16. Nahl Suresi / 41.ayet

Beri taraftan, zulme ve işkenceye uğradıktan sonra Allah yolunda yurtlarını terk edip göç edenlere gelince; onları dünya hayatında güzel bir yurt ve imkâna kavuşturacağız. Ahiret ödülü ise, o çok daha büyük olacaktır. İnanmayanlar keşke bunu anlayabilseler.

Bknz: (2/218)(3/195)(4/97)(4/100)(9/20)(16/110)

Mustafa Çavdar Meali

Nahl 41 ayeti için diğer mealler.

Abdülbaki Gölpınarlı Meali:

Zulme uğradıktan sonra Allah yolunda yurtlarından göçenlere mutlaka dünyada güzel yurtlar vereceğiz ve ahiret mükafatıysa elbette bundan da büyüktür bilseler.

(Nahl 41)

Abdullah-Ahmet Akgün Meali:

Zulme uğratıldıktan sonra, Allah yolunda hicret edenleri (rahatını ve menfaatini feda edip herkesin huzura kavuşacağı Hakk nizam kurulsun diye gayret gösterenleri) dünyada şüphesiz güzel bir biçimde yerleştireceğiz (başarıya eriştireceğiz) ; ahiret karşılığı ise daha büyüktür. Keşke (insanlar bunu) bilmiş olsalardı (ve ölüm sonrasına hazırlık görselerdi).

(Nahl 41)

Abdullah Parlıyan Meali:

Dinini İslâmla değiştirmesinden dolayı, haksızlığa uğrayıp, Allah yolunda yerlerini, yurtlarını terkedenlere gelince, biz onları şüphesiz bu dünyada,  güzel bir yere  yerleştireceğiz  ama ahirette  kazanacakları ödül, daha da büyük olacaktır. Eğer hicretten geri kalanlar ve tüm insanlar bunu bilselerdi, o zulüm yurdunda bir saniye bile kalmak istemezlerdi.

(Nahl 41)

Adem Uğur Meali:

Zulme uğradıktan sonra Allah yolunda hicret edenlere gelince, onları dünyada güzel bir şekilde yerleştireceğiz. Eğer bilirlerse ahiretin mükâfatı elbette daha büyüktür.

(Nahl 41)

Ahmet Hulusi Meali:

Zulmedildikten sonra Allah'ta muhacir olanlara gelince; elbette onları dünyada güzel bir yere yerleştireceğiz... Gelecekteki mükafatı ise elbette çok büyüktür. Eğer bilselerdi!

(Nahl 41)

Ahmet Tekin Meali:

Baskı, zulüm ve işkenceye uğradıktan sonra, Allah yolunda, memleketlerinden, özgürce Allah'a kulluk ve ibadet etmek, güç ve gönül birliği yapmak için hicret edenleri, dünyada güzel bir yere yerleştireceğiz, devlet kurduracağız. Eğer bilmiş olsalardı, âhiretin, ebedî yurdun mükâfatı elbette daha büyüktür.

(Nahl 41)

Ahmet Varol Meali

Zulme uğratıldıktan sonra Allah yolunda hicret edenleri dünyada güzelce yerleştireceğiz. Ahiret karşılığı ise daha büyüktür. Keşke bilselerdi!

(Nahl 41)

Ali Bulaç Meali:

Zulme uğratıldıktan sonra, Allah yolunda hicret edenleri dünyada şüphesiz güzel bir biçimde yerleştireceğiz; ahiret karşılığı ise daha büyüktür. Bilmiş olsalardı.

(Nahl 41)

Ali Fikri Yavuz Meali:

Kendilerine zulüm yapıldıktan sonra Allah yolunda (dinini korumak için) hicret edenleri, elbette dünyada güzel bir şekilde yerleştiririz. (kureyşin zulmünden hicret edenleri, iyi bir surette Medine'de yerleştiririz). Ahiret mükâfatı ise, muhakkak ki daha büyüktür, eğer iman etmiyenler bunu bilseler...

(Nahl 41)

Ali Rıza Sefa Meali:

Haksızlığa uğradıktan sonra Allah'ın yolunda göç edenleri, kesinlikle güzel bir biçimde dünyada yerleştireceğiz. Sonsuz yaşam ödülü ise kesinlikle daha büyüktür; keşke bilselerdi!

