20. Taha Suresi / 132.ayet

Ailene namaz kılmayı emret. Sen de onun üzerinde kararlı ol! Zira biz senden rızık istemiyoruz çünkü seni biz rızıklandırıyoruz. Mutlu son sakınan ve korunanlarındır.

Bknz: (6/14)(11/6)(28/83)»(28/84)(29/60)(51/57)»(51/58)(67/21)

Mustafa Çavdar Meali

Taha 132 ayeti için diğer mealler.

Abdülbaki Gölpınarlı Meali:

Ehline, namaz kılmalarını emret ve sen de devam et namaza. Senden bir rızık istemiyoruz biz, biziz sana rızık veren ve sonuç, çekinenlerindir.

(Taha 132)

Abdullah-Ahmet Akgün Meali:

Ehline (ailene ve ümmetine) namazı emret ve onda kararlı davran. Biz Senden rızık istemiyoruz, Biz Sana rızık veriyoruz. (En hayırlı ve başarılı) Sonuç da takva (sahibi olanların) dır.

(Taha 132)

Abdullah Parlıyan Meali:

Ümmetine ve yakınlarına namazı emret, kendin de o namaza sımsıkı sarıl veya namazı emretmede dirençli ve dayanıklı ol. Biz senden rızık istemeyiz, senin rızkını da biz veririz. Hayırlı sonuç yolunu Allah'ın kitabıyla bulanların olacaktır.

(Taha 132)

Adem Uğur Meali:

Ailene namazı emret; kendin de ona sabırla devam et. Senden rızık istemiyoruz; (aksine) biz seni rızıklandırıyoruz. Güzel sonuç, takvâ iledir.

(Taha 132)

Ahmet Hulusi Meali:

Yakınlarına salatı (rabbine yönelişi) yaşamalarını emret; kendin de onda devamlı ol! Senden bir yaşam gıdası istemiyoruz; (aksine) senin yaşam gıdan bizden! Gelecek korunanındır.

(Taha 132)

Ahmet Tekin Meali:

Ailene, akrabalarına, halkına, ümmetine namaz kılmayı öğret, namazı muntazam kılabilecekleri bir düzen kur, namaz kılmalarını emret, namazlarını kıldır, onlara rehberlik, imamlık et. Kendin de namaza can ü gönülden sebat ederek devam et. Senden ekmek, aş istemiyoruz. Aksine biz sana rızık, ekmek, aş veriyoruz. Güzel âkibet takvâ esaslarını-Kur'ân esaslarını tavizsiz hayata geçirenlerindir, kulluk ve sorumluluk şuuruyla, haklarına ve özgürlüklerine sahip çıkarak şahsiyetli davranan, dinî ve sosyal görevlerinin bilincinde olan mü'minlerindir.

(Taha 132)

Ahmet Varol Meali

Ailene namazı emret. Kendin de ona sabırla devam et. Biz senden rızık istemiyoruz. Seni biz rızıklandırıyoruz. Sonuç takva (sahipleri)nindir.

(Taha 132)

Ali Bulaç Meali:

Ehline (ümmetine) namazı emret ve onda kararlı davran. Biz senden rızık istemiyoruz, biz sana rızık veriyoruz. Sonuç da takvanındır.

(Taha 132)

Ali Fikri Yavuz Meali:

(Ey Rasûlüm), ailene ve ümmetine namazı emret. Kendin de ona devam eyle. Biz senden bir rızık (ailenin geçimini temin için çalışmanı) istemiyoruz. Seni, biz rızıklandırırız. Güzel akıbet takva sahiblerinindir.

(Taha 132)

Ali Rıza Sefa Meali:

Halkına namazı zorunlu yap ve onun üzerinde kararlı davran. Senden geçimlik istemiyoruz. Senin geçimini, Biz sağlıyoruz. Sonuç, sorumluluk bilinci taşıyanlarındır.

(Taha 132)

Ali Ünal Meali:

Ailene ve ümmetine namazı emret ve kendin de ona hassasiyetle devam et. Biz, senden rızık istemiyoruz, bilakis senin rızkın Bize aittir. (Dolayısıyla, bütün kulluk vazifelerin bizzat senin faydana ve senin içindir.) Nihaî başarı ve mutluluk ise, (kulluğun özü olan ve bütün ibadetlerden Allah’a ulaşan) takvadadır.

