37. Saffat Suresi / 32.ayet

– Evet sizi azgınlığa teşvik ettik, çünkü biz de azgın kimseler idik.

Bknz: (40/47)»(40/50)

Mustafa Çavdar Meali

Saffat 32 ayeti için diğer mealler.

Abdülbaki Gölpınarlı Meali:

Gerçekten sizi azdırdık biz, şüphe yok ki biz de azmıştık.

(Saffat 32)

Abdullah-Ahmet Akgün Meali:

"Evet sizi kışkırtıp azdırdık, çünkü gerçekten biz de aldatılıp azgınlaşmış (kimselerdik.) "

(Saffat 32)

Abdullah Parlıyan Meali:

Biz sizi aldatıp baştan çıkardık. Çünkü kendimiz de, baştan çıkmış azgınlardan idik.”

(Saffat 32)

Adem Uğur Meali:

Biz sizi azdırdık. Çünkü kendimiz de azmıştık.

(Saffat 32)

Ahmet Hulusi Meali:

"Bundan ötürü sizi saptırıp azdırdık... İşin gerçeği biz azmıştık!"

(Saffat 32)

Ahmet Tekin Meali:

“Doğru olan şu, biz sizin hak yoldan uzaklaşmanıza, dalâleti, hıyaneti tercihinize imkân sağladık. Hep birlikte azdık, hain düşünceler içine daldık, helâke maruz kaldık.”

(Saffat 32)

Ahmet Varol Meali

Sizi azdırdık. Çünkü biz de zaten azgın kimselerdik."

(Saffat 32)

Ali Bulaç Meali:

"Evet, sizi azdırdık, çünkü biz de azgın kimselerdik."

(Saffat 32)

Ali Fikri Yavuz Meali:

Çünkü biz, sizi, dinden çıkardık. Gerçekten biz azgın kimselerdik.”

(Saffat 32)

Ali Rıza Sefa Meali:

"Sizi azdırdık. Çünkü biz de azıtmıştık!"

(Saffat 32)

Ali Ünal Meali:

“Ama şöyle veya böyle, gerçekten biz sizi kışkırttık ve yanlış yola sürükledik; çünkü zaten kendimiz yanlış yolda sürüklenen azgınlardık.”

(Saffat 32)

Bahaeddin Sağlam Meali:

“Çünkü biz, aldanmış olduğumuz için sizi de aldattık.” diye cevap verirler.

(Saffat 32)

Bayraktar Bayraklı Meali:

"Sizi azdırdık, çünkü biz kendimiz azmıştık."

(Saffat 32)

Bekir Sadak Meali:

«Sizi biz azdirmistik, cunku kendimiz azgindik".

(Saffat 32)

Besim Atalay Meali:

Biz azdırdık sizleri, bizler de azgın idik!»

(Saffat 32)

Celal Yıldırım Meali:

Evet, sizi biz azdırdık. Çünkü biz kendimiz azgınlar idik.

(Saffat 32)

Cemal Külünkoğlu Meali:

31,32. “Artık Rabbimizin sözü (azabı) üzerimize hak oldu. Biz onu mutlaka tadacağız! (Evet,) biz sizi azdırdık (yoldan çıkardık), çünkü biz zaten azgın kimselerdik.”

(Saffat 32)

Diyanet İşleri Eski Meali:

"Sizi biz azdırmıştık, çünkü kendimiz azgındık".

(Saffat 32)

Diyanet İşleri Yeni Meali:

"Evet, biz sizi saptırdık. Çünkü biz de sapkın kimselerdik."

(Saffat 32)

Diyanet Vakfı Meali:

«Biz sizi azdırdık. Çünkü kendimiz de azmıştık.»

(Saffat 32)

Edip Yüksel Meali:

'Biz azmıştık. Sizi de azdırdık.'

(Saffat 32)

Elmalılı Orjinal Meali:

Evet biz sizi kışkırttık, çünkü biz azgındık

(Saffat 32)

Elmalılı Yeni Meali:

evet biz sizi kışkırttık. Çünkü biz azgındık!"

(Saffat 32)

Erhan Aktaş Meali:

"Biz, sizi azdırdık, çünkü biz azgındık."

(Saffat 32)

Gültekin Onan Meali:

"Evet, sizi azdırdık, çünkü biz de azgın kimselerdik."

(Saffat 32)

Hakkı Yılmaz Meali:

(29-32) Diğerleri derler ki: “Tam tersine, siz mü’minler olmamıştınız. Bizim size karşı bir gücümüz de yoktu. Tam tersi siz azmış bir toplumdunuz. Onun için üzerimize Rabbimizin Söz'ü hak oldu. Şüphesiz biz tadıcılarız. Sonra biz, sizi kışkırttık. Çünkü biz kışkırtıcılar idik.”

