Abdülbaki Gölpınarlı Meali:

Cinden olsun, insandan olsun, bu çeşit kişilerin şerrinden.

Abdullah-Ahmet Akgün Meali:

Gerek cinnlerden, gerekse insanlardan (olan her) hannas'tan (yani; hem cinn olarak enerji boyutundaki, hem de insan suretindeki safsatacılardan; kalpleri İblisin karargâhı olmuş: Ahlâk fesatçısı, günah fetvacısı, münakaşa ve kavga fırsatçısı vesveseci şeytanlardan Allah'a sığınırım.) ”

Abdullah Parlıyan Meali:

Bu şeytanca işi yapanlar insanlardan da olabilir, cinlerden de. Hepsinin vesvesesinden O'na sığınırım.”

Adem Uğur Meali:

Gerek cinlerden, gerek insanlardan (olan bütün vesvesecilerin şerrinden) Allah'a sığınırım!

Ahmet Hulusi Meali:

"Cinlerden ve insanlardan!"

Ahmet Tekin Meali:

“Cinlerden ve insanlardan kötülük yapmayı fısıldayanların şerrinden Allah'a sığınırım.”*

Ahmet Varol Meali

Gerek cinlerden, gerek insanlardan (olur).

Ali Bulaç Meali:

Gerek cinlerden, gerekse insanlardan (olan her hannas'tan Allah'a sığınırım).

Ali Fikri Yavuz Meali:

(O şeytan), cinlerden de olur, insanlardan da...

Ali Rıza Sefa Meali:

"Hem cinlerden hem de insanlardan!"

Ali Ünal Meali:

Cinlerden de olur, insanlardan da.

Bahaeddin Sağlam Meali:

O, hem cinlerden (var) hem de insanlardan.

Bayraktar Bayraklı Meali:

- "İnsanlara kötü şeyler fısıldayan o sinsi vesvesecinin şerrinden ki o, insanların sinesine vesvese düşürür. Cinlerden ve insanlardan oluşur."

Bekir Sadak Meali:

(1-6) De ki: «Insanlardan ve cinlerden ve insanlarin gonullerine vesvese veren o sinsi vesvesecinin serrinden, insanlarin Tanrisi, insanlarin Hukumrani ve insanlarin Rabbi olan Allah'a siginirim."*

Besim Atalay Meali:

1,2,3,4,5,6. Diyesin ki sen: «İnsan olsun, cin olsun, gönlü işkillendiren kaypakların şerrinden, insanların taptığına, insanların egemeni olana, insanların Tanrısına sığınırım ben»

Celal Yıldırım Meali:

(1-2-3-4-5-6) De ki: İnsanların Rabbına, insanların (yegâne) hükümdarına, insanların Tanrısına: Cinlerden ve insanlardan, insanların kalblerine vesvese verip (Allah anılınca da) sinsice geri çekilen vesve-secinin şerrinden sığınırım..

Cemal Külünkoğlu Meali:

1,2,3,4,5,6. De ki: Cinlerin ve insanların şerrinden, İnsanların kalplerine kötü düşünceleri fısıldayan şeytanın şerrinden insanların Rabbine, insanların Melikine (mutlak sahip ve hâkimine), insanların (gerçek) ilahına sığınırım!

Diyanet İşleri Eski Meali:

1,2,3,4,5,6. De ki: "İnsanlardan ve cinlerden ve insanların gönüllerine vesvese veren o sinsi vesvesecinin şerrinden, insanların Tanrısı, insanların Hükümranı ve insanların Rabbi olan Allah'a sığınırım."

Diyanet İşleri Yeni Meali:

(1-6) De ki: "Cinlerden ve insanlardan; insanların kalplerine vesvese veren sinsi vesvesecinin kötülüğünden, insanların Rabbine, insanların Melik'ine, insanların İlah'ına sığınırım."

Diyanet Vakfı Meali:

1, 2, 3, 4, 5, 6. De ki: İnsanların kalplerine vesvese sokan, (insan Allah'ı andığında) pusuya çekilen cin ve insan şeytanının şerrinden insanların Rabbine, insanların Melikine (mutlak sahip ve hakimine) insanların İlâhına sığınırım!

Edip Yüksel Meali:

'Onlar hem cinlerden hem de halktandır.'

Elmalılı Orjinal Meali:

Gerek cinden gerekse ins

Elmalılı Yeni Meali:

Gerek cinlerden, gerekse insanlardan (olsun)."

Erhan Aktaş Meali:

Cinlerden ve insanlardan.[1]

1)Görünen ve görünmeyen, bilinen ve bilinmeyen, tanınan ve tanınmayan; herkesten, her şeyden.

Gültekin Onan Meali:

Gerek cinlerden, gerekse insanlardan...

Hakkı Yılmaz Meali:

1-6 “Gözükmeyen varlıklardan, bilinen varlıklardan; hepsinden, insanların akıllarında kötülük fısıldayan sinsi düşmanın kötü fısıltılarının kötülüğünden, insanların ilâhına, insanların hükümdarına ve insanların Rabbine sığınırım” de!

Halis Bayancuk (Ebu Hanzala) Meali: /

“Cinlerden ve insanlardan olan.”

Harun Yıldırım Meali:

“Cinlerden ya da insanlardan.”

Hasan Basri Çantay:

(O şeytan) gerek cinden, gerek insandan (olsun).

Hayrat Neşriyat Meali:

“Gerek cinlerden, gerekse insanlardan!”