(Taha 132)

Bahaeddin Sağlam Meali:

Ve ailene namazı ve dua etmeyi emret. Ve namaza devam et. Biz senden bir rızık istemiyoruz. Seni rızıklandıran Biz’iz. İyi sonuç takvanındır. (Kim kendini korursa, o muvaffak olmuş demektir.)

(Taha 132)

Bayraktar Bayraklı Meali:

Ailene namazı emret; kendin de ona sabırla devam et! Senden rızık istemiyoruz; biz seni rızıklandırıyoruz. Güzel sonuç, takva sahiplerinin olacaktır.

(Taha 132)

Bekir Sadak Meali:

Ehline namaz kilmalarini emret, kendin de onda devamli ol. Biz senden rizik istemiyoruz, sana rizik veren Biziz. Sonuc Allah'a karsi gelmekten sakinanindir.

(Taha 132)

Besim Atalay Meali:

Ümmetini namazla buyrumla, katlan sen ona, senden azık istemeyiz, sana azık veririz, hayırlı son, sakıncadır

(Taha 132)

Celal Yıldırım Meali:

Ehline (=Ümmetine ve yakınlarına) namazı emret! Kendin de sabır gösterip devam et; biz senden rızık (için çalışmanı) istemiyoruz. (Senin çok daha önemli görevlerin, hizmet amaçların vardır). Biz seni rızıklandırırız. İyi sonuç, Allah'tan korkup fenalıklardan sakınmaya mahsustur.

(Taha 132)

Cemal Külünkoğlu Meali:

Ailene namazı emret ve kendin de ona devam et. Senden rızık istemiyoruz. Sana da biz rızık veriyoruz. Güzel sonuç, Allah'a karşı sorumluluk bilinciyle yaşayan kimselerin olacaktır.

(Taha 132)

Diyanet İşleri Eski Meali:

Ehline namaz kılmalarını emret, kendin de onda devamlı ol. Biz senden rızık istemiyoruz, sana rızık veren Biziz. Sonuç Allah'a karşı gelmekten sakınanındır.

(Taha 132)

Diyanet İşleri Yeni Meali:

Ailene namazı emret ve kendin de ona devam et. Senden rızık istemiyoruz. Sana da biz rızık veriyoruz. Güzel sonuç, Allah'a karşı gelmekten sakınmanındır.

(Taha 132)

Diyanet Vakfı Meali:

Ailene namazı emret; kendin de ona sabırla devam et. Senden rızık istemiyoruz; (aksine) biz seni rızıklandırıyoruz. Güzel sonuç, takvâ iledir.

(Taha 132)

Edip Yüksel Meali:

Ailene namazı emret ve bu konunun üstünde önemle dur. Biz senden herhangi bir rızık beklemiyoruz. Aksine biz seni besliyoruz. Sonuç, erdemlilerindir.

(Taha 132)

Elmalılı Orjinal Meali:

Hem ehline de namaz ile emret hem de kendin ona sabrile devam eyle, biz senden bir rızk istemiyoruz. Biz seni merzuk ederiz ve akıbet takvanındır

(Taha 132)

Elmalılı Yeni Meali:

Hem ailene (ümmetine) namazı emret, hem de kendin ona sabırla devam et! Biz, senden bir rızık istemiyoruz, seni Biz rızıklandırırız; güzel sonuç takvanındır.

(Taha 132)

Erhan Aktaş Meali:

Ehline salatı buyur.[1] Kendin de onun üzerinde sabırlı ol. Senden rızık istemiyoruz. Seni, Biz rızıklandırıyoruz. Sonuç takva[2] içindir.

