Mustafa Çavdar Meali okuyorsunuz,
Değiştirmek için :
Suratını astı ve yüzünü çevirdi.
Gözleri görmeyen kişi yanına geldi diye.
Nereden bileceksin belki de o arınacak.
Yahut senden öğüt alacak ve bundan yararlanacak.
(5-6) Fakat sen tuttun, verdiğin öğüte ihtiyaç duymayan kişiye iltifat ettin.
(5-6) Fakat sen tuttun, verdiğin öğüte ihtiyaç duymayan kişiye iltifat ettin.
Hâlbuki onun arınmamasından sen sorumlu değilsin.
(8-9-10) Allah’a derin bir saygı duyan ve sana koşarak gelen kişiyle ise hiç ilgilenmedin.
(8-9-10) Allah’a derin bir saygı duyan ve sana koşarak gelen kişiyle ise hiç ilgilenmedin.
(8-9-10) Allah’a derin bir saygı duyan ve sana koşarak gelen kişiyle ise hiç ilgilenmedin.
Bir daha böyle yapma, zira bu vahiy, bir öğüt ve uyarıdır.
Dileyen bundan öğüt alır.
(13-16) Bu Kuran çok kıymetli, çok yüce ve tertemiz sahifelerde olup saygın ve güvenilir elçiler eliyle indirilmiş bir mesajdır.
(13-16) Bu Kuran çok kıymetli, çok yüce ve tertemiz sahifelerde olup saygın ve güvenilir elçiler eliyle indirilmiş bir mesajdır.
(13-16) Bu Kuran çok kıymetli, çok yüce ve tertemiz sahifelerde olup saygın ve güvenilir elçiler eliyle indirilmiş bir mesajdır.
(13-16) Bu Kuran çok kıymetli, çok yüce ve tertemiz sahifelerde olup saygın ve güvenilir elçiler eliyle indirilmiş bir mesajdır.
Kahrolası insan nasıl da nankörlük ediyor!
Hiç düşündü mü Allah, onu neden yarattı?
Bir damla sudan yaratıp, sonra onu irade ile güçlendirdi.
Sonra da ona yolu kolaylaştırdı.
Sonra öldürüp, kabre koyacak.
Sonra, dilediği zaman onu yeniden diriltecek.
– Hayır, bu gerçeğe rağmen insan Allah’ın emrini tam olarak yerine getirmedi.
Öyleyse bu insan yiyip içtiği şeylerin nereden geldiğine bir baksın.
Biz bol bol yağmurlar yağdırdık.
Yeryüzünü de yardık.
Böylece orada tahıl.
Üzümler ve sebzeler.
Zeytinler ve hurmalar.
Gür ve sık ağaçlı bahçeler.
Meyveler ve çayırlar bitirdik.
Bütün bunları sizin ve hayvanlarınızın yararlanması için yaptık.
Kulakları sağır eden o müthiş gürültünün koptuğu gün var ya.
O gün kişi kardeşinden kaçacak.
Anasından, babasından.
Eşinden ve evladından.
Zira o gün herkes kendi derdine düşmüş olacak.
Bazı yüzler vardır o gün ışıl ışıl ağardıkça ağaracak.
Sevinçten şen şakrak olacak.
Bazı yüzler vardır o gün bütünüyle toz toprak.
Karardıkça kararacak.
İşte yüzleri kararanlar, gerçekleri örtbas eden bu kâfirler olacak.
Mustafa Çavdar Meali okuyorsunuz,
Değiştirmek için :