11. Hud Suresi / 17.ayet

(Böyle birisi ile) Rabbinden gelen kesin bir bilgiye dayanan ve O’nun katından bir şahidin (İncil’in) izlediği ve ondan önce de bir önder ve rahmet olarak Musa’ya indirdiğimiz kitabı tasdik eden bir olur mu? İşte bunlar ilahi hakikatlere iman edenlerdir. Bu gruplardan kim bu hakikate inanmazsa onun varış yeri ateştir. Sakın sen bu Kuran’dan şüphe etme! Zira bu Rabbinden gelen hakkın ta kendisidir. Fakat insanların çoğu iman edip mümin olmuyorlar.

Bknz: (6/57)(21/24)(47/14)(10/94)(2/147)(6/114)(49/15)

Mustafa Çavdar Meali

Hud 17 ayeti için diğer mealler.

Abdülbaki Gölpınarlı Meali:

Rabbinden apaçık bir delile sahip olan, bundan başka bir de tanığı olup daha önce din ve dünya işlerinde uyulan ve aynı rahmet olan Musa'nın kitabında da bildirilen kişi, yalnız dünyayı dileyene benzer mi? Rablerinden açık bir delile sahib olanlar, Kur'an'a inanırlar; topluluklardan onu inkar edenlere vaadedilen yerse ateştir. Artık bu hususta şüpheye düşme, çünkü o, Rabbinden gelmedir, gerçektir, fakat insanların çoğu inanmaz.

(Hud 17)

Abdullah-Ahmet Akgün Meali:

Rabbinden apaçık bir delil üzerinde bulunan, onu yine Ondan (Allah tarafından görevli) bir şahit (her amelini kaydedici melek) izleyip duran ve ondan önce bir önder ve rahmet olarak Musa'nın kitabı (kendisini doğrulamakta) olan kimse, (Hz. Muhammed A.S ve ümmeti artık onlar) gibi midir? (İnkarcılarla bir midir?) İşte onlar (Müslümanlar) Buna (Kur'an'a) iman etmektedir. Artık hangi topluluk (hangi hizip ve ekip) Onu (Kur’an’ı ve Resulüllah’ı tamamen veya kısmen) inkâr ederse, ona va’ad edilen yer (cehennem) ateştir. Öyleyse bundan hiç kuşkun olmasın, çünkü o Rabbinden olan bir Hakk’tır. Ancak insanların çoğunluğu inanmazlar. (İnanmayacaklardır.)

(Hud 17)

Abdullah Parlıyan Meali:

Yalnız dünya hayatını ve konforunu isteyenler, şu kimse gibi olur mu? O Rabbinden bir delil üzere bulunmaktadır. Ayrıca Allah'tan bir şahit olarak da Kur'ân onu, destekliyor. O Kur'ân'dan önce de, bir önder ve rahmet olarak Musa'nın kitabı var. İşte gerçekleri anlayanlar, Kur'ân'a inanırlar. Hangi zümre onu örtbas eder ve tanımamazlık yaparsa, onun yeri ateştir. Bu Kur'ân'dan hiç şüphen olmasın; çünkü o gerçektir ve Rabbinden gelmiştir. Fakat insanların çoğu iman etmezler.

(Hud 17)

Adem Uğur Meali:

Rabbin tarafından (gelmiş) açık bir delile dayanan ve kendisini Rabbinden bir şahidin izlediği, ayrıca kendisinden önce, bir önder ve bir rahmet olarak Musa'nın Kitab'ı (elinde) bulunan kimse (inkârcılar gibi) midir? Çünkü bunlar ona (Kur'an'a) inanırlar. Zümrelerden hangisi onu inkâr ederse işte cehennem ateşi onun varacağı yerdir, bundan şüphen olmasın; zira bu, senin Rabbin tarafından bildirilmiş gerçektir; fakat insanların çoğu inanmazlar.

(Hud 17)

Ahmet Hulusi Meali:

Böyleleri, Rabbinden bir açık kanıt üzere yaşayan kimse gibi midir? O'ndan bir şahit (Kur'an) onu takip eder; (üstelik) Ondan önce bir önder ve rahmet olarak Musa'nın Kitabı da (ondakileri tasdikler)... İşte onlar O'na hak olarak iman ederler... Sakın şunlardan olma: Kim O'nu inkar ederse, onun vadedilmiş yeri Nar'dır... Ondan bir kuşku içinde olma... Muhakkak ki Rabbinden Hakk'tır O! Fakat insanların çoğunluğu iman etmezler.

(Hud 17)

Ahmet Tekin Meali:

Sadece dünya hayatını isteyenler, ötesini umursamayanlar Rabbinden gelen apaçık hak bir delile, bir şeriata dayanarak amel eden, görevini yapan kimse gibi midir? O delili, Allah'tan gelen bir şâhit Kur'ân izliyor. Ondan önce de, bir imam, bir rehber ve bir rahmet olan kitap, Mûsâ'nın kitabı onu destekliyor. İşte bunlar Kur'ân'a iman ederler. Sana karşı birleşen gruplardan hangileri olursa olsun, Kur'ân'ı inkâr ederlerse onların varacakları yer ateştir. Aman ha, Kur'ân ile ilgili şüphe içinde olma. O gerekçeli, hikmete dayalı, toplumda hakça bir düzen gerçekleştirmen için Rabbin tarafından indirilmiş hak bir kitaptır. Fakat insanların çoğu iman etmeyecekler.*

(Hud 17)

Ahmet Varol Meali

(Böyleleri ile) Rabbinin katından açık bir delil üzere bulunan, bunu yine O'nun tarafından (hakkında) bir şahit izleyen ve ondan önce de bir rehber ve rahmet olarak gönderilmiş Musa'nın kitabı ile doğrulanan kimse bir olur mu? İşte bunlar ona (Kur'an'a) iman ederler. Topluluklardan hangisi onu inkar ederse kendisine vaadedilen yer ateştir. Bundan hiç şüphen olmasın. Şüphesiz bu, Rabbinin katından bir gerçektir. Ancak insanların çoğu iman etmezler.

