6. Enam Suresi / 113.ayet

Onların amacı da ahirete inanmayanların kalplerini o sözlere meylettirerek, ondan hoşnut olmalarını sağlamaktır ki böylece işledikleri günahları işlemeye devam etsinler.

Bknz: (10/7)(16/22)(27/4)»(27/5)

Mustafa Çavdar Meali

Enam 113 ayeti için diğer mealler.

Abdülbaki Gölpınarlı Meali:

Onlar, ahirete inanmayanların gönülleri meyletsin ve hoşnut olsunlar da yapageldiklerine devam etsinler diye söylerler o sözleri.

(Enam 113)

Abdullah-Ahmet Akgün Meali:

Ta ki ahirete inanmayanların (dini ve davayı bile dünyalarına araç yapanların) kalpleri ona (marazlı münafıklara) meyletsin de ondan (bu yaldızlı ve saptırıcı iddia ve iftiralardan) hoşlansınlar ve yüklenmekte olduklarını (suçlarını ve sorumluluklarını) yüklenedursunlar (diye Allah C.C. bu fırsatı onlara tanır).

(Enam 113)

Abdullah Parlıyan Meali:

Ahirete inanmayanların kalpleri o yaldızlı sözlere kansın, ondan hoşlansınlar ve işledikleri suçu işlemeye devam etsinler diye o şeytanlar böyle yaparlar.

(Enam 113)

Adem Uğur Meali:

Ahirete inanmayanların kalpleri ona (yaldızlı söze) kansın, ondan hoşlansınlar ve işledikleri suçu işlemeye devam etsinler diye (böyle yaparlar).

(Enam 113)

Ahmet Hulusi Meali:

Ta ki, geleceklerindeki sonsuz yaşam süreçlerine iman etmeyenlerin fuadları (Esma mana özelliklerini şuura yansıtıcılar - kalp nöronları) ona (aldatıcı bilgiye) meyletsin, ondan hoşlansınlar; (buna göre de) yapacaklarını yapmaya devam etsinler.

(Enam 113)

Ahmet Tekin Meali:

Âhirete, ebedî yurda iman etmeyenlerin kalpleri, akılları yaldızlı sözlere kansın, ondan hoşlansın ve işledikleri suçu, günahı işlemeye devam etsinler diye böyle vesvese vermeye devam ederler.

(Enam 113)

Ahmet Varol Meali

Ahirete inanmayanların kalpleri o sözlere meyletsin, onlardan hoşnut olsunlar ve kendilerinin yaptıklarını onlar da yapsınlar diye (böyle sözler fısıldarlar).

(Enam 113)

Ali Bulaç Meali:

Bir de ahirete inanmayanların kalpleri ona meyletsin de ondan (bu yaldızlı ve içi çarpık sözlerden) hoşlansınlar ve yüklenmekte olduklarını yüklenedursunlar.

(Enam 113)

Ali Fikri Yavuz Meali:

Bir de o yaldızlı lâfa, âhirete inanmıyanların kalbleri meyletsin, ondan hoşlansınlar ve kazanmakta oldukları günahı onlar da kazansınlar diye, öyle yaparlar.

(Enam 113)

Ali Rıza Sefa Meali:

Sonsuz yaşama inanmayanların yüreklerinin ona aldanması, ondan hoşlanması ve yapacaklarını yapmaları için böyledir.

(Enam 113)

Ali Ünal Meali:

Âhiret’e inanmayanların gönülleri, o boş ve aldatıcı telkinlere, yalanlara, va’dlere meyleder, meyletmekle kalmaz, bütün bütün ısınır ve onlardan zevk alır hale gelir ve zaten tabiatları haline gelmiş kötülükleri işlemeye ve kazandıkları günahları kazanmaya devam ederler.

(Enam 113)

Bahaeddin Sağlam Meali:

(Allah bu sözlerine izin verir ki;) Ahirete inanmayanlar ona kulak versinler, ona kansınlar ve yapmakta oldukları suçları yapmaya devam etsinler.