(Nahl 41)

Ali Ünal Meali:

(Bulundukları yerde inançlarından dolayı) zulme maruz kaldıktan sonra Allah uğrunda hicret edenleri elbette dünyada güzel bir şekilde yerleştiririz. Âhiret’te verilecek mükâfat ise şüphesiz daha büyüktür. Ah, (insanlar) bunu bir bilselerdi!

(Nahl 41)

Bahaeddin Sağlam Meali:

Kendilerine zulmedildikten sonra Allah yolunda hicret edenleri bu dünyada güzelce yerleştireceğiz… Ahiret ücreti ise daha büyüktür. Keşke bilseydiler!

(Nahl 41)

Bayraktar Bayraklı Meali:

Zulme uğratıldıktan sonra Allah yolunda hicret edenlere gelince, onları dünyada güzel bir şekilde yerleştireceğiz. Eğer bilirlerse, ahiretin ödülü elbette daha büyüktür.

(Nahl 41)

Bekir Sadak Meali:

Haksizlaga ugratildiktan sonra, Allah yolunda hicret eden kimseleri, and olsun ki, dunyada guzel bir yerde yerlestiririz. Ahiret ecri ise daha buyuktur, keski bilseler!

(Nahl 41)

Besim Atalay Meali:

Zulüm gördükten sonra, Allah yolunda, göçmen olanları, dünyada güzelce yerleştiririz; ahretin sevabı da, bilirlerse çok büyük !

(Nahl 41)

Celal Yıldırım Meali:

Onlar ki zulme uğradıktan sonra Allah yolunda (O'nun rızası uğrunda) hicret ettiler; şanıma and olsun ki, onları Dünya'da güzel (yere) yerleştiririz; Âhiret'in mükâfatı ise çok daha büyüktür. Eğer (hicretten geri kalanlar bunu) bilselerdi (bir saniye bile durmak istemezlerdi).

(Nahl 41)

Cemal Külünkoğlu Meali:

Haksızlığa uğradıktan sonra Allah uğrunda hicret edenlere gelince; kesinlikle onları dünyada güzel bir yere yerleştireceğiz. Ama onların ahiretteki mükâfatı çok daha büyük olacaktır. (İman etmeyenler) keşke bunu bilselerdi.

(Nahl 41)

Diyanet İşleri Eski Meali:

Haksızlığa uğratıldıktan sonra, Allah yolunda hicret eden kimseleri, and olsun ki, dünyada güzel bir yerde yerleştiririz. Ahiret ecri ise daha büyüktür, keşki bilseler!

(Nahl 41)

Diyanet İşleri Yeni Meali:

Zulme uğradıktan sonra Allah yolunda hicret edenlere gelince, elbette onları dünyada güzel bir şekilde yerleştiririz. Ahiret mükafatı ise daha büyüktür. Keşke bilselerdi..

(Nahl 41)

Diyanet Vakfı Meali:

Zulme uğradıktan sonra Allah yolunda hicret edenlere gelince, onları dünyada güzel bir şekilde yerleştireceğiz. Eğer bilirlerse ahiretin mükâfatı elbette daha büyüktür.

(Nahl 41)

Edip Yüksel Meali:

Zulme uğradıktan sonra ALLAH uğrunda göç edenleri, dünyada güzelce yerleştireceğiz. Ahiret ödüllleri ise daha büyüktür; bir bilseler...

(Nahl 41)

Elmalılı Orjinal Meali:

Allah uğrunda zulme ma'ruz olduktan sonra hicret edenlere gelince de, elbette onları Dünyada güzel bir surette yerleştiririz, maamafih ahıret ecri her halde daha büyüktür, eğer bilseler

(Nahl 41)

Elmalılı Yeni Meali:

Zulme uğradıktan sonra Allah uğrunda hicret edenlere gelince, kesinlikle onları dünyada güzelce yerleştireceğiz; ahiret mükafatı ise daha büyüktür, eğer bilseler.