(Hud 17)

Ali Bulaç Meali:

Rabbinden apaçık bir delil üzerinde bulunan, onu yine ondan bir şahid izleyen ve ondan önce bir önder ve rahmet olarak Musa'nın kitabı (kendisini doğrulamakta) bulunan kimse, (artık onlar) gibi midir? İşte onlar, buna (Kur'an'a) inanırlar. Gruplardan biri onu inkar ederse, ateş ona vaadedilen yerdir. Öyleyse, bundan kuşkuda olma, çünkü o, Rabbinden olan bir haktır. Ancak insanların çoğunluğu inanmazlar.

(Hud 17)

Ali Fikri Yavuz Meali:

Bir mümin ki, Rabbi tarafından verilen açık bir delil (gerçek dâvasını isbat eden selim bir akıl) üzeredir ve bunu, Allah'dan bir şâhid olan Kur'ân, bir de Kur'ân'dan evvel kendisine uyulan ve büyük bir nimet bulunan Mûsa'nın kitabı (Tevrat) da teyîd ediyor; hiç o, sırf dünya hayatını istiyen asiler gibi olur mu? İşte bu vasıfta olanlar, Kur'ân'a iman ederler. Herhangi bir topluluk da Kur'ân'ı inkâr ederse, artık ateş, onun vaadedilen yeridir. Sen de, sakın bunda bir şüpheye düşme. Çünkü bu Kur'ân ve onun vaadi. Rabbin tarafından hakdır. Fakat insanların çoğu iman etmezler.

(Hud 17)

Ali Rıza Sefa Meali:

Efendisinden açık bir kanıta dayanan, Onu, yine O'ndan bir tanık izleyen ve Ondan önce bir önder ve bir rahmet olarak Musa'nın Kitap'ı bulunan kimse aynı olur mu? İşte onlar, buna inanırlar. Ayrımcılardan kim bunu inkar ederse, varacağı yer ateştir. Artık, Ondan kuşkun olmasın. Kuşkusuz, O, Efendinden gerçektir. Fakat insanların çoğu inanmaz.

(Hud 17)

Ali Ünal Meali:

Öyleyse düşünün: Rabbisinden gelen apaçık bir belgeye (Kur’ân’a) dayanan, ayrıca, yine Rabbisinin nasip buyurduğu şahit(ler)le desteklenen ve daha önce bir rehber ve rahmet olarak gönderilmiş bulunan Musa’nın kitabı ile tasdik olunan kimse, hiç dünya hayatını tercih edenler gibi midir? Bu ikisi ve yolları arasındaki farkı görebilenler, Kur’ân’a iman ederler. Hangi zümreden her kim onu bile bile inkâr ederse bilsin ki, kendisine va’d edilen nihaî mekân Ateştir. Dolayısıyla (ey Rasûlüm,) onun sana tarafımızdan vahyedildiği konusunda sen nasıl şüphe duymazsan, (başka kimse de duymamalıdır). Hiç şüphesiz o, Rabbinden gelen gerçeğin ta kendisidir; ne var ki, insanların çoğu iman etmezler.

(Hud 17)

Bahaeddin Sağlam Meali:

İşte böyleler ile şu kimse bir olur mu? Ki, Rabbinden gelen bir delile dayanır, ardından gelen İlahî bir şahit onu destekler. Daha önce önder ve rahmet olarak inen Musa’nın kitabı da onu destekler. İşte bunlar (belgelere dayanarak Müslüman olan ehl-i kitap,) ona (bu Kur’ana) inanır. Artık hangi gruptan olursa (olsun,) kim bunu yalanlarsa şüphesiz onun varacağı yer ateştir. Sakın sen bu Kur’an hakkında bir şüphe içinde olma! O Rabbinden gelen bir haktır. Fakat insanların çoğu inanmayacaklardır.

(Hud 17)

Bayraktar Bayraklı Meali:

İşte böyleleri, şu kimseler gibi olabilir mi?: Rabbinin katından bir belgesi ve onun ardından O'ndan gelen bir tanığı bulunanlar ve ondan önce de önlerinde Musa'nın kitabı önder ve rahmet olarak duranlar; işte onlar Kur'an'a inanırlar. Hangi topluluk onu inkar ederse, ona söz verilen yer ateştir. Senin de bundan şüphen olmasın. Doğrusu, o, Rabbinden bir gerçektir. Fakat insanların çoğu inanmaz.

(Hud 17)

Bekir Sadak Meali:

Rabbinin katindan bir belgesi ve onun arkasindan da bir sahidi olanlar, onlerinde de Musa'nin Kitap'i onder ve rahmet olarak bulunanlardir ki, iste onlar Kuran'a inanirlar. Hangi topluluk onu inkar ederse yeri atestir; senin de bundan suphen olmasin. Dogrusu o, Rabbinden bir gercektir, fakat insanlarÙn cogu inanmazlar.