(Enam 113)

Bayraktar Bayraklı Meali:

Ahirete inanmayanların kalpleri, yaldızlı söze kansın, ondan hoşlansınlar ve işledikleri suçu işlemeye devam etsinler diye böyle yaparlar.

(Enam 113)

Bekir Sadak Meali:

(112-113) Aldatmak icin birbirlerine cazip sozler fisildayan cin ve insan seytanlarini her peygambere dusman yaptik. Bu seytanlar ahirete inanmayanlarin kalblerinin o sozlere yonelmesi, ondan hosnut olmasi ve kendilerinin isledikleri suclari islemeleri icin böyle yaparlar. Rabbin dileseydi bunu yapamazlardı, sen onları iftiraları ile başbaşa bırak.

(Enam 113)

Besim Atalay Meali:

Ahrete inanmamış bulunanların gönülleri ona aksın, hoşnut olsunlar, yaptıkların yapsınlar

(Enam 113)

Celal Yıldırım Meali:

Bir de Âhiret'e inanmayanların gönüllerinin meyletmesini, hoşlanmalarını ve elde ettikleri günahları işleyedurmalarını (devam ettirmek) için (bu yola başvururlar),

(Enam 113)

Cemal Külünkoğlu Meali:

Bir de (şeytanlar), ahirete inanmayanların gönülleri bu yaldızlı sözlere meyletsin, onlardan hoşlansınlar ve işleyecekleri günahları işlesinler diye (bu fısıldamayı yaparlar).

(Enam 113)

Diyanet İşleri Eski Meali:

112,113. Aldatmak için birbirlerine cazip sözler fısıldayan cin ve insan şeytanlarını her peygambere düşman yaptık. Bu şeytanlar ahirete inanmayanların kalblerinin o sözlere yönelmesi, ondan hoşnut olması ve kendilerinin işledikleri suçları işlemeleri için böyle yaparlar. Rabbin dileseydi bunu yapamazlardı, sen onları iftiraları ile başbaşa bırak;

(Enam 113)

Diyanet İşleri Yeni Meali:

Bir de (şeytanlar), ahirete inanmayanların gönülleri bu yaldızlı sözlere meyletsin, onlardan hoşlansınlar ve işleyecekleri günahları işlesinler diye (bu fısıldamayı yaparlar).

(Enam 113)

Diyanet Vakfı Meali:

Âhirete inanmayanların kalpleri ona (yaldızlı söze) kansın, ondan hoşlansınlar ve işledikleri suçu işlemeye devam etsinler diye (böyle yaparlar).

(Enam 113)

Edip Yüksel Meali:

Ahirete inanmıyanların kalbi ona kansın, ondan hoşlansın ve gerçekten yapmak istediklerini yapabilsinler diye...

(Enam 113)

Elmalılı Orjinal Meali:

Bir de o yaldızlı lafa Ahırete inanmıyanların gönülleri aksın ve onu hoşlansınlar ve bu ele geçirmekte oldukları varidatı elde etsinler diye öyle yaparlar

(Enam 113)

Elmalılı Yeni Meali:

Bir de ahirete inanmayanların gönülleri o yaldızlı söze meyletsin, ondan hoşlansınlar ve onların işlediği günahları işlesinler diye yaldızlı söz fısıldarlar.

(Enam 113)

Erhan Aktaş Meali:

Böylece ahirete inanmayanların gönülleri ona[1] yönelsin, ondan hoşlansınlar: işledikleri suçları işlemeye devam etsinler.[2]

1)Şeytan.
2)Şeytan, onları işledikleri günahlara devam ettirsin.

(Enam 113)

Gültekin Onan Meali:

Bir de ahirete inanmayanların yürekleri (efidet) ona meyletsin de ondan (bu yaldızlı ve çarpık sözlerden) hoşlansınlar ve yüklenmekte olduklarını yüklenedursunlar.

