Mustafa Çavdar Meali okuyorsunuz,
Değiştirmek için :
Ama ayetlerimizi geçersiz kılmak için çaba harcayanlar ise, işte onlar cehennemi boylayacaklar.
Senden önce hiç bir elçi ve nebi göndermedik ki, bir şeyi temenni ettiği zaman, şeytan onun arzusuna vesvese karıştırmış olmasın. Ama Allah, şeytanın karıştırdığını giderir ve Allah, ayetlerini sağlamlaştırır. Zira Allah her şeyi bilen ve her hükmü doğru olandır.
Allah şeytanın karıştırdığı bu sözlerle, kalplerinde hastalık bulunan ve kalpleri kaskatı olan kimseleri sınamıştır. Hiç kuşku yok ki Allah’ın mesajını karıştırmak isteyen zalimler derin bir düşmanlık içindeler.
Bu aynı zamanda kendilerine ilim verilenlerin, Kuran’ın, Rabbinden gelen hak bir kitap olduğunu bilmeleri, buna iman etmeleri böylece kalplerinin yatışıp mutmain olması için de bir sınama olmuştur. Şüphesiz Allah iman edenleri doğru yoluna iletir.
Gerçekleri örtbas eden kâfirler ise ansızın o saat bu dünyanın sonu gelinceye kadar veya kurtuluşu olmayan günün azabı kendilerine gelinceye kadar bu Kuran hakkında şüphe içinde olmaya devam eder dururlar.
İşte o gün hükümranlık tamamen Allah’ındır. Aralarındaki hükmü, O verecektir. İman edip, iyi ve güzel işler yapanlar nimetlerle dolu cennetlerde olacaklar.
Gerçeği örtbas edip ayetlerimiz karşısında yalana sarılan kâfirlere ise, işte onlara onur kırıcı bir azap vardır.
Bir de Allah davası uğrunda hicret edip, sonra bu uğurda öldürülenler veya ölenler, Allah bunlara kesinlikle eşsiz güzellikte rızıklar bahşedecektir. Çünkü Allah, rızık verenlerin en hayırlısıdır.
Allah bunları çok memnun olacakları mekânlara kesinlikle yerleştirecektir. Zira Allah her şeyi bilen ve cezalandırmada acele etmeyendir.
İşte Allah’ın hükmü budur. Artık her kim de kendisine yapılan saldırıya aynı şekilde karşılık verir de sonra tekrar saldırıya uğrarsa Allah ona elbette yardım edecektir. Şüphesiz Allah, çok affedici ve çok bağışlayıcıdır.
İşte Allah’ın yardım hükmü budur. Zira Allah, geceyi gündüze katar gündüzü uzatır, gündüzü de geceye katar geceyi uzatır. Şüphesiz Allah kullarını işitendir ve görendir.
İşte onun güç ve kudreti bu. Çünkü Allah hakkın ta kendisidir. Allah ile aralarına koyup dua ile yalvarıp yakardıkları ise batılın ta kendisidir. Zira Allah’tır çok yüce ve çok büyüktür.
Allah’ın gökten su indirmesiyle yeryüzünün yemyeşil olduğunu görmüyor musun? Allah, akıl sır ermez bir bilgiye sahip ve her şeyden haberdardır.
Zira göklerde ve yerde ne varsa hepsi O’nundur. Gerçekten Allah, hiçbir şeye ihtiyacı olmayan ve övgüye layık olandır.
Allah’ın yeryüzündeki her şeyi ve denizde O’nun koyduğu yasalar uyarınca akıp giden gemileri istifadenize sunduğunu, gökyüzünü tutan böylece onun yere çökmesini engelleyen yasanın sadece O’nun kudretiyle oluştuğunu görmüyor musun? Çünkü Allah, insanlara karşı gerçekten çok şefkatli ve çok merhametlidir.
Zira O’dur size hayat veren sonra sizi öldürecek, sonra da yeniden diriltecek olan. Şu bir gerçek ki insan bu nimetlere karşı çok nankördür.
Biz her toplum için uygulayacakları ibadet tarzı belirledik. Öyleyse, kimse seni bu konuda tartışmaya çekmesin sen sadece Rabbine davet et! Hiç kuşkusuz sen, dosdoğru yol üzerindesin.
Eğer seninle tartışırlarsa şöyle de:
– Allah yaptıklarınızı çok iyi bilmektedir.
Allah kıyamet günü tartışıp durduğunuz konularda aranızda hükmünü verecektir.
Allah’ın gökte ve yerde ne varsa hepsini bildiğini bilmiyor musun? Şüphesiz bunlar bir yasada kitapta mevcuttur. Zira bu, Allah’a çok kolaydır.
Onlar, Allah’tan önce, hakkında hiçbir belge indirmediği ve kendilerinin de hakkında hiçbir bilgiye sahip olmadıkları şeylere kulluk ediyorlar. Bu yanlışta ısrar eden zalimlerin hiçbir yardımcısı olmayacaktır.
Zira onlara apaçık ayetlerimiz okunduğu zaman, nankör kâfirlerin yüzlerindeki nefreti hemen fark edersin. Neredeyse, kendilerine ayetlerimizi okuyanlara saldıracaklar. De ki:
– Size bundan daha kötü bir şeyi haber vereyim mi? Cehennem! Allah onu inanmayan kâfirlere vaat etti. O ne berbat bir son duraktır.
– Ey insanlar, bir örnek veriliyor, şimdi iyi dinleyin! Sizin Allah’tan başka dua ile yalvarıp yakardıklarınız var ya onlar hepsi bir araya gelseler bir sinek dahi yaratamazlar. Sinek onlardan bir şey kapsa, onu ondan kurtaramazlar. İsteyen de aciz, istenen de.
Onlar, Allah’ı gerektiği gibi takdir edemediler. Oysa Allah sonsuz güç sahibidir, mutlak üstün ve galip olandır.
Allah, meleklerden de elçiler seçer, insanlardan da. Şüphesiz Allah, her şeyi işitendir, her şeyi görendir.
O, onların yaptıklarını da bilir yapacaklarını da. Zira bütün işler önünde sonunda Allah’a döner.
– Ey iman edenler! Rükû edin, secde edin ve yalnızca Rabbinize kulluk edin, bir de iyi ve güzel işler yapın ki gerçek kurtuluşa eresiniz.
Allah yolunda, ona layık olacak şekilde gayret gösterin. O, sizi seçkin kıldı, Dinde üzerinize bir zorluk yüklemedi. Öyleyse atanız İbrahim’in inanç sistemine uyun. Çünkü O, elçi size şahit, örnek ve model olsun siz de insanlığa şahit, örnek ve modeller olasınız diye önceki dönemlerde ve bu Kuran’da sizi sadece “Müslüman” diye isimlendirdi. Öyleyse namazı kılın, zekâtı verin ve Allah’a sımsıkı bağlanın. Zira sizin mevlanız Allah’tır. O, ne güzel Mevlâ ve O ne güzel yardımcıdır.
Mustafa Çavdar Meali okuyorsunuz,
Değiştirmek için :