1)Seninle birlikte olanlara, çevrende bulunanlara, Allah'a yönelmelerini, Allah'tan istemelerini buyur. Birbirlerine destek olmalarını, yardımlaşma ve dayanışma içinde olmalarını. Salat sözcüğü, namaz kılma, dua etme, din, kulluk, yardım etme, destek olma gibi anlamlara gelmektedir. Bu ayette; salat sözcüğü, ayetin bağlamı dikkate alındığında; "rızkın Allah'tan istenmesi, isteğin Allah'a yönelmesi" ve yardımlaşıp, birbirlerine destek olunması, dayanışma içinde güç birliği yapılmasının buyurulması anlamına gelmektedir. Dünya hayatının gayri meşru yollarla elde edilen zenginliğine, servetine imrenmek yerine, az da olsa helal kazançla, kendi emeğimizle ve hak ederek kazandıklarımızla yetinmenin sonuç olarak daha kazançlı ve hayırlı olduğu uyarısı yapılmaktadır. Bu ayetin söylendiği gibi "Aile bireylerine namaz kılmalarını emretme" ile bir ilgisi yoktur.
2)Korunma; Allah'ın buyruklarına içtenlikle uyarak; o buyruklarla, kötü ve zararlı şeylere karşı kendisini korumaya, güvenceye almak.

(Taha 132)

Gültekin Onan Meali:

Ehline namazı buyur ve onda kararlı davran. Biz senden rızık istemiyoruz, biz sana rızık veriyoruz. Sonuç da takvanındır.

(Taha 132)

Hakkı Yılmaz Meali:

Ve ehline salâtı [mâlî yönden ve zihinsel açıdan destek olmayı; toplumu aydınlatmayı] emret, kendin de ona sabırla devam et. Biz senden bir rızık istemiyoruz. Seni Biz rızıklandırıyoruz. Akıbet, “Allah'ın koruması altında olma” içindir.

(Taha 132)

Halis Bayancuk (Ebu Hanzala) Meali: /

Ailene namazı emret, sen de onda sabırlı/kararlı ol. Biz senden rızık istemiyoruz. Biz seni rızıklandırıyoruz. Akıbet takvanındır. (Takvalı olanlarındır.)

(Taha 132)

Harun Yıldırım Meali:

Ailene namazı emret; kendin de ona sabırla devam et. Senden rızık istemiyoruz; (aksine) biz seni rızıklandırıyoruz. Güzel sonuç, takvâ iledir.

(Taha 132)

Hasan Basri Çantay:

Ehline (ve ümmetine) namazı emret. Kendin de ona sebat ile devam eyle. Biz senden bir rızk istemiyoruz. Seni biz rızıklandırırız. (Güzel) aakıbet takvaa (erbabı) nındır.

(Taha 132)

Hayrat Neşriyat Meali:

(Ey Resûlüm!) Âilene namazı emret, (kendin de) ona sabırla devâm et! Senden rızık istemiyoruz. (Bil'akis) seni biz rızıklandırıyoruz. (Güzel) âkıbet, takvâ (sâhibleri)içindir.

(Taha 132)

Hubeyb Öndeş Meali: /

Ailene/halkına namazı emir et ve ona [namaza] karşı sabırlı ol. Senden rızık istemiyoruz. Biz seni rızıklandırıyoruz. Sonuç takvanın(korunup sakınmanın)'dır.

(Taha 132)

Hüseyin Atay Meali:

Ve ailene yakarmayı öğret ve bunda sabırlı ol. Biz senden rızık istemiyoruz. Biz, sana rızık veriyoruz. Artık sonuç saygın olmaktır.

(Taha 132)

İbni Kesir Meali:

Ehline namazı emret. Kendin de onda devamlı ol. Biz senden rızık istemiyoruz. Sana Biz rızık veririz. Akibet takvadadır.

(Taha 132)

İlyas Yorulmaz Meali:

Ev halkına namaz kılmayı emret ve onlardan gelen tepki ve karşı çıkışlara sabret. Bunun karşılığında senden bir rızık istemiyoruz. Tam tersine senin rızkını biz veriyoruz. Şunu unutmayın, gelecek tamamen Allah dan sakınıp korunanlarındır.

(Taha 132)

İskender Ali Mihr Meali:

Ve ehline (ailene ve etrafındakilere) namazı emret ve onun üzerinde (namazda) sabırlı ol. Senden rızık istemiyoruz. Seni, Biz rızıklandırırız. Akibet (en güzel sonuç) takva sahiplerinindir.