(Enam 113)

Hakkı Yılmaz Meali:

(112,113) Böylece Biz, her peygamber için gizli-açık şeytanlarını düşman yaptık: Ki dünya malına aldanmaktan dolayı, âhirete inanmayan kimselerin kalpleri ona kansın, ondan hoşnut olsun ve yapmakta olduklarını yapsınlar diye bunların bazısı bazısına sözün süslüsünü gizlice telkinde bulunur/fısıldar. –Ve şâyet Rabbin dileseydi onu yapmazlardı. Öyleyse onları ve uydurdukları şeyleri bırak!–

(Enam 113)

Halis Bayancuk (Ebu Hanzala) Meali: /

(Bırak onları kendi hâllerine!) Ta ki ahirete inanmayanların gönülleri o (yaldızlı sözlere) meyletsin, ondan (iyice) hoşlansın ve yapmakta oldukları kötülükleri yapmaya devam etsinler.

(Enam 113)

Harun Yıldırım Meali:

Ahirete iman etmeyenlerin kalpleri de ona meyletsin, ondan hoşlansınlar ve yüklenebildiklerini yüklensinler.

(Enam 113)

Hasan Basri Çantay:

Bir de (bu telkıyni) ahirete inanmazların gönülleri ona ağsın, ondan hoşlansınlar, kazanmakda oldukları (günahı) onlar ko-kazana dursunlar diye (yapar).

(Enam 113)

Hayrat Neşriyat Meali:

Bir de (o şeytanlar bu telkini) âhirete inanmayanların gönülleri ona (o yaldızlı sözlere) meyletsin, ondan hoşlansınlar ve onlar işleyici oldukları (günahları)nı işlesinler diye (yaparlar).(1)*

(Enam 113)

Hubeyb Öndeş Meali: /

Ahirete [son hayata] inanmayanların gönülleri ona [yalana] eğilim göstermesi için, onu uygun bulması için ve kazanıcı [kazanacak] olduklarını kazanmaları için [sözün yaldızını birbirlerine vahiy ederler].¹

(Enam 113)

Hüseyin Atay Meali:

Artık, gelecektekine inanmayanların gönülleri ona yönelsin, onlardan hoşnut olsunlar ve işlemekte oldukları suçları işleyip dursunlar.

(Enam 113)

İbni Kesir Meali:

Bir de ahirete inanmayanların kalbleri ona meyletsin, ondan hoşlansınlar ve işlesinler diye.

(Enam 113)

İlyas Yorulmaz Meali:

Ahirete inanmayanların gönülleri, kendi aralarındaki süslü sözlere meyletsinler ve tercih ettiklerine razı olsunlar ve birbirlerini istedikleri derecelere yükseltsinler.

(Enam 113)

İskender Ali Mihr Meali:

Ve ahirete inanmayanların gönülleri ona (onlara; insan ve cin şeytanlara) meyletsin ve ondan razı olsunlar. Ve onlar, kazandıkları şeyleri kazanmaya devam etsinler.

(Enam 113)

İsmail Hakkı Baltacıoğlu Meali:

Şunun için ki öbür dünyaya inanmıyanların gönlü o sözlerle ağsın, o sözlerle kıvansınlar, kazanacakları günahları da varsın kazansınlar.

(Enam 113)

Kadri Çelik Meali:

(Rabbin bunu dilemedi ki) Ahirete inanmayanların kalpleri ona (yaldızlı söze) meyletsin, ondan hoşlansın ve işledikleri suçu işlemeye devam etsinler.

(Enam 113)

Mahmut Kısa Meali:

Zulüm sisteminin önderleri, böyle süslü ve aldatıcı propagandalarla her çeşit kötülüğü telkin etmeye çalışırlar ki, âhirete inanmayanların kalpleri o yaldızlısözlere yavaş yavaş meyletsin, böylece ondan iyice hoşlansınlar ve güç ve serveti elinde bulunduran zâlimler, halkı kandırıp kendi saflarına çekerek öteden beri yapageldikleri o çirkin işleri yapmaya devam etsinler. O hâlde ey Müslüman! Zâlimlerin, —bu yaldızlı propagandanın bir parçası olarak— ancak Yahudi ve Hıristiyanların onaylaması şartıyla Kur’an’a inanabilecekleri iddiasına karşılık, onlara de ki:

(Enam 113)

Mehmet Ali Eroğlu Meali:

Nasıl olursa olsun, ahirete inanmayanların gönülleri meyletsin, hoşlansınlar Açıkça fısıldaşsınlar, işlerini yapadursunlar, yüklendiklerini yüklensinler

(Enam 113)

Mehmet Türk Meali:

112,113. İşte böylece Biz her Peygambere, birbirlerini aldatmak için yaldızlı sözler söyleyen insan ve cin şeytanlarını,1 düşman yaptık. Eğer Rabbin dileseydi onlar bunu yapamazlardı.2 Artık sen onları âhirete inanmayanların kalplerini o yaldızlı sözlerle kandırmak, ondan hoşlanmalarını sağlamak ve yaptıkları kötülükleri yapmaya devam ettirmek için uydurdukları iftiraları ile baş başa bırak.*

(Enam 113)

Muhammed Celal Şems Meali:

Ahirete inanmayanların kalplerinin o (aldatmacaya) meyletmesi, (uydurduklarını) sevmeleri ve yaptıkları kötü işleri yapmaya devam etmeleri için, (Yüce Allah böyle istemiştir.)

(Enam 113)

Muhammed Esed Meali:

Yine de, ahirete inanmayanların kalpleri Ona yönelebilsin ve Onda tatmin bulabilsinler diye, ayrıca ulaşabilecekleri (fazilet derecesi)ne ulaşabilsinler diye,

(Enam 113)

Mustafa Cemil Kılıç Meali:

Çünkü, ahirete inanmayanların gönülleri ona ısınsın, ondan hoşlansınlar ve yapmakta olduklarını yapmaya devam etsinler.

(Enam 113)

Mustafa Çavdar Meali:

Onların amacı da ahirete inanmayanların kalplerini o sözlere meylettirerek, ondan hoşnut olmalarını sağlamaktır ki böylece işledikleri günahları işlemeye devam etsinler.

Bknz: (10/7) - (16/22) - (27/4)»(27/5)

(Enam 113)

Mustafa Çevik Meali:

112-114 Kendilerini şeytanın akıl çelen yaldızlı, süslü yalanlarına teslim eden insanlar ve bunları insanlara fısıldayan şeytanlar, bu eğilimleri sebebi ile her peygambere ve peygamberlerin Allah adına yapmakta oldukları davete düşmanlık ederler. Rabbin onları imtihan için serbest bırakmasaydı onlar bunu yapamazlardı. O halde siz onların kışkırtmalarından, aklınızı çelmesinden uzak durun, tuzaklarına düşmeyin. Bu şeytanlar ve onların izinden gitmekte olanların amacı, âhirete inanmak istemeyenleri, yaldızlı yalanlar ve boş hayallerle kendilerine bağlamak, Allah’tan uzaklaştırıp kendilerine kul, köle etmektir. Sen onlara de ki: “Niçin yaratıldığımızı ve nasıl yaşamamız gerektiğini apaçık ortaya koyan bu ilahi kitap gelmişken neyin doğru, neyin yanlış olduğuna hüküm vermek konusunda ondan başka hakem mi arayacağım?” Ey Peygamber! Kendilerine daha önce vahiylerimizi içeren kitaplar verdiklerimiz de iyi bilirler ki bu Kur’an, insanları en doğru olanı yaşamaya davet için indirilmiş gerçeğin ta kendisidir. Bundan asla şüpheniz olmasın.

(Enam 113)

Mustafa İslamoğlu Meali:

Zaten onların bundan amacı, ahirete inanmayanların gönüllerini o (yaldızla yalanlarla) çelmektir ki, berikiler ondan hoşlansınlar ve ulaşmak için çabaladıkları kötü sonuca ulaşabilsinler.