(Hud 17)

Besim Atalay Meali:

Tanrısı katından gelmiş olan bir belge üzere duran, ardınca da bir tanığı bulunan, önceden de Musa'nın bir rahmet, bir öncül dahi olan kitabiyle de pekitilen kimse, başkaları gibi midir? Onlar, O'na inanırlar, birtakımı O'na inanmazsa, onların yerleri ateş, bundan şüphe eyleme, bu, Tanrınızdan gelen bir haktır, pek çoğuysa insanların inanmaz!

(Hud 17)

Celal Yıldırım Meali:

Rabbinden açık bir belge üzere olan ve onu, yine Rabbinden bir şâhid izleyen ve önünde de bir önder ve rahmet ölçüsü olan Musa'nın kitabı bulunan kimse, (sadece dünyalık isteyen ve şöhret peşinde koşan) gibi midir ? İşte bunlar Kur'ân'a inanırlar. Hangi zümre de onu inkâr eder, tanımazlık yaparsa, ateş onun va'dolunmuş yeridir. Ve sakın bu hususta şüpheci olma ! Çünkü Kur'ân Rabbinden (inen) hakkın-gerçeğin kendisidir. Ne var ki insanların çoğu inanmazlar.

(Hud 17)

Cemal Külünkoğlu Meali:

Rabbi tarafından gönderilen kesin delile (Kur'an'a) dayanan, peşinden de o delili destekleyen (başka mucizeler) bulunan, daha önce de rehber ve rahmet olarak gönderilmiş Musa'nın kitabı ile tasdik edilen kimse, yalnız dünya hayatını arzu eden gibi olur mu? İşte bu kesin delile dayananlar Kur'an'a iman ederler. Hangi toplum onu inkâr ederse, onun yeri ateştir. O Kur'an'dan hiç kuşkun olmasın! Muhakkak o, Rabbinden gelen gerçektir. Fakat insanların çoğu inanmazlar.

(Hud 17)

Diyanet İşleri Eski Meali:

Rabbinin katından bir belgesi ve onun arkasından da bir şahidi olanlar, önlerinde de Musa'nın Kitap'ı önder ve rahmet olarak bulunanlardır ki, işte onlar Kuran'a inanırlar. Hangi topluluk onu inkar ederse yeri ateştir; senin de bundan şüphen olmasın. Doğrusu o, Rabbinden bir gerçektir, fakat insanların çoğu inanmazlar.

(Hud 17)

Diyanet İşleri Yeni Meali:

Rabbi katından açık bir delile dayanan kimse, yalnız dünyalık isteyen kimse gibi midir? Kaldı ki, bu delili Rabbinden bir şahit (Kur'an) ve bir de ondan (Kur'an'dan) önce bir önder ve bir rahmet olarak (indirilmiş olan) Musa'nın kitabı (Tevrat) desteklemektedir. İşte bunlar ona (Kur'an'a) inanırlar. Gruplardan her kim onu inkar ederse, ateş onun varacağı yerdir. Ondan hiç şüphen olmasın. Şüphesiz o, Rabbin tarafından (bildirilmiş) gerçektir. Fakat insanların çoğu inanmazlar.

(Hud 17)

Diyanet Vakfı Meali:

Rabbin tarafından (gelmiş)  açık bir delile dayanan ve kendisini Rabbinden bir şahidin izlediği, ayrıca kendisinden önce, bir önder ve bir rahmet olarak Musa'nın Kitab'ı (elinde)  bulunan kimse (inkârcılar gibi)  midir? Çünkü bunlar ona (Kur'an'a) inanırlar. Zümrelerden hangisi onu inkâr ederse işte cehennem ateşi onun varacağı yerdir, bundan şüphen olmasın; zira bu, senin Rabbin tarafından bildirilmiş gerçektir; fakat insanların çoğu inanmazlar.  *

(Hud 17)

Edip Yüksel Meali:

Daha önce Musa'nın kitabı bir önder ve rahmet iken, şimdi Rab'lerinden gelen bir tanığın ilettiği kesin bir kanıta sahip olanlar varya işte onlar ona inanırlar. Hangi grup onu inkar ederse yeri ateştir. Ondan hiç bir kuşkun olmasın. O, Rabbinden gelen bir gerçektir. Ne var ki halkın çoğunluğu inanmaz.

(Hud 17)

Elmalılı Orjinal Meali:

Ya onlara benzer mi? artık o kim rabbından bir beyyine üzerinde bulunmuş hem bunu ondan bir şahid ta'kıb ediyor hem de önünden bir imam ve rahmet olarak Musanın kitabı var, işte bunlar ona iyman ederler, hiziblerden her kim de ona küfrederse artık ateş onun mev'ıdidir, sakın bunda şüpheye düşme, çünkü bu haktır rabbındandır ve lakin nasın ekserisi iymana gelmezler

(Hud 17)

Elmalılı Yeni Meali:

Rabbinden açık bir delil üzerinde olan, O'nun tarafından bir şahidin izlediği, ayrıca kendisinden önce bir rehber ve rahmet olarak Musa'nın kitabı bulunan kimse onlara benzer mi? İşte bunlar, ona iman ederler. Gruplardan her kim ona küfrederse, artık onun varacağı yer ateştir, sakın bunda şüpheye düşme; çünkü bu Rabbinden bir gerçektir. Ne var ki, insanların çoğu imana gelmezler.