(Nahl 41)

Erhan Aktaş Meali:

Zulme uğramalarından sonra, Allah yolunda hicret eden kimseleri, kesinlikle dünyada iyi bir yere yerleştiririz. Ahiret ödülü ise daha büyüktür. Keşke hicretten geri kalanlar bunu bilselerdi!

(Nahl 41)

Gültekin Onan Meali:

Zulme uğratıldıktan sonra, Tanrı yolunda hicret edenleri dünyada şüphesiz güzel bir biçimde yerleştireceğiz; ahiret karşılığı ise daha büyüktür. Bilmiş olsalardı.

(Nahl 41)

Hakkı Yılmaz Meali:

(41,42) Ve haksızlığa uğradıklarından sonra Allah yolunda hicret eden kişiler, kesinlikle Biz onları, sabretmiş ve sadece Rablerine işin sonucunu havale eden şu kimseleri bu dünyada güzel bir şekilde yerleştireceğiz. Ötekinin/âhiretin ücreti ise daha büyüktür. Keşke bilselerdi!

(Nahl 41)

Halis Bayancuk (Ebu Hanzala) Meali: /

Zulme uğradıktan sonra Allah (yolun)da hicret edenleri, dünyada güzel bir yere yerleştireceğiz. Ahiret mükâfatıysa çok daha büyüktür. Keşke bilselerdi. (Ama kâfirler bilmezler.)

(Nahl 41)

Harun Yıldırım Meali:

Zulme uğradıktan sonra Allah yolunda hicret edenlere gelince, onları dünyada güzel bir şekilde yerleştireceğiz. Eğer bilirlerse ahiretin mükâfatı elbette daha büyüktür.

(Nahl 41)

Hasan Basri Çantay:

Zulme uğratıldıklarından sonra Allah yolunda hicret edenleri biz dünyada elbette güzel bir suretde yerleşdiririz. Ahiret mükafatı ise her halde daha büyükdür. (Kafirler bunu) bilmiş olsalardı..

(Nahl 41)

Hayrat Neşriyat Meali:

Kendilerine zulmedildikten sonra Allah yolunda hicret edenleri, dünyada mutlaka güzelce yerleştiririz. Âhiret mükâfâtı ise elbette daha büyüktür. Keşke bilselerdi!

(Nahl 41)

Hubeyb Öndeş Meali: /

Kendilerine zulüm edilmesinden sonra Allah uğrunda hicret etmiş olanları (evet!) onları dünyada [ilk hayatta] mutlaka güzelce konaklayacağız. Kesinlikle Ahiretin [sonun] ödülü, en büyüğüdür. Şayet bilselerdi…

(Nahl 41)

Hüseyin Atay Meali:

Kendilerine haksızlık yapıldıktan sonra, Allah uğrunda göç eden kimseleri, andolsun, dünyada güzelce yerleştiririz. Ahiret ödülünün daha büyük olduğunu keşke bilseler.

(Nahl 41)

İbni Kesir Meali:

Zulmedildikten sonra, Allah yolunda hicret eden kimseleri, andolsun ki; dünyada güzel bir yere yerleştiririz. Ahiret mükafatı ise daha büyüktür. Şayet bilselerdi.

(Nahl 41)

İlyas Yorulmaz Meali:

Zulüm ve baskı gördükten sonra, Allah yolunda hicret edenleri, dünyada daha güzel yerlere yerleştiririz. Ahiret yurdundaki karşılıklarının daha büyük olduğunu bir bilseler.

(Nahl 41)

İskender Ali Mihr Meali:

Ve zulme maruz kaldıktan sonra, Allah için (Allah yolunda) hicret edenleri, dünya hayatında mutlaka hasenelerle (güzellikler, iyilikler, güzel bir yurt) yerleştirmemiz içindir. Ve ahiret mükâfatı, elbette daha büyüktür, şâyet bilmiş olsalardı.

(Nahl 41)

İsmail Hakkı Baltacıoğlu Meali:

O kimseler ki kendilerine kıyıcılık edildikten sonra Allah için göçmüşlerdir. Biz onları bu dünyada güzel yerlere yerleştiririz. Onların öbür dünyadaki karşılıkları ise ne de olsa daha büyük olacaktır. Tanımazlar bunu bir bilselerdi.

