20. Taha Suresi / 118.ayet
Taha 118 ayeti için diğer mealler.
Aşağıdaki bir mealin,
* Hatalı olduğunu düşünüyorsanız,
* Telif hakkı sahibiyseniz
(Yazar, Yayınevi vs. kurumsal e postası ile),
bize iletişim bölümünden ulaşabilirsiniz.
Abdullah-Ahmet Akgün Meali:
“Şüphesiz ki, senin acıkmaman (nimetlerimle doyman) da, ve çıplak kalmaman (giyinip barınman) da orada (cennette kalmana bağlı) dır."
(Taha 118)Ahmet Hulusi Meali:
"Oysa senin için onda (biyolojik - hayvansı - madde beden olmadığı için) ne acıkma (hissi) var ne de çıplak kalma!"
(Taha 118)Ali Bulaç Meali:
Şüphesiz ki, senin acıkmaman ve çıplak kalmaman orda (cennette kalmana bağlı)dır."
(Taha 118)Bayraktar Bayraklı Meali:
- "Ey Adem! Doğrusu bu, senin ve eşinin düşmanıdır. Sakın sizi cennetten çıkarmasın, yoksa mutsuz olursun. Zira cennette ne acıkırsın ne de çıplak kalırsın; orada ne susarsın, ne de güneşin sıcağında kalırsın" dedik.
(Taha 118)Bekir Sadak Meali:
(117-119) «Ey Adem! Dogrusu bu, senin ve esinin dusmanidir. Sakin sizi cennetten cikarmasin, yoksa bedbaht olursun. Dogrusu cennette ne acikirsin, ne de ciplak kalirsin; orada ne susarsin de ne de gunesin sicaginda kalirsin» dedik.
(Taha 118)Cemal Külünkoğlu Meali:
117,118,119. Biz de Âdem'e şöyle demiştik: “Ey Âdem! Şüphesiz bu (İblis), sen ve eşin için bir düşmandır. Sakın sizi cennetten çıkarmasın, sonra (dünya hayatına dönerek) mutsuz olursun. Çünkü burada (cennette) senin için aç kalmak, çıplak kalmak yoktur. Ve sen burada susamazsın, güneşin harareti de dokunmaz sana.
(Taha 118)Diyanet İşleri Eski Meali:
117,118,119. "Ey Adem! Doğrusu bu, senin ve eşinin düşmanıdır. Sakın sizi cennetten çıkarmasın, yoksa bedbaht olursun. Doğrusu cennette ne acıkırsın, ne de çıplak kalırsın; orada ne susarsın ne de güneşin sıcağında kalırsın" dedik.
(Taha 118)Gültekin Onan Meali:
Şüphesiz ki, senin acıkmaman ve çıplak kalmaman orda (cennette kalmana bağlı)dır."
(Taha 118)Hakkı Yılmaz Meali:
(117-119) Sonra da Biz, “Ey Âdem! Şüphesiz İblis sana ve eşine düşmandır. Sakın sizi cennetten çıkarmasın, sonra bedbaht olursun, kesinlikle senin acıkmaman ve çıplak kalmaman cennettedir. Ve sen orada susamazsın ve güneşin sıcağında kalmazsın” dedik.
(Taha 118)Halis Bayancuk (Ebu Hanzala) Meali: /
“Şüphesiz sen orada acıkmayacak ve çıplak kalmayacaksın.”
(Taha 118)Hubeyb Öndeş Meali: /
(117-119) Ardından, "Ey adem! Gerçekten bu, senin için ve eşin için bir düşmandır. Sakın ikinizi de cennetten çıkarmasın! Aksi halde mutsuz olursun. Gerçekten, senin için onda [cennette] acıkmamak ve çıplak olmamak vardır. Gerçekten sen, onda [cennette] susuzluk çekmez¹ ve (Güneşin) sıcağından yanmazsın" dedik.
