu yerlerin) ikisi de apaçık bir yol (üzerinde) dir.

(Hicr 79)

Hayrat Neşriyat Meali:

Onlardan da intikam aldık. Her ikisi (Lût kavminin şehri ile Eyke kavmi harâbeleri) de hâlâ apaçık (bilinen) bir yol üzerinde (durmakta)dır.

(Hicr 79)

Hubeyb Öndeş Meali: /

Derken, onlardan intikam aldık. Gerçekten o ikisi (Eyke dostları ve Lut halkı)¹ apaçık bir imamda [güzergahta] bulunmaktadır.

(Hicr 79)

Hüseyin Atay Meali:

Bunun için onları cezalandırdık. Hâlâ her ikisi de açık ana yol üzerindedir.

(Hicr 79)

İbni Kesir Meali:

Bunun için onlardan öc aldık. Her ikisi de hala işlek bir yol üzerindedir

(Hicr 79)

İlyas Yorulmaz Meali:

Bizde onlardan, yaptıkları zulmün intikamını aldık. Şüphe yok ki, haddi aşan bu iki toplum, yaptıkları çirkinliklerde (diğer toplumlara) açıkça kötü örnek olmuşlardı.

(Hicr 79)

İskender Ali Mihr Meali:

Bu sebeple onlardan da intikam aldık ve muhakkak ki; ikisi de (iki şehir de) gerçekten, açıkça bir rehberdir (gelecek nesillere ibrettir).

(Hicr 79)

İsmail Hakkı Baltacıoğlu Meali:

Onun için Biz de onlardan öç aldık. İkisi de uğrak yollar üzerindedir.

(Hicr 79)

Kadri Çelik Meali:

Bundan dolayı onlardan intikam aldık. İkisi de (Eyke ve Medyen yıkıntıları) açık (gidip geldiğiniz işlek) bir yol üzerindedir.

(Hicr 79)

Mahmut Kısa Meali:

Biz deonları, karanlık bir günün “gölge azâbı” ile yok ederek gereken cezaya çarptırdık. Medyen ve Eyke; her ikisinin harâbeleri de, Hicâz ile Filistin arasında, bugün dahî gözler önünde duran bir yol üzerindedir ve zâlimleri nasıl bir âkıbetin beklediğini anlatan birer ibret belgesi olarak durmaktadır.

(Hicr 79)

Mehmet Ali Eroğlu Meali:

İşte bu yüzden onlardan da intikam aldık. Her ikisi de göz önündedir

(Hicr 79)

Mehmet Türk Meali:

Bundan dolayı Biz de onlardan intikam aldık. (Helâk edilen) her iki şehir de açıkça (gözler) ön(ün)dedir. 1*

(Hicr 79)

Muhammed Celal Şems Meali:

Onun için Biz, onlardan öç aldık. Her iki (yer de) bilinen bir yol üzerindedir.

(Hicr 79)

Muhammed Esed Meali:

Ve bu yüzden onları da hak ettikleri cezaya uğrattık. Gerçek şu ki, sözü geçen her iki (günahkar toplum) da, (bugün dahi) görülebilen bir ana yol üzerinde yaşamaktaydılar.

(Hicr 79)

Mustafa Cemil Kılıç Meali:

Biz onlardan da öç aldık. Her ikisinin izleri de hala apaçık gözler önündedir.

(Hicr 79)

Mustafa Çavdar Meali:

Biz de onlara yaptıklarının acısını tattırdık. Bu iki şehirdeki belgeler hala göz önündedir.

Bknz: (37/137)»(37/138)

(Hicr 79)

Mustafa Çevik Meali:

78-79 Medyen’deki yeşil vadinin halkı, Eykeliler de müşrik ve kâfir yaşamakta inatla direnen zalim bir topluluktu. Onları da Bize karşı nankörlük edip şirk ve küfürlerinde inatla direnmelerinden dolayı azapla cezalandırdık. Her iki toplumdan da böylece intikam aldık, her ikisinin de yıkıntıları ortada, yol üzerinde durmaktadır, hâlâ bunları öğrenip görüp de ders almayacak mısınız?

(Hicr 79)

Mustafa İslamoğlu Meali:

Bundan dolayı Biz, onlara (da) yaptıklarının acısını tattırdık. İşte adı geçen bu iki toplumun da, (dünyevi refah açısından) çok önde olduğu ayan açık ortadaydı.

(Hicr 79)

Osman Okur Meali:

Biz onlardan da intikam aldık. İkiside (Eyke ve Medyen) işlek bir yol üzerindedir.

(Hicr 79)

Ömer Nasuhi Bilmen Meali:

Artık onlardan da intikam aldık ve şüphe yok ki, ikisi de elbette apaçık öndedirler.

(Hicr 79)

Ömer Öngüt Meali:

Biz onlardan intikam aldık. Hâlâ her iki memleket de işlek bir yol üzerindedir.

(Hicr 79)

Ömer Sevinçgül Meali:

Yaptıkları haksızlıkları, işledikleri günahları karşılıksız bırakmadık! Sözü edilen her iki memleket de işlek bir yol üzerindeydiler.

(Hicr 79)

Sadık Türkmen Meali:

Derhal onlardan intikam aldık. Ve her ikisi de işlek/açık bir yol üzerinde durmaktadırlar.

(Hicr 79)

Seyyid Kutub Meali:

Bu yüzden onlardan da öç aldık; bu beldelerin her ikisi de işlek bir yol üzerindedirler.

(Hicr 79)

Suat Yıldırım Meali:

Onlara da hak ettikleri cezayı verdik. Bu her iki şehir harabesi de uğrak bir yol üzerindedir.

(Hicr 79)

Süleyman Ateş Meali:

Onlardan da öcümüzü aldık, her ikisi de (Sodom da, Eyke de) hala (yol üzerinde, gözler) ön(ün) de apaçık durmaktadır.

(Hicr 79)

Süleymaniye Vakfı Meali:

Onlara da hak ettikleri cezayı verdik. Bu ikisi aynı ana yol üzerinde açıkça görülmektedir.

1) Onlara da hak ettikleri cezayı verdik. Bu ikisi aynı ana yol üzerinde açıkça görülmektedir.

(Hicr 79)

Şeref Aziz Taha ve Kemal Çelik Meali:

Bu yüzden onları da cezalandırdık. Her iki şehrin harabeleri de işlek bir yol üzerinde durmaktadır.

(Hicr 79)

Şaban Piriş Meali:

Biz de onlardan intikam aldık. Şüphesiz bu iki olay da apaçık (göz) önündedir.

(Hicr 79)

Talat Koçyiğit Meali:

Bu yüzden onlardan da intikam almıştık. Her ikisi de önde, yol üzerinde durmaktadır.

(Hicr 79)

Tefhimul Kuran Meali:

Bundan dolayı onlardan intikam aldık; her ikisi de açıkça (gözler) ön(ün) dedir.

(Hicr 79)

Ümit Şimşek Meali:

Biz onlardan da intikam aldık. Her ikisinin izleri de hâlâ gözler önündedir.

(Hicr 79)

Yaşar Nuri Öztürk Meali

Onlardan intikam aldık. Her ikisi önde, belirgin bir biçimde durmaktadır.

(Hicr 79)