(Nahl 41)

Kadri Çelik Meali:

Zulme uğratıldıktan sonra Allah yolunda hicret edenleri dünyada şüphesiz güzel bir biçimde yerleştireceğiz; ahiret karşılığı ise daha büyüktür. (Keşke) Bilmiş olsalardı!

(Nahl 41)

Mahmut Kısa Meali:

Zulme uğradıktan sonra, zulüm diyarını terk ederek Allah yolunda hicret edenleri, bu dünyada güzel bir yurda yerleştireceğiz. Ahirette verilecek mükâfat, elbette çok daha büyüktür, bir bilselerdi!

(Nahl 41)

Mehmet Ali Eroğlu Meali:

Lüzumsuzca zulme uğradıktan sonra yurtlarından Allah yolunda hicret edenler, Nice güzel yerlere tarafımızdan yerleştirilir dünyada. Bilirlerse eğer, Ahirette de elbette ki onların mükafatı çok daha büyük olacaktır.

(Nahl 41)

Mehmet Türk Meali:

Zulme uğratıldıktan sonra Allah yolunda hicret edenleri, şüphesiz dünyada güzel bir yere yerleştireceğiz; (onların) âhiret mükâfatları ise çok daha büyüktür.1 (Ah o kâfirler) bunu bir bilselerdi!2*

(Nahl 41)

Muhammed Celal Şems Meali:

Zulme uğratıldıktan sonra Allah yolunda hicret edenlere, bu dünyada muhakkak güzel bir yer vereceğiz. Ahiret mükâfatı (ise,) daha da büyük olacak. Keşke (inkârcılar, bu gerçeği) bilselerdi.

(Nahl 41)

Muhammed Esed Meali:

İmdi, (benimsediği dinden ötürü) zulme uğradıktan sonra Allah yolunda zulüm diyarını terk edenlere gelince; Biz onları, şüphesiz, bu dünyada güzel bir yere yerleştireceğiz; ama onların ahirette hak ettikleri ödül daha da büyük olacaktır. (Hakkı inkar edenler böylece) bir anlayabilselerdi,

(Nahl 41)

Mustafa Cemil Kılıç Meali:

Zulme uğradıktan sonra Allah için göç edenleri, biz, dünyada güzel bir yere yerleştiririz. Ahiret ödülü ise daha büyüktür. Keşke bilmiş olsalardı.

(Nahl 41)

Mustafa Çavdar Meali:

Beri taraftan, zulme ve işkenceye uğradıktan sonra Allah yolunda yurtlarını terk edip göç edenlere gelince; onları dünya hayatında güzel bir yurt ve imkâna kavuşturacağız. Ahiret ödülü ise, o çok daha büyük olacaktır. İnanmayanlar keşke bunu anlayabilseler.

Bknz: (2/218) - (3/195) - (4/97) - (4/100) - (9/20) - (16/110)

(Nahl 41)

Mustafa Çevik Meali:

41-42 Peygamberlerin Allah adına yaptıkları davete iman edip, onu yaşamak için gösterdikleri çaba sebebiyle müşrik ve kâfirlerin zulmüne uğrayıp, yurtlarından, yuvalarından hicret etmek zorunda kalanları, dünya hayatlarında daha güzel yerlere yerleştiririz. Âhiretteki mükâfatları ise çok daha büyük olacaktır. Bu mü’minler sıkıntılara göğüs germiş ve Allah’a güvenmişlerdi. Keşke inkârcılar bunu anlasalardı.

(Nahl 41)

Mustafa İslamoğlu Meali:

Beri yandan, uğradıkları zulmün ardından Allah yolunda hicret edenlere gelince: kesinlikle onları dünyada güzel bir konuma yerleştireceğiz, fakat öte dünyadaki karşılıkları çok daha büyük olacaktır. (İnkarcılar) keşke kavrayabilselerdi.

(Nahl 41)

Osman Okur Meali:

Haksızlığa uğradıktan sonra Allah uğrunda hicret edenlere gelince; kesinlikle onları dünyada güzel bir yere yerleştireceğiz. Ama onların ahiretteki mükâfatı çok daha büyük olacaktır. (İman etmeyenler) keşke bunu bilselerdi.