(Saffat 32)

Halis Bayancuk (Ebu Hanzala) Meali: /

“Sizleri azdırıp (bu hâle düşürdük). Çünkü bizler de azgın kimselerdik.”

(Saffat 32)

Harun Yıldırım Meali:

"Biz sizi azdırdık. Çünkü kendimiz de azmıştık."

(Saffat 32)

Hasan Basri Çantay:

"Çünkü biz de sizi (büsbütün) başdan çıkardık. Zira biz de azgın kimselerdik".

(Saffat 32)

Hayrat Neşriyat Meali:

“Evet, (biz) sizi azdırdık; çünki kendimiz azgın kimseler idik.”

(Saffat 32)

Hubeyb Öndeş Meali: /

(29-32) (Diğerleri) "Aksine! Siz, (zaten) hiç inançlı olacak değildiniz. Size karşı bize ait hiçbir yetki yoktu. Hayır! Siz, saldırgan bir millettiniz. Artık, RAB'bimizin sözü bize karşı hak oldu [kesinleşti] Gerçekten biz, tadacağız. Bu halde¹ Sizi[n inancınızı/yaşamınızı] bozduk, gerçekten biz, bozuktuk." dediler.

(Saffat 32)

Hüseyin Atay Meali:

31-32 Öyleyse, Rabbimizin sözü aleyhimize gerçekleşti. Şüphesiz tadacağız. Sizi biz azdırmıştık, çünkü kendimiz de azgındık" derler.

(Saffat 32)

İbni Kesir Meali:

Sizi azdırdık; çünkü biz de azgınlardan olmuştuk.

(Saffat 32)

İlyas Yorulmaz Meali:

“Biz, azgın, isyan eden bir topluluk olduğumuz için, bizde sizi azdırdık” dediler.

(Saffat 32)

İskender Ali Mihr Meali:

Evet, sizi biz azdırdık. Gerçekten biz azgınlar olmuştuk.

(Saffat 32)

İsmail Hakkı Baltacıoğlu Meali:

Evet, sizi azdıran biziz. Çünkü bizler azgın kimselerdik.»

(Saffat 32)

Kadri Çelik Meali:

“Evet, biz sizi azdırdık, gerçekten biz de azgın kimselerdik.”

(Saffat 32)

Mahmut Kısa Meali:

“Evet, sizi yoldan çıkardık; çünkü kendimiz de yoldan çıkmıştık!”

(Saffat 32)

Mehmet Ali Eroğlu Meali:

(32-33) Azdırdık sizi, çünkü biz de azgın kimseleriz.” Şüphesiz ki o gün onlar da azapta ortaktırlar

(Saffat 32)

Mehmet Türk Meali:

29,30,31,32. (Diğerleri de:) “Hayır! (Aslında) siz zâten Müslüman bile değildiniz. (Sonra) bizim sizin üzerinizde hâkimiyet kurma gücümüz de yoktu. Hatta siz, azgın bir toplum idiniz. Sonunda (hepimiz) Rabbimizin azabını hak ettik ve bu azabı mutlaka tadacağız. Biz, sizi azdırdık, çünkü biz de azgın kimselerdik.” derler. 1*

(Saffat 32)

Muhammed Celal Şems Meali:

“Biz sizi saptırdık, çünkü biz (de yoldan) sapanlardık.”

(Saffat 32)

Muhammed Esed Meali:

O halde, sizi derin bir sapıklığa ittiğ(imiz eğer doğruysa), o zaman biz de vahim bir sapıklığa düşmüşüzdür!"

(Saffat 32)

Mustafa Cemil Kılıç Meali:

"Sizi saptırıp azdırmıştık. Çünkü biz de sapıp azmış kişilerdik."

(Saffat 32)

Mustafa Çavdar Meali:

– Evet sizi azgınlığa teşvik ettik, çünkü biz de azgın kimseler idik.

Bknz: (40/47)»(40/50)

(Saffat 32)

Mustafa Çevik Meali:

22-35 O Gün onlara şöyle seslenilecek, “İşte yalanlayıp inanmadığınız, öyle şey mi olur? dediğiniz ve Allah’ın davetine uyanlarla, uymayanların birbirlerinden ayırt edileceği gün.” bu gündür. Allah O Gün görevli meleklere, “Toplayın bütün inkârcıları! Müşrikleri ve onlar tarafından ilah kabul edilenleri! Hepsine birden cehennemin yolunu gösterin, cehennemin kapısına geldiklerinde orada durdurun çünkü orada onlara sorulacak: “Şimdi söyleyin bakalım neden dünyada olduğu gibi burada da birbirinize yardım etmiyorsunuz?” Artık gerçek karşısında başlarını eğip teslim olmaktan başka yapacakları hiçbir şey de kalmamıştır. Ancak buraya gelmemize, sizler sebep oldunuz diye birbirlerini suçlayacaklar ve peşlerinden gittikleri önderlerine, “Siz hep doğrudan yana olduğunuzu söyleyerek bize yaklaşıp aldattınız.” diyecekler. Önderleri de onlara, “Hayır, aslında siz de peygamber ve kitaplarla, Allah adına yapılan davete inanmak istemediniz, bizim bu konuda sizin üzerinizde zorlayıcı bir gücümüz yoktu. Sizler zaten azgın, nankör, kibre kapılmış, gerçeği inkâra hazır kimselerdiniz. Artık şimdi kalkıp da birbirimizi suçlamamızın kimseye bir faydası yok, Rabbimizin azap hükmü sizin için de, bizim için de kesinleşti, hep birlikte hak ettiğimiz azabı çekeceğiz. Evet, sizi de isyana, azgınlığa teşvik ettik çünkü biz de azmış kimselerdik.” diyecekler ve o gün hepsi birlikte azapta ortak olacaklar. Davet edildikleri Allah merkezli hayat nizamından yüz çevirip, müşrik ve kâfir olmayı tercih edenleri işte böyle cezalandırırız.

(Saffat 32)

Mustafa İslamoğlu Meali:

Fakat biz sizi (aldatmadık), açıkca saptırdık; çünkü biz zaten sapıtmış kimselerdik.

(Saffat 32)

Osman Okur Meali:

(31-32) “Artık Rabbimizin sözü (azabı) üzerimize hak oldu. Biz onu mutlaka tadacağız! (Evet,) biz sizi azdırdık (yoldan çıkardık), çünkü biz zaten azgın kimselerdik.”

(Saffat 32)

Ömer Nasuhi Bilmen Meali:

«Evet. Biz sizi sapıttırdık, muhakkak ki, biz de sapıklığa düşmüş kimseler idik.»

(Saffat 32)

Ömer Öngüt Meali:

"Evet biz sizi kışkırttık. Çünkü kendimiz azgındık. "

(Saffat 32)

Ömer Sevinçgül Meali:

“Evet, biz sizi azdırdık, kendimiz de azgın olduk.”

(Saffat 32)

Sadık Türkmen Meali:

Evet, biz sizi saptırıp azdırdık. Çünkü, bizler de sapıtmış azgın kişiler idik.”

(Saffat 32)

Seyyid Kutub Meali:

«Çünkü biz sizi baştan çıkardık. Zira biz de azgın kimselerdik.»

(Saffat 32)

Suat Yıldırım Meali:

(29-32) "Hayır, bilakis! derler öbürleri, siz zaten iman eden kimseler değildiniz. Hem bizim, sizi zorlayacak bir gücümüz yoktu ki! Bilakis, siz azgın bir güruh idiniz!" "Ne dersek boş! Artık Rabbimizin azap hükmü hakkımızda kesinleşti. Biz hak ettiğimiz cezayı mutlaka tadacağız. Evet, sizi biz kışkırttık, çünkü biz de azmış durumdaydık."

(Saffat 32)

Süleyman Ateş Meali:

"Sizi azdırdık, çünkü biz kendimiz azmıştık (siz de bize uyunca azmış oldunuz)."

(Saffat 32)

Süleymaniye Vakfı Meali:

Sizi hayallere daldırdık ama o hayallere biz de dalmıştık."

(Saffat 32)

Şeref Aziz Taha ve Kemal Çelik Meali:

(29-32) Uyulanlar ise: "Siz zaten iman etme niyetinde değildiniz. Çünkü bizim sizi zorlayacak bir gücümüz yoktu, siz iyice azmıştınız. Artık Rabbimizin azabını hak ettik. Şimdi o azabı tadacağız. Sizi azdırdığımız doğruysa, bu bizim de azdığımızı gösterir" derler.

(Saffat 32)

Şaban Piriş Meali:

Evet sizi azdırdık, çünkü biz de azgın kimseler idik.

(Saffat 32)

Talat Koçyiğit Meali:

"Sizi azdırdık; zira biz de azgınlardan idik".

(Saffat 32)

Tefhimul Kuran Meali:

«Evet, biz sizi azdırdık, çünkü biz de azgın kimselerdik.»

(Saffat 32)

Ümit Şimşek Meali:

“Doğru, sizi biz baştan çıkardık; çünkü biz de azmış gitmiştik.”

(Saffat 32)

Yaşar Nuri Öztürk Meali

"Sizi saptırıp azdırmıştık. Çünkü biz de sapıp azmış kişilerdik."

(Saffat 32)