(Hud 17)

Erhan Aktaş Meali:

Rabb'inden, kanıt içeren bir bilgi üzerinde olan kimse ile yalnız dünya hayatına bağlanan kimse bir olur mu? Bunu Rabb'inden bir tanık ve bir de ondan önce rehber ve rahmet olarak Musa'nın kitabı desteklemektedir. İşte bunlar, ona iman ederler. Hangi grup onu inkar ederse, varacağı yer ateştir. Ondan kuşkun olmasın. Kuşkusuz o Rabb'inden bir gerçektir. Fakat insanların çoğu iman etmezler.

(Hud 17)

Gültekin Onan Meali:

Rabbinden apaçık bir delil üzerinde bulunan, onu yine ondan bir şahid izleyen ve ondan önce bir imam ve rahmet olarak Musa'nın kitabı [kendisini doğrulamakta] bulunan kimse, (artık onlar) gibi midir? İşte onlar buna (Kuran'a) inanırlar. Gruplardan biri ona küfrederse, ateş ona vaadedilen yerdir. Öyleyse, bundan kuşkuda olma çünkü o, rabbinden olan bir haktır. Ancak insanların çoğunluğu inanmazlar.

(Hud 17)

Hakkı Yılmaz Meali:

Artık dünyayı isteyenler, hiç Rabbinden açık bir belge üzere olan ve kendisini Rabbinden bir şâhitin takip ettiği ve de önünde bir önder ve rahmet olarak Mûsâ'nın kitabı bulunan kimse gibi midir? İşte böyle olanlar, Kur’ân'a inanırlar. Hangi karşıt gruptan olursa olsun kim Kur’ân'ı örtbas ederse, ona vaat edilen yer ateştir. İşte bütün bunlardan dolayı sen de Kur’ân'dan şüphe içinde olma. Kesinlikle o, Rabbinden bir hakktır/gerçektir. Fakat insanların çoğu iman etmiyorlar.

(Hud 17)

Halis Bayancuk (Ebu Hanzala) Meali: /

Rabbinden apaçık bir belge üzere bulunan ve (o belgeyi şimdi) Allah’tan bir şahidin okuduğu, kendisinden önce de Musa’nın önder ve rahmet olan Kitabı’na (inanan ile buna inanmayan hiç bir olur mu)? Bunlar ona inanırlar. Gruplardan biri onu inkâr ederse, ona vadedilen yer ateştir. (Öyleyse) sakın ondan dolayı şüphe içinde olma. Şüphesiz ki O (Kur’ân), Rabbinden (gelen) bir haktır. Fakat insanların çoğu iman etmezler.

(Hud 17)

Harun Yıldırım Meali:

Böyle bir kimse, Rabbinden apaçık bir delil üzerinde bulunup da onu yine kendisinden bir şahid takip eden, daha önce Musa’nın bir önder ve rahmet olan kitabı bulunan kimse gibi midir? İşte onlar buna iman ederler. Artık bu gruplardan kim onu küfürinkâr ederse bilsin ki ona va’dedilen yer ateştir. Öyleyse, bundan kuşkuda olma. Çünkü o, Rabbinden gelen haktır. Fakat insanların çoğu iman etmezler.

(Hud 17)

Hasan Basri Çantay:

(Yalınız dünya hayaatını arzu eden kimse); Rabbinin açık bir delil? üzerinde bulunub da ardınca yine Ondan bir şahid gelen, ondan önce de bir rehber ve bir rahmet olmak üzere Musanın hitabı (ile tasdıyk edilmiş) olan kimse gibi midir ki böyle olanlar ona (Kur'ana) inanırlar. Her hangi bir güruh onu tanımazsa ateş onun va'd edilen yeridir. Sen de bundan şübhe içinde olma. Çünkü o, hakdır, Rabbindendir. Fakat insanların çoğu iman etmezler.

(Hud 17)

Hayrat Neşriyat Meali:

Şimdi (dünya hayâtını isteyen bir kimse, hiç Resûlümüz olan) şu kimse (gibi) olur mu ki(o), Rab binden apaçık bir delil (olan Kur'ân) üzere bulunur. Ki kendisine (o Kur'ân'ı)O'ndan (Rab binden) bir şâhid (olan Cebrâîl) okuyor. Ondan (o Kur'ân' dan) önce de bir rehber ve bir rahmet olarak Mûsâ'nın Kitâb'ı (olan Tevrât) vardır. İşte bunlar, ona (Kur'ân'a) îmân e der ler. (Muhtelif) topluluklardan kim onu inkâr ederse, artık ateş onun va'd edilen yeridir. Öyle ise ondan (Kur' ân dan) bir şübhe içinde olma! Şübhesiz ki o, Rabbin den (gelen) haktır; fakat insanların çoğu îmân etmezler.

(Hud 17)

Hubeyb Öndeş Meali: /

[Onlar] RAB'binden bir açık kanıt üzerinde olan, ondan [RAB'binden] bir Şahidin kendisini takip ettiği¹ ve ondan önce de bir imam ve bir rahmet olan Musa'nın kitabının da takip ettiği kimse [gibi olur mu?]². İşte bunlar ona (kur'an'a/RAB'be) inanıyor. Partilerden kim onu[n hak olduğu] gerçeğini örtüp göz ardı ederse onun kendisine söz verilen sadece ateştir. Ondan yana, hiçbir şüphe içinde olma! Kesinlikle o, RAB'binden Haktır; fakat insanların çoğu inanmıyor.