(Nahl 41)

Ömer Nasuhi Bilmen Meali:

Ve o kimseler ki, zulme uğratıldıklarından sonra Allah uğrunda hicret ettiler. Elbette onları dünyada güzelce bir surette yerleştireceğiz ve ahiret mükâfaatı ise elbette daha büyüktür. Eğer bilir olsalar.

(Nahl 41)

Ömer Öngüt Meali:

Kendilerine zulüm yapıldıktan sonra Allah yolunda hicret edenleri andolsun ki dünyada güzel bir yere yerleştiririz. Ahiret mükâfatı ise daha büyüktür. Keşke bilmiş olsalardı!

(Nahl 41)

Ömer Sevinçgül Meali:

Zulmedildikten sonra hicret edenleri dünyada güzel bir yere yerleştiririz. Fakat ahirette kendilerini bekleyen ödül daha da büyüktür. Keşke bilseler!

(Nahl 41)

Sadık Türkmen Meali:

BUNDAN BÖYLE, (hak ve özgürlüğünü kullandığından dolayı) zulme uğradıktan sonra, Allah’ın emri gereği göç/hicret edenlere gelince; Biz onları dünyada iyi bir şekilde yerleştireceğiz. Ahiret mükâfatı ise daha büyüktür. Eğer bilselerdi!

(Nahl 41)

Seyyid Kutub Meali:

Zulme uğratıldıktan sonra Allah uğruna hicret edenleri dünyada güzel yurtlara yerleştireceğiz. Ahirette alacakları ödül ise daha büyüktür. Keşke bunu bilseler!

(Nahl 41)

Suat Yıldırım Meali:

Zulme maruz kaldıktan sonra Allah uğrunda hicret edenleri, elbette dünyada güzel bir yere yerleştiririz.Ahiret mükafatı ise daha büyüktür. Bunu bir bilselerdi!

(Nahl 41)

Süleyman Ateş Meali:

Kendilerine zulmedildikten sonra Allah uğrunda göç edenleri, dünyada güzelce yerleştireceğiz, (onlara vereceğimiz) ahiret mükafatı ise daha büyüktür. Keşke bilseler!

(Nahl 41)

Süleymaniye Vakfı Meali:

Haksızlığa uğradıktan sonra Allah yolunda hicret[1] edenleri dünyada güzel yerlere yerleştiririz. Bunun öbür dünyadaki ödülü daha büyüktür. Keşke bilebilselerdi.

1) Hicret: Göç etmek

(Nahl 41)

Şeref Aziz Taha ve Kemal Çelik Meali:

(41-42) Zulme uğradıktan sonra Allah yolunda göç edenleri dünyada güzel bir yere yerleştiririz. Sabreden ve ancak Rablerine güvenenleri bekleyen ahiret ödülü ise daha büyüktür, keşke anlayabilseler...

(Nahl 41)

Şaban Piriş Meali:

Zulme uğradıktan sonra Allah için hicret edenleri biz, dünyada güzel bir yere yerleştiririz. Ahiret sevabı ise daha büyüktür. Bir bilseler.

(Nahl 41)

Talat Koçyiğit Meali:

Zulme uğradıktan sonra Allah yolunda hicret edenleri biz, dünyada mutlaka güzel bir yere yerleştiririz. Halbuki bilmiş olsalar âhiret sevabı daha büyüktür.

(Nahl 41)

Tefhimul Kuran Meali:

Zulme uğratıldıktan sonra, Allah yolunda hicret edenleri dünyada şüphesiz güzel bir biçimde yerleştireceğiz; ahiret karşılığı ise daha büyüktür. Bilmiş olsalardı.

(Nahl 41)

Ümit Şimşek Meali:

Zulme uğradıktan sonra Allah yolunda hicret edenleri dünyada güzel bir şekilde yerleştireceğiz. Âhiret ödülü ise hiç kuşkusuz daha büyüktür. Keşke bilmiş olsalardı!

(Nahl 41)

Yaşar Nuri Öztürk Meali

Zulme uğratıldıktan sonra Allah uğrunda hicret edenlere biz, dünyada elbette güzelce mekan tutturacağız. Ahiretin ödülü mutlaka daha büyüktür. Bir bilselerdi!

(Nahl 41)