(Taha 132)

İsmail Hakkı Baltacıoğlu Meali:

Ulusuna namaz kılmayı buyur. Sen de ona sımsıkı sarıl. Bizim senden azık istediğimiz yok, senin azığını Biz veririz. Sakınanların sonu iyi gelir.

(Taha 132)

Kadri Çelik Meali:

Ehline (ailene) namazı emret ve sen de onun üzerine sabret. Biz senden rızık istemiyoruz, biz sana rızık vermekteyiz. Sonuç da takva (ehli) içindir.*

(Taha 132)

Mahmut Kısa Meali:

Bu arada, ailene, yakın akrabalarına ve emrin altında bulunan kimselere namaz kılmalarını emret, bıkıp usanma, bu görevine dikkat et ve sen de sabırla namaza devam et. Biz senden herhangi bir rızık istiyor değiliz; aksine, senin ve bütün varlıkların rızkını veren Biziz! Biz her türlü ihtiyaçtan uzak olduğumuza göre, bu tür yükümlülükleri yalnızca insanların kendi yararları için emretmekteyiz. O hâlde, sakın Allah’a kulluğu terk etme; çünkü mutlu son, iman edip dürüst ve erdemli davranışlar ortaya koyarak, kötülüklerden titizlikle sakınan kimselerin olacaktır!

(Taha 132)

Mehmet Ali Eroğlu Meali:

Tam olarak ehline namazı emret, sen de devamlı ol. Senden istemiyoruz rızıklar. Aşikardır ki rızkı, ancak biz sana veriyoruz. Sonuç olan şey, bu durumda senin takvandır.

(Taha 132)

Mehmet Türk Meali:

Ailene (ve ümmetine) namazı emret ve onda kararlı davran. Biz, senin geçim peşinde koşmanı da istemiyoruz. Zâten senin geçimini, Biz sağlıyoruz. En güzel sonuç, Allah’tan hakkıyla sakınanlarındır.

(Taha 132)

Muhammed Celal Şems Meali:

Aile fertlerine namazı tembih et. Kendin (de) buna bağlı kal. Biz senden bir rızık talep etmeyiz. (Aksine) sana rızkı, (ancak) Biz veririz. En hayırlı sonuç, (daima) takvanın olur.

(Taha 132)

Muhammed Esed Meali:

Yakınlarına da salatı emret ve sen de bunda devamlı, sebatlı ol. (Fakat unutma ki) Biz senden (Bizim için) rızık sağlamanı istemiyoruz; (tersine,) senin rızkını veren Biziz. Ve gelecek, Allah'a karşı sorumluluk bilinci taşıyan kimselerin olacaktır.

(Taha 132)

Mustafa Cemil Kılıç Meali:

Ailene, yakarışta bulunmayı emret. Kendin de sabırla ona devam et. Senden yaşamlık istemiyoruz. Sana biz yaşamlık veriyoruz. Güzel sonuç Allah'tan sakınmayla olur.

(Taha 132)

Mustafa Çavdar Meali:

Ailene namaz kılmayı emret. Sen de onun üzerinde kararlı ol! Zira biz senden rızık istemiyoruz çünkü seni biz rızıklandırıyoruz. Mutlu son sakınan ve korunanlarındır.

Bknz: (6/14) - (11/6) - (28/83)»(28/84) - (29/60) - (51/57)»(51/58) - (67/21)

(Taha 132)

Mustafa Çevik Meali:

Ey Peygamber! Aile fertlerine ve ümmetine namaz kılmayı emret. Biz sizin yalnızca rızık peşinde koşmanızı istemiyoruz. Sizin rızkınızı Biz yaratmaktayız, unutmayın ki mutluluk, adalet ve huzura Allah merkezli bir hayatı yaşamakla ulaşılabilir.

(Taha 132)

Mustafa İslamoğlu Meali:

Öyleyse yakınlarına namazı emret ve sen de bunun üzerinde kararlı ol! Biz senden rızık istemiyoruz; seni Biz doyuruyoruz: ve mutlu son (kişinin) sorumluluk bilincine bağlıdır.