(Enam 113)

Osman Okur Meali:

Onların (şeytanların) amacı da ahirete inanmayanların anlayışlarını o (yaldızlı) sözlere meylettirerek, ondan hoşnut olmalarını sağlamaktır ki böylece işledikleri günahları işlemeye devam etsinler.

(Enam 113)

Ömer Nasuhi Bilmen Meali:

Ve o (yaldızlı) sözlerle ahirete inanmayanların gönülleri ona meyletsin ve ondan hoşlansınlar ve onlar irtikab eder olduklarını irtikab etsinler diye telkin eyler.

(Enam 113)

Ömer Öngüt Meali:

Bir de ahirete inanmayanların kalpleri ona meyletsin, ondan hoşlansınlar ve işleyeceklerini işlesinler diye.

(Enam 113)

Ömer Sevinçgül Meali:

Bir de, ahirete inanmayanların gönülleri ona ‘o yaldızlı sözlere’ meyletsin, ondan hoşlansınlar da onların işledikleri suçları işlesinler diye ‘sınamak için öyle yaptık’.

(Enam 113)

Sadık Türkmen Meali:

Ahirete inanmayan kimselerin gönülleri ona (yalanlara/iftiralara) kanar/meyledip yönelir, ondan razı olup hoşlanırlar ve onlar, yüklendikleri kötülükleri yüklenmeye devam ederler!

(Enam 113)

Seyyid Kutub Meali:

Ahirete inanmayanların kalpleri bu yaldızlı uydurmalara kansın, onlardan hoşlansın ve işledikleri kötülükleri işlemeye devam etsinler diye.

(Enam 113)

Suat Yıldırım Meali:

Bir de bu telkini, ahirete inanmayanların gönülleri ona meyletsin, derken ondan hoşlansınlar ve işledikleri suçlarını işlemeye devam etsinler diye yaparlar.

(Enam 113)

Süleyman Ateş Meali:

Ki ahirete inanmayanların kalbleri o(nların yaldızlı sözleri)ne kansın, ondan hoşlansınlar ve onlar, işledikleri suçları işlemeğe devam etsinler.

(Enam 113)

Süleymaniye Vakfı Meali:

Bunun bir sebebi de Ahirete inanmayanların o sözlere gönülleri aksın, ondan hoşlansınlar ve işledikleri suçlarını işlemeye devam etsinler diyedir.

(Enam 113)

Şeref Aziz Taha ve Kemal Çelik Meali:

(112-113) Ahirete iman etmeyenler ona meyletsin, ondan hoşnut olsun ve kötülük işlemeye devam etsinler diye, birbirlerini kandırmak için yaldızlı sözler fısıldayan insan ve cin şeytanlarını her peygambere düşman yaptık. Rabbin dileseydi, bunu yapamazlardı. Öyleyse onları, uydurdukları yalanlarla başbaşa bırak.

(Enam 113)

Şaban Piriş Meali:

Ahirete inanmayanların kalpleri o sözlere kansın, ondan hoşlansınlar ve işledikleri günahları işlemeye devam etsinler.

(Enam 113)

Talat Koçyiğit Meali:

(Bunu yapmaları), âhirete inanmayanların kalbleri ona kansın, ondan hoşlansınlar ve kazandıkları günâhı kazanmaya devam etsinler diyedir.

(Enam 113)

Tefhimul Kuran Meali:

Bir de ahirete inanmayanların kalpleri ona meyletsin de ondan (bu yaldızlı ve içi çarpık sözlerden) hoşlansınlar ve yüklenmekte olduklarını yüklenedursunlar.

(Enam 113)

Ümit Şimşek Meali:

Onlar bunu, âhirete inanmayanların gönülleri o yaldızlı sözlere meyletsin, sonra ondan hoşlansınlar ve işlemekte oldukları kötülükleri işlemeye devam etsinler diye yaparlar.

(Enam 113)

Yaşar Nuri Öztürk Meali

Ki ahirete inanmayanların gönülleri ona ısınsın, ondan hoşlansınlar, elde ettikleri şeylere sahip olmaya devam etsinler.

(Enam 113)