(Taha 118)Hüseyin Atay Meali:
117-119 "Ey Adem! Doğrusu bu, senin ve eşinin düşmanıdır. Sakın sizi cennetten çıkarmasın, yoksa mutsuz olursun. Doğrusu, cennette ne acıkırsın, ne de çıplak kalırsın; orada ne susarsın, ne de güneşin sıcağında kalırsın" dedik.
(Taha 118)İlyas Yorulmaz Meali:
“Kaldığın bu cennette senin için susuz kalmak ve çıplak kalmak gibi bir eksiğin yok.”
(Taha 118)İskender Ali Mihr Meali:
Muhakkak ki senin için orada (cennette) acıkmak ve çıplak kalmak yoktur.
(Taha 118)İsmail Hakkı Baltacıoğlu Meali:
Çünkü senin için Cennet'te ne açlık ne de çıplaklık korkusu yoktur.
(Taha 118)Kadri Çelik Meali:
“Şüphesiz ki senin için onda acıkmak da yoktur, çıplak kalmak da yoktur.”
(Taha 118)Mehmet Ali Eroğlu Meali:
Hakikaten sen orada ne aç kalır ne de çıplak kalırsın. Böylesi cennette mümkündür.
(Taha 118)Mehmet Türk Meali:
(Ve devamla): Sen (cennette) acıkmayacaksın ve çıplak1 da kalmayacaksın.”*
(Taha 118)Muhammed Celal Şems Meali:
“Şüphesiz sen orada aç kalmayacaksın, çıplak (da) olmayacaksın.”
(Taha 118)Muhammed Esed Meali:
(O hasbahçe ki,) orada acıkmaman ve kendini çıplak hissetmemen sağlanmıştır;
(Taha 118)Mustafa Cemil Kılıç Meali:
Gerçek şu ki, senin orada acıkman ve çıplak kalman söz konusu değildir.
(Taha 118)Mustafa Çavdar Meali:
Oysaki bahçede ne aç kalırsın ne açıkta kalırsın.Bknz: (2/30)»(2/39) - (7/11)»(7/25) - (15/28)»(15/44) - (17/62)»(17/65) - (18/50) - (38/71)»(38/85)
(Taha 118)Mustafa Çevik Meali:
115-119 Biz daha önce Âdem’e emrimizi ulaştırıp, kendisi için koyduğumuz yasağa uymasını bildirmiştik, fakat o bunu unuttu. Onu emrimize uymakta azimli ve kararlı bulmadık, siz de öyle olmaktan sakının. Meleklere, Âdem’e saygı gösterip, hizmetine hazır olun dediğimizde, iblis dışındaki hepsi, Bize secde ederek emrimizi yerine getireceklerini belirttiler fakat İblis emrimize uymayı kabul etmedi. Bunun üzerine Biz de Âdem’i “Ey Âdem! İyi bilin ki İblis senin ve eşinin düşmanıdır. Sakın onun sizi cennetten çıkarmak için kuracağı tuzaklara düşmeyin ve ondan uzak durun, yoksa çok pişman ve bedbaht olursunuz diye uyardık, sonra da sen ve eşin cennette açlık, susuzluk çekmeden, güneşin sıcağı altında bunalmadan, mutluluğun zirvesinde yaşayın.” dedik.
(Taha 118)Ömer Nasuhi Bilmen Meali:
«Muhakkak ki, senin için orada acıkmak da yoktur, çıplak kalmak da yoktur.»
(Taha 118)Suat Yıldırım Meali:
(118-119) "Sen cennette asla açlık çekmeyecek, asla çıplak kalmayacaksın. Orada asla susuzluk çekmeyecek ve güneşin kavurucu sıcağına maruz kalmayacaksın.
(Taha 118)Şeref Aziz Taha ve Kemal Çelik Meali:
(118-119) Çünkü orada ne acıkır, ne susarsın; ne üşür, ne yanarsın" dedik.
(Taha 118)Tefhimul Kuran Meali:
Şüphesiz ki, senin acıkmaman ve çıplak kalmaman orda (cennette kalmana bağlı) dır.»
(Taha 118)