(Hud 17)

Hüseyin Atay Meali:

Rabbinin katından bir belgesi ve onun ardından Ondan gelen bir tanığı ve önlerinde Musa’nın kitabı önder ve rahmet olarak bulunanlar, işte onlar, ona inanırlar. Topluluklardan kim onu inkâr ederse, ona söz verilen yer ateştir. Senin de bundan kuşkun olmasın. Doğrusu, o, Rabbinden bir gerçektir. Ne var ki, insanların çoğu inanmıyor.

(Hud 17)

İbni Kesir Meali:

Rabbından açık bir delil üzerinde bulunan, ardınca da Rabbı tarafından bir şahid gelen, ondan önce de Musa'nın imam ve rahmet olan kitabını tasdik eden kimse, başkaları gibi midir? İşte onlar; Kur'an'a inanırlar. Herhhangi bir güruh onu inkar ederse; onun varacağı yer ateştir. Bundan şüphen olmasın. Doğrusu o, Rabbın tarafından gelen bir gerçektir, ama insanların çoğu inanmazlar.

(Hud 17)

İlyas Yorulmaz Meali:

(Dünya hayatını tercih edenlerle) Rabbinden gelen açık deliller üzerinde olan, bu delilleri okuyup onun doğruluğuna ve insanlara önderlik yapan ve Allah dan rahmet olarak gönderilen Musa'nın kitabına şahitlik yapanlar, eşit midir? İşte onlar bu açık delillerin doğruluğuna inanıyorlar. İnsan topluluklarından kim vahyin doğruluğunu inkar ederse, artık böyleleri için vaat edilen yer ateştir. Sakın ola ki, vahyin doğruluğundan şüphe etme. Zira o vahiy Rabbin tarafından indirilmiş gerçeklerdir. Ama insanların çoğu buna inanmıyorlar.

(Hud 17)

İskender Ali Mihr Meali:

Artık O’nun (Allah) tarafından bir şahitin, onu okuduğu kimse mi Rabbinden kesin bir delil üzerinde oldu ki; ondan önce bir imam (rehber) ve bir rahmet olarak Musa (a.s)’ın kitabı var(dır)? İşte onlar, ona inanırlar. Ve bir topluluktan onu inkâr eden, böylece ona vaadedilen yeri, ateş olan kimse mi (Rabbinden kesin bir delil üzerinde oldu)? Bundan sonra ondan şüphe içinde olma. Çünkü o, senin Rabbinden bir haktır. Lâkin insanların çoğu mü’min olmazlar (inanmazlar).

(Hud 17)

İsmail Hakkı Baltacıoğlu Meali:

Öyle bir kimse ki çalabı yönünden apaçık bir kanıt edinmiştir, yine Ondan Kur'an gibi bir tanık gelmiştir, daha önce de Musa'nın Kitap'ı gibi bir önderi, bir esirgeyicisi vardır, şimdi bu kimse başkaları gibi midir? İşte bu gibiler Kur'an'a inananlardır. İnsan bölümlerinden hangisi bu Kur'an'ı tanımıyacak olursa onun varacağı yer ateştir. Bundan hiçbir işkiliniz olmasın. Allah'ın yönünden gelen doğru söz de budur. Ancak, insanların pek çoğu buna inanmazlar.

(Hud 17)

Kadri Çelik Meali:

Rabbinden apaçık bir delil (basiret) üzere bulunan, onu kendisinden bir şahidin izlediği ve (şahit olarak) ondan önce bir de önder ve rahmet olarak Musa'nın kitabı bulunan kimse, (böyle olmayan kimse) gibi midir? İşte onlar, buna inanırlar. Hangi topluluk onu inkâr ederse vaat edilen yeri ateştir. Öyleyse, bundan şüphen olmasın. Doğrusu o, Rabbinden bir gerçektir, fakat insanların çoğu inanmazlar.*

(Hud 17)

Mahmut Kısa Meali:

Düşünün; arzu ve ihtirâslarının kölesi olan ve menfaatleri uğrunda Allah’ı ve âhireti unutan bu insanlar mı daha hayırlıdır, yoksa Rabb’inden gelen Kur’an mûcizesi gibi apaçık bir delile dayanan ve ayrıca, yine O’nun tarafından gönderilen İncil adındaki bir şahidin şehadetiyle desteklenip doğruluğu belgelenen Hz. Peygamber (61. Saff: 6 ve 7. Araf: 157) ve onun izinden yürüyen bahtiyâr müminler mi? Üstelik ondan önce, Mûsâ’nın bir öncü ve bir rahmet kaynağı olarak gönderilen ve Son Elçinin cihanı aydınlatacağını insanlığa müjdeleyen Tevrat adındaki Kitabı da ortada iken... İşte onlar, vahyin sapasağlam verileri ışığında olayı değerlendiren bu insanlar, Kur’an’a şeksiz şüphesiz iman ederler. Hangi dine, hangi millete, hangi ideolojiye mensup olursa olsun, yeryüzündeki mevcut dinî, siyâsî veya etnik gruplar içerisindenher kim de onu inkâr edecek olursa, onun varacağı yer cehennemdir! O hâldeey Müslüman, sakın bu Kur’an’dan yana bir kuşkuya kapılma! Elbette o, Rabb’in tarafından gönderilmiştir ve gerçeğin ta kendisidir! Fakat insanların çoğu iman etmezler.