Hubeyb Öndeş Meali: /

(1-6) "İnsanların göğüslerine fısıldayan (o) Gizlininin fısıldısından, cinlerden ve insanlardan, İnsanların RAB'bine, insanların kralına, insanların Tanrısına sığınırım" de.

Hüseyin Atay Meali:

1-6 De ki: "İnsanlardan ve cinlerden, insanların gönüllerine fısıldayan o sinsi fısıltıcıların kötülüğünden, insanların eğitenine, insanların egemenine ve insanların tanrısına sığınırım"

İbni Kesir Meali:

Gerek cinnlerden, gerek insanlardan.

İlyas Yorulmaz Meali:

“(O vesvese verenler) Gerek bilinmeyen (cin) topluluklardan, gerekse bilinen, tanınan topluluklardan olsun.”

İskender Ali Mihr Meali:

İnsanlardan ve cinlerden (insanların Rabbine, Meliki’ne ve İlâhı’na sığınırım).

İsmail Hakkı Baltacıoğlu Meali:

cinlerin de, insanların da kötülüğünden.»

Kadri Çelik Meali:

“Gerek cinlerden, gerekse insanlardan (vesvesecinin şerrinden).”

Mahmut Kısa Meali:

Zannedildiği gibi onlar sadece “cin şeytanlarından” ibaret değildir: bu şeytanlığı yapanlar Hem cinlerden, hem insanlardandır.” Allah’ın Elçisi, Muhammed (s) her gece yatağına girdiğinde avuçlarını birleştirir ve İhlâs, Felak ve Nâs sûrelerini okuyup avuçlarına üfler, sonra da ellerini vücudunun ulaşabildiği her tarafına sürer ve bunu üç kez tekrarlardı.

Mehmet Ali Eroğlu Meali:

Saldırgan insan ve cinler taifesinden O’na sığınırım.

Mehmet Türk Meali:

4,5,6. “O, cinlerden ve insanlardan olan ve insanların gönüllerine vesvese veren, sinsi vesveseci (şeytanın) şerrinden.”1*

Muhammed Celal Şems Meali:

(4-6) “Çok vesvese yaratıp, geri çekilenin kötülüğünden (de,) insanların kalplerine vesvese sokan, hem cinlerden hem (de) insanlardan olanların kötülüğünden (de Allah’a sığınırım.)”

Muhammed Esed Meali:

görünmez güçler(in) ve insanlar(ın bütün ayartmaların)dan".

Mustafa Cemil Kılıç Meali:

"Gerek cinlerden gerekse insanlardan olan bu çeşit kişilerin kötülüğünden ben Allah'a sığınırım!"

Mustafa Çavdar Meali:

Bknz: (6/112) - (46/29)»(46/32)

Mustafa Çevik Meali:

1-6 De ki: “Ben kalplere vesvese veren cin ve insan şeytanlarının şerrinden, insanların meliki, Rabbi ve ilahı olan Allah’a sığınırım.”

Mustafa İslamoğlu Meali:

İster görünmeyen-bilinmeyen, ister görünen-bilinen türden.

Osman Okur Meali:

Cinden de olur, insandan da.

Ömer Nasuhi Bilmen Meali:

«(O vesvese veren) Gerek cinden ve gerek insandan (olsun, hepsinden de Allah'a iltica etmelidir).»

Ömer Öngüt Meali:

Gerek cinlerden olsun, gerek insanlardan.

Ömer Sevinçgül Meali:

Gerek cinden ve gerek insanlardan!

Sadık Türkmen Meali:

Gerek cinlerden (görmediğimiz şeylerden) ve gerekse insanlardan...”

Seyyid Kutub Meali:

Gerek cinlerden, gerek insanlardan.

Suat Yıldırım Meali:

O şeytan, cinlerden de olur, insanlardan da olur.

Süleyman Ateş Meali:

Gerek cinlerden, gerek insanlardan (olan bütün vesvesecilerin şerrinden Allah'a sığınırım).

Süleymaniye Vakfı Meali:

İster cinlerden olsun, ister insanlardan.[1]

1) Kanun budur; her nebiye insan ve cin şeytanlarından, düşmanlar oluşturmuşuzdur. Aldatmak için birbirlerine yaldızlı sözler fısıldarlar. Rabbin zorlayıcı düzen koysaydı bunu yapamazlardı. Onları uydurduklarıyla baş başa bırak.(En'am 6/112)

Şeref Aziz Taha ve Kemal Çelik Meali:

(1-6) De ki: "İnsanların aklına kötü şeyler getirerek onları ayartan sinsi varlıkların; gizli güçlerin ve insanların şerrinden, insanların Rabbine, yöneticisine ve ilahına sığınırım."

Şaban Piriş Meali:

Cinlerden ve insanlardan!

Talat Koçyiğit Meali:

1-6 (Ey Muhammed!) De ki; Cin ve insanlardan olup, insanların göğüslerine vesvese sokan o şeytan vesvesecinin şerrinden, insanların ilâhı, insanların hükümdarı ve insanların Rabbi olan Allah'a sığınırım.

Tefhimul Kuran Meali:

Gerek cinlerden, gerekse insanlardan (olan her hannas'tan Allah'a sığınırım).

Ümit Şimşek Meali:

Cin ve insandan olan bütün şeytanların şerrinden.

Yaşar Nuri Öztürk Meali

Cinlerden de insanlardan da olur o!"