(Taha 132)

Osman Okur Meali:

Ehline (ümmetine) namazı emret ve onda kararlı davran. Biz senden rızık istemiyoruz, biz sana rızık veriyoruz. Güzel sonuç da sorumluluk bilinci/takva iledir.

(Taha 132)

Ömer Nasuhi Bilmen Meali:

Ehline namaz ile emret, ve sen de onun üzerine sabret, Biz senden bir rızk istemiyoruz, seni Biz merzûk ederiz. Akibet ise takvâ içindir.

(Taha 132)

Ömer Öngüt Meali:

Âilene namaz kılmalarını emret, kendin de onda sebat ile devamlı ol. Biz senden rızık istemiyoruz. Sana rızık veren biziz. Güzel âkibet takvâ sahiplerinindir.

(Taha 132)

Ömer Sevinçgül Meali:

Yakınlarına namaz kılmalarını emret. Kendin de namaz konusunda sabırlı ol. Biz senden rızk istemiyoruz. Sana rızk veren biziz! İşin sonu, içtenlikle inanarak günahlardan sakınanların olacaktır!

(Taha 132)

Sadık Türkmen Meali:

Ailene namaz kılmalarını söyle, kendin de ona dayan/ona devam et/vakitleri aksatmadan kıl! Biz senden bir rızık istemiyoruz, seni Biz besliyoruz. Güzel sonuç takvanındır!

(Taha 132)

Seyyid Kutub Meali:

Ey Muhammed, yakınlarına namaz kılmayı emret, kendin de onu sürekli olarak kıl. Senden geçim peşinde koşmanı istemiyoruz. Biz geçimini sağlarız. Mutlu son, kötülüklerden sakınanların olacaktır.

(Taha 132)

Suat Yıldırım Meali:

Ailene ve ümmetine namaz kılmalarını emret, kendin de namaza devam et! Biz senden rızık istemiyoruz, bilakis senin rızkın Bize aittir. Güzel akıbet, takvadadır, yani Allah'ı sayıp haramlardan korunmaktadır.

(Taha 132)

Süleyman Ateş Meali:

Ailene namazı emret, kendin de namaz kılmaya dayan. Biz senden rızık istemiyoruz. Seni biz besliyoruz. Sonuç takva(sahipleri)nindir.

(Taha 132)

Süleymaniye Vakfı Meali:

Ailene namazı emret, sen de namaza devam et. (Rızkı bahane etme) Senden rızık istemez, sana rızık veririz. Mutlu son, Allah'tan çekinerek kendini korumanındır (takvanındır).

(Taha 132)

Şeref Aziz Taha ve Kemal Çelik Meali:

Yakınlarına namaz kılmalarını söyle, sen de onu sürdür. Senin geçim derdine düşmeni istemiyoruz, Biz seni rızıklandırırız. Hayırlı sonuca ancak, Allah'a karşı gelmekten çekinenler ulaşacaktır.

(Taha 132)

Şaban Piriş Meali:

Ailene namazı emret. Sen de onda devamlı ol. Senden rızık istemiyoruz. Biz seni rızıklandırıyoruz. Akibet takvanındır.

(Taha 132)

Talat Koçyiğit Meali:

Ailene namazı emret ve sen de ona devamlı ol. Biz senden rızık istemiyoruz; fakat seni biz rızıklandırıyoruz. İyi akıbet Allahtan sakınanlarındır.

(Taha 132)

Tefhimul Kuran Meali:

Ehline (ümmetine) namazı emret ve onda kararlı davran. Biz senden rızık istemiyoruz, biz sana rızık vermekteyiz. Sonuç da takvanındır.

(Taha 132)

Ümit Şimşek Meali:

Ailene namazı emret; sen de onda sebat et. Biz senden rızık istemiyoruz; seni rızıklandıran Biziz. Hayırlı son ise takvâdadır.

(Taha 132)

Yaşar Nuri Öztürk Meali

Ailene namazı emret, kendin de ona sabırla devam et! Biz senden rızık istemiyoruz. Seni biz rızıklandırıyoruz. Sonuç takvanındır!

(Taha 132)