(Hud 17)

Mehmet Ali Eroğlu Meali:

Delillerin apaçık Rabbinden geldiği hal üzere olan kimse ile bir mi olur? Hak'tan gelen bir tanık kendisini izler. Tanıktan önce de bir kılavuz var Uyulmuş olarak kendisine Musa'ın kitabı var. Onlar elbet ona inanırlar. Doğrusu hiç kuşkuya düşme. Onu inkar eden grupların varış yeri ateştir. Haktır bu Rabbinden, fakat insanların büyük çoğunluğu inanmıyorlar.

(Hud 17)

Mehmet Türk Meali:

Rabbi tarafından bir önder ve rahmet olarak gönderilen, Allah’tan bir şâhit (olarak Kur’an)’ın1 ve Mûsa’nın kitabının kendisinden bahsettiği ve apaçık bir mûcize üzere bulunan (Peygamber2 dünya hayatını isteyenlerle) hiç aynı olur mu? Çünkü onlar o (Peygambere) îman ederler. Her kim de onu inkâr ederse, varacağı yer cehennemdir. Sakın Rabbinden bir hak olan bu (Kur’an)dan, şüphe etme.3 Fakat insanların çoğu (bunu anlayıp) îman etmiyorlar.*

(Hud 17)

Muhammed Celal Şems Meali:

Rabbi tarafından apaydın bir delile dayanan (birisi, sahtekâr olur mu?) Kendisinden sonra (onu doğrulayan) bir şahidi (de) gelecektir. Kendisinden önce (de, insanlara) öncülük (eden) ve rahmet (olan) Musa’nın Kitab’ı (mevcuttur. Bu Peygamber’in muhatapları, sonunda) onu kabul edecekler. (Değişik) hiziplerden kim onu inkâr ederse, (Cehennem) ateşi kendisinin vadedilen yeri olacaktır. Bunun hakkında, (asla) şüphe içinde kalma. Bu Rabbin tarafından (gelen bir) haktır. Ancak insanların çoğu inanmazlar.

(Hud 17)

Muhammed Esed Meali:

O halde, (hiç dünya hayatından ötesini umursamayan biriyle) Rabbinin katından apaçık bir kanıta dayanan kimse bir tutulabilir mi? O kanıt ki, Onun katından olan (bu) tanıklık belgesiyle ulaştırılmaktadır, hem de ondan önce (bir tanıklık belgesi), bir rehber ve rahmet olarak Musaya vahyedilen kitap da ortada iken. Onlar, (bu mesajı anlayan kimseler, işte yalnız onlar) o mesaja inanırlar; ama (düşmanlık için) örgütlenmiş inkarcılarınsa (ahirette) varacakları yer ateştir. Bunun içindir ki, bu (vahyin gerçekliğinden) asla bir şüphen olmasın: o elbette Rabbinden (gelen) bir gerçektir, insanların çoğu ona inanmasa da.

(Hud 17)

Mustafa Cemil Kılıç Meali:

Rabbinin katından bir belgesi ve onun arkasından da bir tanığı olanlar, önlerinde de Musa'nın kitabı önder ve rahmet olarak bulunanlardır ki, işte onlar; Kur'an'a inanırlar. Hangi topluluk onu inkar ederse yeri ateştir. Senin de bundan kuşkun olmasın. Doğrusu o, rabbinden gelen bir gerçektir. Ne var ki, insanların çoğu inanmazlar.

(Hud 17)

Mustafa Çavdar Meali:

(Böyle birisi ile) Rabbinden gelen kesin bir bilgiye dayanan ve O’nun katından bir şahidin (İncil’in) izlediği ve ondan önce de bir önder ve rahmet olarak Musa’ya indirdiğimiz kitabı tasdik eden bir olur mu? İşte bunlar ilahi hakikatlere iman edenlerdir. Bu gruplardan kim bu hakikate inanmazsa onun varış yeri ateştir. Sakın sen bu Kuran’dan şüphe etme! Zira bu Rabbinden gelen hakkın ta kendisidir. Fakat insanların çoğu iman edip mümin olmuyorlar.

Bknz: (6/57) - (21/24) - (47/14) - (10/94) - (2/147) - (6/114) - (49/15)

(Hud 17)

Mustafa Çevik Meali:

Âhiret hayatını umursamayan kimse ile Rabbinin âyetlerine iman eden ve kendisini de bir şahidin izlediğine inanan kimse hiç bir olur mu? Allah Kur’an’dan önce de insanları yaratılış sebeplerine davet eden İncil’i ve ondan önce de Musa ile Tevrat’ı rehber olmak üzere göndermiştir. Onlardan geriye kalan gerçeklere iman edenler, Kur’an ile davet edildiklerine yönelip teslim olurlar. Her kim de bu davetten yüz çevirirse varacağı yer cehennem olacaktır. Sen sakın Rabbinden gelen bu Kur’an’dan şüpheye düşüp de, Allah’ın âyetlerini tebliğden geri durma, fakat ne yazık ki insanların çoğu bu gerçeğe hâlâ inanmıyorlar.

(Hud 17)

Mustafa İslamoğlu Meali:

Şu halde, hiç (böyleleri), Rabbinden (gelen) hakikatin apaçık belgesine dayanan kimseyle bir tutulabilir mi? Şimdilerde O'nun katından bir şahidin duyurduğu o belgeyi, daha önce de bir önder ve bir rahmet olarak Musa'nın Kitabı temsil ediyordu. İşte, ancak (hakikatin birliğini fark eden) o kimseler bu vahye inanırlar. Küfür ittifakı mensuplarından her kim bu hakikati inkar ederse, iyi bilsin ki onun son durağı ateştir. Sen (ey bu vahyin muhatabı); sakın ola onun kaynağı hakkında tereddüde düşeyim deme; iyi bil ki o, Rabbin katından gelen hakikatin ta kendisidir: ve fakat insanların çoğu (henüz bu gerceğe) inanmıyorlar.

(Hud 17)

Osman Okur Meali:

Rabbin tarafından (gelmiş) açık bir delile dayanan ve kendisini Rabbinden bir şahidin (incilin veya cebrailin) izlediği, ayrıca kendisinden önce, bir önder ve bir rahmet olarak Musa'nın Kitab'ı (elinde) bulunan kimse (inkârcılar gibi) midir? Çünkü bunlar ona (Kur'an'a) inanırlar. Zümreler den hangisi onu inkâr ederse işte cehennem ateşi onun varacağı yerdir, bundan şüphen olmasın; zira bu, senin Rabbin tarafından bildirilmiş gerçektir; fakat insanların çoğu inanmıyorlar.

(Hud 17)

Ömer Nasuhi Bilmen Meali:

İmdi Rabbinden bir açık delil üzere olan ve onun, onun tarafından bir şahid takip eden ve onun evvelinden de Mûsa'nın bir rehber ve rahmet olarak bulunan zât (dünya hayatını ve ziynetini dileyip duran kimse gibi olur mu?) O zâtlar O'na imân ederler. Ve muhtelif tâifelerden her kim onu inkâr ederse o kimselerinde vaadedilmiş olan yeri cehennemdir. Artık ondan bir şüphede bulunma. Şüphe yok ki, o Rabbinden bir haktır, velâkin insanların ekserisi imân etmezler.

(Hud 17)

Ömer Öngüt Meali:

Rabbinden gelen apaçık bir delile dayanan ve O'nun katından bir şâhidi olan, ayrıca kendisinden önce de önder ve rahmet olarak Musa'nın kitabı (elinde) bulunan kimse, inkârcılar gibi midir? İşte bunlar Kur'an'a inanırlar. Bu hiziplerden (gruplardan) kim onu inkâr ederse, cehennem ateşi onun varacağı yerdir. Bundan hiç şüphe etme! Doğrusu o, Rabbin tarafından indirilmiş haktır. Fakat insanların çoğu inanmazlar.

(Hud 17)

Ömer Sevinçgül Meali:

Ya, Rabbinden parlak bir delile dayanan, ardı sıra onun katından ‘Kur’an gibi ölümsüz’ bir tanık gelen, önünde de Musa’nın bir rehber, bir rahmet olan kitabı ‘Tevrat’ bulunan kimse ‘onlarla bir tutulabilir mi’! İşte onlar buna inanırlar. Onu inkâr edenlerin yeri ateştir! Bu konuda kuşkun olmasın! O, Rabbinden gelen bir gerçektir. Fakat insanların çoğu inanmaz.

(Hud 17)

Sadık Türkmen Meali:

(Böyleleri) şu kimse gibi olur mu; Rabbinin katından bir delile (Vahye/Kur’an’a) dayanmıştır. Ve o delil ki, O’nun katından olan bir şahit. Ayrıca; ondan önce de bir imam/önder ve bir rahmet olarak Musa’nın kitabı var. İşte onlar (gerçeği görenler) buna (Kur’an’a) inanırlar. Topluluklardan kim onu (Kur’an’ı) reddederse, ona vadedilen/söz verilen yer ateştir. Bundan hiç şüphen olmasın! Şüphesiz o, Rabbinden gelen gerçektir! Fakat insanların birçoğu (gerçekleri) gizliyor!..

(Hud 17)

Seyyid Kutub Meali:

Bir de Rabbinden kaynaklanan açık belgelere dayanan kimseleri düşünelim. Bu belgeleri yine Allah katından gelen bir tanık izliyor. Bu kimseler onun da öncesinde Musa'nın önder ve rahmet nitelikli kitabının onayı ile desteklenmişlerdir. (Böyleleri sırf dünya hayatı peşinde koşanlarla hiç bir olur mu?)

(Hud 17)

Suat Yıldırım Meali:

Rabbi tarafından gönderilen kesin delile (Kur'an'a) dayanan,peşinden de o delili destekleyen (diğer mucizelerden şahitleri) bulunan, daha önce de rehber ve rahmet olarak gönderilmiş Musa'nın kitabı ile tasdik edilen kimse, yalnız dünya hayatını arzu eden gibi olur mu? İşte bu kesin delile dayananlar Kur'an'a iman ederler. Hangi zümre de onu reddederse bilsin ki varacağı yer ateştir. Bunda hiç şüphen olmasın.Çünkü o Rabbinden gelen hakikatin ta kendisidir; fakat insanların çoğu buna iman etmezler.

(Hud 17)

Süleyman Ateş Meali:

Hiç böyleleri, şu kimse gibi olur mu ki, o Rabbinden bir delil üzerinde bulunur, ayrıca O'ndan bir şahid de onu takib eder. O(Hak şahidi Kur'a)n'dan önce de bir önder ve rahmet olarak Musa'nın Kitabı var. İşte onlar O(Kur'a)n'a inanırlar. Topluluklardan kim onu inkar ederse, onun yeri ateştir! O(Kur'a)n'dan hiç kuşkun olmasın. Muhakkak o, Rabbinden gelen gerçektir. Fakat insanların çoğu inanmazlar.

(Hud 17)

Süleymaniye Vakfı Meali:

Bunlar, Rabbinin açık belgesine uyanlar gibi olurlar mı? O belgeyi Rabbinden bir şahit[1] okur, ondan önce de bir öncü ve ikram olarak Musa'nın kitabı vardır. Kur'an'a işte bunlar[2] inanırlar. Hangi kesim onu görmezlikten gelirse varıp kalacağı yer ateştir. Ondan şüphen olmasın. O Kur'an, senin Rabbinden gelen bir gerçektir ama insanların çoğu ona inanmazlar.

1)Allah'ın kitabını okuyup anlatan kişi. Bkz. Beyyine 98/1-2. Şu ayet, ilim sahiplerini de şahit saymaktadır:
2)[003.018]
3)[E0] Şahadet eyledi Allah şu hakikate: «başka Tanrı yok ancak o», bütün Meleklerle İlim uluları da adl-ü hakkaniyyetle durarak şahid: başka Tanrı yok ancak o, aziz o hakim o
4) İşte bunlar; diğer bir ifadeyle ona şahitlik edenler Kur'an'a inanırlar. Şahitlik görerek veya ilim ile olur. Al-i İmran 3/18.

(Hud 17)

Şeref Aziz Taha ve Kemal Çelik Meali:

Hiç bu kimseyle, Rabbinin katından apaçık bir delile dayanan kimse bir olur mu? O delil, Allah katından gelen bu Kur'an'la ulaştırılmaktadır. Ondan önce de, yol gösterici ve rahmet olarak Musa'ya vahyedilen Kitap ortada iken... İşte onlar, bu Kur'an'a iman ederler. Onu inkar edenlerin varacağı yer de ateştir. Sakın bundan kuşkun olmasın. Çünkü o, Rabbinden gelen hakikattir. Ama çoğu insan buna inanmaz.

(Hud 17)

Şaban Piriş Meali:

Rabbinden bir belgesi olup, onu izleyen bir şahit ve ondan önce Musa'nın önder ve rahmet kitabı -ki onlar, o kitaba inanırlar.- olan kimse ile gruplardan onu inkar eden kimse bir midir? Ateş, onlara vaat edilen yerdir. Ondan şüphen olmasın. Şüphesiz O, Rabbinden gelen haktır. Fakat, insanların çoğu inanmazlar.

(Hud 17)

Talat Koçyiğit Meali:

Böyleleri, Rabbından gelen ve şahidin takip ettiği ve önünde de bir rehber ve bir rahmet olmak üzere Musa'nın kitabının bulunduğu apaçık bir delil üzerinde olan kimse gibi midir? İşte bunlar Kur'âna inanırlar. Topluluklardan hangisi Kuran'ı inkâr ederse, ateş, varacağı yerdir. Bu itibarla Kur'an hususunda, hiç şüphe içinde olma. O, Rabbından gelen bir haktır fakat insanların çoğu îman etmez.

(Hud 17)

Tefhimul Kuran Meali:

Rabbinden apaçık bir delil üzerinde bulunan, onu yine ondan bir şahid izleyen ve ondan önce de bir önder ve rahmet olarak Musa'nın kitabı (kendisini doğrulamakta) bulunan kimse, (artık onlar) gibi midir? İşte onlar, buna (Kur'an'a) inanırlar. Gruplardan biri onu inkâr ederse, ateş ona vaadedilen yerdir. Öyleyse, bundan kuşkuda olma, çünkü o, Rabbinden olan bir haktır. Ancak insanların çoğunluğu inanmazlar.

(Hud 17)

Ümit Şimşek Meali:

Dünya hayatını isteyen kimse, Rabbinden bir delil(5) üzere bulunan kimse gibi olur mu? Üstelik onu, bir de Rabbi tarafından bir şahit(6) okumakta; onun öncesinde de bir rehber ve rahmet olarak Musa'nın kitabı bulunmaktadır. Rabbinden bir delil üzere bulunanlar, ona inanırlar. Hangi bir güruh onu inkâr ederse, ona vaad edilen yer ateştir. Bundan şüphen olmasın; çünkü o Rabbinden gelen hakkın tâ kendisidir; fakat insanların çoğu inanmıyor.*

(Hud 17)

Yaşar Nuri Öztürk Meali

Böyleleri şu kimse gibi olur mu: Rabbinden bir beyyine üzerinedir, O'ndan bir tanık da kendisini izler. Tanıktan önce de bir kılavuz ve rahmet olarak Musa'nın kitabı var. Onlar ona inanırlar. Hiziplerden onu inkar edenin varış yeri ateştir. Ondan asla kuşkuya düşme; o Rabbinden bir haktır ama insanların çokları inanmıyorlar.

(Hud 17)